
Erzurum’da obezite cerrahisi ve mide balonu uygulamaları konusunda söyleşi düzenleyen Medical Park Karadeniz Hastanesi Genel Cerrahi uzmanlarından Prof. Dr. Serdar Türkyılmaz ve Op. Dr. Serkan Tayar, merak edilen soruları cevapladı.
Manolya BULUT-PUSULA
Çağın hastalığı obezite ile mücadelede yeni yöntemler hastaların umudu oluyor. Trabzon’da hizmet veren Medical Park Karadeniz Hastanesi Genel Cerrahi uzmanlarından Prof. Dr. Serdar Türkyılmaz ve Op. Dr. Serkan Tayar, uyguladıkları tüp mide ameliyatı, yutulabilir mide balonu, gastrit balon, revizyonel bariatrik cerrahi ve gastrit botoks gibi yöntemler konusunda Erzurumlulara bilgilendirmede bulundu.
Günümüzde obezite, sosyal yaşamı zorlaştırdığı gibi ölüme götüren ciddi sağlık sorunlarına da neden oluyor. Normal bir insana göre ölüm riskini 6 ila 12 kat artıran obeziteyle mücadelede yeni yöntemler uygulanıyor. Erzurum’da bir otelde obezite cerrahisi ve mide balonu uygulamaları konulu söyleşi düzenleyen Trabzon’daki Medical Park Karadeniz Hastanesi’nde görevli Prof. Dr. Serdar Türkyılmaz ve Op. Dr. Serkan Tayar, vatandaşlarla bir araya geldi.
Açılış konuşmasını yapan Medical Park Karadeniz Hastanesi Genel Müdürü Tuğba Altın, “Türkiye’nin en köklü ve deneyimli sağlık gruplarından MLP Care’in bünyesindeki Medical Park Hastaneleri olarak yüksek standartlarda sağlık hizmetleri sunmanın yanı sıra, bilimsel çalışmalarımızı da hız kesmeden sürdürüyoruz. Kurulduğumuz günden bu yana ‘sağlıklı yaşamak, sağlık hizmetlerinden eşit derecede faydalanmak herkesin en temel hakkıdır’ ilkesini benimseyerek, Türkiye’nin yanı sıra, yurt dışından gelen hastalara da uluslararası standartlarda modern sağlık hizmeti sunuyoruz. Biz hastane olarak kalp ve damar cerrahisi, kardiyoloji, yeni doğan ve genel yoğun bakım da dâhil olmak üzere toplam 133 yatak kapasitesi, 4 ameliyathane salonu, 300’den fazla çalışan, 49 hekimimizle Trabzon’da hizmet vermekteyiz” dedi.

“Sinsi bir hastalık”
Obezitenin sinsi ilerleyen ve ölüme götüren bir hastalık olduğunu kaydeden Prof. Dr. Serdar Türkyılmaz ise, “Obezite basit bir ifadeyle şişmanlık dediğimiz bir durum. İnsanın yaşı ve boyuna göre beklenenden daha fazla kiloda olması olarak değerlendiriliyor. Ama biz bunu bir de vücut kitle indeksiyle sınıflandırıyoruz. Çünkü biz obeziteyi bir vücut hali, bir yaşam şekli olarak değil, bir hastalık olarak görüyoruz. Obezite, ölüm riskini sağlıklı bir insana kıyasla 6 ila 12 kat artıran bir hastalık. Bununla mücadele edilmeli ve hastalar zayıflatılmalı ki ilaçlardan kurtarabilelim ya da farklı ölüm riskini azaltabilelim. Pek çoğumuz fazla kilolarımızla yaşarken bunun farkında değiliz çünkü bu durum hayatımızın bir parçası oluyor. Yavaş yavaş vücut ağırlığımız artıyor, önce iskelet sistemimiz fire vermeye başlıyor, dizlerimiz ağrıyor, belimiz ağrıyor. Ama bu arada hastalık sinsi sinsi ilerliyor. Kalbimiz büyümeye başlıyor. Bunun sonucunda ilerleyen dönemlerde sizi bekleyen kalp yetmezlikleri, koroner arter hastalıkları, kalp krizleriyle karşı karşıya kalabiliyorsunuz” diye konuştu.
“Her hastanın durumu özel değerlendirilmeli”
Her hastayı durumuna göre değerlendirmek gerektiğini de aktaran Prof. Dr. Türkyılmaz, “Maalesef bizim kültürümüzde daha az yiyelim, spor yapalım, sadece salatayla doyalım gibi tedbirler çok sık uygulanmıyor. Bu yüzden sağlık sistemi, hastaların kalıcı kilo vermesini ve daha sonra da verdiği kiloları geri almamasını sağlayacak yollar bulmak zorunda kalıyor. Tıpta bu konudaki gelişmeleri, ameliyat yöntemlerini yakından takip ediyoruz. Her hastayı da farklı değerlendirip hangi yöntemin uygulanacağını süreç içinde belirliyoruz” ifadelerini kullandı.

500’e yakın operasyon deneyimi
Bugüne dek 400’ün üzerinde operasyonun yapıldığı Medical Park Karadeniz Hastanesi’nde görevli Op. Dr. Serkan Tayar ise obezite cerrahisi hakkında detaylı bilgi verdi. Op. Dr. Tayar, “Hastayı ameliyat edip etmeyeceğimize, hangi hasta için balon, hangisine botoks yöntemini tercih edeceğimizi özel olarak tetkikler yaparak değerlendiriyoruz. Mesela bir hastamızın8stendi vardı ve kardiyak riski çok yüksekti. Tedaviden sonra çok büyük fayda gördü. Ameliyattan önce 14 adet ilaç kullanıyordu. Şu an sadece bir kan sulandırıcı ve kolesterol ilacı kullanıyor. Midenizin alacağı ilaç sayısı bir çantadan bir taneye düşüyor. Bunu sadece görsellik olarak söylemiyorum, sağlık anlamında da çok daha önemli olduğunu görüyoruz” dedi.
“Tüp mide ameliyatı dünyada standart haline geldi”
Tüp mide ameliyatının (sleeve gastrektomi) tüm dünyada standart haline gelen bir yöntem olduğunun altını çizen Op. Dr. Tayar, “Tüp mide ameliyatı dünyada çok sık uygulanıyor. ABD’de de obezite hastalarında yüzde 80 oranlarında öncelikli yapılan bir yöntem. Nedeni, teknik açıdan diğer ameliyatlara göre daha kolay olması ama tabi ki tek neden de bu değil. Hasta sağlığına olumlu etkisi olarak şekeri (diyabeti) yok etme oranı da yüzde 80” dedi.

Vücut kitle endeksi önemli bir kriter
Prof. Dr. Tayar, ameliyat kararında vücut kitle endeksinin önemli bir kriter olduğundan söz ederek, “Vücut kitle indeksi çok önemlidir. Vücut kitle endeksi 40’ın üstünde olan hastalar ameliyat için uygundur. Yani boy kilo oranına göre bunu hesaplıyoruz. Vücut kitle endeksi 35’in üstünde olup yandaş bir hastalığı olanlar da bu ameliyat için adaydır” ifadelerini kullandı.
Mide balonu iki teknikle uygulanabiliyor
Mide balonu uygulamasının da hastanelerinde iki teknikle yapıldığından bahseden Prof. Dr. Tayar, şunları söyledi;
“Mide balonu yöntemini hastaya endoskopik yapıyoruz. Herhangi bir kesi yapılmıyor. Ağızdan endoskopi yöntemiyle, hasta bir şey hissetmeden yaklaşık 5 dakikada yapılıyor. Açlık hormonu salgılanan kısım midenin kubbe kısmı. Mide balonunu oraya koyuyoruz, mide hacmini daraltıyoruz. Baskı yaptığı için tokluk merkezini de uyarıyor. Hem açlık hissini azaltıyor hem de mide hacmini daralttığı için az yemek yeniyor. Vücut kitle indeksi 28 ve 35 arasında olan hastalarda rutin olarak bu işlem uygulanabilir.”
Programın sonunda Op. Dr. Serkan Tayar’ın obezite cerrahisi ile kilo vermesini sağladığı hastaları düşüncelerini paylaştı. Tayar’a Erzurum’daki hastaları plaket, hediye ve çiçek takdim etti.
Manolya BULUT-PUSULA
Çağın hastalığı obezite ile mücadelede yeni yöntemler hastaların umudu oluyor. Trabzon’da hizmet veren Medical Park Karadeniz Hastanesi Genel Cerrahi uzmanlarından Prof. Dr. Serdar Türkyılmaz ve Op. Dr. Serkan Tayar, uyguladıkları tüp mide ameliyatı, yutulabilir mide balonu, gastrit balon, revizyonel bariatrik cerrahi ve gastrit botoks gibi yöntemler konusunda Erzurumlulara bilgilendirmede bulundu.
Günümüzde obezite, sosyal yaşamı zorlaştırdığı gibi ölüme götüren ciddi sağlık sorunlarına da neden oluyor. Normal bir insana göre ölüm riskini 6 ila 12 kat artıran obeziteyle mücadelede yeni yöntemler uygulanıyor. Erzurum’da bir otelde obezite cerrahisi ve mide balonu uygulamaları konulu söyleşi düzenleyen Trabzon’daki Medical Park Karadeniz Hastanesi’nde görevli Prof. Dr. Serdar Türkyılmaz ve Op. Dr. Serkan Tayar, vatandaşlarla bir araya geldi.
Açılış konuşmasını yapan Medical Park Karadeniz Hastanesi Genel Müdürü Tuğba Altın, “Türkiye’nin en köklü ve deneyimli sağlık gruplarından MLP Care’in bünyesindeki Medical Park Hastaneleri olarak yüksek standartlarda sağlık hizmetleri sunmanın yanı sıra, bilimsel çalışmalarımızı da hız kesmeden sürdürüyoruz. Kurulduğumuz günden bu yana ‘sağlıklı yaşamak, sağlık hizmetlerinden eşit derecede faydalanmak herkesin en temel hakkıdır’ ilkesini benimseyerek, Türkiye’nin yanı sıra, yurt dışından gelen hastalara da uluslararası standartlarda modern sağlık hizmeti sunuyoruz. Biz hastane olarak kalp ve damar cerrahisi, kardiyoloji, yeni doğan ve genel yoğun bakım da dâhil olmak üzere toplam 133 yatak kapasitesi, 4 ameliyathane salonu, 300’den fazla çalışan, 49 hekimimizle Trabzon’da hizmet vermekteyiz” dedi.

“Sinsi bir hastalık”
Obezitenin sinsi ilerleyen ve ölüme götüren bir hastalık olduğunu kaydeden Prof. Dr. Serdar Türkyılmaz ise, “Obezite basit bir ifadeyle şişmanlık dediğimiz bir durum. İnsanın yaşı ve boyuna göre beklenenden daha fazla kiloda olması olarak değerlendiriliyor. Ama biz bunu bir de vücut kitle indeksiyle sınıflandırıyoruz. Çünkü biz obeziteyi bir vücut hali, bir yaşam şekli olarak değil, bir hastalık olarak görüyoruz. Obezite, ölüm riskini sağlıklı bir insana kıyasla 6 ila 12 kat artıran bir hastalık. Bununla mücadele edilmeli ve hastalar zayıflatılmalı ki ilaçlardan kurtarabilelim ya da farklı ölüm riskini azaltabilelim. Pek çoğumuz fazla kilolarımızla yaşarken bunun farkında değiliz çünkü bu durum hayatımızın bir parçası oluyor. Yavaş yavaş vücut ağırlığımız artıyor, önce iskelet sistemimiz fire vermeye başlıyor, dizlerimiz ağrıyor, belimiz ağrıyor. Ama bu arada hastalık sinsi sinsi ilerliyor. Kalbimiz büyümeye başlıyor. Bunun sonucunda ilerleyen dönemlerde sizi bekleyen kalp yetmezlikleri, koroner arter hastalıkları, kalp krizleriyle karşı karşıya kalabiliyorsunuz” diye konuştu.
“Her hastanın durumu özel değerlendirilmeli”
Her hastayı durumuna göre değerlendirmek gerektiğini de aktaran Prof. Dr. Türkyılmaz, “Maalesef bizim kültürümüzde daha az yiyelim, spor yapalım, sadece salatayla doyalım gibi tedbirler çok sık uygulanmıyor. Bu yüzden sağlık sistemi, hastaların kalıcı kilo vermesini ve daha sonra da verdiği kiloları geri almamasını sağlayacak yollar bulmak zorunda kalıyor. Tıpta bu konudaki gelişmeleri, ameliyat yöntemlerini yakından takip ediyoruz. Her hastayı da farklı değerlendirip hangi yöntemin uygulanacağını süreç içinde belirliyoruz” ifadelerini kullandı.

500’e yakın operasyon deneyimi
Bugüne dek 400’ün üzerinde operasyonun yapıldığı Medical Park Karadeniz Hastanesi’nde görevli Op. Dr. Serkan Tayar ise obezite cerrahisi hakkında detaylı bilgi verdi. Op. Dr. Tayar, “Hastayı ameliyat edip etmeyeceğimize, hangi hasta için balon, hangisine botoks yöntemini tercih edeceğimizi özel olarak tetkikler yaparak değerlendiriyoruz. Mesela bir hastamızın8stendi vardı ve kardiyak riski çok yüksekti. Tedaviden sonra çok büyük fayda gördü. Ameliyattan önce 14 adet ilaç kullanıyordu. Şu an sadece bir kan sulandırıcı ve kolesterol ilacı kullanıyor. Midenizin alacağı ilaç sayısı bir çantadan bir taneye düşüyor. Bunu sadece görsellik olarak söylemiyorum, sağlık anlamında da çok daha önemli olduğunu görüyoruz” dedi.
“Tüp mide ameliyatı dünyada standart haline geldi”
Tüp mide ameliyatının (sleeve gastrektomi) tüm dünyada standart haline gelen bir yöntem olduğunun altını çizen Op. Dr. Tayar, “Tüp mide ameliyatı dünyada çok sık uygulanıyor. ABD’de de obezite hastalarında yüzde 80 oranlarında öncelikli yapılan bir yöntem. Nedeni, teknik açıdan diğer ameliyatlara göre daha kolay olması ama tabi ki tek neden de bu değil. Hasta sağlığına olumlu etkisi olarak şekeri (diyabeti) yok etme oranı da yüzde 80” dedi.

Vücut kitle endeksi önemli bir kriter
Prof. Dr. Tayar, ameliyat kararında vücut kitle endeksinin önemli bir kriter olduğundan söz ederek, “Vücut kitle indeksi çok önemlidir. Vücut kitle endeksi 40’ın üstünde olan hastalar ameliyat için uygundur. Yani boy kilo oranına göre bunu hesaplıyoruz. Vücut kitle endeksi 35’in üstünde olup yandaş bir hastalığı olanlar da bu ameliyat için adaydır” ifadelerini kullandı.
Mide balonu iki teknikle uygulanabiliyor
Mide balonu uygulamasının da hastanelerinde iki teknikle yapıldığından bahseden Prof. Dr. Tayar, şunları söyledi;
“Mide balonu yöntemini hastaya endoskopik yapıyoruz. Herhangi bir kesi yapılmıyor. Ağızdan endoskopi yöntemiyle, hasta bir şey hissetmeden yaklaşık 5 dakikada yapılıyor. Açlık hormonu salgılanan kısım midenin kubbe kısmı. Mide balonunu oraya koyuyoruz, mide hacmini daraltıyoruz. Baskı yaptığı için tokluk merkezini de uyarıyor. Hem açlık hissini azaltıyor hem de mide hacmini daralttığı için az yemek yeniyor. Vücut kitle indeksi 28 ve 35 arasında olan hastalarda rutin olarak bu işlem uygulanabilir.”
Programın sonunda Op. Dr. Serkan Tayar’ın obezite cerrahisi ile kilo vermesini sağladığı hastaları düşüncelerini paylaştı. Tayar’a Erzurum’daki hastaları plaket, hediye ve çiçek takdim etti.