Erzurum Sabancı Ortaokulu öğrencileri Türkçe derslerinde yürüttükleri "Erzurum Çarşı Pazar Projesi”ni 8.ay etkinlikleri ile tamamladılar.
Projenin 8. ayında çocuklar ilk hafta "Şehrimin Tadı" başlığıyla gliko, Erzurum pastası ve hurma tatlısı için mutfağa girdi, anne ya da nineleriyle yaparak öğrendikleri yöresel lezzetleri afiyetle tattılar.
Öğrenciler, ikinci hafta da ise "Şehrimin Türküsü" başlığıyla "Güzeller Bezenmiş Toya Giderler " türküsünü öğrendi ve söylediler.
Üçüncü hafta "Şehrimin Yüzleri" başlığıyla Erzurum'un değerleri Şükrü Paşa, Edip Somunoğlu, Nurettin Topçu ile ilgili toplamda üçerli 12 grup olarak 4 şubede sunumlar yaptılar. Bu güzel insanların hayatlarını, eserlerini, Erzurum için önemlerini öğrendiler.
Yine Şehrin Yüzleri kapsamında Pusula Gazetesi Haber Müdürü İrfan Tarakçıoğlu'nu derslerine konuk eden öğrenciler, Erzurum basın tarihini dinlediler.
Dördüncü hafta çocuklar "Benim Şehrim" başlığıyla bu defa projenin bu ayki mekânı olan Erzurum Kalesi'ne gittiler. Burada Erzurum'un çok eski hikayelerine kulak verdiler.
Erzurum kültürüyle ilgili çeşitli etkinliklerin yapıldığı proje 9.ayında haziran ayının ilk günlerinde Abdurrahman Gazi Türbesi'ne yapılan ziyaret ve piknikle tamamlandı. Çocuklar bir sene kulak verdikleri şehrin gizli hikayelerini anlatmak için 6 Haziran'da Nenehatun Kültür ve Gösteri Merkezinde sunulacak bir kültür ve eğlence programı hazırladılar.
Öğretmenden değerlendirme
Projeyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Türkçe Öğretmeni E.Behiye Polat Kütük : "Hiç şüphesiz toprağı vatan kılmak, onu kanla olduğu kadar dil ve kültürle yoğurmaya da bağlıdır. Sevdanın, gurbetin, acının hülasa her nev’iden insani hislerin Türkçe’sini en güzel örnekleriyle gelecek nesillere aktarmak vazifesinde olan biz öğretmenler, Anadolu’nun bin yılı aşan Türk vuslatını bâkî kılacak dil ve gönül neferleriyiz. Bu asil milletin çocuklarına ana dillerinin inceliklerini ve kalp ikliminin seyyal ritmini büyük ve derin bir aşkla öğretmeye, onları her geçen gün daha da çetrefilleşen hayat yolculuğunda yalnız ve rehbersiz bırakmamaya kararlıyız. Bugün insanlık ve dolayısıyla çocuklarımız tarihin hiçbir zamanında olmadığı kadar çeşitli ve etkili öğrenme araçlarına sahipler. Ancak bu araçların tehlikeli ve zararlı yönlerinden korunmalarının yolunun kendi kültürlerine bağlı kalmaları olduğunu idrak etmeleri için bizlere ve ailelere düşen ciddi görevler var.
İşte Erzurum Çarşı Pazar Projemizde ve yıl boyunca gerçekleştirdiğimiz diğer projelerimizde akademik hassasiyetten taviz vermeden üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye çalıştık. Yerel gibi görünse de kazanımları bakımından bilinenden bilinmeyene mahalliden millîye giden bir proje olarak vücut buldu Erzurum Çarşı Pazar. Bizler bu projede şehir-kültür-medeniyet üçgeninde çocuklara bir farkındalık kazandırmayı amaçladık. Ülkemizin neresinden olursak olalım şu an için havasını teneffüs edip suyunu içtiğimiz şehrimizin tarihini, kültürünü, musikisini, folklorünü hasılı onu Erzurum yapan millî ve manevi taraflarını yani çoğunlukla gizli kalmış yönlerini gözler önüne sermeyi amaçladık. Mekân-insan münasebetini ve bu münasebetin süreklilik ihtiyacını medeniyetin asli unsurlarından kabul ettik ve şehrimizin yüzyıllardır akıp giden acılarına, sevinçlerine, müktesebatına kulak verdik” ifadelerini kullandı.
Ayşe Nur ERDOĞDU