
Erzurum doğudan batıya bir geçiş noktasıdır. Ticaret yollarının kesiştiği önemli noktalar arasındadır. Selçuklu ve Osmanlı devirlerinde şehir bu yönüyle önem kazanmıştır. Günümüzde de Erzurum bir geçiş noktası. Bunun yanı sıra Erzurum kültürel eser birikimi ve doğal hazineleriyle turizm için ciddi potansiyel oluşturuyor.
Okulların ara tatile girdiği 15 gün içerisinde Erzurum’a hatırı sayılır yerli turist geldi. Grupları gezerken görmüş olmalısınız. Sayı olarak yetersiz olabilir. Elbette daha fazlası mümkündür. Bunun için Erzurum’unda üzerine düşen görevler var. Öncelikle tarihi ve kültürel değerlerin bir arada toplandığı bölgelere aktiviteler kazandırılmalıdır.
Erzurum’un tarihi yarımadası Erzurum Kalesi ile Üç Kümbetler arasındaki bölgedir. Belediyeler imar planlarında bu adanın içerisinde ve çevresinde konut ve benzeri yerleşime yer olmamalıdır. Buna mukabil tarihi eserlerin çevresinde aktivite bölgeye uygun ticari yapılar veya tarihi eserin ticari olarak özenle insana, yani ticarete açılması sağlanmalıdır.
Erzurum, hazinesi ve cevheri adeta işleyecek ustasını bekleyen değerli taşa benziyor. Erzurum Kalesi ve Üç Kümbetler yapılan kamulaştırmalar ile konuttan arındı. Fakat hızla bu alanlara ticari akslar konularak hareketlilik kazandırmak gerekiyor. Erzurum’u gezmeye gelen yerli turistleri bu bölgelerde gözlemledim, gruplar rehber eşliğinde bir tur atıp, eserler hakkında aktarılanı dinleyerek başka noktaya yöneliyor.
Oysa bu alanlarda aktivite olursa yerli veya yabancı turistin tarihi yarım adada daha uzun süre vakit geçirmesi sağlanabilir. Düşünün tarihi adayı dolaşıyorsunuz, sıcak bir çay, salep içeceğiniz alanların olmasını istemez misiniz? İlgililerin tarihi adayı planlama noktasında aktiviteye önem vermeleri gerekiyor.
Dikkatten kaçmıyordur, Cumhuriyet caddesi neredeyse Yakutiye Belediyesi önünde bitiyor. Ulu Cami ve Erzurum Kalesine doğru hareketlilik düşüyor. En önemli sebebinin ticari aktivitenin olmaması olduğunu düşünüyorum.
Tanıtım
Erzurum Valisi Okay Memiş, Erzurum’un tarihi ve turistik varlığının tanıtımı için çok ciddi işler yaptı. Yerli ve yabancı önemli foto muhabirlerini Erzurum’da ağırladı. Palandöken, Kale ve çevresi, Narman Peri Bacaları, Tortum Şelalesi ve Yedi Göller bölgesindeki güzelliklerin dünyanın çeşitli ülkelerinde ve ülkemizdeki turizm yayın organları ve kültürel dergilere taşınması sağlandı.
Bunların devamı ve tekrarı önem taşıyor.
Fakat Erzurum’un da turizme hazır hale gelmesi gerekiyor. Bu işi şehir desteklemezse sonuç almak zor olacaktır. Tesadüfen Erzurum’a gelen yerli turistten fazlasına ihtiyacımız var. Bunun için ilgili paydaşların etkin katılımı ve işbirliği ile destinasyon yönetim modelinin oluşturulması, yönetim planının hazırlanması ve uygulanması gerekmektedir. Bu anlamda dünyanın önde gelen kayak merkezlerinin yönetim modelleri örnek alınabilir ve uyarlanabilir. İldeki ilgili tüm paydaşların sürece dahil edilmesi ile destinasyon yönetim ofisi oluşturulması bu alanda en bilinen uygulamalardandır.
Hayırlısı!
Okulların ara tatile girdiği 15 gün içerisinde Erzurum’a hatırı sayılır yerli turist geldi. Grupları gezerken görmüş olmalısınız. Sayı olarak yetersiz olabilir. Elbette daha fazlası mümkündür. Bunun için Erzurum’unda üzerine düşen görevler var. Öncelikle tarihi ve kültürel değerlerin bir arada toplandığı bölgelere aktiviteler kazandırılmalıdır.
Erzurum’un tarihi yarımadası Erzurum Kalesi ile Üç Kümbetler arasındaki bölgedir. Belediyeler imar planlarında bu adanın içerisinde ve çevresinde konut ve benzeri yerleşime yer olmamalıdır. Buna mukabil tarihi eserlerin çevresinde aktivite bölgeye uygun ticari yapılar veya tarihi eserin ticari olarak özenle insana, yani ticarete açılması sağlanmalıdır.
Erzurum, hazinesi ve cevheri adeta işleyecek ustasını bekleyen değerli taşa benziyor. Erzurum Kalesi ve Üç Kümbetler yapılan kamulaştırmalar ile konuttan arındı. Fakat hızla bu alanlara ticari akslar konularak hareketlilik kazandırmak gerekiyor. Erzurum’u gezmeye gelen yerli turistleri bu bölgelerde gözlemledim, gruplar rehber eşliğinde bir tur atıp, eserler hakkında aktarılanı dinleyerek başka noktaya yöneliyor.
Oysa bu alanlarda aktivite olursa yerli veya yabancı turistin tarihi yarım adada daha uzun süre vakit geçirmesi sağlanabilir. Düşünün tarihi adayı dolaşıyorsunuz, sıcak bir çay, salep içeceğiniz alanların olmasını istemez misiniz? İlgililerin tarihi adayı planlama noktasında aktiviteye önem vermeleri gerekiyor.
Dikkatten kaçmıyordur, Cumhuriyet caddesi neredeyse Yakutiye Belediyesi önünde bitiyor. Ulu Cami ve Erzurum Kalesine doğru hareketlilik düşüyor. En önemli sebebinin ticari aktivitenin olmaması olduğunu düşünüyorum.
Tanıtım
Erzurum Valisi Okay Memiş, Erzurum’un tarihi ve turistik varlığının tanıtımı için çok ciddi işler yaptı. Yerli ve yabancı önemli foto muhabirlerini Erzurum’da ağırladı. Palandöken, Kale ve çevresi, Narman Peri Bacaları, Tortum Şelalesi ve Yedi Göller bölgesindeki güzelliklerin dünyanın çeşitli ülkelerinde ve ülkemizdeki turizm yayın organları ve kültürel dergilere taşınması sağlandı.
Bunların devamı ve tekrarı önem taşıyor.
Fakat Erzurum’un da turizme hazır hale gelmesi gerekiyor. Bu işi şehir desteklemezse sonuç almak zor olacaktır. Tesadüfen Erzurum’a gelen yerli turistten fazlasına ihtiyacımız var. Bunun için ilgili paydaşların etkin katılımı ve işbirliği ile destinasyon yönetim modelinin oluşturulması, yönetim planının hazırlanması ve uygulanması gerekmektedir. Bu anlamda dünyanın önde gelen kayak merkezlerinin yönetim modelleri örnek alınabilir ve uyarlanabilir. İldeki ilgili tüm paydaşların sürece dahil edilmesi ile destinasyon yönetim ofisi oluşturulması bu alanda en bilinen uygulamalardandır.
Hayırlısı!