
Hiçbir şeyin olmadığını anlamak için olayları, gelişmeleri birlikte düşünmekte fayda var. Son dönem yapılan her işin bir diğerine ilgi ve ilişkisini görmek için birazcık dikkatli olmak yeterlidir.
Türkiye, BATI’nın dönekliği ve Türk milletine şaşı bakışını iyice anladığı için mi? Yoksa soğuk savaş sonrası iki kutuplu değil, çok kutuplu ilişkiler dönemini iyi kavradığı için mi bu adımları atmaktadır.
Bence her ikisi de atılan adımları daha anlamlı kılıyor. Yapılan büyük işler, yer yer iç politikanın malzemesiymiş gibi algılansa da, muhalefetin bir anlamda Türkiye’ye şaşı bakışın zaman zaman parçası olmasıyla da ilintili bir durumdur.
Şimdi büyük koridor ile planlanan ve Türkiye’ye kazandırdıklarına dönelim. Aynı zamanda birçok yatırımın birbiriyle ilgisi ve ilişkisini de anlayacağımız yatırımları sıralayalım;
Ülkemiz, tarihi İpek Yolu’nun yeniden canlandırılmasına yönelik olarak çeşitli projeler geliştirmiştir. Bu çerçevede, ülkemizi Orta Asya üzerinden Çin’e bağlayan “Orta Koridor” bağlamında gümrüklerarası işbirliğine yönelik “Kervansaray Projesi”nin yanısıra, Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan “Marmaray”, 26 Ağustos 2016 tarihinde açılışı yapılan “Yavuz Sultan Selim Köprüsü”, 20 Aralık 2016 tarihinde hizmete giren “Avrasya Tüp Geçit”i ve 29 Ekim 2018 tarihinde açılışı yapılan İstanbul Havalimanı, tamamlanmış projeler arasında olup, Çanakkale Boğazı Köprüsü, “3 Katlı Tüp Geçit Projesi”, “Filyos (Zonguldak), Çandarlı (İzmir) ve Mersin Limanları inşası” ve yine Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayacak olan “Edirne – Kars Hızlı Tren ve Bağlantıları Demiryolu Projesi” ne yönelik çalışmalar ise halen sürdürülmektedir.
Evet, haklısınız sözünüzü duyar gibiyim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte Ankara’dan yönetilmeye başlayan Türkiye’nin yarınları hesaba katarak attığı adımların birbiriyle bağını anlamak ve bu adımlara toplumsal desteğin kıymetini görmek gerekiyor.
“Kuşak ve Yol” Girişimi
İpek Yolu’nun yeniden canlandırılmasını öngören Orta Koridor Girişimi, Doğu ile Batı arasında bağlantısallığın geliştirilmesini hedefleyen ÇHC’nin Kuşak ve Yol Girişimi ile doğal bir sinerji yaratmaktadır. Bu çerçevede, ülkemiz Kuşak ve Yol Girişimini “kazan-kazan” ilkesi çerçevesinde desteklemektedir.
Bu bağlamda, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Çin Halk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ve 21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu ile Orta Koridor Girişiminin Uyumlaştırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası" , G20 Liderler Zirvesi vesilesiyle 14 Kasım 2015 tarihinde Antalya’da imzalanmıştır.
Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında, Orta Koridor üzerinden ülkemize (6 Kasım 2019, Ankara) ulaşan ilk yük treni olma özelliğine sahip Çin Demiryolu Ekspresi Chang’an Treni, Orta Koridoru ve BTK demiryolu ve Marmaray dahil olmak üzere ülkemizin ulaştırma altyapısını kullanarak Çin’in Xi’an kentinden Çekya’nın başkenti Prag’a seferini 18 günde tamamlamıştır.
Önümüzdeki dönemde, benzer nitelikteki seferlerin sayısının artış göstermesi beklenmektedir.
Kaynak : portseurope, T.C. Ticaret Bakanlığı, Ticaret Araştırmaları Genel Müdürlüğü.
Türkiye, BATI’nın dönekliği ve Türk milletine şaşı bakışını iyice anladığı için mi? Yoksa soğuk savaş sonrası iki kutuplu değil, çok kutuplu ilişkiler dönemini iyi kavradığı için mi bu adımları atmaktadır.
Bence her ikisi de atılan adımları daha anlamlı kılıyor. Yapılan büyük işler, yer yer iç politikanın malzemesiymiş gibi algılansa da, muhalefetin bir anlamda Türkiye’ye şaşı bakışın zaman zaman parçası olmasıyla da ilintili bir durumdur.
Şimdi büyük koridor ile planlanan ve Türkiye’ye kazandırdıklarına dönelim. Aynı zamanda birçok yatırımın birbiriyle ilgisi ve ilişkisini de anlayacağımız yatırımları sıralayalım;
Ülkemiz, tarihi İpek Yolu’nun yeniden canlandırılmasına yönelik olarak çeşitli projeler geliştirmiştir. Bu çerçevede, ülkemizi Orta Asya üzerinden Çin’e bağlayan “Orta Koridor” bağlamında gümrüklerarası işbirliğine yönelik “Kervansaray Projesi”nin yanısıra, Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan “Marmaray”, 26 Ağustos 2016 tarihinde açılışı yapılan “Yavuz Sultan Selim Köprüsü”, 20 Aralık 2016 tarihinde hizmete giren “Avrasya Tüp Geçit”i ve 29 Ekim 2018 tarihinde açılışı yapılan İstanbul Havalimanı, tamamlanmış projeler arasında olup, Çanakkale Boğazı Köprüsü, “3 Katlı Tüp Geçit Projesi”, “Filyos (Zonguldak), Çandarlı (İzmir) ve Mersin Limanları inşası” ve yine Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayacak olan “Edirne – Kars Hızlı Tren ve Bağlantıları Demiryolu Projesi” ne yönelik çalışmalar ise halen sürdürülmektedir.
Evet, haklısınız sözünüzü duyar gibiyim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte Ankara’dan yönetilmeye başlayan Türkiye’nin yarınları hesaba katarak attığı adımların birbiriyle bağını anlamak ve bu adımlara toplumsal desteğin kıymetini görmek gerekiyor.
“Kuşak ve Yol” Girişimi
İpek Yolu’nun yeniden canlandırılmasını öngören Orta Koridor Girişimi, Doğu ile Batı arasında bağlantısallığın geliştirilmesini hedefleyen ÇHC’nin Kuşak ve Yol Girişimi ile doğal bir sinerji yaratmaktadır. Bu çerçevede, ülkemiz Kuşak ve Yol Girişimini “kazan-kazan” ilkesi çerçevesinde desteklemektedir.
Bu bağlamda, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Çin Halk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ve 21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu ile Orta Koridor Girişiminin Uyumlaştırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası" , G20 Liderler Zirvesi vesilesiyle 14 Kasım 2015 tarihinde Antalya’da imzalanmıştır.
Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında, Orta Koridor üzerinden ülkemize (6 Kasım 2019, Ankara) ulaşan ilk yük treni olma özelliğine sahip Çin Demiryolu Ekspresi Chang’an Treni, Orta Koridoru ve BTK demiryolu ve Marmaray dahil olmak üzere ülkemizin ulaştırma altyapısını kullanarak Çin’in Xi’an kentinden Çekya’nın başkenti Prag’a seferini 18 günde tamamlamıştır.
Önümüzdeki dönemde, benzer nitelikteki seferlerin sayısının artış göstermesi beklenmektedir.
Kaynak : portseurope, T.C. Ticaret Bakanlığı, Ticaret Araştırmaları Genel Müdürlüğü.