Türk ve İslam medeniyetinin neye tekabül ettiğinden habersiz yetişen nesillerin, yarınlara güven içerisinde adım atabilir mi? Elbette böyle bir hal mümkün değildir. Batı, üstüne oturduğu bilimin, bilginin yalnız ve yalnızca kendisine ait olduğu propagandasını öylesine inandırmış ki, bugün çoğumuz için geliştirilen, üretilen ne varsa onlara aittir inancı yıkılmaz bir kale duvarıdır.
Bu zihin yapısıyla 1940’lı yıllarda Vecihi Hürkuş’lar, Nuri Demirağ’lar sınanmıştır. En ünlü olan isimleri biliyoruz, ya ünlü olmayan kaç büyük fikir toprağa gömüldü biliyor muyuz? Yakın tarihte ise işler farklı çözülüyordu! Adeta Türk milleti bu işlerden anlamaz anlayışını yıkan insanlar, yakın dönemde garip kazalar, suikastlar ve şüpheli olaylarla ortadan kaldırıldılar. Aselsan mühendislerinin şüpheli ölümleri ilk ciddi işaretlerdir.
Ardından Nükleer fizikçiler kervana katıldı. Uçak kaza esnasında World Focus Hava Yoları pilotları tarafından kumanda ediliyordu. Isparta Süleyman Demirel Üniversiesi’ndeki fizik konferansına katılmak üzere uçakta bulunan nükleer fizikçiler öldüler. Türkiye’nin enerji devi olmasını sağlayacak toryumdan nükleer enerji projesinin mimarları, Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Engin Arık, araştırma görevlisi Özgen Berkol Doğan, yüksek lisans öğrencisi Engin Abat ile Doğuş Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şenel Fatma Boydağ, Doç. Dr. İskender Hikmet ve araştırma görevlisi Mustafa Fidan bu kazada hayatını kaybetti.
FETÖ’nün olmadığı ihanet mi var?
Sabotaj şüphesindeki bir diğer iddia ise FETÖ’nün Isparta yapılanmasıyla ilgili hazırlanan iddianame. FETÖ’cü Muammer Görgeç’in cep telefonundaki yaklaşık beş dakika süren ses kaydına göre, Görgeç ile kimlikleri tespit edilemeyen iki kişinin Isparta’daki uçak kazasıyla ilgili konuştuğu iddia ediliyor. Şüpheliler’in Görgeç’e “Uçağı İsrailliler düşürdü. Ölen akademisyenler toryum üzerinde çalışıyordu. Çalışmalarda görev alan bir akademisyen uçakta yoktu. O akademisyeni bulup toryum bölgelerini tespit edelim” dediği öne sürülüyor. (1.10.2019/Milliyet ve CNN Türk)
Sabotaj iddialarının en önemli argümanı olarak gösterilen isimlerin başında kazada yaşamını yitiren ve toryum elementinden nükleer enerji elde etme bilgisine ulaştığı öne sürülen Prof. Dr. Engin Arık geliyor. Arık’ın Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak çalışan eşi Prof. Dr. Metin Arık, Milliyet’e, “WikiLeaks belgeleri yayımlanmaya başlayınca, sabotaj olduğuna kanaat getirdim. Wikileaks belgelerinde, kazanın yaşandığı günün akşamı, dönemin Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru’nun, Amerika Büyükelçisi’ni telefonla arayıp ABD ile olan işbirliğinin gizli tutulmasını istediği öne sürüldü. Mahkeme tutanaklarına giren bu iddiaya göre Ali Arıduru, ABD Büyükelçisi’nden, ABD’li uzmanların soruşturmaya yardım ettiğinin açıklamamasını istiyor” ifadelerini kullandı. (1.10.2019/Milliyet ve CNN Türk)
Birtakım kayıplar ve inanılmaz baskılara karşın, yürüdüğü yolda sonuca Bayraktarlar ulaşabildi. Dileğim, bu millet için gönlü çarpan her bir ferdin zafere ulaşmasıdır. Bunun için inanmak ve inancın ardında duran devlet veya iktidar olmasıdır.
Üretmek, bulmak yetmiyor. Sizin arkanızda duracak bir güce de ihtiyacınız var. Selçuk Bayraktar açıklamıştı; İHA/SİHA/TİHA projesinin başlangıcında üst düzey bir bürokrat “Oğlum siz akıllı zeki çocuklarsınız. Batı almış başını gitmiş, sizin diliniz de var. Bırakın bu işleri, onlarla bizim aramızda bağlantı kurun yeter” dediğini!
Batıya göre Türkler ve Müslümanlarda bilim, icat olmayacağı inancı sürüp gitmelidir. Biz onların verdiğiyle yetinmesini bilmeliyiz.
Bu zihin yapısıyla 1940’lı yıllarda Vecihi Hürkuş’lar, Nuri Demirağ’lar sınanmıştır. En ünlü olan isimleri biliyoruz, ya ünlü olmayan kaç büyük fikir toprağa gömüldü biliyor muyuz? Yakın tarihte ise işler farklı çözülüyordu! Adeta Türk milleti bu işlerden anlamaz anlayışını yıkan insanlar, yakın dönemde garip kazalar, suikastlar ve şüpheli olaylarla ortadan kaldırıldılar. Aselsan mühendislerinin şüpheli ölümleri ilk ciddi işaretlerdir.
Ardından Nükleer fizikçiler kervana katıldı. Uçak kaza esnasında World Focus Hava Yoları pilotları tarafından kumanda ediliyordu. Isparta Süleyman Demirel Üniversiesi’ndeki fizik konferansına katılmak üzere uçakta bulunan nükleer fizikçiler öldüler. Türkiye’nin enerji devi olmasını sağlayacak toryumdan nükleer enerji projesinin mimarları, Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Engin Arık, araştırma görevlisi Özgen Berkol Doğan, yüksek lisans öğrencisi Engin Abat ile Doğuş Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şenel Fatma Boydağ, Doç. Dr. İskender Hikmet ve araştırma görevlisi Mustafa Fidan bu kazada hayatını kaybetti.
FETÖ’nün olmadığı ihanet mi var?
Sabotaj şüphesindeki bir diğer iddia ise FETÖ’nün Isparta yapılanmasıyla ilgili hazırlanan iddianame. FETÖ’cü Muammer Görgeç’in cep telefonundaki yaklaşık beş dakika süren ses kaydına göre, Görgeç ile kimlikleri tespit edilemeyen iki kişinin Isparta’daki uçak kazasıyla ilgili konuştuğu iddia ediliyor. Şüpheliler’in Görgeç’e “Uçağı İsrailliler düşürdü. Ölen akademisyenler toryum üzerinde çalışıyordu. Çalışmalarda görev alan bir akademisyen uçakta yoktu. O akademisyeni bulup toryum bölgelerini tespit edelim” dediği öne sürülüyor. (1.10.2019/Milliyet ve CNN Türk)
Sabotaj iddialarının en önemli argümanı olarak gösterilen isimlerin başında kazada yaşamını yitiren ve toryum elementinden nükleer enerji elde etme bilgisine ulaştığı öne sürülen Prof. Dr. Engin Arık geliyor. Arık’ın Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü’nde öğretim görevlisi olarak çalışan eşi Prof. Dr. Metin Arık, Milliyet’e, “WikiLeaks belgeleri yayımlanmaya başlayınca, sabotaj olduğuna kanaat getirdim. Wikileaks belgelerinde, kazanın yaşandığı günün akşamı, dönemin Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru’nun, Amerika Büyükelçisi’ni telefonla arayıp ABD ile olan işbirliğinin gizli tutulmasını istediği öne sürüldü. Mahkeme tutanaklarına giren bu iddiaya göre Ali Arıduru, ABD Büyükelçisi’nden, ABD’li uzmanların soruşturmaya yardım ettiğinin açıklamamasını istiyor” ifadelerini kullandı. (1.10.2019/Milliyet ve CNN Türk)
Birtakım kayıplar ve inanılmaz baskılara karşın, yürüdüğü yolda sonuca Bayraktarlar ulaşabildi. Dileğim, bu millet için gönlü çarpan her bir ferdin zafere ulaşmasıdır. Bunun için inanmak ve inancın ardında duran devlet veya iktidar olmasıdır.
Üretmek, bulmak yetmiyor. Sizin arkanızda duracak bir güce de ihtiyacınız var. Selçuk Bayraktar açıklamıştı; İHA/SİHA/TİHA projesinin başlangıcında üst düzey bir bürokrat “Oğlum siz akıllı zeki çocuklarsınız. Batı almış başını gitmiş, sizin diliniz de var. Bırakın bu işleri, onlarla bizim aramızda bağlantı kurun yeter” dediğini!
Batıya göre Türkler ve Müslümanlarda bilim, icat olmayacağı inancı sürüp gitmelidir. Biz onların verdiğiyle yetinmesini bilmeliyiz.