
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan:
“AK Parti-MHP ittifakı şeffaf bir şekilde yapılmıştır. Karşımızdakiler ise karanlıkta birbirlerine göz kırparak iş tutuyorlar. Önü arkası belli olmayan pazarlıklarla, rengi, kimliği, kişiliği, haysiyeti, hiçbir şeyi belli olmayan, tek gayesi Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı olan bir ittifak kurulmaya çalışılıyor”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yeni dönem daha fazla demokrasi dönemi, daha güçlü hukuk devleti dönemi olacaktır. Yeni dönem; daha fazla refah, daha fazla zenginlik, daha geniş özgürlük dönemi olacaktır. Yeni dönem; kalıcı huzurun, kalıcı güven ortamının, daha büyük atılımların dönemi olacaktır. Yeni dönem; yürütmenin daha etkin, yasamanın daha itibarlı, yargının daha bağımsız hale geldiği bir dönem olacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu. Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Olağanüstü Hal (OHAL) ile ilgili açıklamalarını değerlendiren Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na seslenerek, “Bay Kemal, bir defa sen memurdun. O zaman OHAL kararları nasıl alınır, nasıl devam eder, etmez onları bilmezsin. Bu ülkede OHAL ile idare edildiği dönemler bizim OHAL kararlarını uyguladığımız gibi cereyan etmiş dönemler değildi. O zamanlar fabrikalar sürekli greve giderdi, çalışamaz hale gelirdi. Acaba şu anda bu 7. OHAL dahil bir tane fabrikada böyle bir grev söz konusu mu? Şu süreç içerisinde Türkiye’de sanayi durmamıştır. Hiçbir zaman da bunları durdurmaları söz konusu değildir. Huzurun olduğu bir ortam var. Böyle bir ortamda OHAL’in olmamasını talep ediyorlar. Çünkü tezgah bozulacak onun için. Size bu tezgahı bozdurmayız” diye konuştu.

“Sizin karakterinizde yalan var”
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) seçim takvimini oluşturduğunu ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın tuttuğu kayıtlara göre YSK tarafından gereken şartları taşıdığı belirlenen 10 siyasi partinin seçimlere katılacağını söyleyen Erdoğan, CHP’den 15 milletvekilinin İYİ Parti’ye geçmesiyle ilgili şu eleştiriyi yaptı:
“Eski Türkiye siyasetinin hastalığı olarak bildiğimiz garip bir durumla da karşılaştık. Az önce ifade ettiğim ana muhalefet partisinden istifa eden 15 milletvekili bir başka partiye geçerek bu partinin Meclis’te grup kurabilmesini sağladılar. Ortadaki tablo ve açıklamalar 15 milletvekilinin kendi siyasi tercihleri ve iradeleri dışında parti talimatı olarak bu işi yaptıklarını gösteriyor. YSK’nın 264 numaralı kararını incelediğimizde taşıma milletvekilleri ile grup kurdurulan partinin teşkilatlandırma ve kongre barajını aşarak zaten seçime katılma hakkı elde ettiğini görüyoruz. Demek ki buradaki amaç söz konusu partiyi seçime sokmak değil. YSK kararı gösteriyor ki, bu parti zaten seçime girme yeterliliğine sahiptir. Bu tuhaf ve açıkçası millet iradesinin hiçe sayılması manasına gelen operasyonun gayesini önümüzdeki günlerde göreceğiz. Siyasette ittifakları hukuken meşru kılan biziz. Bunun adımlarını biz attık. MHP ile ittifakımızı da aylar öncesinden ilan ederek milletimizin gözü önünde ve hiçbir kirli pazarlığa girmeden gerçekleştirdik. Çıkmış, Siirt’ten benim aday olduğum dönemi anlatıyor. Daha bilmiyorsun, önce bir ehline sor. Bu anlattıklarının hepsi yalan. Zaten sizin karakterinizde yalan var. Kalkıp Siirt’te 3 tane milletvekilini istifa ettirmek suretiyle benim aday olduğumu anlatıyorsun. Onu da doğru öğrenememişsin. Böyle bir şey yok. Kaldı ki bunun şekli bununla yakından uzaktan alakalı değil. Bir şey uyduracaklar ya. Biz buralara öyle gökten zembille inmedik. Biz buralara çalışarak geldik. AK Parti-MHP ittifakı şeffaf bir şekilde yapılmıştır. Karşımızdakiler ise karanlıkta birbirlerine göz kırparak iş tutuyorlar. Önü arkası belli olmayan pazarlıklarla, rengi, kimliği, kişiliği, haysiyeti, hiçbir şeyi belli olmayan, tek gayesi Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı olan bir ittifak kurulmaya çalışılıyor. Türkiye, geçmişte defalarca bu tarz siyaset mühendislikleriyle hep karşılaşmıştır. Ama her defasında milletimiz kirli pazarlıklara değil; kendi iradesine saygılı olanlara, kendisine hizmet etmeye talip olanlara itibar etmiştir. Ana muhalefetin etrafında kümelenen bu tezgah bizim meselemiz değildir. Bizim bu konuyu garipsemek dışında başka bir tepki göstermemize gerek yoktur. En büyük hakem olan milletimiz tüm bunları takip ediyor. Geçmişteki Güneş Motel olayının içerisinde olanları nasıl milletim cezalandırdıysa bunlara da vereceği ceza odur. Milletimiz sandık başına gittiğinde de kararını bunların sonucuna göre verecektir. Biz bugüne kadar hep olduğu gibi bundan sonra da sözümüzü sadece tek muhatabımız olarak gördüğümüz milletimize söyleyeceğiz.”

“İlk mitingimizi İzmir’de yaparak bismillah diyeceğiz”
YSK’nın seçim takvimine uygun şekilde kendi seçim takvimlerini de belirlediklerini ve aday adaylığı başvurularından temayül yoklamalarına, seçim bildirgesinden kampanya planlamasına kadar tüm hazırlıkları süratle devam ettirdiklerini ifade eden Erdoğan, “Geçtiğimiz 5 ayda 49 il kongremize bizzat kendim, 29 il kongremize Başbakanımız katılmak suretiyle tevafuken bir seçim maratonunu biz zaten başlattık, arazideyiz. Şimdi de seçime kadar geçecek süreyi en verimli şekilde kullanmaya başlayacağız. Büyük şehirlerden sadece İstanbul ve İzmir kaldı. Biz partiyiz parti. Biz öyle masa başı kurulmuş parti değiliz. Cumartesi günü önce İstanbul’da bir miting havasında geçeceğine inandığım kadın kollarımızın il kongresini gerçekleştireceğiz. Ardından da İzmir’de il kongremiz var. Seçim iklimine girdiğimize göre il kongremiz vesilesiyle ilk mitingimizi İzmir’de yaparak bismillah diyeceğiz. Pazar günü de İstanbul’da gençlik kollarımızın il kongresini bir miting havasında değerlendireceğiz. Hemen ardından Özbekistan ve Güney Kore’ye çok önceden planlanmış bir seyahatimiz olacak. Bu arada seçim kampanyası ile ilgili planlamalarımızda şekillenecek, ona göre çalışmalarımızı süratle devam ettireceğiz. Mayıs ayı içerisinde Avrupa’daki ilk kapalı spor salonu toplantımızı da Avrupa ülkesinde gerçekleştireceğiz. Bütün hazırlıklar tamam, şimdiden hangi ülke olduğunu açıklamak istemiyorum” açıklamasını yaptı. iha
“AK Parti-MHP ittifakı şeffaf bir şekilde yapılmıştır. Karşımızdakiler ise karanlıkta birbirlerine göz kırparak iş tutuyorlar. Önü arkası belli olmayan pazarlıklarla, rengi, kimliği, kişiliği, haysiyeti, hiçbir şeyi belli olmayan, tek gayesi Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı olan bir ittifak kurulmaya çalışılıyor”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yeni dönem daha fazla demokrasi dönemi, daha güçlü hukuk devleti dönemi olacaktır. Yeni dönem; daha fazla refah, daha fazla zenginlik, daha geniş özgürlük dönemi olacaktır. Yeni dönem; kalıcı huzurun, kalıcı güven ortamının, daha büyük atılımların dönemi olacaktır. Yeni dönem; yürütmenin daha etkin, yasamanın daha itibarlı, yargının daha bağımsız hale geldiği bir dönem olacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu. Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Olağanüstü Hal (OHAL) ile ilgili açıklamalarını değerlendiren Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na seslenerek, “Bay Kemal, bir defa sen memurdun. O zaman OHAL kararları nasıl alınır, nasıl devam eder, etmez onları bilmezsin. Bu ülkede OHAL ile idare edildiği dönemler bizim OHAL kararlarını uyguladığımız gibi cereyan etmiş dönemler değildi. O zamanlar fabrikalar sürekli greve giderdi, çalışamaz hale gelirdi. Acaba şu anda bu 7. OHAL dahil bir tane fabrikada böyle bir grev söz konusu mu? Şu süreç içerisinde Türkiye’de sanayi durmamıştır. Hiçbir zaman da bunları durdurmaları söz konusu değildir. Huzurun olduğu bir ortam var. Böyle bir ortamda OHAL’in olmamasını talep ediyorlar. Çünkü tezgah bozulacak onun için. Size bu tezgahı bozdurmayız” diye konuştu.

“Sizin karakterinizde yalan var”
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) seçim takvimini oluşturduğunu ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın tuttuğu kayıtlara göre YSK tarafından gereken şartları taşıdığı belirlenen 10 siyasi partinin seçimlere katılacağını söyleyen Erdoğan, CHP’den 15 milletvekilinin İYİ Parti’ye geçmesiyle ilgili şu eleştiriyi yaptı:
“Eski Türkiye siyasetinin hastalığı olarak bildiğimiz garip bir durumla da karşılaştık. Az önce ifade ettiğim ana muhalefet partisinden istifa eden 15 milletvekili bir başka partiye geçerek bu partinin Meclis’te grup kurabilmesini sağladılar. Ortadaki tablo ve açıklamalar 15 milletvekilinin kendi siyasi tercihleri ve iradeleri dışında parti talimatı olarak bu işi yaptıklarını gösteriyor. YSK’nın 264 numaralı kararını incelediğimizde taşıma milletvekilleri ile grup kurdurulan partinin teşkilatlandırma ve kongre barajını aşarak zaten seçime katılma hakkı elde ettiğini görüyoruz. Demek ki buradaki amaç söz konusu partiyi seçime sokmak değil. YSK kararı gösteriyor ki, bu parti zaten seçime girme yeterliliğine sahiptir. Bu tuhaf ve açıkçası millet iradesinin hiçe sayılması manasına gelen operasyonun gayesini önümüzdeki günlerde göreceğiz. Siyasette ittifakları hukuken meşru kılan biziz. Bunun adımlarını biz attık. MHP ile ittifakımızı da aylar öncesinden ilan ederek milletimizin gözü önünde ve hiçbir kirli pazarlığa girmeden gerçekleştirdik. Çıkmış, Siirt’ten benim aday olduğum dönemi anlatıyor. Daha bilmiyorsun, önce bir ehline sor. Bu anlattıklarının hepsi yalan. Zaten sizin karakterinizde yalan var. Kalkıp Siirt’te 3 tane milletvekilini istifa ettirmek suretiyle benim aday olduğumu anlatıyorsun. Onu da doğru öğrenememişsin. Böyle bir şey yok. Kaldı ki bunun şekli bununla yakından uzaktan alakalı değil. Bir şey uyduracaklar ya. Biz buralara öyle gökten zembille inmedik. Biz buralara çalışarak geldik. AK Parti-MHP ittifakı şeffaf bir şekilde yapılmıştır. Karşımızdakiler ise karanlıkta birbirlerine göz kırparak iş tutuyorlar. Önü arkası belli olmayan pazarlıklarla, rengi, kimliği, kişiliği, haysiyeti, hiçbir şeyi belli olmayan, tek gayesi Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı olan bir ittifak kurulmaya çalışılıyor. Türkiye, geçmişte defalarca bu tarz siyaset mühendislikleriyle hep karşılaşmıştır. Ama her defasında milletimiz kirli pazarlıklara değil; kendi iradesine saygılı olanlara, kendisine hizmet etmeye talip olanlara itibar etmiştir. Ana muhalefetin etrafında kümelenen bu tezgah bizim meselemiz değildir. Bizim bu konuyu garipsemek dışında başka bir tepki göstermemize gerek yoktur. En büyük hakem olan milletimiz tüm bunları takip ediyor. Geçmişteki Güneş Motel olayının içerisinde olanları nasıl milletim cezalandırdıysa bunlara da vereceği ceza odur. Milletimiz sandık başına gittiğinde de kararını bunların sonucuna göre verecektir. Biz bugüne kadar hep olduğu gibi bundan sonra da sözümüzü sadece tek muhatabımız olarak gördüğümüz milletimize söyleyeceğiz.”

“İlk mitingimizi İzmir’de yaparak bismillah diyeceğiz”
YSK’nın seçim takvimine uygun şekilde kendi seçim takvimlerini de belirlediklerini ve aday adaylığı başvurularından temayül yoklamalarına, seçim bildirgesinden kampanya planlamasına kadar tüm hazırlıkları süratle devam ettirdiklerini ifade eden Erdoğan, “Geçtiğimiz 5 ayda 49 il kongremize bizzat kendim, 29 il kongremize Başbakanımız katılmak suretiyle tevafuken bir seçim maratonunu biz zaten başlattık, arazideyiz. Şimdi de seçime kadar geçecek süreyi en verimli şekilde kullanmaya başlayacağız. Büyük şehirlerden sadece İstanbul ve İzmir kaldı. Biz partiyiz parti. Biz öyle masa başı kurulmuş parti değiliz. Cumartesi günü önce İstanbul’da bir miting havasında geçeceğine inandığım kadın kollarımızın il kongresini gerçekleştireceğiz. Ardından da İzmir’de il kongremiz var. Seçim iklimine girdiğimize göre il kongremiz vesilesiyle ilk mitingimizi İzmir’de yaparak bismillah diyeceğiz. Pazar günü de İstanbul’da gençlik kollarımızın il kongresini bir miting havasında değerlendireceğiz. Hemen ardından Özbekistan ve Güney Kore’ye çok önceden planlanmış bir seyahatimiz olacak. Bu arada seçim kampanyası ile ilgili planlamalarımızda şekillenecek, ona göre çalışmalarımızı süratle devam ettireceğiz. Mayıs ayı içerisinde Avrupa’daki ilk kapalı spor salonu toplantımızı da Avrupa ülkesinde gerçekleştireceğiz. Bütün hazırlıklar tamam, şimdiden hangi ülke olduğunu açıklamak istemiyorum” açıklamasını yaptı. iha