
Ramazan Ayı’na birkaç gün kaldı...
Hani çoğu zaman söyleriz ya,
'Nerede o eski ramazanlar'
Yaşı ellinin üzerindeki insanlar bu cümleyi sarf ederken derince bir iç geçirmeden de edemezler.
Aslında Ramazanların değiştiği falan yok.
Eski ramazanla yenisinin bir farkı da yok aslında…
Değişen sadece insanlar...
Ramazan Ayına günler kala, isterseniz o eski ramazanlarda hangi gelenekler yaşatılırmış, dönüp bir bakalım...
*
Ramazan Ayı, bugün de Erzurum'da çok daha bir başka heyecan ve önemle karşılanır.
Öyle ya, karşılanan on bir ayın sultanıdır.
İnsanların ekonomileri imkân tanıdıkça, yine günlerce önceden hazırlıklar yapılıyor.
Eskisi kadar olmasa da;
Oruç açmak için birbirinden güzel çerezler ve yemişler önceden özenle seçilir ve ihtimamla saklanır.
Yufkalar açılır, erişteler hazırlanır.
*
İftar ve sahur sofralarının vazgeçilmezi birkaç çeşit reçel ikram edilmek üzere kaynatılır. Ekonomik duruma göre etlikler kesilir, kavurma, pastırma ve sucuklar hazırlanır.
Yine Ramazan ayının olmazsa olmaz çorbası ayran aşı için özel olarak gendime tedarik edilir ve yanında mutlaka aş otu kavanozlara basılı olarak hazır edilir.
Ramazan yaz mevsimine denk geliyorsa çok önceden tedarike gerek yoktur; çünkü birçok sebze ve meyveyi taze olarak bulmak mümkündür.
*
Yaklaşan ramazan öncesi teravihten sonra sohbet ve eğlence yerlerinin de hazırlanması gerekir.
Ramazan gecelerinin vazgeçilmezi Mani Söyleyicileri, Halk Hikayesi anlatıcıları ve Karagöz oynatıcılarıdır.
Türk Tiyatrosunun Orta Oyun gösterisi, Meddah, Pişekar, Zenne ve diğer tiplemeler eski ramazan eğlencelerini şenlendirir…
Bu arada sahur vaktinin geldiğini haber veren davulcular da ihmal edilmez.
***
Sıra Ramazan ayının simgesi pideyi almaya gelmiştir. Belki ilk günün heyecanından olsa gerek pide kuyruğu bir hayli uzundur.
Olsun beklemekle biraz da vakit geçmiş olur.
İftar saati yaklaştıkça birtakımlarının 'sabır taşları' düşse de, kulaklar atılacak top sesinde, gözler camilerin şerefesindedir.
***
Ramazan ayının en önemli özelliklerinden birisi yardımlaşmadır.
Yani Ramazan ‘Fıtr Ayı’dır...
Bu ay içerisinde mali durumu yerinde olan herkes, kendisinden daha az geliri olan kardeşlerine yardımda yarışır.
Öyle ki, 'sağ elin verdiğini sol el bilmemecesine' yapılan bir yardımdır bu...
Bu ayın bir başka güzel özelliği de bir oruçluyu iftar ettirmektir.
Evine iftar için götürülen misafire her türlü hazırlık gününden önce özenerek yapılır.
Misafiri en iyi şekilde ağırlamak adettendir.
Eskiden eve götürülen misafire iftar sonrasında 'diş kirası' olarak adlandırılan çeşitli hediyeler verilirmiş.
Aslında ramazanın eskisi yenisi olmaz.
Ramazan, yardımlaşma, şükretme, dua ve tövbe etme ayıdır.
*
Buraya kadar anlattıklarımız Eski Ramazanlarda uygulanan gelenekler...
Şimdilerde hiç birisi yapılmıyor, eskisi kadar Ramazan Kolileri de hazırlanamıyor.
Bir çoğu seyirlik...
Düşünün;
Günde 10 ekmek giren ev, hangi bütçeyle sıcak Ramazan Pidesi alınabilecek...
Ya da kıt kanaat geçim mücadelesi veren insanlar;
Sofrasında nasıl iftarlık ve sahurluk hazırlayacaklar...
*
Belki eski ramazanlar daha farklıydı ama hayat hızla akıyor, değişiyor ve ailelerin ekonomik imkânları daralıyor.
Ramazan adetleri de değişiyor.
Değişmeyen tek şey Ramazan Ayının insanlığa getirdiği rahmet ve bereket...
Yaklaşan Ramazan Ayınız kutlu olsun...
Hani çoğu zaman söyleriz ya,
'Nerede o eski ramazanlar'
Yaşı ellinin üzerindeki insanlar bu cümleyi sarf ederken derince bir iç geçirmeden de edemezler.
Aslında Ramazanların değiştiği falan yok.
Eski ramazanla yenisinin bir farkı da yok aslında…
Değişen sadece insanlar...
Ramazan Ayına günler kala, isterseniz o eski ramazanlarda hangi gelenekler yaşatılırmış, dönüp bir bakalım...
*
Ramazan Ayı, bugün de Erzurum'da çok daha bir başka heyecan ve önemle karşılanır.
Öyle ya, karşılanan on bir ayın sultanıdır.
İnsanların ekonomileri imkân tanıdıkça, yine günlerce önceden hazırlıklar yapılıyor.
Eskisi kadar olmasa da;
Oruç açmak için birbirinden güzel çerezler ve yemişler önceden özenle seçilir ve ihtimamla saklanır.
Yufkalar açılır, erişteler hazırlanır.
*
İftar ve sahur sofralarının vazgeçilmezi birkaç çeşit reçel ikram edilmek üzere kaynatılır. Ekonomik duruma göre etlikler kesilir, kavurma, pastırma ve sucuklar hazırlanır.
Yine Ramazan ayının olmazsa olmaz çorbası ayran aşı için özel olarak gendime tedarik edilir ve yanında mutlaka aş otu kavanozlara basılı olarak hazır edilir.
Ramazan yaz mevsimine denk geliyorsa çok önceden tedarike gerek yoktur; çünkü birçok sebze ve meyveyi taze olarak bulmak mümkündür.
*
Yaklaşan ramazan öncesi teravihten sonra sohbet ve eğlence yerlerinin de hazırlanması gerekir.
Ramazan gecelerinin vazgeçilmezi Mani Söyleyicileri, Halk Hikayesi anlatıcıları ve Karagöz oynatıcılarıdır.
Türk Tiyatrosunun Orta Oyun gösterisi, Meddah, Pişekar, Zenne ve diğer tiplemeler eski ramazan eğlencelerini şenlendirir…
Bu arada sahur vaktinin geldiğini haber veren davulcular da ihmal edilmez.
***
Sıra Ramazan ayının simgesi pideyi almaya gelmiştir. Belki ilk günün heyecanından olsa gerek pide kuyruğu bir hayli uzundur.
Olsun beklemekle biraz da vakit geçmiş olur.
İftar saati yaklaştıkça birtakımlarının 'sabır taşları' düşse de, kulaklar atılacak top sesinde, gözler camilerin şerefesindedir.
***
Ramazan ayının en önemli özelliklerinden birisi yardımlaşmadır.
Yani Ramazan ‘Fıtr Ayı’dır...
Bu ay içerisinde mali durumu yerinde olan herkes, kendisinden daha az geliri olan kardeşlerine yardımda yarışır.
Öyle ki, 'sağ elin verdiğini sol el bilmemecesine' yapılan bir yardımdır bu...
Bu ayın bir başka güzel özelliği de bir oruçluyu iftar ettirmektir.
Evine iftar için götürülen misafire her türlü hazırlık gününden önce özenerek yapılır.
Misafiri en iyi şekilde ağırlamak adettendir.
Eskiden eve götürülen misafire iftar sonrasında 'diş kirası' olarak adlandırılan çeşitli hediyeler verilirmiş.
Aslında ramazanın eskisi yenisi olmaz.
Ramazan, yardımlaşma, şükretme, dua ve tövbe etme ayıdır.
*
Buraya kadar anlattıklarımız Eski Ramazanlarda uygulanan gelenekler...
Şimdilerde hiç birisi yapılmıyor, eskisi kadar Ramazan Kolileri de hazırlanamıyor.
Bir çoğu seyirlik...
Düşünün;
Günde 10 ekmek giren ev, hangi bütçeyle sıcak Ramazan Pidesi alınabilecek...
Ya da kıt kanaat geçim mücadelesi veren insanlar;
Sofrasında nasıl iftarlık ve sahurluk hazırlayacaklar...
*
Belki eski ramazanlar daha farklıydı ama hayat hızla akıyor, değişiyor ve ailelerin ekonomik imkânları daralıyor.
Ramazan adetleri de değişiyor.
Değişmeyen tek şey Ramazan Ayının insanlığa getirdiği rahmet ve bereket...
Yaklaşan Ramazan Ayınız kutlu olsun...