
Sebzeciler Arazi İstiyor
Erzurum’da kiraladıkları tarlalarda sebze üretimi yapan vatandaşlar, imar planlarında yapılan değişiklikle tarım arazilerinin her yıl azaldığını belirterek, yetkililerden bu gidişe dur denilmesini istediler
İrfan TARAKÇIOĞLU
Erzurum’daki sebze üreticileri, tarım arazilerinin imara açılması sebebiyle her yıl ekili alan miktarının azaldığını belirterek, yetkililerden bunun önüne geçilmesini istedi.
Erzurum Sebze Üreticileri Derneği Başkanı Necmi Ergünay, bir kısım üye ile birlikte ekili alanların hemen yanına kadar ulaşan yapılaşmayı yerinde inceledi. Ergünay, tarım alanlarının içerisinde binalar yükseldiğini, sulama kuyularının konutların arasında kaldığını ve tedbir alınmazsa çok yakın bir zamanda sebze üretiminin ortadan kalkacağını, çok sayıda insanın işsiz kalacağı gibi Erzurum’un da sebze üretiminde diğer illere mahkum olacağını söyledi.
Erzurum’da 33’ü dernek üyesi yaklaşık 400 kişinin sebze üretimi yaptığını anlatan Ergünay, kiralanan yaklaşık 600 dönüm arazide 40’a yakın çeşit sebze üretimi yaptıklarını Erzurum Ovası’nda yaklaşık 3 bin dekar alanda sebze üretimi yapıldığı bilgisini verdi.

Erzurum’un sebzesini karşılıyoruz
Erzurum’da narenciye türü meyveler hariç yaklaşık 40 çeşit sebze ve meyve yetiştirdiklerini ve ilkbaharla birlikte bu ürünlerin Erzurum’da marketlerde satışa sunulduğunu hatırlatan Ergünay, “ Yazın serin iklime sahip olmamız sebebiyle bir çok kente göre avantajlıyız. Bazı yörelerde bir takım sebzenin üretimi sona erdiğinde bizim ürünlerimiz çıkıyor. Bu bize büyük avantaj sağlıyor.
Şu anda eski Et ve Süt Kurumu‘nun alt kısmı ve Dadaş Köy arazisinde kiraladığımız arazide üretim yapıyoruz. Yani Şıh Köyü’nden Dadaşköy ve Atatürk Üniversitesi ve Erzurum Teknik Üniversitesi ile çevrelenen büyük ve verimli bir arazide üretim yapıyoruz. Derneğimiz üyesi 33, üye olmayan çiftçilerden de 400 kişi bu alanda ekim ve üretim yapıyor. Kısaca 400 aile demek. Ürünlerimizin nakliyesi , kendi namına satış yapanlar, tarlalarımızda çalışanlarla birlikte bu işle uğraşan insan sayısı binlerle ifade ediliyor. Nisan aylarında başladığımız faaliyetimiz, kar yağışının durumuna göre, Eylül sonu Ekim veya bu yıl olduğu gibi neredeyse Kasım ayı başlarına kadar devam eder. Kar yağınca tüm faaliyetimiz durur. Aklınıza hangi sebze geliyorsa onları üretiyor ve kentteki yerel ve ulusal marketlere veriyoruz. Erzurum’da sebze üretiminin mevsim sebebiyle sona erdiği anda fiyatlar bir anda yükseliyor. Erzurum’un dışında Artvin, Rize, Trabzon, Bayburt Gümüşhane, Ağrı, Van, Muş, Bingöl, Diyarbakır, Mardin, Elazığ ve daha bir çok vilayete üretim dönemimiz içerisinde , sebze satışı yapıyoruz. Bu satışımız Eylül ayı sonuna kadar devam ediyor. Bazı sebzelerde 1, bazılarında2 bazılarında ise 4 kez ürün alabiliyoruz. Bu arada 50 dönüm gibi bir alanda da sera faaliyeti yürüten arkadaşlarımız var. Biz üretim faaliyetimiz, hem kendimiz, ailelerimiz ve kent ekonomimiz için büyük bir katma değer oluşturuyoruz”diye konuştu.
Tarım arazileri azalıyor
Üretim yapılan araziyi kiraladıklarını söyleyen Ergünay, içerisinde bulunulan durumu şöyle özetledi:
“ Özellikle son yıllarda üretim yaptığımız arazi miktarı azalıyor. Tarlalar imara açılarak konut yapılıyor, kooperatif kuruluyor. Üretim alanımız giderek daralıyor. Şu anda üretim yaptığımız arazinin yakın çevresi civarındaki araziler hariç başka yerlerde şu anda aldığımız verimi almamız mümkün değil. Bazı yörelerde taban suyu yüksekliği sebebiyle beklenen verim elde edilemiyor. Tarım arazileri, arazi sahiplerine yapılan cazip teklifler sebebiyle arsaya dönüşüyor. Elbette kimsenin arazisini nasıl değerlendireceğine karışacağımız yok ama, böyle giderse sebze üretimi duracak.

Aç kalırız
Biz ekmezsek, üretim yapmazsak aç kalırız. Biz devletimizden iş istemiyoruz, yardım istemiyoruz. Biz profesyonel çiftçileriz. Ata-dede mesleğini yapıyoruz. Burada üretim olmaz diyenlere inat üretiyor ve kimseye yük olmuyoruz. Uzun yıllardır, Erzurum ve bir çok kentin doğal sebze üretimini karşılıyoruz”.
Geleceğimiz heba ediliyor
Devletin tarım arazilerinin arsa ve konut yapılmaması yönünde hergün televizyonlarda kamu spotu yayınladığını bildiren Ergünay, şöyle konuştu:
“Tarım arazilerinin ülkemizin geleceği konusunda ne kadar önemli olduğunu vurgulanıyor. Ama, şehir merkezi harabe halde iken, birinci sınıf tarım arazileri heba ediliyor.
İsteğimiz şudur. Araziler arsa yapılmasın. Ama biz demekle bu olmuyor. Bunun önüne geçemiyoruz. Yetkililer buna biran önce dur demeli.
Boş araziler tahsis edilsin
Devletimiz bize Milli Emlak ve çeşitli kuruluşların elinde boş olarak beklettiği, hiçbir üretim ve benzeri faaliyette bulunmadığı alanları kiralasın, tahsis etsin. Hem devletimiz bir gelir elde edecek , hem de vatandaş 4 nesildir sürdürdüğü üretim faaliyetini sürdürecek, kent ve ülke ekonomisine katkı sunacaktır.
Sakalıkesik Ovası
Sakalıkesik Ovası’nda sürdürülen toplulaştırma çalışmasından sonra 4 bin dekar arazi verilecekti. Vali Ahmet Altıparmak’ın tayini sonrasında o proje sahipsiz kaldı. Yetkililere sorduk, toplulaştırmanın henüz bitmediğini, beklediklerini söylediler. Bu projenin de biran önce bitirilmesini istiyoruz.”
Erzurum’da kiraladıkları tarlalarda sebze üretimi yapan vatandaşlar, imar planlarında yapılan değişiklikle tarım arazilerinin her yıl azaldığını belirterek, yetkililerden bu gidişe dur denilmesini istediler
İrfan TARAKÇIOĞLU
Erzurum’daki sebze üreticileri, tarım arazilerinin imara açılması sebebiyle her yıl ekili alan miktarının azaldığını belirterek, yetkililerden bunun önüne geçilmesini istedi.
Erzurum Sebze Üreticileri Derneği Başkanı Necmi Ergünay, bir kısım üye ile birlikte ekili alanların hemen yanına kadar ulaşan yapılaşmayı yerinde inceledi. Ergünay, tarım alanlarının içerisinde binalar yükseldiğini, sulama kuyularının konutların arasında kaldığını ve tedbir alınmazsa çok yakın bir zamanda sebze üretiminin ortadan kalkacağını, çok sayıda insanın işsiz kalacağı gibi Erzurum’un da sebze üretiminde diğer illere mahkum olacağını söyledi.
Erzurum’da 33’ü dernek üyesi yaklaşık 400 kişinin sebze üretimi yaptığını anlatan Ergünay, kiralanan yaklaşık 600 dönüm arazide 40’a yakın çeşit sebze üretimi yaptıklarını Erzurum Ovası’nda yaklaşık 3 bin dekar alanda sebze üretimi yapıldığı bilgisini verdi.

Erzurum’un sebzesini karşılıyoruz
Erzurum’da narenciye türü meyveler hariç yaklaşık 40 çeşit sebze ve meyve yetiştirdiklerini ve ilkbaharla birlikte bu ürünlerin Erzurum’da marketlerde satışa sunulduğunu hatırlatan Ergünay, “ Yazın serin iklime sahip olmamız sebebiyle bir çok kente göre avantajlıyız. Bazı yörelerde bir takım sebzenin üretimi sona erdiğinde bizim ürünlerimiz çıkıyor. Bu bize büyük avantaj sağlıyor.
Şu anda eski Et ve Süt Kurumu‘nun alt kısmı ve Dadaş Köy arazisinde kiraladığımız arazide üretim yapıyoruz. Yani Şıh Köyü’nden Dadaşköy ve Atatürk Üniversitesi ve Erzurum Teknik Üniversitesi ile çevrelenen büyük ve verimli bir arazide üretim yapıyoruz. Derneğimiz üyesi 33, üye olmayan çiftçilerden de 400 kişi bu alanda ekim ve üretim yapıyor. Kısaca 400 aile demek. Ürünlerimizin nakliyesi , kendi namına satış yapanlar, tarlalarımızda çalışanlarla birlikte bu işle uğraşan insan sayısı binlerle ifade ediliyor. Nisan aylarında başladığımız faaliyetimiz, kar yağışının durumuna göre, Eylül sonu Ekim veya bu yıl olduğu gibi neredeyse Kasım ayı başlarına kadar devam eder. Kar yağınca tüm faaliyetimiz durur. Aklınıza hangi sebze geliyorsa onları üretiyor ve kentteki yerel ve ulusal marketlere veriyoruz. Erzurum’da sebze üretiminin mevsim sebebiyle sona erdiği anda fiyatlar bir anda yükseliyor. Erzurum’un dışında Artvin, Rize, Trabzon, Bayburt Gümüşhane, Ağrı, Van, Muş, Bingöl, Diyarbakır, Mardin, Elazığ ve daha bir çok vilayete üretim dönemimiz içerisinde , sebze satışı yapıyoruz. Bu satışımız Eylül ayı sonuna kadar devam ediyor. Bazı sebzelerde 1, bazılarında2 bazılarında ise 4 kez ürün alabiliyoruz. Bu arada 50 dönüm gibi bir alanda da sera faaliyeti yürüten arkadaşlarımız var. Biz üretim faaliyetimiz, hem kendimiz, ailelerimiz ve kent ekonomimiz için büyük bir katma değer oluşturuyoruz”diye konuştu.
Tarım arazileri azalıyor
Üretim yapılan araziyi kiraladıklarını söyleyen Ergünay, içerisinde bulunulan durumu şöyle özetledi:
“ Özellikle son yıllarda üretim yaptığımız arazi miktarı azalıyor. Tarlalar imara açılarak konut yapılıyor, kooperatif kuruluyor. Üretim alanımız giderek daralıyor. Şu anda üretim yaptığımız arazinin yakın çevresi civarındaki araziler hariç başka yerlerde şu anda aldığımız verimi almamız mümkün değil. Bazı yörelerde taban suyu yüksekliği sebebiyle beklenen verim elde edilemiyor. Tarım arazileri, arazi sahiplerine yapılan cazip teklifler sebebiyle arsaya dönüşüyor. Elbette kimsenin arazisini nasıl değerlendireceğine karışacağımız yok ama, böyle giderse sebze üretimi duracak.

Aç kalırız
Biz ekmezsek, üretim yapmazsak aç kalırız. Biz devletimizden iş istemiyoruz, yardım istemiyoruz. Biz profesyonel çiftçileriz. Ata-dede mesleğini yapıyoruz. Burada üretim olmaz diyenlere inat üretiyor ve kimseye yük olmuyoruz. Uzun yıllardır, Erzurum ve bir çok kentin doğal sebze üretimini karşılıyoruz”.
Geleceğimiz heba ediliyor
Devletin tarım arazilerinin arsa ve konut yapılmaması yönünde hergün televizyonlarda kamu spotu yayınladığını bildiren Ergünay, şöyle konuştu:
“Tarım arazilerinin ülkemizin geleceği konusunda ne kadar önemli olduğunu vurgulanıyor. Ama, şehir merkezi harabe halde iken, birinci sınıf tarım arazileri heba ediliyor.
İsteğimiz şudur. Araziler arsa yapılmasın. Ama biz demekle bu olmuyor. Bunun önüne geçemiyoruz. Yetkililer buna biran önce dur demeli.
Boş araziler tahsis edilsin
Devletimiz bize Milli Emlak ve çeşitli kuruluşların elinde boş olarak beklettiği, hiçbir üretim ve benzeri faaliyette bulunmadığı alanları kiralasın, tahsis etsin. Hem devletimiz bir gelir elde edecek , hem de vatandaş 4 nesildir sürdürdüğü üretim faaliyetini sürdürecek, kent ve ülke ekonomisine katkı sunacaktır.
Sakalıkesik Ovası
Sakalıkesik Ovası’nda sürdürülen toplulaştırma çalışmasından sonra 4 bin dekar arazi verilecekti. Vali Ahmet Altıparmak’ın tayini sonrasında o proje sahipsiz kaldı. Yetkililere sorduk, toplulaştırmanın henüz bitmediğini, beklediklerini söylediler. Bu projenin de biran önce bitirilmesini istiyoruz.”