ÖZEL HABER
Kış turizminde otorite sayılan İtalyan Stefona Illıng Pusula’ya konuştu.
Onur SAĞSÖZ / ERZURUM
İklim değişikliği dünya genelinde 2 milyon kilometrekare kar örtüsünü yok etti. Palandöken ‘en şanslı’ merkezler arasında gösterildi. Cortina Kayak Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Stefano Illıng, “Siz avantajlısınız. Biz zor zamanlardan geçiyoruz. İşimiz Allah’a kaldı. İnşallah düzelir” dedi.
Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından desteklenen ‘Erzurum-Erzincan-Kars Turizm Koridoru’ projesine uzman olarak katılan Cortina Kayak Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Stefano Illıng, bölgedeki kayak merkezlerinde incelemelerde bulundu. Kış turizmi konusunda otorite isimler arasında gösterilen Stefano Illıng, bölgenin önemli bir potansiyeli olduğunu ancak önemli eksiklikleri bulunduğunu dile getirdi.
“Daha iyi sunum yapmalısınız”
Erzurum-Erzincan ve Kars koridorunun kendi içinde çok daha iyi organize olması gerektiğini vurgulayan Illıng, “Yurt dışına gitmek pahalıdır. Dolayısıyla Erzurum, Erzincan ve Kars’ın birlikte çalışmayı öğrenerek, bölgeyi birlikte pazarlamayı başarmaları gerekiyor. Bana göre bir yeri tanıtmadan, pazarlamadan önce orada bir kapasite yaratmak, orada çalışacak insanları eğitmek ve yani ürün düzeltmek öncelikli olarak geliyor. Burada kış turizmi açısından önemli bir potansiyel var ve büyük yatırımlar yapılmış. Ama bu ürünü satarken bayağı bir zayıf olduğunuzu düşünüyorum. Sadece ulusal değil dış pazara da seslenecekseniz daha iyi bir sunumla ortaya çıkmanız lazım. Bu üç noktada kendi içinde iyi bir şekilde organize olmasını sağlamanız ve tüm bu noktaların bir şemsiye altında toplanmaları çok önemli. Bu anlamda bir organizasyon gerekiyor. Dünyanın her yerinde bir turizm destinasyonunun, bir örgütü olması gerekir, onu tanıtan, satan kalitesini insanlara gösteren bir kurum olması gerekir. Bu bir kimlik, otantiklik, bir kalite meselesidir. Sarıkamış’ın, Erzincan’ın, Palandöken’in kendi kimliği var. Bu kapasiteyi daha da güçlendirmek şart” dedi.
“Konaklı’ya gittik tesisler kapalıydı”
Bölgedeki kayak merkezlerinde ilk bakışta göze çarpan eksiklikleri de dile getiren Stefano Illıng, şöyle devam etti. “Ne kadar zayıf olduğunuz kime yönelik çalıştığınızla ilgili. Yani ulusal Pazar açısından bakıyorsanız zayıflar daha az gözükebilir ama gidip İsveç pazarına hitap edeceksek eksiklikler daha fazla ortaya çıkıyor. Liftlerin bakımında ciddi bir eksiklik var. Konaklı’ya gittik kapalıydı. Su rezervuarı boş. Kayak pistleri çok dar. Özellikle yeni kayak teknolojisi geliştikçe daha geniş dönüşlere ihtiyaç duyuluyor bu nedenle geniş pistlere ihtiyaç var.”
“Bizim bölgede 15 milyon geceleme yapılıyor”
İtalya’da 12 kayak merkezinin bulunduğunu ve Cortina da yılda bir milyon, bölgede ise 15 milyon geceleme yapıldığını ifade eden Illıng, müşterilerden gelen kalite baskısıyla en iyiyi yapmaya çalıştıklarını söyledi. Toplamda 1200 kilometre pistin olduğunu ve 12 kayak merkezinin tek ski pas kullandığını da dile getiren Stefano Illıng, “Eskiden müşterilerimizin çoğu yerli turistti. Sonra yeni pazarlar bulmamız gerekti. Mesela benim bölgemde yarı yabancı yarı yerli turist var. Yabancılar ciddi şekilde talepkâr. Onlardan daha fazla para alabilirsiniz ama onlarda bunun karşılığında çok daha kaliteli hizmet bekliyorlar. Yabancılarla ilgili bir sorun da adam uçakla gelmiş ama hava kötü. Şansı yok bir kere gelmiş artık. O yüzden aradığımız müşteriler daha uzun kalacak türden olmaya başladı.”
“Turistler yürüyen cüzdandır”
“Ayrıca hem kayak bölgesi ile şehir arasında iyi bir ağ kurulması lazım. Birbirlerini karşılıklı besliyor olmaları lazım. Örneğin biz geçen günlerde Erzurum’da bir lokanta bulduk. Çok otantik ve çok lezzetli yemekleri vardı. Ama şans eseri bulduk. Böylesine işbirlikleri olması lazım. Bakın turistler yürüyen cüzdandır. Farklı ürünler ararlar. Tek bir şey istemiyorlar, harcamak istiyorlar. Ama harcayacakları bir şey sunmazsanız harcayamaz ya da harcayacakları yerleri tercih ederler. Bu bölgeye baktığımızda da buranın kumaşı iyi. İnsanların işlemesi lazım. Dağlık yerlerde yaşamak zordur bilirim. Ben de dağlardan geliyorum. Ben pazarlama noktasında eksiklikler olduğunu görüyorum. Ağ kurmada sorun yaşıyorsunuz, yeni pazarlara açılmaktan korkmamak lazım. Dünya çok büyük. Burası için doğru müşteriyi, doğru fiyatta bulabiliriz. Bir yandan kaliteyi artırırken, bir yenden fiyatımızı da artırabiliriz. İki seçeneğiniz var… Ya olduğu gibi devam edersiniz, ya da yeni pazarlar bulmak için örgütlenmelisiniz” diye konuştu.
“İklim değişikliğine karşı mücadele edeceğiz”
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Araştırma Merkezi tarafından yapılan iklim değişikliği araştırmasının sonuçlarıyla ilgili de yorumda bulunan Illıng, şunları söyledi. “Cidden zor zamanlardan geçiyoruz. Bununla nasıl mücadele edeceğimizi bilmemiz lazım. Kar yapmayı çoktan öğrenmiştik. Şimdi kayak dışında başka ne tür sporlar ortaya çıkarabiliriz bunları öğreniyoruz. İşimiz Allah’a kaldı. İnşallah düzelir. İklim değişikli olsun olmasın, dağ turizminde farklılaşmaya gitmemiz lazım. Sadece kar ürününe bağlı kalmayacağız. Daha sert tanıtım yapmamız lazım. İklim dışında artan rekabet nedeniyle de bunu yapmamız lazım. Bunu yaparken de iklim değişikliğine karşı da bir savunma mekanizması oluşuyor.”
“Önce çalışın… Belki ortak bile olabiliriz”
Dünya’da kayak yapan insan sayısı çok değil. Çok büyük bir pazardan bahsetmiyoruz. Biz dünyadaki herkesin kayak yapmasını istiyoruz ama böyle değil. Kayak özgürlük, mutluluktur. Kayakçı sayısı arttıkça biz kendi payımızı yine buluruz. Türkiye’de kendi pazarını bulur. Gelecekte burada bir fırsat görürsek ortaklık bile yapabiliriz. Kalite düzeyleri birbirine yaklaştıkça ortaklık yapma şansı da artacaktır. Ama önce sizin çalışmanız lazım. Kuzeydoğu Anadolu bölgesindeki insanları kendinize çekin, sonra birbirinize rakip olun. İpek Yolu’nun tepelerini, dağlarını pazarlamaya çalışıp, sonra farklılaşın. Sonrasında otelleriniz de farklılaşır.”
Kış turizminde otorite sayılan İtalyan Stefona Illıng Pusula’ya konuştu.
Onur SAĞSÖZ / ERZURUM
İklim değişikliği dünya genelinde 2 milyon kilometrekare kar örtüsünü yok etti. Palandöken ‘en şanslı’ merkezler arasında gösterildi. Cortina Kayak Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Stefano Illıng, “Siz avantajlısınız. Biz zor zamanlardan geçiyoruz. İşimiz Allah’a kaldı. İnşallah düzelir” dedi.
Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından desteklenen ‘Erzurum-Erzincan-Kars Turizm Koridoru’ projesine uzman olarak katılan Cortina Kayak Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Stefano Illıng, bölgedeki kayak merkezlerinde incelemelerde bulundu. Kış turizmi konusunda otorite isimler arasında gösterilen Stefano Illıng, bölgenin önemli bir potansiyeli olduğunu ancak önemli eksiklikleri bulunduğunu dile getirdi.
“Daha iyi sunum yapmalısınız”
Erzurum-Erzincan ve Kars koridorunun kendi içinde çok daha iyi organize olması gerektiğini vurgulayan Illıng, “Yurt dışına gitmek pahalıdır. Dolayısıyla Erzurum, Erzincan ve Kars’ın birlikte çalışmayı öğrenerek, bölgeyi birlikte pazarlamayı başarmaları gerekiyor. Bana göre bir yeri tanıtmadan, pazarlamadan önce orada bir kapasite yaratmak, orada çalışacak insanları eğitmek ve yani ürün düzeltmek öncelikli olarak geliyor. Burada kış turizmi açısından önemli bir potansiyel var ve büyük yatırımlar yapılmış. Ama bu ürünü satarken bayağı bir zayıf olduğunuzu düşünüyorum. Sadece ulusal değil dış pazara da seslenecekseniz daha iyi bir sunumla ortaya çıkmanız lazım. Bu üç noktada kendi içinde iyi bir şekilde organize olmasını sağlamanız ve tüm bu noktaların bir şemsiye altında toplanmaları çok önemli. Bu anlamda bir organizasyon gerekiyor. Dünyanın her yerinde bir turizm destinasyonunun, bir örgütü olması gerekir, onu tanıtan, satan kalitesini insanlara gösteren bir kurum olması gerekir. Bu bir kimlik, otantiklik, bir kalite meselesidir. Sarıkamış’ın, Erzincan’ın, Palandöken’in kendi kimliği var. Bu kapasiteyi daha da güçlendirmek şart” dedi.
“Konaklı’ya gittik tesisler kapalıydı”
Bölgedeki kayak merkezlerinde ilk bakışta göze çarpan eksiklikleri de dile getiren Stefano Illıng, şöyle devam etti. “Ne kadar zayıf olduğunuz kime yönelik çalıştığınızla ilgili. Yani ulusal Pazar açısından bakıyorsanız zayıflar daha az gözükebilir ama gidip İsveç pazarına hitap edeceksek eksiklikler daha fazla ortaya çıkıyor. Liftlerin bakımında ciddi bir eksiklik var. Konaklı’ya gittik kapalıydı. Su rezervuarı boş. Kayak pistleri çok dar. Özellikle yeni kayak teknolojisi geliştikçe daha geniş dönüşlere ihtiyaç duyuluyor bu nedenle geniş pistlere ihtiyaç var.”
“Bizim bölgede 15 milyon geceleme yapılıyor”
İtalya’da 12 kayak merkezinin bulunduğunu ve Cortina da yılda bir milyon, bölgede ise 15 milyon geceleme yapıldığını ifade eden Illıng, müşterilerden gelen kalite baskısıyla en iyiyi yapmaya çalıştıklarını söyledi. Toplamda 1200 kilometre pistin olduğunu ve 12 kayak merkezinin tek ski pas kullandığını da dile getiren Stefano Illıng, “Eskiden müşterilerimizin çoğu yerli turistti. Sonra yeni pazarlar bulmamız gerekti. Mesela benim bölgemde yarı yabancı yarı yerli turist var. Yabancılar ciddi şekilde talepkâr. Onlardan daha fazla para alabilirsiniz ama onlarda bunun karşılığında çok daha kaliteli hizmet bekliyorlar. Yabancılarla ilgili bir sorun da adam uçakla gelmiş ama hava kötü. Şansı yok bir kere gelmiş artık. O yüzden aradığımız müşteriler daha uzun kalacak türden olmaya başladı.”
“Turistler yürüyen cüzdandır”
“Ayrıca hem kayak bölgesi ile şehir arasında iyi bir ağ kurulması lazım. Birbirlerini karşılıklı besliyor olmaları lazım. Örneğin biz geçen günlerde Erzurum’da bir lokanta bulduk. Çok otantik ve çok lezzetli yemekleri vardı. Ama şans eseri bulduk. Böylesine işbirlikleri olması lazım. Bakın turistler yürüyen cüzdandır. Farklı ürünler ararlar. Tek bir şey istemiyorlar, harcamak istiyorlar. Ama harcayacakları bir şey sunmazsanız harcayamaz ya da harcayacakları yerleri tercih ederler. Bu bölgeye baktığımızda da buranın kumaşı iyi. İnsanların işlemesi lazım. Dağlık yerlerde yaşamak zordur bilirim. Ben de dağlardan geliyorum. Ben pazarlama noktasında eksiklikler olduğunu görüyorum. Ağ kurmada sorun yaşıyorsunuz, yeni pazarlara açılmaktan korkmamak lazım. Dünya çok büyük. Burası için doğru müşteriyi, doğru fiyatta bulabiliriz. Bir yandan kaliteyi artırırken, bir yenden fiyatımızı da artırabiliriz. İki seçeneğiniz var… Ya olduğu gibi devam edersiniz, ya da yeni pazarlar bulmak için örgütlenmelisiniz” diye konuştu.
“İklim değişikliğine karşı mücadele edeceğiz”
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Araştırma Merkezi tarafından yapılan iklim değişikliği araştırmasının sonuçlarıyla ilgili de yorumda bulunan Illıng, şunları söyledi. “Cidden zor zamanlardan geçiyoruz. Bununla nasıl mücadele edeceğimizi bilmemiz lazım. Kar yapmayı çoktan öğrenmiştik. Şimdi kayak dışında başka ne tür sporlar ortaya çıkarabiliriz bunları öğreniyoruz. İşimiz Allah’a kaldı. İnşallah düzelir. İklim değişikli olsun olmasın, dağ turizminde farklılaşmaya gitmemiz lazım. Sadece kar ürününe bağlı kalmayacağız. Daha sert tanıtım yapmamız lazım. İklim dışında artan rekabet nedeniyle de bunu yapmamız lazım. Bunu yaparken de iklim değişikliğine karşı da bir savunma mekanizması oluşuyor.”
“Önce çalışın… Belki ortak bile olabiliriz”
Dünya’da kayak yapan insan sayısı çok değil. Çok büyük bir pazardan bahsetmiyoruz. Biz dünyadaki herkesin kayak yapmasını istiyoruz ama böyle değil. Kayak özgürlük, mutluluktur. Kayakçı sayısı arttıkça biz kendi payımızı yine buluruz. Türkiye’de kendi pazarını bulur. Gelecekte burada bir fırsat görürsek ortaklık bile yapabiliriz. Kalite düzeyleri birbirine yaklaştıkça ortaklık yapma şansı da artacaktır. Ama önce sizin çalışmanız lazım. Kuzeydoğu Anadolu bölgesindeki insanları kendinize çekin, sonra birbirinize rakip olun. İpek Yolu’nun tepelerini, dağlarını pazarlamaya çalışıp, sonra farklılaşın. Sonrasında otelleriniz de farklılaşır.”