



***

--
Yarın Fırfırik 17 yaşına giriyor!
Dün gibi geliyor bana. İlk sayısını Öztürk Akkök ağabeyle 1 Ocak 2003 yılında çıkarmıştık. Çok seneler öncesinde hayalini kurduğum Fırfırik’in 17’nci yılına giriyoruz yarın. Yayınına şu veya bu sebeplerden dolayı iki defa ara verdiğimiz Fırfırik tam yarın 358’nci sayısıyla okuyucuların huzuruna çıkıyor. Geçen bu 358 sayı çıkarken neler yaşamışız, neler yaşamışız, daha sormayın. Acı, tatlı yığınla anı biriktirdik kuşkusuz. Kolay iş değil, emin olun. Ama geçen bu süre için kuracağım iki cümle vardır ki, biri, inanılmaz hoşgörü gösterilmesiydi. Bir diğeri de ilk günkü gibi Fırfırik’in ideolojik bir tarafının olmaması, samimi bulunması.. Erzurum’da hoşgörü kültürünün gelişmesinde inanılmaz katkısı olduğuna da inandığımız dergimiz, şu an Türkiye’de en uzun soluklu tek mizah gazetesidir ve laf aramızda bundan da büyük keyif duymaktayız. Selahattin Şener, Faruk Terzioğlu, Murat Balkuş, Zafer Taş, Mahmut Akdağ, Uğur Kızılkaya, dergiye sağladıkları katkıdan dolayı için ÇOK ÖNEMLİ isimlerdir, onlara çok çok teşekkür ederim. 2 yılı aşkın bir süredir de bir köşesinden tutmaktan büyük mutluluk duyduğum PUSULA Gazetesi’nin okuyucularına ücretsiz dağıtılan Fırfırik, biz yaşadıkça hep yaşayacak.. Buna yeminliyiz. Bu arada arşivciliği ile Erzurum basınında tanınan İrfan Tarakçıoğlu, bende dahi olmayan derginin ilk sayısını bulup getirerek sürpriz yaptı, bir teşekkür de ona..

--

Bu şehirde önemsediğim ama bir türlü de sıradanlıktan kurtulamadığına inandığım STK’lardan biri olan İnşaat Mühendisleri Odası seçime gidiyor. Belki de ilk defa bu kadar çok adayla seçim yapacak. İnşaat Mühendisleri Odası Başkanlığı için mevcut başkan Prof.Dr.Ahmet Tortum aday değil. Eski başkanlardan Ünal Kıraç ile Hayati Bilge ve Abdulkadir Orhan adaylar. Prof.Dr.Ahmet Tortum, İlhan Tohumcu’dan görevi devralmıştı. Özellikle son dönemlerde farkındalık ortaya koyan çalışmaları ile iz bırakan Tohumcu koltuğu ona devrederken, odanın aynı hızla gideceğini sanıyordum. Ama yanılmışım. Adeta dağın fare doğurduğuna şahit olduk. Geçen süre içerisinde açıkçası çok da akılda kalan icraatı olmadı Ahmet Tortum ve yönetiminin. Varsa da ben bilmiyorumdur, duymamışımdır. Her neyse. Aday olmayan ama adaylardan Ünal Kıraç’ı destekleyen ve bunu saklamayan Ahmet hocanın bu tavrını anlamadığımı söylemeliyim. Böylesine önemli bir kuruluşun seçimine hem de mevcut başkanın direkt müdahil olmasını yadırgadım da. Hele facebook hesabından Ünal Kıraç için ‘’Efsane başkan geri geliyor’’ diye bir yorumu da var ki, şaşırmamak elde değil. Doğrusu beni rahatsız eden bu tavır, haliyle aday olanları da rahatsız etmiş. Bu konudaki rahatsızlık had safhada. Oda yönetimine talip olan adayları rahatsız eden bir başka uygulama da geçenlerde Palan Otel’de verilen bir yemekte talep edilen 50’şer liralar olmuş ki, o da tam bir facia! İnanılacak gibi değil. 1700 civarında üyesi olan İnşaat Mühendisleri Odası üyelerine yemek veriyor ama davetiyelerinin altına da ‘’50 lira karşılığında’’ ibaresi yazılmış. Çoğu inşaat mühendisi üye de bu durumu protesto edip gitmemiş, bence de iyi yapmış.

--

Hafta içinde Kayak Federasyonu Başkanı Ali Oto ile görüştüm. Yeni dönemde neler yapacaklar, onları dinleme fırsatı buldum. Uzun uzun anlattı yapacakları proğramları. Her biri de emek isteyen, büyük bütçe gerektiren işler. Erzurum’da ki yöneticilerin de desteği ile bütün proğramları da eksiksiz yapacaklarına inandığını söyledi. Belki de seçimden sonra ilk defa karşılaştığım Ali Oto’ya, son seçimde kazandıktan sonra görevi Erzurumlu Fatih Kıyıcı’ya devredeceğine dair söz verip, vermediğini sordum. Çünkü bu konu bir şehir efsanesi haline gelmiş durumda. ‘’Asla öyle bir şey yok. Hem öyle bir şey olabilir mi, başkanlık görevi ancak genel kurullar marifetiyle olur’’ dedi ve konunun detaylarını anlattı. Öteden beri çok sempatik gelir bana başkan Oto. Yine öyleydi. Bizden biri. Zaten kendisi de doğulu. Espri yapıyor, konuşurken adamı asla germiyor. Dobra dobra konuşuyor. Sadece başkalarını değil, zaman zaman yönetimlerini de eleştirecek kadar kendisiyle barışık da birisi. Çok ilginç fikirleri de var başkanın. Mesela diyor ki federasyonların mali kongreleri fuzuli. Bana da öteden beri hep öyle gelir bu mali kurullar. Çok da lüzumlu buluşmalar değil. Gereksiz yere harcama yapılan ortamlar o ortamlar. Onun yerine devletin idaresinde denetçiler oluşmasını istediklerini öneriyor ve bunu hem Spor Bakanına hem de Genel Müdüre aktardığını belirtiyor.
--
Havada bulut, sen artık Taylan’ı unut!
Aslında belli etmiyorlardı ama Taylan’ın G.Saray’da yedek kalması, fazla süre almaması filan BB Erzurumsporlu idarecilerin hoşuna gidiyordu. Bunun nedeni de eğer Taylan bir şekilde ara dönemde gönderilirse Erzurumspor’a gelecek olmasındandı. Zira yapılan anlaşma gereğince bir oyuncu aynı sezon içinde üçüncü bir takımla oynayamıyordu. Yani Taylan G.Saray yönetimi tarafından ara transfer döneminde gönderilirse BB Erzurumspor’dan başka bir takıma gidemiyordu. Hafta başında Basın Sözcüsü Ahmet Dal ile de görüşmüş, bu konuda yönetimin düşüncesini de öğrenmiş olmuştum. Taylan her daim gündemdeydi mavi-beyazlı kulüpte. Ama ne olduysa bu son maçta oldu. Antalyaspor maçında otoritelerce de tam not verilen bir oyun ortaya koyan Taylan defteri de böylece sona erdi. O yüzden havada bulut, sen Taylan’ı unut oldu! Artık ikinci yarı çok lazım olan yeni bir Taylan’ı bulmak için marş, marş..
--
TUTTUĞUM BABA SÖZLER : Dost, gideceği yeri yokken sana gelen değil, gideceği yeri çokken seni tercih edendir!
DUVARIN DİLİ: Seni özledim diyorsam, bilesin diye değil, gelesin diye!