
DENİZLERDE FETİHLER VE II. MEHMET
Fatih Sultan Mehmet’in nihai hedefinde ise İtalya olmuştur. Kayser-i Rum unvanına da sahip olan Fatih aynı zamanda Büyük Türk olarak da bilinir. Veraset sisteminde değişiklik yapmış, devlet sadece padişahındır anlayışını getirmiştir. Bunu yapmasında ki temel amaç ise padişahların ölümünden sonra taht kavgalarının yaşanmasının önüne geçmektir. Buna rağmen II. Mehmet yani Fatih Sultan Mehmet, Gebze yakınlarında hastalanıp ölünce oğulları Cem Sultan ile II. Bayezid arasında taht kavgası 14 yıl sürmüştür. Yani yapılan değişiklik taht kavgalarının önüne geçememiştir. Tarihin ender yetiştirdiği II. Mehmet, 1481’de aramızdan ayrıldığında 49 yaşında idi.
- Mehmet döneminde kuşatılan; fakat alınamayan denizlerde tek yer Rodos Adası olmuştur. Ada daha sonra Kanuni Sultan Süleyman tarafından fethedilecektir. Fatih Sultan Mehmet döneminde karalarda kuşatılıp alınamayan yer ise Belgrat’tır. Bunun dışında Cenevizlilerden Gökçeada, Semadirek, Taşoz, Bozcaada, Limni, Venediklilerden Midilli, Eğriboz adaları alınmıştır. Napoli Krallığının Adalar Denizi ve Akdeniz’deki saldırgan politikaları yüzünden İtalya üzerine seferler düzenlenmiştir. Gedik Ahmet Paşa komutasında ki donanma OTRONTO kenti dahi alınmasına rağmen II. Mehmet’in ölümü İtalya’nın fethini engellemiştir. II. Mehmet döneminde denizlerde en önemli rakip Venedikliler idi. Osmanlı Devletinin Mora’yı fethetmesi, Adalar denizinde ki adaları alması Venediklileri rahatsız edince iki devlet arasında savaşlar başlamış ve 16 yıl süren savaşlar sonunda bir antlaşma yapılmıştır. Osmanlı Devletinde ilk elçi (Balyos) bulundurma hakkını Venedikliler elde etmiştir. Venediklilerden II. Mehmet önemli sanat adamlarını İstanbul’a göndermelerini istemiştir. Gelen isimler arasında en önemlisi ise BELLİNİ olmuştur. BELLİNİ, Fatih Sultan Mehmet’in portresini yapmıştır. Portresini yaptıran ilk padişahta yine Fatih Sultan Mehmet olmuştur. Fatih daha sonra Sinan Paşa’ya gül koklayan adam resmini yaptırmıştır. II. Mehmet döneminde Kanunname-i Al-i Osmani adıyla bilinen düzenlemeyi yapmıştır. Bu düzenleme ile devletinin bekası için her türlü tedbirinde alınmasına dair şeyhülislamdan fetvada alınmıştır. Şehzadelerin sancağa çıkması yasal hale getirilmiş ve cülus bahşişinin de verilmesi zorunlu kılınmıştır. Fatih Sultan Mehmet aynı zamanda divana padişahların başkanlık etme usulüne de son vermiştir. Divana sadrazamların başkanlık etmelerinin önünü açanda yine Fatih Sultan Mehmet’tir. Bu gelişmede ki temel amaç ise divan üyelerinin görüşlerini rahtça söylemelerine imkân tanımaktı. Padişahlar Kasr-ı Adl yani Adalet Kulesi denilen yerde divan toplantılarını izlemeye çekilmişleridir. Alınan kararlar daha sonra kendilerine getirilmiş ve onaylandıktan sonra yürürlüğe girmiştir. Bu durum ise divana danışma meclisi özelliği kazandırmıştır. Dönemin önde gelen ismi olan Çandarlı sülalesine karşı da tedbir alınmış ve müsadere usulü getirilmiştir. Bu sistem ile özel mülkiyetin önü kesilmiş ve padişahların merkezi otoriteleri artmıştır. Çandarlı sülalesinin bürokraside ki üstünlüğü de böylelikle ortadan kaldırılmıştır. Fatih Sultan Mehmet, sadrazamların Türk kökenliler arasında seçilme usulüne de son veren isimdir. Onunla birlikte sadrazamlar artık devşirme kökenli seyfiye sınıfından seçilmeye başlamıştır. Fatih Sultan Mehmet döneminde ilk defa altın para basılmış ve Topkapı Sarayı yapılmıştır. Sarayı Cedide olarak bilinen saray Dolmabahçe Sarayı yapılıncaya kadar devletin yönetim merkezi olmuştur. Erken dönem Osmanlı mimarisinin ilk önemli eserlerinden biri olan Topkapı Sarayında Enderun dâhil birçok bölüm yapılmıştır. Enderun ise II. Murat’tan itibaren var olan saray okuludur. Saray içinde Çinili Köşk’te inşa edilmiştir. Adalar Fatihi olarak bilinen Fatih Sultan Mehmet eğitime de önem vermiş ve Sahn-ı Seman Medreselerini kurmuştur. Ali Kuşçu gibi önemli isimlerin eğitim ve öğretim faaliyetlerini yürüttükleri bu medreseye Fatih Sultan Mehmet sınava girerek kayıt olma hakkını elde etmiştir.
Fatih Sultan Mehmet’in nihai hedefinde ise İtalya olmuştur. Kayser-i Rum unvanına da sahip olan Fatih aynı zamanda Büyük Türk olarak da bilinir. Veraset sisteminde değişiklik yapmış, devlet sadece padişahındır anlayışını getirmiştir. Bunu yapmasında ki temel amaç ise padişahların ölümünden sonra taht kavgalarının yaşanmasının önüne geçmektir. Buna rağmen II. Mehmet yani Fatih Sultan Mehmet, Gebze yakınlarında hastalanıp ölünce oğulları Cem Sultan ile II. Bayezid arasında taht kavgası 14 yıl sürmüştür. Yani yapılan değişiklik taht kavgalarının önüne geçememiştir. Tarihin ender yetiştirdiği II. Mehmet, 1481’de aramızdan ayrıldığında 49 yaşında idi.