
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, pazartesi akşamı kabine toplantısından sonra TL'yi özendirme paketi açıkladı. Açıklamanın hemen ardından tarihi seviyeye çıkan döviz kuru gün bazında yüzde 30'u aşan değer kaybetti. Kurdaki yükselişi durdurmak amacıyla açıklanan paketi hepiniz biliyorsunuzdur, çok detaylarına girmeyeceğim. Ancak fahiş zamları kur artışına bağlayan, marketlerden ev eşyasına, konfeksiyondan oto parçasına, ulaştırmadan cep telefonlarına kadar pazartesiden sonra bırakın indirimi, bazı ürünlere yeni zamlar geldiğini gözlemledim! Örnek olarak pazartesi günü yumurtanın kolisi 35 liraydı, dün itibariyle 45 liraya, 5 litre sıvı yağ 119 liradan perşembe günü itibariyle 139 liraya satışa konuldu. Döviz artarken bırakın günlüğü, anlık etiket değiştiren marketler şimdi fiyatların düşmesi zamana bağlı diyorlar. Ticaret Bakanı Mehmet Muş, döviz kurlarındaki düşüşü fiyatlara yansıtmayanlara karşı denetimleri artıracaklarını ve ihlalde bulunanlara en ağır cezaları vereceklerini söyledi. Akaryakıt fiyatlarına indirim yapılmadığı sürece temel ihtiyaç maddelerini satanlara parmak sallanmasını bu ortamda kimse ciddiye almaz. Çünkü vatandaş ilk önce akaryakıt, doğalgaz ve elektrik fiyatlarında düşüş bekliyordu ki Dolar kuruna bağlı olarak yükselen fiyatların ardından fiilen sıfırlanan ÖTV tekrar işleme konuldu. Yani indirim olacaksa bu indirimler pompaya yansımayacak, sıfırlanan ÖTV'den düşecek. Bu nedenle önce yetkililerin indirim yapması gerekir ki alt grup verilen mesajı alsın.
Bunun yanında ev, araba fiyatları ne olacak? Bu fiyatlarla bırakın asgari ücretliyi, memurların dahi konut almaları imkansız hale geldi! 700 bin liradan 1 milyon lira arası satılan sıfır ev fiyatlarına halk uzaktan bakar oldu. İkinci el konut fiyatları keza öyle! Belirli bir kitle tarafından bilinçli bir şekilde artırılan ev fiyatlarına serbest piyasa denilerek spekülasyon görmemezlikten gelinemez. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın bünyesinde TOKİ gibi bir enstrüman varken TOKİ, artan fiyatlarda ki lokomotifin bir parçasını oluşturur hale geldi. Şu an ki fiyatların biraz gerisinde kalsa piyasalar toparlanacaktır. Ancak TOKİ yeni projelerinde gerek peşinat gerekse ödemeler noktasında oluşan enflasyonist ortama fazlasıyla ayak uyduruyor!
İkinci el araçların fiyatları pazartesiden bu güne kadar pek çok kez değiştirildiğine dair bilgiler aldım. Tabi fiyatlarda düşüş olacağı gerekirken yine artış oldu. 2019 yılında ikinci el alım satım sitelerine bir düzenleme yapılacak, ikinci el araçlarında ki keyfi artışların önüne geçilecekti. Ancak herhangi bir çalışma yapılmadığı gibi araçlarda 2019'dan gününüze yüzde 500'lere varan artış oldu. Sıfır araçlarda yüzde 10 ila 20 arası indirim açıklansa da olmayan araçlara indirim yapılması göstermelikten öteye geçmedi. Merak ettiğim farklı bir konu, bayilerde yeterince araç olsa acaba bu indirim yine yapılır mıydı?
Evet, döviz kurunun düşmesini ülke olarak olumlu karşıladık. Ancak reel olarak piyasalara yansımamasından dolayı çalışanın ocak ayından itibaren alacağı yüzde 50.4’lük zam günbegün eriyecektir.
Son olarak Erzurum'da çiğ süt üreticisi köy halkından, ürettikleri sütün hala sene başında ki fiyattan alındığına dair şikayetler alıyorum. Süt, yoğurt, peynir gibi gıdalara zam yapıp çiğ süt üreticilerinin zam talebinin geri çevrilmesi farklı bir fırsatçılıktır. Fabrikaların, firmaların çiğ süt fiyatı değişmeden süt ürünlerine zam yapması sorgulanmalı gerekirse cezai işlem uygulanmalıdır. Erzurum Ticaret Borsası'nda bazı yetkililerle görüşmem de çiğ süt fiyatlarının yıl sonu belirlendiğini ve çiğ süt satıcılarının da ocak ayından itibaren zamlı satış yapacaklarını belirttiler. Burada vurgulamak istediğim asıl konu aralık ayının başından itibaren süt ve süt ürünlerine yüzde 100'e varan zamlar geldi. Bu ürünlere fahiş oranda zam yapılıyorken Erzurum'da çiğ süt üreticilerinden sütü fabrikalar neden eski fiyata almak için dayatıyorlar? Veya çiğ süte zam yapılmamışken 2 kg'lık yoğurdun 30 liraya çıkarılmasının nedeni nedir?
Bunun yanında ev, araba fiyatları ne olacak? Bu fiyatlarla bırakın asgari ücretliyi, memurların dahi konut almaları imkansız hale geldi! 700 bin liradan 1 milyon lira arası satılan sıfır ev fiyatlarına halk uzaktan bakar oldu. İkinci el konut fiyatları keza öyle! Belirli bir kitle tarafından bilinçli bir şekilde artırılan ev fiyatlarına serbest piyasa denilerek spekülasyon görmemezlikten gelinemez. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın bünyesinde TOKİ gibi bir enstrüman varken TOKİ, artan fiyatlarda ki lokomotifin bir parçasını oluşturur hale geldi. Şu an ki fiyatların biraz gerisinde kalsa piyasalar toparlanacaktır. Ancak TOKİ yeni projelerinde gerek peşinat gerekse ödemeler noktasında oluşan enflasyonist ortama fazlasıyla ayak uyduruyor!
İkinci el araçların fiyatları pazartesiden bu güne kadar pek çok kez değiştirildiğine dair bilgiler aldım. Tabi fiyatlarda düşüş olacağı gerekirken yine artış oldu. 2019 yılında ikinci el alım satım sitelerine bir düzenleme yapılacak, ikinci el araçlarında ki keyfi artışların önüne geçilecekti. Ancak herhangi bir çalışma yapılmadığı gibi araçlarda 2019'dan gününüze yüzde 500'lere varan artış oldu. Sıfır araçlarda yüzde 10 ila 20 arası indirim açıklansa da olmayan araçlara indirim yapılması göstermelikten öteye geçmedi. Merak ettiğim farklı bir konu, bayilerde yeterince araç olsa acaba bu indirim yine yapılır mıydı?
Evet, döviz kurunun düşmesini ülke olarak olumlu karşıladık. Ancak reel olarak piyasalara yansımamasından dolayı çalışanın ocak ayından itibaren alacağı yüzde 50.4’lük zam günbegün eriyecektir.
Son olarak Erzurum'da çiğ süt üreticisi köy halkından, ürettikleri sütün hala sene başında ki fiyattan alındığına dair şikayetler alıyorum. Süt, yoğurt, peynir gibi gıdalara zam yapıp çiğ süt üreticilerinin zam talebinin geri çevrilmesi farklı bir fırsatçılıktır. Fabrikaların, firmaların çiğ süt fiyatı değişmeden süt ürünlerine zam yapması sorgulanmalı gerekirse cezai işlem uygulanmalıdır. Erzurum Ticaret Borsası'nda bazı yetkililerle görüşmem de çiğ süt fiyatlarının yıl sonu belirlendiğini ve çiğ süt satıcılarının da ocak ayından itibaren zamlı satış yapacaklarını belirttiler. Burada vurgulamak istediğim asıl konu aralık ayının başından itibaren süt ve süt ürünlerine yüzde 100'e varan zamlar geldi. Bu ürünlere fahiş oranda zam yapılıyorken Erzurum'da çiğ süt üreticilerinden sütü fabrikalar neden eski fiyata almak için dayatıyorlar? Veya çiğ süte zam yapılmamışken 2 kg'lık yoğurdun 30 liraya çıkarılmasının nedeni nedir?