Gara’da terör örgütü PKK tarafından şehit edilen Erzurumlu Sedat Sorgun’un abisi Levent Sorgun, Pusula’ya konuştu. 6 yıl boyunca hep sağ salim geleceğini umut ettiklerini söyleyen acılı Abi, “devlet yetkilileri bizi sürekli bilgilendiriyorlardı, şehit olacağını hiç aklımıza getirmedik. Şimdi bir mezarı var” dedi.
Manolya BULUT-PUSULA
Bölücü terör örgütü tarafından vatani görevini yaparken izne çıktığı esnada kaçırılan ve 6 yıl terör örgütünün elinde tutulduktan sonra şehit edilen Erzurumlu Er Sedat Sorgun, geçtiğimiz gün toprağa verildi. Evlerinde taziyeleri kabul eden ağabey Levent Sorgun, hasret ve acı içinde geçen 6 yılı anlattı. Sedat’ın bir gün çıkıp eve geleceği umudu ile senelerini geçiren Sorgun Ailesi, şimdi şehitlerinin mezarı başında dua edebilmenin buruk sevincini yaşıyor.
Irak’ın kuzeyindeki Gara bölgesinde terör örgütü tarafından şehit edilen 13 vatan evladından biri de Er Sedat Sorgun oldu. Geçtiğimiz gün toprağa verilen şehit Sedat Sorgun’un ağabeyi Levent Sorgun, “Babam 6 yıl boyunca bir gün bile rahat uyku uyumadı. Tüm ailemizi perişan ettiler. İsterdik ki sağ salim dönsün ama en azından şimdi yattığı yeri biliyoruz. Başına gidip dua okuyabiliyoruz” dedi.
Bize sağ olduğu söyleniyordu
Devlet yetkilileri tarafından Sedat’ın hayatta olduğu haberini düzenli aralıklarla aldıklarını söyleyen ağabey Levent Sorgun, “Bize 6 yıl boyunca sabır dilediler. Tüm devlet yetkilileri bizimle ilgilendi, yalnız bırakmadı. Bize işin peşindeyiz hissiyatını verdiler. Bakanlıkla, tüm görevlilerle süreç boyunca iletişimde kaldık. Bize sağ olduğu, sıhhatinin yerinde olduğu söyleniyordu. Operasyon yapmak için hep uygun zamanı beklediler. Sonuçta ters bir durumda hem oradakiler hem de operasyona gidenler şehit düşebilirdi. Tereyağdan kıl çeker gibi yapmaya çalıştılar. Bu da muhtemelen öyle bir operasyondu ama maalesef şehitler verdik” diye konuştu.
Sadece devleti muhatap aldık
Terör örgütüyle irtibatlı olabilecek kişilerin evlerine geldiğini anlatan ağabey Sorgun, “Sedat kaçırıldığında ben de Bingöl’de askerlik yapıyordum. Kaçırıldığı yer de bana çok uzak değil. Bu olaydan sonra onlarla irtibatlı olduğunu bildiğimiz kişiler evimize gelerek babamla görüşmeye çalışmışlar. Ama biz hiçbir zaman başka kanalları denemedik. Geldiklerinde evden kovuldular. Her zaman devletimizin yanında olduk. Onların verdiği bilgilerle hareket ettik, zaten bizi bir an olsun yalnız bırakmadılar” ifadelerini kullandı.
Babam bir gün olsun uyumadı
Babası Nihat Sorgun’un olaydan sonra sağlık sorunları yaşadığını belirten ağabey Sorgun, “Babam olaydan sonra kalp ve tansiyon hastası oldu. Üzüntü, stres onu çok yordu. Aslında dükkanını kapattırmak istemedik. Gelen gidenle kafası dağılır, oyalanır istedik ama başaramadık. Babam 6 yıl boyunca bir gün rahat uyku uyumadı. Boş kaldığı her an ağlardı. Teyzelerimiz, halalarımız, amcalarımız, dayılarımız, ailemizin her bireyi bu olaydan sonra perişan oldu. Hepimiz çok büyük üzüntüler yaşadık. İsterdik ki sağ salim dönsün ama en azından şimdi yattığı yeri biliyoruz. Başına gidip dua okuyabiliyoruz. Öbür türlü her gün acaba ne yapıyor, ne yiyor, başına ne geldi diye ölüp ölüp diriliyorduk” dedi.
Hainlerin işi!
Özellikle sosyal medyada 13 vatandaşın devlet tarafından öldürüldüğüne dair algı yaratanlara tepki gösteren ağabey Sorgun, “Sedat’ın vücudunda başka hiçbir ize rastlamadık. Her yerini kontrol ettik. Sadece sağ şakağında tek bir kurşun girişi vardı. Bir de ‘devlet öldürmüştür’ algısı yaratmaya çalışanlar var. Şehidin ağabeyi olarak söylüyorum, herkes bilsin ki böyle bir şey mümkün değil. Bu tamamen o hainlerin işi” diye konuştu.
Bir gün gelecek diye bekledik
Amca Fuat Sorgun ise, “Kardeşim ne çektiyse hepsini ailecek çektik. Anne tarafı da baba tarafı da mahvoldu. Bir gün gelecek, kapımızı açacak diye çok bekledik. Devlet bize her zaman sabırlı olmamız gerektiğini söyledi. Biz de çok uğraştık devlet de uğraştı ama olmadı. Şimdi emanetimizi aldık, toprağa koyduk, gözümüzün önünde dedik. Nerede olduğunu biliyoruz. En azından şimdi başına gidip dua okuyup, hasretimizi gideriyoruz” ifadelerini kullandı.
Manolya BULUT-PUSULA
Bölücü terör örgütü tarafından vatani görevini yaparken izne çıktığı esnada kaçırılan ve 6 yıl terör örgütünün elinde tutulduktan sonra şehit edilen Erzurumlu Er Sedat Sorgun, geçtiğimiz gün toprağa verildi. Evlerinde taziyeleri kabul eden ağabey Levent Sorgun, hasret ve acı içinde geçen 6 yılı anlattı. Sedat’ın bir gün çıkıp eve geleceği umudu ile senelerini geçiren Sorgun Ailesi, şimdi şehitlerinin mezarı başında dua edebilmenin buruk sevincini yaşıyor.
Irak’ın kuzeyindeki Gara bölgesinde terör örgütü tarafından şehit edilen 13 vatan evladından biri de Er Sedat Sorgun oldu. Geçtiğimiz gün toprağa verilen şehit Sedat Sorgun’un ağabeyi Levent Sorgun, “Babam 6 yıl boyunca bir gün bile rahat uyku uyumadı. Tüm ailemizi perişan ettiler. İsterdik ki sağ salim dönsün ama en azından şimdi yattığı yeri biliyoruz. Başına gidip dua okuyabiliyoruz” dedi.
Bize sağ olduğu söyleniyordu
Devlet yetkilileri tarafından Sedat’ın hayatta olduğu haberini düzenli aralıklarla aldıklarını söyleyen ağabey Levent Sorgun, “Bize 6 yıl boyunca sabır dilediler. Tüm devlet yetkilileri bizimle ilgilendi, yalnız bırakmadı. Bize işin peşindeyiz hissiyatını verdiler. Bakanlıkla, tüm görevlilerle süreç boyunca iletişimde kaldık. Bize sağ olduğu, sıhhatinin yerinde olduğu söyleniyordu. Operasyon yapmak için hep uygun zamanı beklediler. Sonuçta ters bir durumda hem oradakiler hem de operasyona gidenler şehit düşebilirdi. Tereyağdan kıl çeker gibi yapmaya çalıştılar. Bu da muhtemelen öyle bir operasyondu ama maalesef şehitler verdik” diye konuştu.
Sadece devleti muhatap aldık
Terör örgütüyle irtibatlı olabilecek kişilerin evlerine geldiğini anlatan ağabey Sorgun, “Sedat kaçırıldığında ben de Bingöl’de askerlik yapıyordum. Kaçırıldığı yer de bana çok uzak değil. Bu olaydan sonra onlarla irtibatlı olduğunu bildiğimiz kişiler evimize gelerek babamla görüşmeye çalışmışlar. Ama biz hiçbir zaman başka kanalları denemedik. Geldiklerinde evden kovuldular. Her zaman devletimizin yanında olduk. Onların verdiği bilgilerle hareket ettik, zaten bizi bir an olsun yalnız bırakmadılar” ifadelerini kullandı.
Babam bir gün olsun uyumadı
Babası Nihat Sorgun’un olaydan sonra sağlık sorunları yaşadığını belirten ağabey Sorgun, “Babam olaydan sonra kalp ve tansiyon hastası oldu. Üzüntü, stres onu çok yordu. Aslında dükkanını kapattırmak istemedik. Gelen gidenle kafası dağılır, oyalanır istedik ama başaramadık. Babam 6 yıl boyunca bir gün rahat uyku uyumadı. Boş kaldığı her an ağlardı. Teyzelerimiz, halalarımız, amcalarımız, dayılarımız, ailemizin her bireyi bu olaydan sonra perişan oldu. Hepimiz çok büyük üzüntüler yaşadık. İsterdik ki sağ salim dönsün ama en azından şimdi yattığı yeri biliyoruz. Başına gidip dua okuyabiliyoruz. Öbür türlü her gün acaba ne yapıyor, ne yiyor, başına ne geldi diye ölüp ölüp diriliyorduk” dedi.
Hainlerin işi!
Özellikle sosyal medyada 13 vatandaşın devlet tarafından öldürüldüğüne dair algı yaratanlara tepki gösteren ağabey Sorgun, “Sedat’ın vücudunda başka hiçbir ize rastlamadık. Her yerini kontrol ettik. Sadece sağ şakağında tek bir kurşun girişi vardı. Bir de ‘devlet öldürmüştür’ algısı yaratmaya çalışanlar var. Şehidin ağabeyi olarak söylüyorum, herkes bilsin ki böyle bir şey mümkün değil. Bu tamamen o hainlerin işi” diye konuştu.
Bir gün gelecek diye bekledik
Amca Fuat Sorgun ise, “Kardeşim ne çektiyse hepsini ailecek çektik. Anne tarafı da baba tarafı da mahvoldu. Bir gün gelecek, kapımızı açacak diye çok bekledik. Devlet bize her zaman sabırlı olmamız gerektiğini söyledi. Biz de çok uğraştık devlet de uğraştı ama olmadı. Şimdi emanetimizi aldık, toprağa koyduk, gözümüzün önünde dedik. Nerede olduğunu biliyoruz. En azından şimdi başına gidip dua okuyup, hasretimizi gideriyoruz” ifadelerini kullandı.
