
Almanya Türkiye ilişkileri bozulmaya devam ediyor... Almanya'da 24 Eylül'de genel seçim var. "Hristiyan Demokratlar, Sosyal Demokratlar ve Yeşiller" Türkiye aleyhine demeçler vermekten, özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan açıklamalar yapmaktan çekinmiyorlar. Almanya'daki Türkleri de bu yönde davranmaya zorluyor ve Almanya'daki gelecekleriyle ilgili aba altından sopa göstermeye devam ediyorlar.
Hemen her gün Erdoğan ve ilgili bakanlar, Alman siyasetçilere cevap veriyor. Dikkatimi çeken, Erdoğan'ın Alman siyasetçilere cevap verirken 'Haddini bil!', 'Sen kimsin!' türünden sözcüklerle başlayan cümleler kurması. Bu hitap biçimi haberlerde de başlık yapılıyor! Oysa bu hitap şeklinin öne çıkarılması demecin ağırlığını gün görmüş kar gibi buharlaştırıyor! Bu ifadelerin kullanılmasından vaz geçilse daha iyi olabilir. İkinci olarak da, her gün Alman siyasetçilere laf yetiştirmek zorunda mıyız? Almanya'yı biraz gündemden çıkarsak fena olmayacak.
Öte yandan Almanların Türkiye düşmanı unsurların ev sahibi olduğunu kanıtlarıyla tüm dünyaya anlatmaya devam etmeliyiz. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın da belirttiği gibi, Almanya;
Türkiye aleyhine faaliyette bulunan teröristleri, PKK'lı, DHKP-C'li ve FETÖ'cü teröristleri barındırıyor. Türkiye bugüne kadar kanıtlar göndererek bu suçluların iadesini istedi; cevap hep olumsuz oldu. Zekeriya Öz, Celal Kara, Adil Öksüz Almanya'da! Türkiye'de halk oylaması yapıldı, Almanya basını ve TV kanalları muhalif siyasetçi ve gazeteciler birlikte 'hayır' kampanyaları düzenledi! Almanlar, PKK terör örgütünün yönetici kadrosunu da uzun yıllardır bu ülkede barındırıyor; yetmezmiş gibi, Almanya örgütün finans ve lojistik üssü gibi bir rol üstleniyor. Almanların sayılamayacak kadar ikiyüzlü ve düşmanca tutumuna muhatabız. İşte biz, bu noktaları vurgulamalı ve Almanya'nın teröre destek verdiğini açıkça söylemeye devam etmeliyiz. Bu ağır gerçekler, 'sen kimsin!' söyleminin altında yok olup gitmemeli...

ABD yalanları!
İslam dünyasında ne kadar terör örgütü varsa hepsinin üst aklı Amerika’dır. ABD Başkanları, Saddam’ın bombaları var! yalanlarıyla Irak’ı parçaladı! Ta Afganistan’dan Kuzey Afrika’ya kadar, İslam dünyasının her yanda gördüğümüz Amerikan’ın büyük bir masalcı olduğu ve bu ülkelerdeki iç karışıklıkların sorumluğunu taşıdığı gerçeğidir.
Suriye’de Türkiye karşıtı yeni bir terör örgütü daha!
Haber Hürriyet’te yer aldı. Terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD’nin başını çektiği Suriye Demokratik Güçleri bünyesinde “Devrimci Kuvvetler” adında yeni bir örgüt kurulmuş. Amerika’nın Sesi’nin haberine göre, Suriye’nin Şehba bölgesinde kurulan grubun amacı, “bölgede güvenlik ve istikrarı korumak” olarak tanımlanmış. Grubun açıklamasında, “Osmanlı kolonicilerini ülkeden atmaya söz veriyoruz” denilerek Türkiye’ye tehditler savurulmuş. Dikkat çeken ‘Amerika’nın Sesi’ ajansının haberi dünyaya ilk onun duyurması! Hesem Hidro, sahibinin sesi, diyecek bir şey yok. Manidar olan bir diğer nokta ise, bu haberin duyurusunun ABD Savunma Bakanı James Mattis’in Türkiye’yi de kapsayacak Ortadoğu turunun hemen arifesinde yapılmış olması.

Amerika dış politikası yalanlar üzerinde yürür!
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Sözcüsü Talal Silo, Amerikan yönetiminin kuzey Suriye’de uzun yıllar kalabileceği hatta bölgede İncirlik’e alternatif bir üs kurabileceğine yönelik sözler söylüyor. Kanaatimce doğruyu söylüyor, fakat Silo erken öttüğünden Amerika bundan rahatsız oluyor ve açıklamayı yalanlama yoluna gidiyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, şunları söylüyor: “Amerika’nın Suriye ve Irak’ı DEAŞ’tan temizlemenin ötesinde bir niyeti yok! Biz Suriye’nin ABD ya da başka güçler tarafından değil, Suriyeliler tarafından yönetilmesini istiyoruz!”
Yeriyle yalan! Irak’ı daha önce Iraklılar, Suriye’yi de daha önce Suriyeliler yönetmiyor muydu? Bugün ‘Osmanlı kolonicilerini ülkeden atacaklarını’ söyleyen PKK/PYD çizgisi, Türkiye’nin yedi yıldır ev sahipliği yaptığı milyonlarca Suriyelinin değil, Amirakan çıkarlarının bölgedeki temsilcisi; işte gerçek bu. Terör örgütleri Amerikan koloniciliğinin uşağı olmak şerefiyle ne kadar övünseler yeri var! Türkiye’nin bu bağlamda ABD Savunma Bakanı James Mattis’in söyleyeceği yalanlara bırakacağı bir pabucun olmadığıysa artık açık.
Hemen her gün Erdoğan ve ilgili bakanlar, Alman siyasetçilere cevap veriyor. Dikkatimi çeken, Erdoğan'ın Alman siyasetçilere cevap verirken 'Haddini bil!', 'Sen kimsin!' türünden sözcüklerle başlayan cümleler kurması. Bu hitap biçimi haberlerde de başlık yapılıyor! Oysa bu hitap şeklinin öne çıkarılması demecin ağırlığını gün görmüş kar gibi buharlaştırıyor! Bu ifadelerin kullanılmasından vaz geçilse daha iyi olabilir. İkinci olarak da, her gün Alman siyasetçilere laf yetiştirmek zorunda mıyız? Almanya'yı biraz gündemden çıkarsak fena olmayacak.
Öte yandan Almanların Türkiye düşmanı unsurların ev sahibi olduğunu kanıtlarıyla tüm dünyaya anlatmaya devam etmeliyiz. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın da belirttiği gibi, Almanya;
Türkiye aleyhine faaliyette bulunan teröristleri, PKK'lı, DHKP-C'li ve FETÖ'cü teröristleri barındırıyor. Türkiye bugüne kadar kanıtlar göndererek bu suçluların iadesini istedi; cevap hep olumsuz oldu. Zekeriya Öz, Celal Kara, Adil Öksüz Almanya'da! Türkiye'de halk oylaması yapıldı, Almanya basını ve TV kanalları muhalif siyasetçi ve gazeteciler birlikte 'hayır' kampanyaları düzenledi! Almanlar, PKK terör örgütünün yönetici kadrosunu da uzun yıllardır bu ülkede barındırıyor; yetmezmiş gibi, Almanya örgütün finans ve lojistik üssü gibi bir rol üstleniyor. Almanların sayılamayacak kadar ikiyüzlü ve düşmanca tutumuna muhatabız. İşte biz, bu noktaları vurgulamalı ve Almanya'nın teröre destek verdiğini açıkça söylemeye devam etmeliyiz. Bu ağır gerçekler, 'sen kimsin!' söyleminin altında yok olup gitmemeli...

ABD yalanları!
İslam dünyasında ne kadar terör örgütü varsa hepsinin üst aklı Amerika’dır. ABD Başkanları, Saddam’ın bombaları var! yalanlarıyla Irak’ı parçaladı! Ta Afganistan’dan Kuzey Afrika’ya kadar, İslam dünyasının her yanda gördüğümüz Amerikan’ın büyük bir masalcı olduğu ve bu ülkelerdeki iç karışıklıkların sorumluğunu taşıdığı gerçeğidir.
Suriye’de Türkiye karşıtı yeni bir terör örgütü daha!
Haber Hürriyet’te yer aldı. Terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD’nin başını çektiği Suriye Demokratik Güçleri bünyesinde “Devrimci Kuvvetler” adında yeni bir örgüt kurulmuş. Amerika’nın Sesi’nin haberine göre, Suriye’nin Şehba bölgesinde kurulan grubun amacı, “bölgede güvenlik ve istikrarı korumak” olarak tanımlanmış. Grubun açıklamasında, “Osmanlı kolonicilerini ülkeden atmaya söz veriyoruz” denilerek Türkiye’ye tehditler savurulmuş. Dikkat çeken ‘Amerika’nın Sesi’ ajansının haberi dünyaya ilk onun duyurması! Hesem Hidro, sahibinin sesi, diyecek bir şey yok. Manidar olan bir diğer nokta ise, bu haberin duyurusunun ABD Savunma Bakanı James Mattis’in Türkiye’yi de kapsayacak Ortadoğu turunun hemen arifesinde yapılmış olması.

Amerika dış politikası yalanlar üzerinde yürür!
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Sözcüsü Talal Silo, Amerikan yönetiminin kuzey Suriye’de uzun yıllar kalabileceği hatta bölgede İncirlik’e alternatif bir üs kurabileceğine yönelik sözler söylüyor. Kanaatimce doğruyu söylüyor, fakat Silo erken öttüğünden Amerika bundan rahatsız oluyor ve açıklamayı yalanlama yoluna gidiyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, şunları söylüyor: “Amerika’nın Suriye ve Irak’ı DEAŞ’tan temizlemenin ötesinde bir niyeti yok! Biz Suriye’nin ABD ya da başka güçler tarafından değil, Suriyeliler tarafından yönetilmesini istiyoruz!”
Yeriyle yalan! Irak’ı daha önce Iraklılar, Suriye’yi de daha önce Suriyeliler yönetmiyor muydu? Bugün ‘Osmanlı kolonicilerini ülkeden atacaklarını’ söyleyen PKK/PYD çizgisi, Türkiye’nin yedi yıldır ev sahipliği yaptığı milyonlarca Suriyelinin değil, Amirakan çıkarlarının bölgedeki temsilcisi; işte gerçek bu. Terör örgütleri Amerikan koloniciliğinin uşağı olmak şerefiyle ne kadar övünseler yeri var! Türkiye’nin bu bağlamda ABD Savunma Bakanı James Mattis’in söyleyeceği yalanlara bırakacağı bir pabucun olmadığıysa artık açık.