
Her gün düzenli olarak tüketilen yoğurt, bağışıklık sistemini güçlendiriyor, bağırsak sağlığını koruyor ve yağ yakımını hızlandırıyor. Yetişkinlerin günde bir kase, çocukların da 6 yemek kaşığı ev yoğurdu tüketmeleri gerektiğini belirten Diyetisyen Tuba Yüksel, “Özellikle günlük süt ile evde mayalanan yoğurdun probiyotik içeriği artıyor ve bağırsaklar için daha da faydalı bir hal alıyor” dedi.
Halime DURMUŞ / ERZURUM
Yoğurdun düzenli olarak tüketildiğinde bağışıklık sistemini güçlendirdiğini belirten Diyetisyen Tuba Yüksel, özellikle günlük süt ile evde mayalanan yoğurdun probiyotik içeriğinin arttığını söyledi.
Sağlıklı beslenmenin önemli ögelerinden biri olan ev yoğurdu, sadece kalsiyum kaynağı olmasıyla değil, içerdiği protein ve yararlı bakteriler ile de en önemli besin kaynaklarından biri. Kemik sağlığı için kalsiyum minerali bakımından zengin olan yoğurdun sindirimi düzenlemekten, vitamin ve minerallere, kilo vermeye yardımcı olmaktan kan basıncının düzenlenmesine kadar pek çok faydası bulunuyor.
Yoğurdun kalsiyumun başlıca kaynaklarından biri olduğunu belirten Erzurum Özel Buhara Hastanesi Diyetisyen Tuba Yüksel, diğer faydalarından pek çok kişinin ise bilgisi olmadığına dikkat çekti. Yoğurdun faydalarına değinen Yüksel, her gün düzenli olarak tüketildiğinde bağışıklığı güçlendirdiğini, bağırsak sağlığını koruduğunu, yağ yakımını hızlandırdığını ve tatlı krizlerinin önüne geçtiğini anlattı.
Günlük yoğurtlar probiyotik içerik taşıyor
Özellikle günlük süt ile evde mayalanan yoğurdun probiyotik içeriğinin arttığını belirten Yüksel, bağırsaklar için de daha faydalı bir hal aldığını söyledi. Yetişkinlerin günde bir kase, çocukların da günde 6 yemek kaşığı ev yoğurdu tüketmeleri gerektiğini vurgulayan Yüksel, “Evde yapılan doğal yoğurtlar, hazır yoğurtlara göre daha yüksek miktarda probiyotik içeriyor. Bu bağırsak dostu bakteriler ise, bağırsak duvarında bulunan ve besin emilimini sağlayan villusların yapısını koruyarak bağırsak hareketlerini düzenliyor. Bu sayede kabızlık, ishal, hazımsızlık gibi sıkıntıların da önüne geçiyor. Yoğurdun içerdiği kalsiyum sayesinde özellikle karın bölgesinde oluşan yağlanmanın azaltılmasında da etkili oluyor. Yapılan çalışmalar diyetlerinde yoğurt tüketenlerin, tüketmeyenlere oranla kilo kaybının daha fazla olduğunu gösteriyor. Yapılan çalışmalarla da düzenli yoğurt tüketmenin yüksek tansiyon riskini azalttığı ve her gün bir kase yoğurt tüketen kişilerin büyük tansiyonlarının normal değerlerde olduğu kanıtlanmış durumda. Yoğurdun sağladığı bu etkinin, içerdiği yararlı bakteriler sayesinde olduğu düşünülüyor. Yoğurt, bağışıklık sistemini destekleyen, hastalık ve enfeksiyon gibi durumlarla savaşan T hücrelerinin aktivasyonunu artırıyor ve daha güçlü hale getiriyor. Bağırsak sağlığı için önemli dost bakteriler sayesinde de bağışıklığı destekleyerek vücudu enfeksiyona karşı dirençli hale getiriyor. Aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendiren immunoglobulin A’dan da zengin bir besin” diye konuştu.
Kolesterolün yükselmesini önlüyor
Yağsız yoğurdun beslenmedeki önemine dikkat çeken Yüksel, özellikle kaymaksız olarak tüketilen ev yoğurdunun kolesterolün düşürülmesine yardımcı olduğunu aktardı. Yoğurdun birçok rahatsızlığa iyi geldiğini anlatan Yüksel, “Yoğurdun kolesterolü düşürme etkisini bağırsak villuslarının sağlığını sürdürmesini sağlayan yararlı bakteriler sayesinde yapıyor. Bağırsaklarda oluşan emilim bozukluklarını önleyerek, fazla yağın dışkı ile vücuttan atılmasını sağlıyor ve bu şekilde kolesterol seviyelerinin yükselmesini önlüyor. Bilimsel çalışmalar yoğurdun, içerdiği yararlı bakteriler sayesinde ciltte oluşan sivilce ve kızarıklıklara iyi geldiğini gösteriyor. Probiyotik bakteriler sayesinde aynı zamanda kadınlarda sıklıkla karşılaşılan vajinal mantar enfeksiyonlarına karşı da koruyucu rol oynuyor. Yoğurt içerdiği protein sayesinde özellikle egzersiz sonrası yıpranan kasların onarılmasında görev alıyor. Protein dokuların gelişmesi ve onarılmasını sağlayan temel besin öğesidir. Doğru protein kaynakları tüketerek de kas gelişimi ve yıpranan kasların onarımını sağlamak mümkün. Bu protein kaynaklarının en önemlilerinden biri de süt ve süt ürünleridir. Ayrıca içerdiği kalsiyum sayesinde çocuklarda diş ve kemik oluşumunu destekleyen yoğurt, yetişkinlerde de özellikle yaşın ilerlemesiyle beraber oluşan osteoporoz, kemik yoğunluğunda azalma gibi hastalıkların önüne geçiyor. Bu yüzden her gün üç porsiyon süt ve süt ürünü tüketilmesi ihmal edilmemeli” İfadelerini kullandı.
Tatlı isteğini azaltıyor
Bir kase yoğurt tüketerek tatlı isteğinin önlenebileceğini söyleyen Yüksel, “Bir kase yoğurt protein, karbonhidrat ve yağ miktarını dengeli bir şekilde içerdiği için kan şekerinin dengelenmesini sağlıyor. Sağlıklı beslenmenin temel taşlarından biri de kan şekerinin dengeli olmasını sağlamaktır. Üstelik kan şekeriniz ne kadar dengeli olursa abur-cubur ve tatlı istekleriniz de o kadar az olacaktır. Özellikle canınız tatlı istediğinde ise ev yapımı meyveli yoğurt yaparak ya da meyve ve yoğurdu blenderdan geçirdikten sonra dondurarak son derece sağlıklı tatlılar elde edebilirsiniz” dedi.
Halime DURMUŞ / ERZURUM
Yoğurdun düzenli olarak tüketildiğinde bağışıklık sistemini güçlendirdiğini belirten Diyetisyen Tuba Yüksel, özellikle günlük süt ile evde mayalanan yoğurdun probiyotik içeriğinin arttığını söyledi.
Sağlıklı beslenmenin önemli ögelerinden biri olan ev yoğurdu, sadece kalsiyum kaynağı olmasıyla değil, içerdiği protein ve yararlı bakteriler ile de en önemli besin kaynaklarından biri. Kemik sağlığı için kalsiyum minerali bakımından zengin olan yoğurdun sindirimi düzenlemekten, vitamin ve minerallere, kilo vermeye yardımcı olmaktan kan basıncının düzenlenmesine kadar pek çok faydası bulunuyor.
Yoğurdun kalsiyumun başlıca kaynaklarından biri olduğunu belirten Erzurum Özel Buhara Hastanesi Diyetisyen Tuba Yüksel, diğer faydalarından pek çok kişinin ise bilgisi olmadığına dikkat çekti. Yoğurdun faydalarına değinen Yüksel, her gün düzenli olarak tüketildiğinde bağışıklığı güçlendirdiğini, bağırsak sağlığını koruduğunu, yağ yakımını hızlandırdığını ve tatlı krizlerinin önüne geçtiğini anlattı.
Günlük yoğurtlar probiyotik içerik taşıyor
Özellikle günlük süt ile evde mayalanan yoğurdun probiyotik içeriğinin arttığını belirten Yüksel, bağırsaklar için de daha faydalı bir hal aldığını söyledi. Yetişkinlerin günde bir kase, çocukların da günde 6 yemek kaşığı ev yoğurdu tüketmeleri gerektiğini vurgulayan Yüksel, “Evde yapılan doğal yoğurtlar, hazır yoğurtlara göre daha yüksek miktarda probiyotik içeriyor. Bu bağırsak dostu bakteriler ise, bağırsak duvarında bulunan ve besin emilimini sağlayan villusların yapısını koruyarak bağırsak hareketlerini düzenliyor. Bu sayede kabızlık, ishal, hazımsızlık gibi sıkıntıların da önüne geçiyor. Yoğurdun içerdiği kalsiyum sayesinde özellikle karın bölgesinde oluşan yağlanmanın azaltılmasında da etkili oluyor. Yapılan çalışmalar diyetlerinde yoğurt tüketenlerin, tüketmeyenlere oranla kilo kaybının daha fazla olduğunu gösteriyor. Yapılan çalışmalarla da düzenli yoğurt tüketmenin yüksek tansiyon riskini azalttığı ve her gün bir kase yoğurt tüketen kişilerin büyük tansiyonlarının normal değerlerde olduğu kanıtlanmış durumda. Yoğurdun sağladığı bu etkinin, içerdiği yararlı bakteriler sayesinde olduğu düşünülüyor. Yoğurt, bağışıklık sistemini destekleyen, hastalık ve enfeksiyon gibi durumlarla savaşan T hücrelerinin aktivasyonunu artırıyor ve daha güçlü hale getiriyor. Bağırsak sağlığı için önemli dost bakteriler sayesinde de bağışıklığı destekleyerek vücudu enfeksiyona karşı dirençli hale getiriyor. Aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendiren immunoglobulin A’dan da zengin bir besin” diye konuştu.
Kolesterolün yükselmesini önlüyor
Yağsız yoğurdun beslenmedeki önemine dikkat çeken Yüksel, özellikle kaymaksız olarak tüketilen ev yoğurdunun kolesterolün düşürülmesine yardımcı olduğunu aktardı. Yoğurdun birçok rahatsızlığa iyi geldiğini anlatan Yüksel, “Yoğurdun kolesterolü düşürme etkisini bağırsak villuslarının sağlığını sürdürmesini sağlayan yararlı bakteriler sayesinde yapıyor. Bağırsaklarda oluşan emilim bozukluklarını önleyerek, fazla yağın dışkı ile vücuttan atılmasını sağlıyor ve bu şekilde kolesterol seviyelerinin yükselmesini önlüyor. Bilimsel çalışmalar yoğurdun, içerdiği yararlı bakteriler sayesinde ciltte oluşan sivilce ve kızarıklıklara iyi geldiğini gösteriyor. Probiyotik bakteriler sayesinde aynı zamanda kadınlarda sıklıkla karşılaşılan vajinal mantar enfeksiyonlarına karşı da koruyucu rol oynuyor. Yoğurt içerdiği protein sayesinde özellikle egzersiz sonrası yıpranan kasların onarılmasında görev alıyor. Protein dokuların gelişmesi ve onarılmasını sağlayan temel besin öğesidir. Doğru protein kaynakları tüketerek de kas gelişimi ve yıpranan kasların onarımını sağlamak mümkün. Bu protein kaynaklarının en önemlilerinden biri de süt ve süt ürünleridir. Ayrıca içerdiği kalsiyum sayesinde çocuklarda diş ve kemik oluşumunu destekleyen yoğurt, yetişkinlerde de özellikle yaşın ilerlemesiyle beraber oluşan osteoporoz, kemik yoğunluğunda azalma gibi hastalıkların önüne geçiyor. Bu yüzden her gün üç porsiyon süt ve süt ürünü tüketilmesi ihmal edilmemeli” İfadelerini kullandı.
Tatlı isteğini azaltıyor
Bir kase yoğurt tüketerek tatlı isteğinin önlenebileceğini söyleyen Yüksel, “Bir kase yoğurt protein, karbonhidrat ve yağ miktarını dengeli bir şekilde içerdiği için kan şekerinin dengelenmesini sağlıyor. Sağlıklı beslenmenin temel taşlarından biri de kan şekerinin dengeli olmasını sağlamaktır. Üstelik kan şekeriniz ne kadar dengeli olursa abur-cubur ve tatlı istekleriniz de o kadar az olacaktır. Özellikle canınız tatlı istediğinde ise ev yapımı meyveli yoğurt yaparak ya da meyve ve yoğurdu blenderdan geçirdikten sonra dondurarak son derece sağlıklı tatlılar elde edebilirsiniz” dedi.