ALMANYA'NIN PARİS'İ OLARAK BİLİNEN DÜSSELDORF'U GEZMEYE HAZIR MISINIZ?
Moda haftaları, festivaller ve fuarların gözde şehri olan Düsseldorf, Ren nehri kıyısına kurulu gelişmiş bir şehir. Bulunduğu eyaletin başkenti olan şehirden Köln'e yolculuk ise yalnızca yarım saat sürüyor. Sunexpress ile İstanbul'dan ortalama 3,5 saatte ulaşımın mümkün olduğu kent, Almanya'nın önemli ticaret merkezlerinden biri. Metro ve tramvay ile kolaylıkla her yeri gezebileceğiniz Düsseldorf'ta, gezilecek yerler listesi ise bir hayli uzun.
Düsseldorf'ta Nereleri Gezmeliyim?
Altstadt
“Eski şehir” olarak adlandırılan bölge, yan yana birçok restoran ve bardan oluşuyor. Dünyanın en uzun barı denen Düsseldorf'un ünvanının nedeni olan Altstadt, nehre paralel uzanan cafe, pub, restoran ve barlar ile hareketli gece hayatını işaret ediyor. Alışveriş yapılacak yerlerin de bulunduğu Altstadt, yol yorgunluğunu atmak ve şehrin atmosferine tanık olmak için iyi bir “ilk durak”. Bölgenin meşhur içkisi Altbier içmeden bölgeden ayrılmamanız tavsiye ediliyor.
Rhine Kulesi
Kenti kuşbakışı görmek isteyenlerin mutlaka gitmesi gereken Kule, tam 172 metre yüksekliğe sahip. Yalnızca 5 euro ödeyerek gezebileceğiniz Rhine Kulesi'nden nehrin manzarasına şahit olabilirsiniz. Kulenin en tepesindeki restoran da özel bir akşam yemeği için şık bir seçim olabilir. Media Harbour Bölgesi'nde bulunan Rhine Kulesi'nin ardından bölgedesi postmodern mimarinin ilginç örneklerine şahit olabilir, ofislerle dolu olan bölgenin nabzını tutabilirsiniz. Reklam ajansları, iletişi ajansları, medya kuruluşları ve iş merkezlerinin bulunduğu bölge mimari yapısı ile fark yaratıyor.
Westhphalian Parlamento Binası
Kule'den de görebileceğiniz olan bina şehrin ikonlarından biri olarak tanıtılabilir. Gezilmesi önerilen bina mimari yapısı ile dikkat çekerken, Avrupa'nın en iyi yapısı ödülünü alan Stadttor'un da bölgede bulunduğu hatırlatılmalı. Özellikle mimari meraklılarının gözlerini alamayacağı Stadttor, cam yapısı ile muhteşem bir manzara vadediyor.
Benraht Sarayı
Ziyaretçilerine 18. YY'da yaşıyor hissi veren yapı, av köşkü olarak tasarlansa da günümüzde müze olarak hizmet veriyor. 60 hektar genişliğindeki geniş bir alana yayılan Saray, bahçesi, göleti, meyve bahçeleri ile beğeni topluyor. Nicolas de Pigage imzasını taşıyan eser, döneme ait mobilyalar, tablo ve aksesuarlarla ziyaretçilerini karşılıyor. Göz dolduran heykellere ev sahipliği yapan bina, Barok tarzındaki tasarımı ile yüzyıllara şahitlik ediyor.
Kaiserpfalz Kaiserswerth
Ortaçağdan kaldığı düşünülen kalıntıların bulunduğu alanda, Ren Nehri üzerindeki en büyük ve ihtişamlı kalenin izlerine rastlanıyor. Sonraki yıllarda kraliyet sarayı olarak kullanılan bölge, 3 Euro verilerek gezilebiliyor. Arkeolojik kazılar sonucu gün ışığına kavuşan duvarların görülebileceği alanda, büstler de bulunuyor. Şehir merkezinden yaklaşık 20 dakikada ulaşılabilen bölgeye, metro ile gelmek de mümkün.
MarktPlatz
Düsseldorf'un en hareketli meydanlarından biri olan MarktPlatz, eski vilayet binasını, pek çok tarihi binayı ve eseri içinde bulunduruyor. Avrupa'nın en ünlü atlı heykellerinden biri olan Jan Willem heykeli meydanda yer alırken, Noel ve karnaval dönemi en hareketli etkinlikler bu meydanda yapılıyor.
Königsallee
Nam-ı diğer Kral Caddesi, alışveriş meraklılarının uğrak yeri oluyor. Nehrin eşlik ettiği cadde, alışveriş merkezleri, cafeleri ve parkları ile şehrin göz bebeği. Akşam yürüyüşleri için ideal olan caddede, dünyaca ünlü markaların mağazaları sıra sıra ziyaretçileri karşılıyor. Şehrin önemli eserlerinden Tritononbrunnen Çeşmesi de caddenin sonunda yer alıyor.
Hofgarten
Düsseldorf'un en geniş yeşil alanı olan park aynı zamanda kentin ilk kamuya açık parkı olarak biliniyor. Havuzu, ağaçları, bitki çeşitliliği ve özel peyzajıyla dikkat çeken park, içerisinde Goethe Müzesi olarak bilinen JagerHof Sarayı'nı bulunduruyor. Hofgarten'da bulunan heykeller de görülmeye değerken, park sizlere keyifle dinlenme imkanı sunuyor.
St. Andreas Kilisesi
Barok mimarinin özenli eserlerinden biri olan kilise, Almanya'nın en eski kiliselerinden biri olarak biliniyor. İç mimarisindeki detayları ile göz okşayan yapının içinde fotoğraf çekilmesi yasak. Daha fazla vakti olanlara görülmesi önerilen bir diğer kilise ise Berger Kilisesi.
Rhine Opera Binası
Şehrin sanat dolu havasını iliklerinde hissetmek isteyenleri bekliyor. Festival dönemlerinde özellikle hız kazanan sanat etkinliklerinin meraklılarının gitmesi önerilen Opera Binası, şehrin sanat alanında kalbinin attığı yer olarak tanımlanabilir.
Almanya'nın ticaret ve sanat merkezi olan Düsseldorf, parkları, alışveriş merkezleri, festivalleri ve sanat eserleri ile misafirlerini bekliyor. Siz de dünyanın en uzun barında misafir olmak istemez misiniz?
Moda haftaları, festivaller ve fuarların gözde şehri olan Düsseldorf, Ren nehri kıyısına kurulu gelişmiş bir şehir. Bulunduğu eyaletin başkenti olan şehirden Köln'e yolculuk ise yalnızca yarım saat sürüyor. Sunexpress ile İstanbul'dan ortalama 3,5 saatte ulaşımın mümkün olduğu kent, Almanya'nın önemli ticaret merkezlerinden biri. Metro ve tramvay ile kolaylıkla her yeri gezebileceğiniz Düsseldorf'ta, gezilecek yerler listesi ise bir hayli uzun.
Düsseldorf'ta Nereleri Gezmeliyim?
Altstadt
“Eski şehir” olarak adlandırılan bölge, yan yana birçok restoran ve bardan oluşuyor. Dünyanın en uzun barı denen Düsseldorf'un ünvanının nedeni olan Altstadt, nehre paralel uzanan cafe, pub, restoran ve barlar ile hareketli gece hayatını işaret ediyor. Alışveriş yapılacak yerlerin de bulunduğu Altstadt, yol yorgunluğunu atmak ve şehrin atmosferine tanık olmak için iyi bir “ilk durak”. Bölgenin meşhur içkisi Altbier içmeden bölgeden ayrılmamanız tavsiye ediliyor.
Rhine Kulesi
Kenti kuşbakışı görmek isteyenlerin mutlaka gitmesi gereken Kule, tam 172 metre yüksekliğe sahip. Yalnızca 5 euro ödeyerek gezebileceğiniz Rhine Kulesi'nden nehrin manzarasına şahit olabilirsiniz. Kulenin en tepesindeki restoran da özel bir akşam yemeği için şık bir seçim olabilir. Media Harbour Bölgesi'nde bulunan Rhine Kulesi'nin ardından bölgedesi postmodern mimarinin ilginç örneklerine şahit olabilir, ofislerle dolu olan bölgenin nabzını tutabilirsiniz. Reklam ajansları, iletişi ajansları, medya kuruluşları ve iş merkezlerinin bulunduğu bölge mimari yapısı ile fark yaratıyor.
Westhphalian Parlamento Binası
Kule'den de görebileceğiniz olan bina şehrin ikonlarından biri olarak tanıtılabilir. Gezilmesi önerilen bina mimari yapısı ile dikkat çekerken, Avrupa'nın en iyi yapısı ödülünü alan Stadttor'un da bölgede bulunduğu hatırlatılmalı. Özellikle mimari meraklılarının gözlerini alamayacağı Stadttor, cam yapısı ile muhteşem bir manzara vadediyor.
Benraht Sarayı
Ziyaretçilerine 18. YY'da yaşıyor hissi veren yapı, av köşkü olarak tasarlansa da günümüzde müze olarak hizmet veriyor. 60 hektar genişliğindeki geniş bir alana yayılan Saray, bahçesi, göleti, meyve bahçeleri ile beğeni topluyor. Nicolas de Pigage imzasını taşıyan eser, döneme ait mobilyalar, tablo ve aksesuarlarla ziyaretçilerini karşılıyor. Göz dolduran heykellere ev sahipliği yapan bina, Barok tarzındaki tasarımı ile yüzyıllara şahitlik ediyor.
Kaiserpfalz Kaiserswerth
Ortaçağdan kaldığı düşünülen kalıntıların bulunduğu alanda, Ren Nehri üzerindeki en büyük ve ihtişamlı kalenin izlerine rastlanıyor. Sonraki yıllarda kraliyet sarayı olarak kullanılan bölge, 3 Euro verilerek gezilebiliyor. Arkeolojik kazılar sonucu gün ışığına kavuşan duvarların görülebileceği alanda, büstler de bulunuyor. Şehir merkezinden yaklaşık 20 dakikada ulaşılabilen bölgeye, metro ile gelmek de mümkün.
MarktPlatz
Düsseldorf'un en hareketli meydanlarından biri olan MarktPlatz, eski vilayet binasını, pek çok tarihi binayı ve eseri içinde bulunduruyor. Avrupa'nın en ünlü atlı heykellerinden biri olan Jan Willem heykeli meydanda yer alırken, Noel ve karnaval dönemi en hareketli etkinlikler bu meydanda yapılıyor.
Königsallee
Nam-ı diğer Kral Caddesi, alışveriş meraklılarının uğrak yeri oluyor. Nehrin eşlik ettiği cadde, alışveriş merkezleri, cafeleri ve parkları ile şehrin göz bebeği. Akşam yürüyüşleri için ideal olan caddede, dünyaca ünlü markaların mağazaları sıra sıra ziyaretçileri karşılıyor. Şehrin önemli eserlerinden Tritononbrunnen Çeşmesi de caddenin sonunda yer alıyor.
Hofgarten
Düsseldorf'un en geniş yeşil alanı olan park aynı zamanda kentin ilk kamuya açık parkı olarak biliniyor. Havuzu, ağaçları, bitki çeşitliliği ve özel peyzajıyla dikkat çeken park, içerisinde Goethe Müzesi olarak bilinen JagerHof Sarayı'nı bulunduruyor. Hofgarten'da bulunan heykeller de görülmeye değerken, park sizlere keyifle dinlenme imkanı sunuyor.
St. Andreas Kilisesi
Barok mimarinin özenli eserlerinden biri olan kilise, Almanya'nın en eski kiliselerinden biri olarak biliniyor. İç mimarisindeki detayları ile göz okşayan yapının içinde fotoğraf çekilmesi yasak. Daha fazla vakti olanlara görülmesi önerilen bir diğer kilise ise Berger Kilisesi.
Rhine Opera Binası
Şehrin sanat dolu havasını iliklerinde hissetmek isteyenleri bekliyor. Festival dönemlerinde özellikle hız kazanan sanat etkinliklerinin meraklılarının gitmesi önerilen Opera Binası, şehrin sanat alanında kalbinin attığı yer olarak tanımlanabilir.
Almanya'nın ticaret ve sanat merkezi olan Düsseldorf, parkları, alışveriş merkezleri, festivalleri ve sanat eserleri ile misafirlerini bekliyor. Siz de dünyanın en uzun barında misafir olmak istemez misiniz?