Dünya Su Günü, her yıl 22 Mart'ta kutlanan bir Birleşmiş Milletler gözlem günüdür. Dünya Su Günü, su kaynaklarının önemine dikkat çekmek, suyun sürdürülebilir yönetimi ve su kaynaklarının korunması konularında farkındalık oluşturmak amacıyla dünya çapında çeşitli etkinliklerle düzenlenir.
Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Eski Dekanı Prof. Dr. Vahap Yağanoğlu 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla suyun önemini vurguladığı bir mesaj yayımladı.
Her damla suyun kıymetini bilecek nesiller için
22 Mart Dünya Su Günü'nde, yaşamın kaynağı olan suyun önemini bir kez daha hatırlatmak istediğini ifade eden Prof. Dr. Vahap Yağanoğlu, “Su, sadece insanlar için değil, tüm canlılar için hayati önem taşır. Temiz ve güvenli suya erişim, temel bir insan hakkıdır. Su, hayatın temel taşıdır ve hayatta kalmamız için vazgeçilmezdir. Ne yazık ki, dünyamızdaki su kaynakları giderek azalıyor ve suyun kıymetini bilmediğimiz zamanlar yaşıyoruz. Su, hemen hemen her şeyde kullanılır ve insanların sağlıklı bir yaşamı sürdürmesi için vazgeçilmez bir kaynaktır. Ancak dünya çapındaki su kaynakları giderek tükenmekte ve kirlenmektedir. Bu nedenle suyun sürdürülebilir kullanımı ve temiz suyun korunması büyük bir önem taşıyor” dedi.
“Hepimize görev düşüyor”
Günümüzde, kuraklık, kirlilik, su kıtlığı, nüfus artışı, iklim değişikliği ve su israfı gibi birçok sorunla karşı karşıya olduğumuzu vurgulayan Yağanoğlu, “Bu sorunların çözümü için hepimize görev düşmektedir. Su tasarrufu yaparak, su kaynaklarımızı korumak ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin sorumluluğudur. Bireysel olarak duş süresini kısaltmak, muslukları kapatmak ve damlayan muslukları tamir etmek gibi basit önlemlerle bile büyük fark yaratabiliriz. Ülkemizde kullanılan toplam suyun yaklaşık olarak %74'ü sulamada kullanılmaktadır. Kullanılan sulama yöntemleri içerisinde en fazla su kaybı, ülkemizde en çok uygulanan yüzey sulama yönteminde oluşmaktadır. Bu nedenle basınçlı sulama yöntemlerinin (damla, yağmurlama) kullanılmasına geçilmelidir. Böylelikle 2/3 oranında su tasarrufu sağlanmaktadır” ifadelerine yer verdi.
Yağanoğlu, Dünya Su Günü münasebetiyle yayımladığı mesajda, toplumsal olarak su kaynaklarının korunması için yatırımlar yapılması gerektiğini, suyun adil ve sürdürülebilir kullanımı için adımlar atılmasının altını çizdi.
Türkiye su stresi yaşayan bir ülke haline geldi
“Türkiye'de kişi başına düşen su miktarı, son yıllarda önemli ölçüde azalmış ve su stresi yaşanan bir ülke haline gelmiştir” diyen Yağanoğlu, “2023 yılı itibarıyla kişi başına düşen su miktarı yaklaşık 1.346 metreküptür. Bu değer, 1990'larda 4.000 metreküp civarındaydı. Türkiye'nin su zengini bir ülke olarak kabul edilmesi için kişi başına düşen su miktarının 1.700 metreküpten fazla olması gerekir” şeklinde konuştu.
Dünya Su Günü’nün, suyun değerini bir kez daha anlaşılmasına ve onu korumak için birlikte çalışmaya vesile olmasını dileyen eski dekan Yağanoğlu, son olarak; “Dünya Su Günü bize suyun değerini düşünmemiz için bir fırsat sunuyor. Suyun kıymetini bilmeli, su tasarrufu yapmalı ve suyun korunması için çaba göstermeliyiz. Temiz ve güvenli suya erişim, temel bir insan hakkıdır. Suyun sürdürülebilir kullanımı ve korunması için hepimize görev düşmektedir” dedi.
Melek Ahıskalı