
Önceki hafta www.ogretmenlerhaber.com sitesine düşen ‘TEOG Sistemi Değişiyor’ başlıklı haberin içeriğinde ana hatlarıyla şu bilgiler yer alıyordu:
‘TEOG’da Sosyal Etkinliğe Ek Puan…
TEOG sisteminde bu yıl başlayacak pilot uygulamayla tüm sosyal ve yöresel etkinlikler sisteme dahil edilecek. Yeni sistem 2017-2018 eğitim öğretim yılında test edilecek. Bu yıl itibariyle başlayacak pilot uygulamada sosyal anlamda aktif olan öğrenciler TEOG’da daha avantajlı olacak.’
NTV kaynaklarını referans gösteren haberin devamında şu ayrıntılara da yer verilmişti:
‘Sosyal, kültürel, sanatsal bilimsel her türlü etkinliğe katılan öğrencilere TEOG puanının yanı sıra ek bir puan verilecek. Ek puanın orta öğretim puanının yüzde 20’sini oluşturması bekleniyor. Sinemaya, konsere, müzeye, konferanslara katılan yani her tür sosyal kültürel, sportif bilimsel etkinliğe katılan öğrenci ek puan almaya hak kazanacak.
TEOG puanlamasına yansıtılacak etkinlikler, okullar tarafından veya Milli Eğitim Bakanlığı ile ilgili federasyonların akredite ettiği özel kurumlar tarafından düzenlenebilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın kurma kararı aldığı sosyal etkinlik merkezlerinde de düzenlenebilecek. Bu merkezler belediyeler tarafından 81 ilde en ücra köşelerde bile açılabiliyor olacak. Öğrencilerin katılımı ayrı, etkinliğe katılma ayrı, etkinlikte bir derece alma ayrı puanlandırılacak. Örneğin karate olimpiyatlarına katılan ve karate kursuna giden bir öğrencinin aldığı puan farklı olacak. 81 ilde eşitlik sağlanması amacıyla Nevşehir’de çömlekçilik kursu, Karadeniz’de Halk oyunları kursu gibi etkinliklere katılım sağlanacak. 81 ilde pilot okullar seçilecek ve eşitliğin nasıl sağlanabileceği bu yıl test edilecek.’
Bakanlığa yakın çevrelerde, bu projeye ilişkin son rötuşların yapılmakta olduğu konuşuluyor.
***
Elbette yorumlar, yankılar Ankara’yla sınırlı değil. Yurdun dört bir yanından yöneticiler, öğretmenler ve veliler de MEB’in yeni TEOG puanlama tasarısını tartışmaya açmış durumdalar.
Özellikle eğitimcilerin oluşturduğu sosyal medya platformlarında, forumlarda, özel portallarda konu, enine boyuna değerlendiriliyor.
Bu bağlamda edindiğim izlenimlerimi ve bir eğitimci olarak kendi görüşlerimi şöyle özetleyebilirim.
Önce çekinceler:
İlk çekincem şu:
Öğrencilerin kaderini etkileyecek bu etkinlikleri kim ya da kimler düzenleye(bile)cek?
NTV’ye dayandırılan haberde ‘Bu etkinlikler, okullar tarafından veya Milli Eğitim Bakanlığı ile ilgili federasyonların akredite ettiği özel kurumlar tarafından düzenlenebilecek. ‘ deniyor; ancak akla hemen şu soru geliyor: Ülkemizdeki bütün okullar, ulusal sınavlarda değerlendirmeye katılacak kalitede etkinlik düzenleme ehliyetine sahip mi? Eğer ayrım yapılmaksızın tüm okullarımız bu yetkinliğe erişmiş ise bugüne dek kendi okul duvarlarını aşan etkinlikleri tüm okullarımız niye düzenlemediler?
Onları engelleyen bir şey mi vardı?
Ya da ‘Nasılsa bir yerde nazarı itibara alınmayacak, öyleyse boş ver…’ mi demişlerdi?
Öyle yapmamış okulları tenzih ederim tabii ki…
Ve fakat TEOG puanlama sistemindeki bir küçük değişikliğe bağlı olarak eğitim felsefesini -hiç olmazsa sosyalleşme algısını- tümden değiştirmiş gibi gözükecek okulların sosyokültürel düzey ve akademik dürüstlük açısından nasıl puanlanacağını varın siz düşünün…
(…)
(Devamı 25 Temmuz Salı günü…)
‘TEOG’da Sosyal Etkinliğe Ek Puan…
TEOG sisteminde bu yıl başlayacak pilot uygulamayla tüm sosyal ve yöresel etkinlikler sisteme dahil edilecek. Yeni sistem 2017-2018 eğitim öğretim yılında test edilecek. Bu yıl itibariyle başlayacak pilot uygulamada sosyal anlamda aktif olan öğrenciler TEOG’da daha avantajlı olacak.’
NTV kaynaklarını referans gösteren haberin devamında şu ayrıntılara da yer verilmişti:
‘Sosyal, kültürel, sanatsal bilimsel her türlü etkinliğe katılan öğrencilere TEOG puanının yanı sıra ek bir puan verilecek. Ek puanın orta öğretim puanının yüzde 20’sini oluşturması bekleniyor. Sinemaya, konsere, müzeye, konferanslara katılan yani her tür sosyal kültürel, sportif bilimsel etkinliğe katılan öğrenci ek puan almaya hak kazanacak.
TEOG puanlamasına yansıtılacak etkinlikler, okullar tarafından veya Milli Eğitim Bakanlığı ile ilgili federasyonların akredite ettiği özel kurumlar tarafından düzenlenebilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın kurma kararı aldığı sosyal etkinlik merkezlerinde de düzenlenebilecek. Bu merkezler belediyeler tarafından 81 ilde en ücra köşelerde bile açılabiliyor olacak. Öğrencilerin katılımı ayrı, etkinliğe katılma ayrı, etkinlikte bir derece alma ayrı puanlandırılacak. Örneğin karate olimpiyatlarına katılan ve karate kursuna giden bir öğrencinin aldığı puan farklı olacak. 81 ilde eşitlik sağlanması amacıyla Nevşehir’de çömlekçilik kursu, Karadeniz’de Halk oyunları kursu gibi etkinliklere katılım sağlanacak. 81 ilde pilot okullar seçilecek ve eşitliğin nasıl sağlanabileceği bu yıl test edilecek.’
Bakanlığa yakın çevrelerde, bu projeye ilişkin son rötuşların yapılmakta olduğu konuşuluyor.
***
Elbette yorumlar, yankılar Ankara’yla sınırlı değil. Yurdun dört bir yanından yöneticiler, öğretmenler ve veliler de MEB’in yeni TEOG puanlama tasarısını tartışmaya açmış durumdalar.
Özellikle eğitimcilerin oluşturduğu sosyal medya platformlarında, forumlarda, özel portallarda konu, enine boyuna değerlendiriliyor.
Bu bağlamda edindiğim izlenimlerimi ve bir eğitimci olarak kendi görüşlerimi şöyle özetleyebilirim.
Önce çekinceler:
İlk çekincem şu:
Öğrencilerin kaderini etkileyecek bu etkinlikleri kim ya da kimler düzenleye(bile)cek?
NTV’ye dayandırılan haberde ‘Bu etkinlikler, okullar tarafından veya Milli Eğitim Bakanlığı ile ilgili federasyonların akredite ettiği özel kurumlar tarafından düzenlenebilecek. ‘ deniyor; ancak akla hemen şu soru geliyor: Ülkemizdeki bütün okullar, ulusal sınavlarda değerlendirmeye katılacak kalitede etkinlik düzenleme ehliyetine sahip mi? Eğer ayrım yapılmaksızın tüm okullarımız bu yetkinliğe erişmiş ise bugüne dek kendi okul duvarlarını aşan etkinlikleri tüm okullarımız niye düzenlemediler?
Onları engelleyen bir şey mi vardı?
Ya da ‘Nasılsa bir yerde nazarı itibara alınmayacak, öyleyse boş ver…’ mi demişlerdi?
Öyle yapmamış okulları tenzih ederim tabii ki…
Ve fakat TEOG puanlama sistemindeki bir küçük değişikliğe bağlı olarak eğitim felsefesini -hiç olmazsa sosyalleşme algısını- tümden değiştirmiş gibi gözükecek okulların sosyokültürel düzey ve akademik dürüstlük açısından nasıl puanlanacağını varın siz düşünün…
(…)
(Devamı 25 Temmuz Salı günü…)