
Erzurum’da düzenlenen Defterdarlar Toplantısı’na katılan Maliye Bakanı Naci Ağbal, mükelleflerin haklarını güçlendireceklerini söyledi. Ağbal, mükellefi baştan suçlu kabul etmeyeceklerini ve onu dinleyeceklerini ifade etti.
SALİH TEKİN
MALİYE Bakanı Naci Ağbal, Erzurum'da düzenlenen 'Defterdarlar' toplantısında, yeni dönemde gözü kapalı denetimler yapılmayacağını anlatırken, "Mükellefi baştan suçlu kabul etmeyeceğiz. Mükelleflerin haklarını güçlendireceğiz" dedi.
Palandöken Kayak Merkezi'ndeki Snow Dora Otel'de 2 gün sürecek toplantıya Maliye Bakanı Naci Ağbal, AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Hacı Abdullah Kaya, Müsteşar Yardımcıları Ömer Duman, Halit Öcal, Muhasebat Genel Müdürü Ertan Erüz, Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürü Hakan Ay, Personel Genel Müdürü Şinasi Yurdakul, Gelir Politikaları Genel Müdürü Burcu Aydın, Strateji Geliştirme Başkanı Ayşe Berrin Dikmelik, İdari Mali İşler ve Bilgi İşlem Daire Başkanları Ahmet Koçyiğit ve Vedat köksaldı, Gelir İdaresi Başkanı Yardımcısı Yıldırım Bozbıyık ile 81 ilin defterdarı katıldı. Maliye Bakanı Naci Ağbal, toplantıda 2016 yılı faaliyet ve uygulamalarının değerlendirileceğini, 2017 yılı gider ve gelir hedefleri ile uygulanacak politikaların görüşüleceğini belirtti. Bakan Ağbal, 22 deftardarın ilk defa bu göreve atandığına işaret etti ve tavsiyede bulunurken, şöyle dedi:
"Unutmayın çok önemli bir koltuğa oturdunuz. Mutlaka güzel işler yapın. Sakın eski alışkanlıklara katılmayın. Yapmak istediğiniz defterdarlık binaları olmasın. Sizden bina değil hizmet, yatırım, üretim ve ihracata destek istiyorum. Sizi bana böyle anlatsınlar."
Maliye Bakanlığını yatırım, üretim için daha fazla çalışacağına dikkati çeken Ağbal, özel sektörün ihtiyaç duyduğu arsaları üreteceklerini bildirdi. Mükelleflerle saygıya ve güvene dayanan bir iş ortaklığı geliştireceklerini ifade eden Ağbal, şunları söyledi:
"Biz onların karlarının ortağıyız, zararlarının ortağı değil miyiz? Zarar ederken zor dönemde bir de biz mi vuracağız? Zor gününde mükellefin elinden tutmamız, yardımcı olmamız lazım. Kendimizi mükellefin yerine koyacağız. Onları anlayıp zorluklarını bileceğiz. Maliyenin gülen yüzünü en önce mükellefe göstereceğiz. Mükellefle ilgili farklı kaynaklardan farklı bilgelere erişebilir, risk analizi yapabilir ve mükellefi denetime alabiliriz. Ama artık geldiğimiz noktada mükellefle karşılıklı güveni artıracak, saygıyı artıracak ortamı oluşturmamız lazım. Bir mükellef hakkında denetime başlamadan önce bir defa da kendisine soralım. Bulduğumuz bilgi ve bulguları kendisi yorumlasın. 'Beyanımı düzeltmek istiyorum, vergi miktarını artırmak istiyorum' derse kendisine teşekkür edeceğiz. Böylelikle kendi rızasıyla vergiye katılmış olur. Buldugumuz bilgi ve bulular son derece basit izah edilebilir açıklanabilir bilgilerdir o zaman boştan yere vergi denetimine almamış oluruz. Bundan sonra gözümüz kapalı denetim olmayacak. Gözümüz kapalı mükellefi baştan suçlama tavrımız olmayacak. Her zaman anlaşma, uzlaşma yoluna gideceğiz. Mükellefin haklarını güçlendireceğiz."

Yatırım tutarının yüzde 70'i devletten
Toplantıda Cazibe Merkezleri Programı’yla ilgili bilgiler veren Bakan Ağbal, daha önce uygulanan bölgesel teşvik programlarının ilerisinde, eşi, benzeri bulunmayan bir program uyguladıklarını söyledi. Olağanüstü destekler, olağanüstü teşvikler verdiklerini belirten Ağbal, “Arsa imkanlarını sonuna kadar kullanıyoruz. Organize sanayi bölgesi içindeki arsaları yatırımcılarımıza ücretsiz tahsis edeceğiz. Organize sanayi bölgesi içinde yer yoksa, yatırımcının talebi doğrultusunda temin edilecek arsaları yine ücretsiz vereceğiz. Cazibe Merkezileri Programı'nda yatırımcının talebine uygun fabrika binalarını devlet olarak biz yapacağız, kapalı alanı devlet olarak biz inşa edeceğiz. Yeter ki yatırımcı en kısa sürede gelsin, yatırımına, üretimine burada başlasın. Yine devletin mutlaka yatırım aşamasında destek vermesi lazım. Yapılacak yatırım tutarının yüzde 70'ini devlet olarak biz karşılayacağız. Yatırımcı sadece 100 liralık yatırımın 30 lirasını öz sermaye olarak koyacak, iki katından daha fazla yüzde 70'ini devlet olarak biz koyacağız. İşletme döneminde işletmenin ham madde tedariki için mal ve hizmet alımı için personel gideri için işletme sermayesi desteği vereceğiz. Çok uzun süreli ödemesiz dönemi olan, yatırımcı açısından cazip koşullarla işletme kredisi desteği vereceğiz" diye konuştu.
Cazibe Merkezleri Programı kapsamında yapılan üretime alım garantisi verdiklerini de vurgulayan Ağbal, şunları söyledi:
" Bakanlar Kurulu kararı düzenlemelerini de yaptık. İleride kamu kurumları bir alım yapmak istediklerinde Cazibe Merkezleri Programı'nda bulunan illere üç bakımdan avantaj sağladık. Bunlardan biri kamu alım garantisi. Yani bu bölgede yatırım yapacak işletmelere kamu kurumları 15 yıla kadar süreyle belirlenmiş mallar veya hizmetler üzerinden alım garantisi verecek. Dolayısıyla yatırımcımız daha başından itibaren devletin alım garantisi ile güçlü yatırımına ve üretimine başlayacak. Bu son derece önemli. Cazibe Merkezleri Programı kapsamında bu illerde üretim yapan işletmelere ikinci bir avantaj getirdik. Ülke genelinde sadece yerli isteklilerin katılabileceği ihalelerde bu bölgelere üretim yapan işletmeler için yüzde 15 fiyat avantajı imkanı getirdik. Yani farklı farklı illerden istekliler ihaleye katıldığında, teklifler açıldığında kamu idaresi teklifleri değerlendirirken bu bölgede, bu 23 ilde üretilen mallar için verilen teklifler yüzde 15 daha pahalı bile olsa buradaki firmaların ürünlerini öncelikle alacaklar. Buralar kamu alımları açısından önemli bir üretim üssü haline gelecek."
"Süper Teşvik Paketi"
Bakan Ağbal, konuşmasının devamında Süper Teşvik Paketi hakkında bilgi verdi. Ağbal, yatırımcı odaklı geliştirilen paket ile ilgili olarak şunları söyledi: "Teşvik sistemi kapsamında en çarpıcı değişiklik proje bazlı süper teşvik sistemidir. Artık yatırımcı kendisine sunulan hazır bir paketi kabul etmek durumunda değil. Yatırımın ölçeğine, alanına ülke için arz ettiği stratejik önemine ve sağlayacağı katma değere bağlı olarak her bir yatırımcı için yatırımcıya özel teşvik belgesi verme imkanını getirdik. Bu düzenleme önemli imkanları da beraberinde getirdi. 10 yıla kadar vergi tatil. Yani teşvik belgesi aldığınız zaman o yaptığınız alanda 10 yıl süre ile normal bildiğimiz yatırım katkı oranı dışında hiçbir şekilde vergi almayacağız. Bu teşvik sisteminde arsa bedava. Hazine'ye ait taşınmazları hiçbir ücret ödemeden doğrudan doğruya bu yatırımlarda kullanabileceksiniz. Normal teşvik sistemimizde olmayan enerji harcamalarına katılan katılım desteği. Normal teşvik sisteminde bu yok ama bu sper teşvikte var. Yine çalıştırılan nitelikli personele ücret desteği veriyoruz. Daha önemli ülke için stratejik öneme haiz yatırımlarda yatırıma devlet olarak ortak olacağız. Yatırımcı bir sermaye koyacak devlet bir sermaye koyacak belirli bir amaçla bu faaliyet başlayacak. Kamu alım garantisi getiriyoruz. Süper teşvik kapsamında yapılacak yatırımlarda ürünün özelliklerine bağlı olarak kamunun ihtiyaçlarına bağlı olarak eğer uzun süreli stratejik amaçlarımıza uygun düşüyorsa kamunun halihazırda almakta olduğu bir ürünü bu proje kapsamından doğrudan yatırımcıdan alma olanağı getiriyoruz. Belirli bir sürede belirli bir fiyattan alım garantisi veriyoruz".
"Yeniden yapılandırmaya büyük ilgi"
Yeniden yapılandırmaya da değinen Ağbal, vatandaşın bu düzenlemeye büyük ilgi gösterdiğini söyledi. Daha önce 2004 ve 2011 yıllarında da yeniden yapılandırma imkanları getirdiklerini hatırlatan Ağbal, "O tarihlerdeki kanun çerçevesinde yapılan ilk tahsilatlarla bunu karşılaştırdığımız zaman, burada olağanüstü bir tahsilat gerçekleştirdik." ifadelerini kullandı.
Ağbal, mevcut konjonktüre de dikkati çekerek, "31 Ocak 2017 tarihi itibarıyla, yeniden yapılandırmadan vergi, prim ve diğer alacaklar olarak 15,1 milyar lira tahsilat yaptık. Bu olağanüstü bir rakam." diye konuştu.
Vatandaşların borcunu kapatmak istemesinin sevindirici olduğunu ifade eden Ağbal, "torba yasa" ile getirilen 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanuna yönelik düzenlemelerin KOBİ'ler için büyük önem taşıdığını vurguladı.
SALİH TEKİN
MALİYE Bakanı Naci Ağbal, Erzurum'da düzenlenen 'Defterdarlar' toplantısında, yeni dönemde gözü kapalı denetimler yapılmayacağını anlatırken, "Mükellefi baştan suçlu kabul etmeyeceğiz. Mükelleflerin haklarını güçlendireceğiz" dedi.
Palandöken Kayak Merkezi'ndeki Snow Dora Otel'de 2 gün sürecek toplantıya Maliye Bakanı Naci Ağbal, AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Hacı Abdullah Kaya, Müsteşar Yardımcıları Ömer Duman, Halit Öcal, Muhasebat Genel Müdürü Ertan Erüz, Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürü Hakan Ay, Personel Genel Müdürü Şinasi Yurdakul, Gelir Politikaları Genel Müdürü Burcu Aydın, Strateji Geliştirme Başkanı Ayşe Berrin Dikmelik, İdari Mali İşler ve Bilgi İşlem Daire Başkanları Ahmet Koçyiğit ve Vedat köksaldı, Gelir İdaresi Başkanı Yardımcısı Yıldırım Bozbıyık ile 81 ilin defterdarı katıldı. Maliye Bakanı Naci Ağbal, toplantıda 2016 yılı faaliyet ve uygulamalarının değerlendirileceğini, 2017 yılı gider ve gelir hedefleri ile uygulanacak politikaların görüşüleceğini belirtti. Bakan Ağbal, 22 deftardarın ilk defa bu göreve atandığına işaret etti ve tavsiyede bulunurken, şöyle dedi:
"Unutmayın çok önemli bir koltuğa oturdunuz. Mutlaka güzel işler yapın. Sakın eski alışkanlıklara katılmayın. Yapmak istediğiniz defterdarlık binaları olmasın. Sizden bina değil hizmet, yatırım, üretim ve ihracata destek istiyorum. Sizi bana böyle anlatsınlar."
Maliye Bakanlığını yatırım, üretim için daha fazla çalışacağına dikkati çeken Ağbal, özel sektörün ihtiyaç duyduğu arsaları üreteceklerini bildirdi. Mükelleflerle saygıya ve güvene dayanan bir iş ortaklığı geliştireceklerini ifade eden Ağbal, şunları söyledi:
"Biz onların karlarının ortağıyız, zararlarının ortağı değil miyiz? Zarar ederken zor dönemde bir de biz mi vuracağız? Zor gününde mükellefin elinden tutmamız, yardımcı olmamız lazım. Kendimizi mükellefin yerine koyacağız. Onları anlayıp zorluklarını bileceğiz. Maliyenin gülen yüzünü en önce mükellefe göstereceğiz. Mükellefle ilgili farklı kaynaklardan farklı bilgelere erişebilir, risk analizi yapabilir ve mükellefi denetime alabiliriz. Ama artık geldiğimiz noktada mükellefle karşılıklı güveni artıracak, saygıyı artıracak ortamı oluşturmamız lazım. Bir mükellef hakkında denetime başlamadan önce bir defa da kendisine soralım. Bulduğumuz bilgi ve bulguları kendisi yorumlasın. 'Beyanımı düzeltmek istiyorum, vergi miktarını artırmak istiyorum' derse kendisine teşekkür edeceğiz. Böylelikle kendi rızasıyla vergiye katılmış olur. Buldugumuz bilgi ve bulular son derece basit izah edilebilir açıklanabilir bilgilerdir o zaman boştan yere vergi denetimine almamış oluruz. Bundan sonra gözümüz kapalı denetim olmayacak. Gözümüz kapalı mükellefi baştan suçlama tavrımız olmayacak. Her zaman anlaşma, uzlaşma yoluna gideceğiz. Mükellefin haklarını güçlendireceğiz."

Yatırım tutarının yüzde 70'i devletten
Toplantıda Cazibe Merkezleri Programı’yla ilgili bilgiler veren Bakan Ağbal, daha önce uygulanan bölgesel teşvik programlarının ilerisinde, eşi, benzeri bulunmayan bir program uyguladıklarını söyledi. Olağanüstü destekler, olağanüstü teşvikler verdiklerini belirten Ağbal, “Arsa imkanlarını sonuna kadar kullanıyoruz. Organize sanayi bölgesi içindeki arsaları yatırımcılarımıza ücretsiz tahsis edeceğiz. Organize sanayi bölgesi içinde yer yoksa, yatırımcının talebi doğrultusunda temin edilecek arsaları yine ücretsiz vereceğiz. Cazibe Merkezileri Programı'nda yatırımcının talebine uygun fabrika binalarını devlet olarak biz yapacağız, kapalı alanı devlet olarak biz inşa edeceğiz. Yeter ki yatırımcı en kısa sürede gelsin, yatırımına, üretimine burada başlasın. Yine devletin mutlaka yatırım aşamasında destek vermesi lazım. Yapılacak yatırım tutarının yüzde 70'ini devlet olarak biz karşılayacağız. Yatırımcı sadece 100 liralık yatırımın 30 lirasını öz sermaye olarak koyacak, iki katından daha fazla yüzde 70'ini devlet olarak biz koyacağız. İşletme döneminde işletmenin ham madde tedariki için mal ve hizmet alımı için personel gideri için işletme sermayesi desteği vereceğiz. Çok uzun süreli ödemesiz dönemi olan, yatırımcı açısından cazip koşullarla işletme kredisi desteği vereceğiz" diye konuştu.
Cazibe Merkezleri Programı kapsamında yapılan üretime alım garantisi verdiklerini de vurgulayan Ağbal, şunları söyledi:
" Bakanlar Kurulu kararı düzenlemelerini de yaptık. İleride kamu kurumları bir alım yapmak istediklerinde Cazibe Merkezleri Programı'nda bulunan illere üç bakımdan avantaj sağladık. Bunlardan biri kamu alım garantisi. Yani bu bölgede yatırım yapacak işletmelere kamu kurumları 15 yıla kadar süreyle belirlenmiş mallar veya hizmetler üzerinden alım garantisi verecek. Dolayısıyla yatırımcımız daha başından itibaren devletin alım garantisi ile güçlü yatırımına ve üretimine başlayacak. Bu son derece önemli. Cazibe Merkezleri Programı kapsamında bu illerde üretim yapan işletmelere ikinci bir avantaj getirdik. Ülke genelinde sadece yerli isteklilerin katılabileceği ihalelerde bu bölgelere üretim yapan işletmeler için yüzde 15 fiyat avantajı imkanı getirdik. Yani farklı farklı illerden istekliler ihaleye katıldığında, teklifler açıldığında kamu idaresi teklifleri değerlendirirken bu bölgede, bu 23 ilde üretilen mallar için verilen teklifler yüzde 15 daha pahalı bile olsa buradaki firmaların ürünlerini öncelikle alacaklar. Buralar kamu alımları açısından önemli bir üretim üssü haline gelecek."
"Süper Teşvik Paketi"
Bakan Ağbal, konuşmasının devamında Süper Teşvik Paketi hakkında bilgi verdi. Ağbal, yatırımcı odaklı geliştirilen paket ile ilgili olarak şunları söyledi: "Teşvik sistemi kapsamında en çarpıcı değişiklik proje bazlı süper teşvik sistemidir. Artık yatırımcı kendisine sunulan hazır bir paketi kabul etmek durumunda değil. Yatırımın ölçeğine, alanına ülke için arz ettiği stratejik önemine ve sağlayacağı katma değere bağlı olarak her bir yatırımcı için yatırımcıya özel teşvik belgesi verme imkanını getirdik. Bu düzenleme önemli imkanları da beraberinde getirdi. 10 yıla kadar vergi tatil. Yani teşvik belgesi aldığınız zaman o yaptığınız alanda 10 yıl süre ile normal bildiğimiz yatırım katkı oranı dışında hiçbir şekilde vergi almayacağız. Bu teşvik sisteminde arsa bedava. Hazine'ye ait taşınmazları hiçbir ücret ödemeden doğrudan doğruya bu yatırımlarda kullanabileceksiniz. Normal teşvik sistemimizde olmayan enerji harcamalarına katılan katılım desteği. Normal teşvik sisteminde bu yok ama bu sper teşvikte var. Yine çalıştırılan nitelikli personele ücret desteği veriyoruz. Daha önemli ülke için stratejik öneme haiz yatırımlarda yatırıma devlet olarak ortak olacağız. Yatırımcı bir sermaye koyacak devlet bir sermaye koyacak belirli bir amaçla bu faaliyet başlayacak. Kamu alım garantisi getiriyoruz. Süper teşvik kapsamında yapılacak yatırımlarda ürünün özelliklerine bağlı olarak kamunun ihtiyaçlarına bağlı olarak eğer uzun süreli stratejik amaçlarımıza uygun düşüyorsa kamunun halihazırda almakta olduğu bir ürünü bu proje kapsamından doğrudan yatırımcıdan alma olanağı getiriyoruz. Belirli bir sürede belirli bir fiyattan alım garantisi veriyoruz".
"Yeniden yapılandırmaya büyük ilgi"
Yeniden yapılandırmaya da değinen Ağbal, vatandaşın bu düzenlemeye büyük ilgi gösterdiğini söyledi. Daha önce 2004 ve 2011 yıllarında da yeniden yapılandırma imkanları getirdiklerini hatırlatan Ağbal, "O tarihlerdeki kanun çerçevesinde yapılan ilk tahsilatlarla bunu karşılaştırdığımız zaman, burada olağanüstü bir tahsilat gerçekleştirdik." ifadelerini kullandı.
Ağbal, mevcut konjonktüre de dikkati çekerek, "31 Ocak 2017 tarihi itibarıyla, yeniden yapılandırmadan vergi, prim ve diğer alacaklar olarak 15,1 milyar lira tahsilat yaptık. Bu olağanüstü bir rakam." diye konuştu.
Vatandaşların borcunu kapatmak istemesinin sevindirici olduğunu ifade eden Ağbal, "torba yasa" ile getirilen 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanuna yönelik düzenlemelerin KOBİ'ler için büyük önem taşıdığını vurguladı.