
Bayburtlu yatırımcı Necmi Yerlikaya gurbette kurduğu hayalini sılada gerçekleştirdi. Almanya’nın Berlin şehrinde 22 yıl işçi olarak çalıştıktan sonra baba ocağına dönen Yerlikaya, Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı’nın desteği ile Bayburt’un Şalcılar köyünde 180 koyunla organik koyunculuk çiftliği kurdu.
Halime DURMUŞ / ERZURUM

Yıllar önce çalışmak için Almanya’ya giden gurbetçi, malulen emekli olunca döndüğü baba toprağında hayal ettiği çiftliği kurmayı başardı.
Bayburt’un Şalcılar köyünde dünyaya gelen Necmi Yerlikaya, ilkokul ve lise öğreniminin ardından Almanya’da bulunan babasının yanına giderek Berlin’de iş hayatına atıldı. 22 yıl işçi olarak çalışan ve Stuttgart’ta geçirdiği iş kazası sonrasında malulen emekli olan Yerlikaya, memleketi Bayburt’ta döndü ve hayalindeki çiftliği kurdu.
İşe 6,5 dönümlük arazi alarak başladı
Yaklaşık 6,5 dönüm arazi üzerinde çiftlik inşaatını başlatan Yerlikaya, başlangıç için 180 baş koyun ve kuzu satın alarak köyünde organik koyunculuk çiftliğinin temellerini attı. Toplam bütçesi 118 bin 950 Türk Lirası olan ve projeye KUDAKA’dan 59 bin 475 Türk Lirası hibe desteği alan Yerlikaya, proje kapsamında; traktör, römork, mibzer, pulluk, tırmık, ön yükleyici kepçe, ot biçeri, ot tırmığı, donmaz suluklar gibi ekipmanlarla hâlihazırda mevcut olan tarım arazileri islenerek yem bitkisi üretimine zemin oluşturdu. Yerlikaya, kullanılmayan atıl durumdaki büyük miktarda arazinin köye ilk gelen traktör ile işlenmesi sağladı.

Başarıda sadece para yeterli olmuyor
Yörede organik koyunculukta öncülük yaptığını belirten Necmi Yerlikaya, ziraat mühendisi olan oğlu Ali Yerlikaya ile bu çiftliği kurabilmek için büyük bir özveri ile çalıştığını söyledi.
Projesinin hayata geçiş hikayesini anlatan Yerlikaya, “Aslında ben oğlum Ali ile birlikte Avusturya’daki koyun cinsleri olan taş koyunu ve tirol koyunu cinslerinin yöreye getirmek istiyordum. Bu koyunlar cins olarak yöredeki yetiştiriciliğe çok uygun ama Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na sunduğumuz raporda ithalat izni çıkmadı. Sonra Bayburt’ta serbest tarım danışmanı olarak görev yapan ziraat mühendisi Umut Özkan’la bir ortamda tanıştım. KUDAKA’ya sunacağım proje konusunda bana çok büyük yardımları oldu. Onun yönlendirmesi ile yem maliyetlerini düşürmek için traktör ve ekipman ihtiyacına çare olacak projeyi sunduk ve ajanstan destek almaya hak kazandık. Şu an ajans desteği sayesinde işletmenin yıllık yem bitkisi üretim miktarında ve müşteri sayısında yüzde 50’den fazla artış oldu. Projemizle birlikte yörede organik koyunculuğa ve tarıma olan ilgi de arttı. Bir de şu en önemlisi; başarılı olmak için yalnızca para yeterli olmuyor. İşletmeyi şirketleştirmek, emeğini her şeyini ortaya koyarak özveriyle çalışmak gerekiyor” diye konuştu.
Halime DURMUŞ / ERZURUM

Yıllar önce çalışmak için Almanya’ya giden gurbetçi, malulen emekli olunca döndüğü baba toprağında hayal ettiği çiftliği kurmayı başardı.
Bayburt’un Şalcılar köyünde dünyaya gelen Necmi Yerlikaya, ilkokul ve lise öğreniminin ardından Almanya’da bulunan babasının yanına giderek Berlin’de iş hayatına atıldı. 22 yıl işçi olarak çalışan ve Stuttgart’ta geçirdiği iş kazası sonrasında malulen emekli olan Yerlikaya, memleketi Bayburt’ta döndü ve hayalindeki çiftliği kurdu.
İşe 6,5 dönümlük arazi alarak başladı
Yaklaşık 6,5 dönüm arazi üzerinde çiftlik inşaatını başlatan Yerlikaya, başlangıç için 180 baş koyun ve kuzu satın alarak köyünde organik koyunculuk çiftliğinin temellerini attı. Toplam bütçesi 118 bin 950 Türk Lirası olan ve projeye KUDAKA’dan 59 bin 475 Türk Lirası hibe desteği alan Yerlikaya, proje kapsamında; traktör, römork, mibzer, pulluk, tırmık, ön yükleyici kepçe, ot biçeri, ot tırmığı, donmaz suluklar gibi ekipmanlarla hâlihazırda mevcut olan tarım arazileri islenerek yem bitkisi üretimine zemin oluşturdu. Yerlikaya, kullanılmayan atıl durumdaki büyük miktarda arazinin köye ilk gelen traktör ile işlenmesi sağladı.

Başarıda sadece para yeterli olmuyor
Yörede organik koyunculukta öncülük yaptığını belirten Necmi Yerlikaya, ziraat mühendisi olan oğlu Ali Yerlikaya ile bu çiftliği kurabilmek için büyük bir özveri ile çalıştığını söyledi.
Projesinin hayata geçiş hikayesini anlatan Yerlikaya, “Aslında ben oğlum Ali ile birlikte Avusturya’daki koyun cinsleri olan taş koyunu ve tirol koyunu cinslerinin yöreye getirmek istiyordum. Bu koyunlar cins olarak yöredeki yetiştiriciliğe çok uygun ama Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na sunduğumuz raporda ithalat izni çıkmadı. Sonra Bayburt’ta serbest tarım danışmanı olarak görev yapan ziraat mühendisi Umut Özkan’la bir ortamda tanıştım. KUDAKA’ya sunacağım proje konusunda bana çok büyük yardımları oldu. Onun yönlendirmesi ile yem maliyetlerini düşürmek için traktör ve ekipman ihtiyacına çare olacak projeyi sunduk ve ajanstan destek almaya hak kazandık. Şu an ajans desteği sayesinde işletmenin yıllık yem bitkisi üretim miktarında ve müşteri sayısında yüzde 50’den fazla artış oldu. Projemizle birlikte yörede organik koyunculuğa ve tarıma olan ilgi de arttı. Bir de şu en önemlisi; başarılı olmak için yalnızca para yeterli olmuyor. İşletmeyi şirketleştirmek, emeğini her şeyini ortaya koyarak özveriyle çalışmak gerekiyor” diye konuştu.
