
Sana Kimse Dokunamaz
Arkadaşlarıyla oturmaktadır. Bir deve son hızla koşarak yanına gelir ve durur. Sığınmak ister gibi bir hali vardır. Az sonra da deveyi kovalayan sahipleri çıka gelir.
"Ey Allah'ın Elçisi, bu bizim devemizdir, üç gündür onu arıyorduk, nihayet yanınızda bulduk." derler.
Deve Hz. Muhammed'in arkasında durmaktadır. O devenin yularını bırakmadan konuşur:
"Ama deveniz sizden çok şikâyetçi."
Şaşıran sahipleri sorar:
"Ey Allah'ın Elçisi, ne diyor?"
"O yanınızda büyümüş, yıllarca sırtında yük taşımış, size bir sürü de yavru vermiş ve en sonunda onu kesip etini yemeye kalkışmışsınız."
"Evet, ey Allah'ın Elçisi aynen öyle oldu."
Bunun üzerine Hz. Muhammed (asv) cebinden yüz gümüş ödeyerek deveyi onlardan satın alır ve deveye dönerek:
"Ey deve, haydi git. Allah rızası için serbestsin ve artık sana kimse dokunamaz." der.
***
Saadet Asrından
Câbir radıyallahu anh, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in şu sözlerini işittiğini anlatmaktadır:
“Gecede öyle bir an vardır ki; Müslüman kul, o ana denk gelip de dünya ve ahirete yönelik işlerden en hayırlısını Allah’tan dilerse, kendisine o isteği mutlaka verilir. Bu, her gece aynı şekilde tekrarlanır.” [Müslim, 757]
***
Ebu Hureyre (r.a.)’tan rivayet edildiğine göre Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:
“Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse, mutlaka ya hayr söz söylesin veya sussun.”(Buhârî)