
Gladyo yenilmiştir, can çekişmektedir. Ancak hala birtakım melanetleri gerçekleştirebilecek kabiliyettedir. Türkiye’de, özellikle Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı üzerinden sürdürülen operasyonlar aslında Glaydo’nun can havli son adımlarıdır.
Bir anlamda son 2 yıl süren salgının olumsuz etkileri, kuraklık, enerji fiyatlarının halk üzerinde oluşturduğu baskı GLADYO için umut ışığı yakmıştır. Hükümetin, dar gelirli kesime sağladığı destek, asgari ücretli kesimin ezdirilmeyecek noktada ücret oranı, ülkeyi dar günlerde ayakta tutan ANADOLU İRFANI sayesinde emperyalist hayaller kursakta kalmıştır.
Bu nedenle GLADYO yeni eskiyi sahneye sokmaya koyulmuş. Samsun kırşkırtması, terör sevici sözde kadın milletvekilinin MECLİS kürsüsünden bu milletin tarihine ve İslamiyet’e saldırı cümleleri aynı gün gelmiştir. Regaip Kandilini idrak ettiğimiz günde.
Atatürk Anıtının yıkılmaya çalışılması büyük bir denemedir!
Regaip Kandilini kutlayanlarla, anıtın yıkılmasını protesto edenler karşı karşıya getirilmek istenmiştir!
Gözaltına alınan zanlıların tüm bağlantıları, geçmişleri, yakın arkadaş, komşu ve akrabaları dahil HTS ve mobese kayıtları, tüm irtibat ve ihtimalleri titizlikle çalışılıp ortaya konulmalıdır.
İbrahim Sarıkoç; GLADYO’yu şöyle açık ediyor Samsun provokasyonu özelinde “1980'den önce doğduğum, büyüdüğüm ilçeye "Halk Der" isminde bir Marksist dernek kurulmuştu. Kuruluşundan bir süre sonra hiç bağnazlığın, yobazlığın olmadığı ilçemizde bir gece yarısı, Atatürk heykeline saldırı olmuştu. Sabah ilçenin pazarı kuruluyordu, Emniyet bu olayı saat,9'da duymuş. Bahsettiğim dernek saat 10'da pazar yerinde yüzlerce sayıda olayı kınayan bildiri dağıttı. Çok yönlü soruşturmalar açıldı.
Bu dernek yöneticilerine de şu soru sorulmuştu; biz emniyet olarak Sabah dokuzda duyduk, siz saat, 10'da bildiri dağıttınız. Bildiriler Teksir Makinesiyle çoğaltılmış. Teknik hesaplamaya göre 6 saatte çoğaltılabilir" gerisini siz anlayın.
Bu derneği Kuran, kurucu başkanı başka bir ilden gelmişti. Bu kişi sonra ortadan kayboldu. Bu kişiyi merak edip araştıranlar onu başka bir ilde, Amerikan şirketinde çalıştığını tespit ettiler.
Diyeceğim şu ki; Samsun'da yapılan menfur saldırının, direkt hedefi Türk milletidir. Birliğimize, beraberliğimize, huzura saldırıdır. Bizim, Türk milletinin krizi hiç bitmesin, sürekli krizle uğraşsın istiyorlar. Alçak düşman da, yıkmaya, Samsun'dan başlamak istiyor.”
İşte gerçek budur ve GLADYO yok olmaya mahkumdur, tüm melanetine rağmen. Türk milleti böylesine alçak oyunlara gelmeyecektir! Her ne kadar GLADYO’nun değirmenine su taşıyanlar, iktidarı yabancıların eliyle elde etmek isteyen unsurlar olsa da!
Bir anlamda son 2 yıl süren salgının olumsuz etkileri, kuraklık, enerji fiyatlarının halk üzerinde oluşturduğu baskı GLADYO için umut ışığı yakmıştır. Hükümetin, dar gelirli kesime sağladığı destek, asgari ücretli kesimin ezdirilmeyecek noktada ücret oranı, ülkeyi dar günlerde ayakta tutan ANADOLU İRFANI sayesinde emperyalist hayaller kursakta kalmıştır.
Bu nedenle GLADYO yeni eskiyi sahneye sokmaya koyulmuş. Samsun kırşkırtması, terör sevici sözde kadın milletvekilinin MECLİS kürsüsünden bu milletin tarihine ve İslamiyet’e saldırı cümleleri aynı gün gelmiştir. Regaip Kandilini idrak ettiğimiz günde.
Atatürk Anıtının yıkılmaya çalışılması büyük bir denemedir!
Regaip Kandilini kutlayanlarla, anıtın yıkılmasını protesto edenler karşı karşıya getirilmek istenmiştir!
Gözaltına alınan zanlıların tüm bağlantıları, geçmişleri, yakın arkadaş, komşu ve akrabaları dahil HTS ve mobese kayıtları, tüm irtibat ve ihtimalleri titizlikle çalışılıp ortaya konulmalıdır.
İbrahim Sarıkoç; GLADYO’yu şöyle açık ediyor Samsun provokasyonu özelinde “1980'den önce doğduğum, büyüdüğüm ilçeye "Halk Der" isminde bir Marksist dernek kurulmuştu. Kuruluşundan bir süre sonra hiç bağnazlığın, yobazlığın olmadığı ilçemizde bir gece yarısı, Atatürk heykeline saldırı olmuştu. Sabah ilçenin pazarı kuruluyordu, Emniyet bu olayı saat,9'da duymuş. Bahsettiğim dernek saat 10'da pazar yerinde yüzlerce sayıda olayı kınayan bildiri dağıttı. Çok yönlü soruşturmalar açıldı.
Bu dernek yöneticilerine de şu soru sorulmuştu; biz emniyet olarak Sabah dokuzda duyduk, siz saat, 10'da bildiri dağıttınız. Bildiriler Teksir Makinesiyle çoğaltılmış. Teknik hesaplamaya göre 6 saatte çoğaltılabilir" gerisini siz anlayın.
Bu derneği Kuran, kurucu başkanı başka bir ilden gelmişti. Bu kişi sonra ortadan kayboldu. Bu kişiyi merak edip araştıranlar onu başka bir ilde, Amerikan şirketinde çalıştığını tespit ettiler.
Diyeceğim şu ki; Samsun'da yapılan menfur saldırının, direkt hedefi Türk milletidir. Birliğimize, beraberliğimize, huzura saldırıdır. Bizim, Türk milletinin krizi hiç bitmesin, sürekli krizle uğraşsın istiyorlar. Alçak düşman da, yıkmaya, Samsun'dan başlamak istiyor.”
İşte gerçek budur ve GLADYO yok olmaya mahkumdur, tüm melanetine rağmen. Türk milleti böylesine alçak oyunlara gelmeyecektir! Her ne kadar GLADYO’nun değirmenine su taşıyanlar, iktidarı yabancıların eliyle elde etmek isteyen unsurlar olsa da!