
Konuyu biliyorsunuz. Türkiye'de bulunan 15 termik santralin baca filtrelerinin takılmasını 2,5 yıl daha erteleyen kanun teklifi Ak Parti ve MHP'lilerin oylarıyla kabul edilmişti. 15 termik santralin baca filtresi takmadan 2,5 yıl daha zehir saçmaya devam etmesini gerek sosyal medyada, gerekse pek çok platformda eleştirdim.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yasayı veto ederek tasarıyı onaylamadı. Bu kanun teklifini eleştirdiğim için muhalefet yaptığımı düşünen 'troller', Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vetosu hakkında acaba ne düşünüyorlar? Reis, yasayı doğru bulmayarak veto etmişken, hatta yasayı oylayan milletvekilleri dahi hata yaptıklarını kabul etmişken, bazılarının kraldan çok kralcı olmaya çalıştıklarını acıyarak izliyorum.
Fark ettiniz mi? Maddi durumu iyi, çıkar ilişkili veya ileri ki zamanlarda beklenti içerisinde olanlar, meclisten geçen tüm yasalara sorgusuz, sualsiz "doğrudur" diyorlar. “Ak Parti ve MHP bu yasayı uygun görmüşse bildikleri bir şey vardır”, gibi söylemlerin samimi söylemler olduğunu düşünmüyorum.
Şu hususta açık ve net olmak gerekir. Muhalif olmak ayrı, doğrunun yanında olmak ayrıdır. Bir partiyi, veya birilerini çok seviyor da olabilirsiniz. Ancak bu sevgi; adalet, hakikat ve doğrunun önüne geçmemelidir. Her insanın olduğu gibi AK Parti’nin de eksikleri, yanlışları, ihmalleri olabilir. Baca filtresi konusunda bizler bu kadar yüksek sesle tepki göstermeseydik, belki de Reis'in halkın tepkisinden haberi olmayacak ve yasayı onaylayacaktı.
Bir kaç gün önce çakar kullanamayan 600 milletvekili için Meclis'te geçiş üstünlüğü maddesi yeniden düzenlendi. Yapılan değişiklikle milletvekilleri kırmızı ışıkta geçebilecek, çakar lamba takabilecek ve park yasağı olan yerlere park edebilecekler. Konunun ilginç yanı, iktidar ve muhalefet partisi vekillerinin hepsi bu yasayı tek vücut olmuşçasına savunduklarıdır. İşlerine geldi mi nasılda anlaşıyorlar!. Neymiş cenazeye, düğüne, toplantıya geç kalıyorlarmış. Herkes cenazeye, düğüne, toplantıya gidiyor. Halk, geç kalmamak için trafik yoğunluğunu, ışıkları hesap ederek planlarını ona göre yapıyor. Vekillerde randevularını belirli bir plan içinde yapabilirler. Şimdi bu yasayı eleştirmeyelim mi? Önyargılardan uzak ve değerlendirme ölçütlerinden etkilenmeden eleştirmek en tabi hakkımız. Çünkü halkın oylarıyla seçilmiş vekillerin halkla aynı şartlarda yaşamaları gerekir ki halkın sorunlarını daha iyi anlayabilsinler.
Bu nedenle doğru yapılan nasıl övülüyorsa, yanlış yapılanı da adil ve tarafsız bir şekilde eleştirmek, tüm vatandaşların hakkıdır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yasayı veto ederek tasarıyı onaylamadı. Bu kanun teklifini eleştirdiğim için muhalefet yaptığımı düşünen 'troller', Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vetosu hakkında acaba ne düşünüyorlar? Reis, yasayı doğru bulmayarak veto etmişken, hatta yasayı oylayan milletvekilleri dahi hata yaptıklarını kabul etmişken, bazılarının kraldan çok kralcı olmaya çalıştıklarını acıyarak izliyorum.
Fark ettiniz mi? Maddi durumu iyi, çıkar ilişkili veya ileri ki zamanlarda beklenti içerisinde olanlar, meclisten geçen tüm yasalara sorgusuz, sualsiz "doğrudur" diyorlar. “Ak Parti ve MHP bu yasayı uygun görmüşse bildikleri bir şey vardır”, gibi söylemlerin samimi söylemler olduğunu düşünmüyorum.
Şu hususta açık ve net olmak gerekir. Muhalif olmak ayrı, doğrunun yanında olmak ayrıdır. Bir partiyi, veya birilerini çok seviyor da olabilirsiniz. Ancak bu sevgi; adalet, hakikat ve doğrunun önüne geçmemelidir. Her insanın olduğu gibi AK Parti’nin de eksikleri, yanlışları, ihmalleri olabilir. Baca filtresi konusunda bizler bu kadar yüksek sesle tepki göstermeseydik, belki de Reis'in halkın tepkisinden haberi olmayacak ve yasayı onaylayacaktı.
Bir kaç gün önce çakar kullanamayan 600 milletvekili için Meclis'te geçiş üstünlüğü maddesi yeniden düzenlendi. Yapılan değişiklikle milletvekilleri kırmızı ışıkta geçebilecek, çakar lamba takabilecek ve park yasağı olan yerlere park edebilecekler. Konunun ilginç yanı, iktidar ve muhalefet partisi vekillerinin hepsi bu yasayı tek vücut olmuşçasına savunduklarıdır. İşlerine geldi mi nasılda anlaşıyorlar!. Neymiş cenazeye, düğüne, toplantıya geç kalıyorlarmış. Herkes cenazeye, düğüne, toplantıya gidiyor. Halk, geç kalmamak için trafik yoğunluğunu, ışıkları hesap ederek planlarını ona göre yapıyor. Vekillerde randevularını belirli bir plan içinde yapabilirler. Şimdi bu yasayı eleştirmeyelim mi? Önyargılardan uzak ve değerlendirme ölçütlerinden etkilenmeden eleştirmek en tabi hakkımız. Çünkü halkın oylarıyla seçilmiş vekillerin halkla aynı şartlarda yaşamaları gerekir ki halkın sorunlarını daha iyi anlayabilsinler.
Bu nedenle doğru yapılan nasıl övülüyorsa, yanlış yapılanı da adil ve tarafsız bir şekilde eleştirmek, tüm vatandaşların hakkıdır.