Erzurum’un Çat ilçesine bağlı Yavi Mahallesi’nde 26 yıl önce bölücü terör örgütü tarafından vahşice katledilen 33 kişi için Yavi Şehitliği’nde anma töreni düzenlendi. Katliamda yaralı olarak kurtulan ve yakınlarını şehit verenler dehşet dolu anları anlattı.
Manolya BULUT-PUSULA
Çat ilçesi Yavi Mahallesi’nde 25 Ekim 1993 tarihinde bölücü terör örgütü tarafından katledilen 5’i çocuk 33 kişi, vahşetin 26. Yıldönümünde yâd edildi. Katliamın izlerini hem bedenlerinde hem de ruhlarında taşıyanlar Yavililer, elim olayı hatıralarında saklıyorlar.
Yavi Şehitliği’nde düzenlenen törene Vali Okay Memiş, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Jandarma Bölge Komutanı Tuğgenaral Semih Okyar, Cumhuriyet Başsavcısı Burhan Bölükbaşı, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Ünal Bingül, İl Emniyet Müdürü Mehmet Aslan, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Ali Gemalmaz, Çat Kaymakamı Tevfik Kumbasar, Çat Belediye Başkanı Melik Yaşar ve vatandaşlar ile şehit yakınları katıldı.
Hangi oyun olursa olsun bozarız
Törende konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Bu milletin dün şehitleri vardı, bugün var yarın da olacaktır. Eğer biz Türk milleti olarak var olmak istiyorsak, bizim de söyleyecek sözümüz var diyorsak, birileri bizim kalkınmamızı durdurmak söz söylememizi engellemek için her türlü hain planı kuracaklar. Ama biz de millet olarak canımızı seve seve verdiğimiz için hangi silah, hangi düşünce, hangi oyun olursa olsun bozacağımızı, canımızı ortaya koyacağımız için her girdiğimiz mücadeleden zaferle çıkacağımızı ifade etmek isterim” dedi.
Hem alanda hem masada kazanacağız
Erzurum Valisi Okay Memiş ise, “Emperyalist güçler Anadolu toprakları içerisinde, kendi ülkemiz ve komşu ülkelerin içerisinde uydu devlet, bir takım başka devletlerin oyunlarını görüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, ordumuz, milletimiz olarak yapılmak istenen şeyi, oynanmak istenen oyunun farkındayız. Barış Pınarı Harekâtı çok önemli bir harekât, insanın devletiyle gurur duymasına vesile olan harekât. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, devletimiz milletimiz el ele çok önemli bir harekat yürütüyoruz. Hem alanda kazanacağız, hem masada kazanacağız. Ayrılıkçı, bölücü Kürt hareketine katiyen müsaade etmeyeceğiz. Hiçbir ülkenin tek bir çakıl taşında gözümüz yok ama bizim bir çakıl taşımızda gözü olana asla bu millet fırsat vermeyecektir. Barış Pınarı Harekâtı’na katılanları Allah korusun, dualarımız onlarla. Bu Anadolu toprakları içerisinde Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Alevi'si, Sünni'siyle şehit kanıyla sulanan bayrak altında sonsuza kadar yaşamak istiyoruz. Ben ilin valisi olarak herkesin valisiyim, başkan öyle komutanlar, askeri, polisi yargısı öyle. Ama ayrılığa, fitneye, fesada müsaade etmeyeceğiz” diye konuştu.
Tarihten ders almalıyız
Katliamı yapan eli kanlı teröristlerin zaman içinde ölü olarak ele geçirildiğini ifade eden Vali Memiş, “ Tarihsel anlamda önemli olduğu kadar ders almamız gereken elim bir hadise. Bu olayın derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Olayın olduğu yıllarda ben Kahramanmaraş Pazarcı ilçesinde Kaymakam olarak görev yapıyordum. Olayı çok net hatırlıyorum. Devlet bütün intikamını aldı. O teröristler ilerleyen zamanlarda etkisiz hale getirildi. Dağa çıkıp da eline silah alan, kalleşçe kahraman polisimize, askerimize, vatandaşımıza silah doğrultanların sonu bertaraf edilmektir. Başka çaresi yok. 33 şehidimize Allah'tan rahmet diliyorum. Devlet olarak hepimiz yanlarındayız. Onlar hepimizin, bütün Türk milletinin evladıdır, kardeşidir” ifadelerini kullandı.
Anma töreni, Kur'an-ı Kerim tilaveti ile devam etti. Çat İlçe Müftü Vekili Davut Şimşek'in dua ettirmesinin ardından törene katılanlar şehit mezarlarına kırmızı karanfil bıraktı. Vali Okay Memiş ve beraberindekiler, 26 yıl önce katliamın yaşandığı kahvehaneyi gezdi. Şimdi bakkal dükkânı olan mekanın sahibi Celil Köse, o anları Vali Okay Memiş ve beraberindekilere anlattı. Köse, elim olayda baba, amca, dayı ve halaoğlunun şehit olduğunu söyledi.
Katliamın izleri bedeninde
Saldırıda amcası Ahmet Koçoğlu ve kayınbiraderi Abdulbaki Yıldız’ı kaybeden Halil Koçoğlu (47) olaydan yaralı kurtulduğunu söyleyerek, “93 baskınında yaralandım. 7 kişi yaralı çıktı. 7 kişinin birisi yolda vefat etti. Yere yatmıştım, sol tarafımdan yaralandım. Acılarımız hala taze, olay aynı şekilde hatırımızda. Aklımızdan hiç çıkmıyor. Bu acı bizi böyle yakmaya devam edecek. Baskın olduğunda 20 yaşındaydım. O zaman askere de gidemedim, olaydan 3 yıl sonra vatani görevimi yaptım. Şu an yine çağırsalar askere giderim” diye konuştu.
Teröristler kaçarken bile taramışlar
Saldırının ardından kaçan teröristlerin hala köye doğru ateş ettiğini söyleyen görgü tanıklarından Fatih Polat, eli kanlı terör örgütünün katliamında babası Tahsin Polat, amcaları Mehmet ve Cevdet Polat ile babasının dayısı Zülküf Polat’ı şehit vermiş. O tarihlerde ortaokul birinci sınıfa yeni başladığını ifade eden Polat,” 11-12 yaşlarındaydım, babam kahveye gidip haberleri izleyip geleyim demişti. Ben de gitmek istemiştim. Evimizde o tarihlerde televizyon olmadığı için kahvede izleme imkânımız oluyordu. Sonra ben vazgeçtim, kapıdan geri döndüm. Babama da ‘ders çalışacağım’ dedim. O da ‘tamam’ dedi. Evde yatıyordum ki silah sesleri duydum. Köyün üzerine ateş ediyorlardı. Kahveyi taramış kaçıyorlardı. Kaçarken tepeden köye doğru hala ateş ettiklerini gördüm. Biz de kaçmaya çalıştık, mermiler üzerimizden geçiyordu. Çok acı bir gündü. Babam şehitlik mertebesine ulaştı, o konuda gurur duyuyoruz. Ama biz 6 kardeş yetim büyüdük. Onun acısı hala içimizde. O günü unutmadık, unutmayacağız da. Bin baba da olsa bin evlat da olsa biz vatan için canımızı vermeye hazırız. Burada günahsız, suçsuz insanları katlettiler” dedi.
Manolya BULUT-PUSULA
Çat ilçesi Yavi Mahallesi’nde 25 Ekim 1993 tarihinde bölücü terör örgütü tarafından katledilen 5’i çocuk 33 kişi, vahşetin 26. Yıldönümünde yâd edildi. Katliamın izlerini hem bedenlerinde hem de ruhlarında taşıyanlar Yavililer, elim olayı hatıralarında saklıyorlar.
Yavi Şehitliği’nde düzenlenen törene Vali Okay Memiş, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Jandarma Bölge Komutanı Tuğgenaral Semih Okyar, Cumhuriyet Başsavcısı Burhan Bölükbaşı, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Ünal Bingül, İl Emniyet Müdürü Mehmet Aslan, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Ali Gemalmaz, Çat Kaymakamı Tevfik Kumbasar, Çat Belediye Başkanı Melik Yaşar ve vatandaşlar ile şehit yakınları katıldı.
Hangi oyun olursa olsun bozarız
Törende konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Bu milletin dün şehitleri vardı, bugün var yarın da olacaktır. Eğer biz Türk milleti olarak var olmak istiyorsak, bizim de söyleyecek sözümüz var diyorsak, birileri bizim kalkınmamızı durdurmak söz söylememizi engellemek için her türlü hain planı kuracaklar. Ama biz de millet olarak canımızı seve seve verdiğimiz için hangi silah, hangi düşünce, hangi oyun olursa olsun bozacağımızı, canımızı ortaya koyacağımız için her girdiğimiz mücadeleden zaferle çıkacağımızı ifade etmek isterim” dedi.
Hem alanda hem masada kazanacağız
Erzurum Valisi Okay Memiş ise, “Emperyalist güçler Anadolu toprakları içerisinde, kendi ülkemiz ve komşu ülkelerin içerisinde uydu devlet, bir takım başka devletlerin oyunlarını görüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, ordumuz, milletimiz olarak yapılmak istenen şeyi, oynanmak istenen oyunun farkındayız. Barış Pınarı Harekâtı çok önemli bir harekât, insanın devletiyle gurur duymasına vesile olan harekât. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, devletimiz milletimiz el ele çok önemli bir harekat yürütüyoruz. Hem alanda kazanacağız, hem masada kazanacağız. Ayrılıkçı, bölücü Kürt hareketine katiyen müsaade etmeyeceğiz. Hiçbir ülkenin tek bir çakıl taşında gözümüz yok ama bizim bir çakıl taşımızda gözü olana asla bu millet fırsat vermeyecektir. Barış Pınarı Harekâtı’na katılanları Allah korusun, dualarımız onlarla. Bu Anadolu toprakları içerisinde Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Alevi'si, Sünni'siyle şehit kanıyla sulanan bayrak altında sonsuza kadar yaşamak istiyoruz. Ben ilin valisi olarak herkesin valisiyim, başkan öyle komutanlar, askeri, polisi yargısı öyle. Ama ayrılığa, fitneye, fesada müsaade etmeyeceğiz” diye konuştu.
Tarihten ders almalıyız
Katliamı yapan eli kanlı teröristlerin zaman içinde ölü olarak ele geçirildiğini ifade eden Vali Memiş, “ Tarihsel anlamda önemli olduğu kadar ders almamız gereken elim bir hadise. Bu olayın derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Olayın olduğu yıllarda ben Kahramanmaraş Pazarcı ilçesinde Kaymakam olarak görev yapıyordum. Olayı çok net hatırlıyorum. Devlet bütün intikamını aldı. O teröristler ilerleyen zamanlarda etkisiz hale getirildi. Dağa çıkıp da eline silah alan, kalleşçe kahraman polisimize, askerimize, vatandaşımıza silah doğrultanların sonu bertaraf edilmektir. Başka çaresi yok. 33 şehidimize Allah'tan rahmet diliyorum. Devlet olarak hepimiz yanlarındayız. Onlar hepimizin, bütün Türk milletinin evladıdır, kardeşidir” ifadelerini kullandı.
Anma töreni, Kur'an-ı Kerim tilaveti ile devam etti. Çat İlçe Müftü Vekili Davut Şimşek'in dua ettirmesinin ardından törene katılanlar şehit mezarlarına kırmızı karanfil bıraktı. Vali Okay Memiş ve beraberindekiler, 26 yıl önce katliamın yaşandığı kahvehaneyi gezdi. Şimdi bakkal dükkânı olan mekanın sahibi Celil Köse, o anları Vali Okay Memiş ve beraberindekilere anlattı. Köse, elim olayda baba, amca, dayı ve halaoğlunun şehit olduğunu söyledi.
Katliamın izleri bedeninde
Saldırıda amcası Ahmet Koçoğlu ve kayınbiraderi Abdulbaki Yıldız’ı kaybeden Halil Koçoğlu (47) olaydan yaralı kurtulduğunu söyleyerek, “93 baskınında yaralandım. 7 kişi yaralı çıktı. 7 kişinin birisi yolda vefat etti. Yere yatmıştım, sol tarafımdan yaralandım. Acılarımız hala taze, olay aynı şekilde hatırımızda. Aklımızdan hiç çıkmıyor. Bu acı bizi böyle yakmaya devam edecek. Baskın olduğunda 20 yaşındaydım. O zaman askere de gidemedim, olaydan 3 yıl sonra vatani görevimi yaptım. Şu an yine çağırsalar askere giderim” diye konuştu.
Teröristler kaçarken bile taramışlar
Saldırının ardından kaçan teröristlerin hala köye doğru ateş ettiğini söyleyen görgü tanıklarından Fatih Polat, eli kanlı terör örgütünün katliamında babası Tahsin Polat, amcaları Mehmet ve Cevdet Polat ile babasının dayısı Zülküf Polat’ı şehit vermiş. O tarihlerde ortaokul birinci sınıfa yeni başladığını ifade eden Polat,” 11-12 yaşlarındaydım, babam kahveye gidip haberleri izleyip geleyim demişti. Ben de gitmek istemiştim. Evimizde o tarihlerde televizyon olmadığı için kahvede izleme imkânımız oluyordu. Sonra ben vazgeçtim, kapıdan geri döndüm. Babama da ‘ders çalışacağım’ dedim. O da ‘tamam’ dedi. Evde yatıyordum ki silah sesleri duydum. Köyün üzerine ateş ediyorlardı. Kahveyi taramış kaçıyorlardı. Kaçarken tepeden köye doğru hala ateş ettiklerini gördüm. Biz de kaçmaya çalıştık, mermiler üzerimizden geçiyordu. Çok acı bir gündü. Babam şehitlik mertebesine ulaştı, o konuda gurur duyuyoruz. Ama biz 6 kardeş yetim büyüdük. Onun acısı hala içimizde. O günü unutmadık, unutmayacağız da. Bin baba da olsa bin evlat da olsa biz vatan için canımızı vermeye hazırız. Burada günahsız, suçsuz insanları katlettiler” dedi.
