
Bir biri ardına sıralanmış diziler zengin oğlan fakir kızın hayatları, evli adam ya da kadının masum bir şekilde karşı cinse aşkı, liselerde başlayan cinsellik tutkuları, çalışmayan ama çok zengin lüks hayatlar. Bir kaç güya bilgi içeren yarışmalar. Evliliği programlarda arayanlar, çocuğun kendisinden olmadığını tv programında öğrenenler. Ve Reklamlar. Faizi sevimli kılıp, aile bireylerini aşağılayarak gülen çocuklar, bir bakışta aşkla başlayan bireyler. Her izlediğimde bir umutsuzlukla kapatıyorum.
Medya bir tek Kafası olan ama çok yüzlü ve karanlığın tek tanımı sanki. Farkında olan bir azınlık mevcut olsa da kahir ekseriyet bu cümleyi de diğer cümleler gibi sıradan bir cümle olarak algılıyor ve farkına bile varmıyor.
Günlük hayatta konuştuğunuz, tartıştığınız, güldüğünüz, ağladığınız, eleştirdiğiniz çoğu şeyi size medya sunuyor. Yani hep söylediğim gibi birilerinin sizi yönlendirdiği bariz bir biçimde ortadayken bu kibir ne diye?
Cep telefonu ekranına hapsedilmiş bir gençlik, televizyon ekranına hapsedilmiş ebeveynler ve ego’ların ilahlaştırılması! Bunlar yapının küçük taşları. Büyük resme bakınca gördüğüm YENİ DÜNYA ve TEK DEVLET düzeni..
Bu tarz konulara meraklı biri değilseniz “Tek İlah” ve “Tek Din” fikri sizi heyecanlandırabilir. Hatta abartıp bu heriflerin İslam için çalıştığını bile zannedebilirsiniz. Fakat kazın ayağı öyle değil. Dilerseniz bu Yeni Dünya Düzeninin temel hedeflerine kısaca değinelim.
Tek bir Devlet: Sınırları Süveyş kanalından Basra’ya oradan Anadolu toprakları Kapadokya’ya kadar olan bölgede merkezi Kudüs’te bulunan Siyon Tepeleri üzerine kurulmuş bir kaleden dünyayı yönetmektir.
Matrix Filmini dikkatli izleyenler ne demek istediğimizi daha net olarak anlayacaklardır. Burada bahsettiğimiz matematiksel anlamda Deccal’in tahtına oturacağı zamanı ve mekanı doğrudan izah etmektedir. Sadece o Bölgede kurulacak bir Devletten bahsetmiyoruz.
Tüm dünya toplumlarının o bölgeden yönetileceğini, merkezin o bölge olacağını anlatıyoruz!
Tek bir Ekonomi: Bu sistemin artık iyiden iyiye kendini hissettirdiğini ve sona yaklaştığını rahatlıkla analiz edebilmek için günümüzde ve geçmişte yaşanan ekonomik gelişmeleri yüzeysel olarak incelemeniz bile yeterlidir.
Tapınakçılar vasıtasıyla günümüz Modern Bankacılığı’nın inşa edilmesi, Kredi Kartı, Çek, Senet, Bono, Hisse Senedi vb.. Yakın bir gelecekte ise günümüzde alt yapısı oluşturulan Akıllı Para, Cepte 25. Para vb. uygulamalarla artık maddi anlamda paranın dolaşımdan yavaş yavaş kaldırılması ve sadece insanların adına kayıtlı hesaplar kanalıyla harcama, borçlanma vb. işlemleri yapabilmesi.
Bu aslında şu demek:
Günümüz Bankacılığının neredeyse tamamını elinde bulunduran Siyonist Bankerlerin ve ekonomi patronlarının, maddi gücü tam anlamıyla kontrol altına almalarıdır. Yıllardır küresel anlamda bir ekonomik kriz gündemi meşgul ediyor. Krizle yatıyor, krizle kalkıyoruz.
Böyle bir Kriz gerçek midir? Yalan mıdır? Ekonomist değilim lakin ortada bu krizin kolayca aşılabileceğini ama korkak adımlar atıldığını iddia eden yığınla ekonomist var.
Medya bir tek Kafası olan ama çok yüzlü ve karanlığın tek tanımı sanki. Farkında olan bir azınlık mevcut olsa da kahir ekseriyet bu cümleyi de diğer cümleler gibi sıradan bir cümle olarak algılıyor ve farkına bile varmıyor.
Günlük hayatta konuştuğunuz, tartıştığınız, güldüğünüz, ağladığınız, eleştirdiğiniz çoğu şeyi size medya sunuyor. Yani hep söylediğim gibi birilerinin sizi yönlendirdiği bariz bir biçimde ortadayken bu kibir ne diye?
Cep telefonu ekranına hapsedilmiş bir gençlik, televizyon ekranına hapsedilmiş ebeveynler ve ego’ların ilahlaştırılması! Bunlar yapının küçük taşları. Büyük resme bakınca gördüğüm YENİ DÜNYA ve TEK DEVLET düzeni..
Bu tarz konulara meraklı biri değilseniz “Tek İlah” ve “Tek Din” fikri sizi heyecanlandırabilir. Hatta abartıp bu heriflerin İslam için çalıştığını bile zannedebilirsiniz. Fakat kazın ayağı öyle değil. Dilerseniz bu Yeni Dünya Düzeninin temel hedeflerine kısaca değinelim.
Tek bir Devlet: Sınırları Süveyş kanalından Basra’ya oradan Anadolu toprakları Kapadokya’ya kadar olan bölgede merkezi Kudüs’te bulunan Siyon Tepeleri üzerine kurulmuş bir kaleden dünyayı yönetmektir.
Matrix Filmini dikkatli izleyenler ne demek istediğimizi daha net olarak anlayacaklardır. Burada bahsettiğimiz matematiksel anlamda Deccal’in tahtına oturacağı zamanı ve mekanı doğrudan izah etmektedir. Sadece o Bölgede kurulacak bir Devletten bahsetmiyoruz.
Tüm dünya toplumlarının o bölgeden yönetileceğini, merkezin o bölge olacağını anlatıyoruz!
Tek bir Ekonomi: Bu sistemin artık iyiden iyiye kendini hissettirdiğini ve sona yaklaştığını rahatlıkla analiz edebilmek için günümüzde ve geçmişte yaşanan ekonomik gelişmeleri yüzeysel olarak incelemeniz bile yeterlidir.
Tapınakçılar vasıtasıyla günümüz Modern Bankacılığı’nın inşa edilmesi, Kredi Kartı, Çek, Senet, Bono, Hisse Senedi vb.. Yakın bir gelecekte ise günümüzde alt yapısı oluşturulan Akıllı Para, Cepte 25. Para vb. uygulamalarla artık maddi anlamda paranın dolaşımdan yavaş yavaş kaldırılması ve sadece insanların adına kayıtlı hesaplar kanalıyla harcama, borçlanma vb. işlemleri yapabilmesi.
Bu aslında şu demek:
Günümüz Bankacılığının neredeyse tamamını elinde bulunduran Siyonist Bankerlerin ve ekonomi patronlarının, maddi gücü tam anlamıyla kontrol altına almalarıdır. Yıllardır küresel anlamda bir ekonomik kriz gündemi meşgul ediyor. Krizle yatıyor, krizle kalkıyoruz.
Böyle bir Kriz gerçek midir? Yalan mıdır? Ekonomist değilim lakin ortada bu krizin kolayca aşılabileceğini ama korkak adımlar atıldığını iddia eden yığınla ekonomist var.