Manolya BULUT-PUSULA
Cumhuriyetin kuruluş esaslarının belirlendiği erzurum Kongresi’ni gerçekleştirmek için 3 temmuz 1919’da şehre ayak basan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kente geliş yıldönümü törenlerle kutlandı.
Güne özel tüm resmi kurum ve binalar atatürk Posteri ve Bayraklarla donatıldı. Erzurum’un Aziziye ilçesinde başlayan törenlerde Atatürk’ü temsilen sporcu ve öğrencilerin taşıdığı Türk Bayrağı ve Atatürk Posteri gaziler eşliğinde Şehitlik Parkı’na getirildi. Bayrak ve posteri protokolün selamlamasının ardından Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan konuşma yaptı. Halk oyunları topluluğunun gösterisinin ardından Aziziye’deki tören son buldu. Bu yıl hem Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100’üncü yılı ve hem de Türkiye Yüzyılı’nın ilk kongre yıldönümünün kutlanacak olması nedeniyle Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan da, Belediye Meclisini 3 Temmuz Pazartesi günü Ilıca’da topladı.
‘3 Temmuz; Ilıca’dır. 3 Temmuz Erzurum’dur’
Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan, tören alanında yaptığı konuşmada, “23 Temmuz” denildiğinde akıllara nasıl ki Erzurum Kongresi geliyorsa, 3 Temmuz denildiğinde ise, hafızalarda kuşkusuz Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum’a gelişi canlanır. Bu geliş ki; Cumhuriyet için toprağa atılan ilk tohum, milli kurtuluşumuza açılan ilk kapı ve ilelebet baki kalacak olan bağımsızlığımızın ilk adımıdır. 3 Temmuz; sadece Atatürk’ün Erzurum’a geliş günü değildir. 3 Temmuz; kahraman bir milleti ayağa kaldıran, şahlandıran ve karanlıkları yırtarak ufku aydınlatan yeni bir günün doğumudur. 3 Temmuz; Ilıca’dır. 3 Temmuz Erzurum’dur. 3 Temmuz Sivas’tır, Ankara’dır, Ege’dir, Marmara’dır. 3 Temmuz; Doğusuyla Batısıyla, Kuzeyiyle ve Güneyiyle Anadolu’nun tapu mührüdür, övünç madalyasıdır, kıvanç vesikasıdır ve 3 Temmuz; Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın bu kutlu beldede, yani Ilıca’mızda gözyaşlarına boğulduğu ve “Bu Milletle Neler Yapılmaz ki!” diyerek, yedi düvele birden meydan okuduğu günün adıdır” ifadelerini kullandı.
Erzurum’u seçmesi tesadüf değildir
Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum’a gelişinin tesadüften ibaret olmadığını söyleyen Orhan, “Gazi, Erzurum’u seçmiştir, çünkü Erzurum Anadolu’nun önsözüdür. Gazi, Erzurum’u seçmiştir, çünkü Erzurum bu ülkenin muhkem bir kalası, giriş kapısı, şeref, onur ve haysiyet levhasıdır. İşte bu yüzdendir ki, “Erzurum düşerse, Anadolu düşer” diyen Cennet Mekân Abdulhamid Han Hazretleri’nin bu uyarısı, bugün dahi ayrılmamayı gerektiren bir istikamete dönüşmüştür. Erzurum şehit yurdudur, şüheda otağıdır. Erzurum kutlu ve bir o kadar da mübarek beldedir. Erzurum candır, Erzurum canandır ve Erzurumlu her bir Dadaş; vatanı için, bayrağı ve milleti için ölüme gardaştır, şehadete yoldaştır. Gazi Mustafa Kemal’in Milli Mücadele’yi Erzurum’dan başlatmış olmasının altında yatan sır da, işte budur ve bundan ibarettir” dedi.
Türkiye Yüzyılı
Türkiye Yüzyılı vurgusu yapan Orhan, şunları söyledi; “Bugün, bizleri, burada bir araya getiren 3 Temmuz gününü ise, Türkiye Yüzyılı’na açılan yeni bir kapı, yeni bir soluk ve yepyeni bir ufuk olarak görüyoruz. Çünkü Türkiye Yüzyılı’nda hepimizin ama istisnasız hepimizin ortak paydası millet olacak, devlet olacak, bayrak olacak, vatan olacak. Türkiye Yüzyılı’nda hepimizin inancı, istek ve beklentileri ortak, hepimizin mutlak hedefi “Tam Bağımsız Türkiye” olacak. Kimse ama hiç kimse veyahut hiçbir güç, bu mukaddes vatan üzerinde sinsi planlar yapamayacak! İçimizdeki İrlandalılar da dahil olmak üzere; hiçbir kesim, hiçbir grup ya da hiçbir yapı, aziz milletimizin milli ve manevi değerlerine dil uzatamayacak! Dolayısıyla bizi tarih sahnesinden silmenin asırlardır hesabını yapan dış güçlere, Onlara taşeronluk yapmaktan vazgeçmeyen işbirlikçi dahili hainlere, Ve özellikle de, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ismini kullanıp, onu istismar etmek suretiyle bu ülkeye egemen olmak isteyen bütün İblis’lere, Türkiye Yüzyılı’nda vereceğimiz cevap da ortak olacak: O cevabın ne olduğuna gelince: Bu cennet vatan, yani Türkiye: Ezelden beridir Türk yurdudur ve hep de öyle kalacak.
Bu ülkeyi yurt edinmiş aziz milletimiz ise, bu ebedi yurtta hep hür yaşadı, yine hür yaşayacak! İşte bu doğrultuda bizler; Türkiye Yüzyılı’nı başlatan Liderimiz, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Beyefendi’nin öncülüğünde; milletimizin huzuru ve refahı, ülkemizin bekası ve selameti için var gücümüzle çalışmaya, koşmaya ve koşturmaya devam edeceğiz.”
Aziziye’deki törenin ardından İstanbulkapı’ya getirilen Türk Bayrağı ve Atatürk Posteri burada da askeri erkan ve 9’uncu Kolordu Komutanlığı Bölge Bandosu tarafından karşılandı. Tören alanında bayrağı selamlayan Erzurum Valisi Okay Memiş, 9’uncu Kolordu Komutanı Tümgeneral Fedai Ünsal ve Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ellerinde bayraklarla atlı birlikler eşliğinde Havuzbaşı’na yürüdü. Burada gerçekleşen Atatürk Anıtı’na çelenk sunumunun ardından saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı okundu. Törene 7’den 70’e birçok vatandaş ellerinde Türk bayraklarıyla katıldı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen törende yaptığı konuşmada, “Gazi Mustafa Kemal’in kendi ifadesiyle: “Benim Erzurum’a gelişim, bütün milletin ateşten bir çember içerisine alınmış olduğu bir zamana rastladı” diyerek tarif ettiği o dönem, milli mücadelenin ne büyük bir anlam ve önem taşıdığını da ortaya koymaktadır. Dolayısıyla 3 Temmuz sıradan bir gün değildir. 3 Temmuz; vatan davamızın yenilendiği, milli kudretin şahlandığı ve milletin kendi kaderini tayin etmek için birleştiği, bütünleştiği ve tek bir vücut olmak için ilk adımı attığı günün adıdır” dedi.
“Ya İstiklal Ya Ölüm” kararlılığı
Sekmen, Türk Milletinin hangi şart ve koşul altında olursa olsun; “Ya İstiklal Ya Ölüm” kararlılığından asla geri adım atmayacağını söyleyerek, “Dolayısıyla bilinmelidir ki; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bu millete bıraktığı eserler, Türk Milleti yaşadığı sürece var olacak ve bu ülke muasır bir medeniyet olma yolunda emin adımlarla ilerlemeye devam edecektir. Ve asla unutulmamalıdır ki; Cumhuriyetimizin ve milletimizin egemenliğinin ilelebet payidar kalması ve muhafaza edilmesi; bundan 104 yıl önce sergilenen o muhteşem birliktelik ve Milli Mücadele ruhunun sürekli diri tutulmasıyla mümkün olacaktır. İşte bu bağlamda bizlere düşen en büyük sorumluluk; millet olma bilincinden uzaklaşmamak, Cumhuriyet’in temel değerlerinden taviz vermemek, Milli ve manevi zenginliklerimize sahip çıkıp ve korumak; ilaveten tarihi geçmişimizi ve birikimimizi emsalsiz bir tecrübe olarak mutlaka değerlendirmektir” diye konuştu.
Konuşmanın ardından Erzurum Bar Ekibi gösteri yaptı. Mehteran ekibinin mini konserinin ardından ise protokol Atatürk Evi’ni gezdi.