
Koronavirüs ile mücadelede gelinen noktayı değerlendiren MNG Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Aydoğan Süer, tedbirlere özen gösterildiği anda sürecin kısa sürede atlatabileceğini söyledi. İş dünyasının beraber hareket etmesi gerektiğini belirten Süer, “Biz AVM yönetimleri olarak mağazasını salgın nedeniyle açmayan işletmelerden kira almayarak bu zorlu günleri atlatmaya destek olacağız” dedi.
Haber Merkezi
Türkiye’de alışveriş merkezleri ve perakende sektörünün etkin isimlerinden biri olan MNG Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Aydoğan Süer, “Ülkesel boyutta, mahalli yönetimler ve şirketler anlamında, sürece hızlı adapte olmak zorundayız. Biz AVM yönetimi olarak perakendecilerimizin, kiracılarımızın ayakta kalabilmesini, hiçbir çalışanımızın sağlığından ve işinden olmadan süreci atlatabilmesini hedefliyoruz. Bu da ekonomiye nakit girişi ile ilgili… Alınan tedbirler ile ilk 3 aylık dönemde çalışanların destekleneceğini görüyoruz. Aynı şekilde şirketlere de borç erteleme ve uygun koşullarda kredi imkânları tanındı. Hepimizi en çok duygulandıran hamle ise, hem iş dünyasının hem de Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde bireylerimizin “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” kampanyası çerçevesinde bir araya gelmeleridir. Büyük bir salgın ile mücadele ederken, Türk insanı benzersiz kültür değerlerini bir kez daha gözler önüne seriyor. Tedbiri elden bırakmadan hareket edersek, bu süreci daha az zararla atlatabileceğimiz ortada…” dedi.
MNG Yönetimi olarak bu süreçte yapılan çalışmaları anlatan Aydoğan Süer’in değerlendirmeleri şöyle;
Alışveriş merkezimizde hijyenik açıdan üst boyutta önlem almış olmamıza karşın bu bir aylık dönemde, Bakanlıkların genelgelerine harfiyen uyduk. Mağazalarımız kapalı ama alışveriş merkezimizi eczane gibi zorunlu harcamalar için 12.00-20.00 saatleri arasında açık tutmaktayız. Bilimsel altyapı ile temizlenen alışveriş merkezlerinin, salgının ciddiyetine uygun hareket ederek önemli bir görev üstlendiğini düşünmekteyim. Virüsün yayılmaması açısından çoğu marka, herhangi bir zorunluluk gelmeden önce mağazalarını kapattı. Bunları çok önemli detaylar olarak görüyorum. Bana göre, bizim Korona Virüsü’ne Çin, İtalya gibi sarsıcı örneklerden sonra yakalanmış olmamız bizi işin ciddiyetini görebilmek anlamında güçlendirdi.
Perakende Çalışanları Önemli Bir Görev Üstleniyor
Covid 19 salgını devam ederken en büyük görevi üstlenen sağlık çalışanlarımıza her birimiz teşekkür borçluyuz. Ben sağlık sektörüne ek olarak tüm tedarikçiler ile birlikte perakendenin de öneminin arttığına ve büyük bir sınav verdiğine inanıyorum. Ne mutlu ki, bugüne dek dünya ile eş zamanlı şekilde internetten satış, kargo ve dağıtım şirketleri anlamında iyi işleyen bir ağ kurmuşuz. Türkiye’de bunu sağlayan perakendenin gücüdür. AVM’ler ve perakende sektörü bugüne dek ülkemizin en güçlü lokomotiflerinden biri oldu. AVM’ler bugün kapalı olsa bile kozmetik markalarının, tekstil ve gıdanın Türkiye’de en çağdaş şekilde sunulmasının gerçek sebebidir. Çoğu Türkiye’ye alışveriş merkezleri sayesinde giren kozmetik ve hijyen odaklı markalar, (Watson’s, Gratis, Rossmann vs) bugün internet üzerinden pek çok kişinin kozmetik, temizlik ve hatta sağlıklı gıda siparişi verdiği adresler. Aynı şekilde hipermarketlerimiz, “İste Gelsin”, “Getir”, “Banabi” gibi (online market servis sektörü) anında teslimat uygulamalarında elemanların nerede olduğunu bile izleyebilme teknolojileri ile evden çıkmadığımız şu günlerde, önemli görevler üstlendiler. Tabii, ben bu vesile ile sahada görev yapan kargo, kurye elemanlarının da hijyen konusunda tedbiri üst düzeyde uygulamalarının önemine dikkat çekmek istiyorum.
Virüsün Ekonomideki Etkilerini, Tümüyle Öngörmek Zor
Alışveriş merkezleri ve perakende sektörü Türkiye ekonomisi ve istihdam açısından büyük önem taşıyor. Şu anda tüm dünyada ve ülkemizde en büyük öncelik vatandaşların sağlığını korumak… Cumhurbaşkanımızın açıkladığı Ekonomik İstikrar Kalkanı paketi bu süreçte çok önemli bir destek sağlayacaktır.
Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi ile açıklanan 100 milyar TL’lik desteğin mağduriyetleri giderme konusunda etkisi büyük olacaktır. İşverenler açısından, Muhtasar, KDV ve SGK primlerinin Nisan, Mayıs, Haziran aylarında 6 ay ertelenmesinin büyük bir rahatlama sağlayacağını düşünüyoruz. İşletmelerde çalışan kişilerin mağduriyetlerini gidermeye yardım edecek olan Kısa Çalışma Ödeneği de son derece faydalı…
Biliyoruz ki tüm çalışanların salgın nedeniyle evlerinde olduğu bir dönemde likidite anlamında sorunlar söz konusu. Bu anlamda kredi ödemeleri bulunan şirketler ve AVM yatırımcıları için kredi ödemelerini 3 ay erteleyebilmek ve finansman sağlarken kolaylıklar olması oldukça değerlidir. 23 Mart itibari ile çeşitli bankaların kredi taksitleri ve gereği halinde limitleri genişletme gibi ek açıklamalar yaparak daralma açısından ferahlık seçeneği sunduğunu görmekteyiz. Bunlar ekonomi açısından önemli. Biz AVM yönetimleri olarak mağazasını salgın nedeniyle açmayan işletmelerden kira almayarak bu zorlu günleri atlatmaya destek olacağız. Dileğimiz hiçbir mağazanın çalışanını işten çıkartmayacağı, kimsenin zor durumda kalmayacağı bir ortamda sektörümüzü ayakta tutmak.
Bugün gerek esnaflar, gerek AVM bünyesinde hizmet veren mağazalar, giderlerin finansmanını ve çalışanlarını işten çıkartmamanın yollarını düşünüyor. Hatta iş sahipleri ve çalışanlar için ekonomik sorunların virüs kadar büyük bir endişe kaynağı olduğunu gözlemliyoruz. Öncelik sağlık! Takip eden süreçte diğer konular devletimizin de sağladığı kolaylıklar ile toparlanacaktır. Özetle açıklanan paketi memnuniyet verici buluyoruz. Bizler de AVM yatırımcıları ve yönetimleri olarak, daha önce yaşanan kur krizlerinde olduğu gibi elimizden gelen tüm kolaylığı firmalarımıza sunacağız ve zorlukları beraberce aşacağız. Buna karşın bu kez krizin küresel olması, bizi daha önce benzerini görmediğimiz bir süreç ile karşı karşıya bırakıyor. Dolayısıyla bir bakıma yaşanacak hasarın büyüklüğünü, ekonominin adeta durduğu bu zamanın uzunluğu da belirleyecek.
AVM Yönetiminde, “Mücbir Sebep” ve “Kar Mahrumiyeti” Gündeme Geldi
Korona Salgını nedeni ile Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD), Türkiye çapında faaliyet gösteren 436 AVM’ye kapatmaları yönünde tavsiye kararı iletti. Duruma baktığımızda 200’ye yakın AVM, kapanma kararı alırken 45’i saat sınırlaması getirdi. Ve yaklaşık 40 AVM’de faaliyetlerine devam etme kararı aldı. Bu süreçte AVM yönetiminde en büyük sıkıntı belirsizlik. Hem markalar hem de AVM yönetimleri, kiraların nasıl halledileceğini ve merkezlerin ne kadar süre kapalı kalacağını netleştirmek istiyor. Kiracılar ile yönetimler arasında pek çok tartışmalı konu var. Kimi kiracılar, salgının başında mağaza kapatıp “Mücbir Sebep” göstermeyi seçti. Kimileri ise mağaza açamadığı için “Kar Mahrumiyeti” kavramını gündeme getirdi. Dolayısıyla alışveriş merkezleri açısından da kapatma kararı almak çeşitli sıkıntılar oluşturabilir. Bu süreç boyunca AVM yönetimleri, şeffaf ve destekleyici olmalı. Salgın gibi kriz dönemlerinde, bireyler şirketlerden, şirketler devletten destek bekliyor. Dünya basınında kimi ülkelerin bile zor duruma düştüklerini ve bu süreçte uluslararası birliklerden destek beklediklerini okuduk. Dolayısıyla bu tarz kriz zamanlarında kim daha güçlü ise zor durumda olanı desteklemeli. Bizim sektörümüzde bu daha çok AVM yönetimlerinin markalara uzlaşmacı davranmaları şeklinde hayata geçecektir.
Amaç, Herkesin İşini Koruyabilmesi
Sayın Cumhurbaşkanımız, 18 Mart’ta Ekonomik İstikrar Kalkanı tedbirlerini açıkladı ve “Her şeye hazırlıklı olmalıyız” dedi. Biz de AVM sektörü olarak aynı şekilde düşünüyoruz. Açıklanan önlemlere bakacak olursak, Merkez Bankası ekonomiyi rahatlatacak ve ihracatçının yaşadığı belirsizliğin üstesinden gelmesine çeşitli önlemler ile yardımcı olacak. Bu süreç boyunca özel sektör, kamu ve finans kurumlarının ortak çalışması gerekecek.
Bütün bu süreç boyunca en önemli konu işsizlik riski! Biz de Cumhurbaşkanımız gibi istihdam kaybı konusunda son derece hassasız. Bizim sektörümüz için alışverişin canlılığı önemli. Bu anlamda emeklinin bayram ikramiyesini Nisan başında alması bile gıda ağırlıklı kimi perakendecilerin yüzünü güldürebilir ama tekstil vs gibi sektörlerde normal zamandaki kazancı, yerine koyabilmemiz mümkün değil. Binlerce kişi çalıştırıyoruz. Bunların çoğu ilk kez perakende ile iş hayatına giren genç insanlar… Tedarikçilerimiz ve bünyemizdeki markalar ile birlikte Doğu’nun en büyük alışveriş merkezi olarak, önemli bir istihdam kapasitemiz var. Tüm dileğimiz, süreç boyunca çalışanlarımızın sayısını koruyabilmek ve güçlü yapımızı sürdürebilmek.
Haber Merkezi
Türkiye’de alışveriş merkezleri ve perakende sektörünün etkin isimlerinden biri olan MNG Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Aydoğan Süer, “Ülkesel boyutta, mahalli yönetimler ve şirketler anlamında, sürece hızlı adapte olmak zorundayız. Biz AVM yönetimi olarak perakendecilerimizin, kiracılarımızın ayakta kalabilmesini, hiçbir çalışanımızın sağlığından ve işinden olmadan süreci atlatabilmesini hedefliyoruz. Bu da ekonomiye nakit girişi ile ilgili… Alınan tedbirler ile ilk 3 aylık dönemde çalışanların destekleneceğini görüyoruz. Aynı şekilde şirketlere de borç erteleme ve uygun koşullarda kredi imkânları tanındı. Hepimizi en çok duygulandıran hamle ise, hem iş dünyasının hem de Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde bireylerimizin “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” kampanyası çerçevesinde bir araya gelmeleridir. Büyük bir salgın ile mücadele ederken, Türk insanı benzersiz kültür değerlerini bir kez daha gözler önüne seriyor. Tedbiri elden bırakmadan hareket edersek, bu süreci daha az zararla atlatabileceğimiz ortada…” dedi.
MNG Yönetimi olarak bu süreçte yapılan çalışmaları anlatan Aydoğan Süer’in değerlendirmeleri şöyle;
Alışveriş merkezimizde hijyenik açıdan üst boyutta önlem almış olmamıza karşın bu bir aylık dönemde, Bakanlıkların genelgelerine harfiyen uyduk. Mağazalarımız kapalı ama alışveriş merkezimizi eczane gibi zorunlu harcamalar için 12.00-20.00 saatleri arasında açık tutmaktayız. Bilimsel altyapı ile temizlenen alışveriş merkezlerinin, salgının ciddiyetine uygun hareket ederek önemli bir görev üstlendiğini düşünmekteyim. Virüsün yayılmaması açısından çoğu marka, herhangi bir zorunluluk gelmeden önce mağazalarını kapattı. Bunları çok önemli detaylar olarak görüyorum. Bana göre, bizim Korona Virüsü’ne Çin, İtalya gibi sarsıcı örneklerden sonra yakalanmış olmamız bizi işin ciddiyetini görebilmek anlamında güçlendirdi.
Perakende Çalışanları Önemli Bir Görev Üstleniyor
Covid 19 salgını devam ederken en büyük görevi üstlenen sağlık çalışanlarımıza her birimiz teşekkür borçluyuz. Ben sağlık sektörüne ek olarak tüm tedarikçiler ile birlikte perakendenin de öneminin arttığına ve büyük bir sınav verdiğine inanıyorum. Ne mutlu ki, bugüne dek dünya ile eş zamanlı şekilde internetten satış, kargo ve dağıtım şirketleri anlamında iyi işleyen bir ağ kurmuşuz. Türkiye’de bunu sağlayan perakendenin gücüdür. AVM’ler ve perakende sektörü bugüne dek ülkemizin en güçlü lokomotiflerinden biri oldu. AVM’ler bugün kapalı olsa bile kozmetik markalarının, tekstil ve gıdanın Türkiye’de en çağdaş şekilde sunulmasının gerçek sebebidir. Çoğu Türkiye’ye alışveriş merkezleri sayesinde giren kozmetik ve hijyen odaklı markalar, (Watson’s, Gratis, Rossmann vs) bugün internet üzerinden pek çok kişinin kozmetik, temizlik ve hatta sağlıklı gıda siparişi verdiği adresler. Aynı şekilde hipermarketlerimiz, “İste Gelsin”, “Getir”, “Banabi” gibi (online market servis sektörü) anında teslimat uygulamalarında elemanların nerede olduğunu bile izleyebilme teknolojileri ile evden çıkmadığımız şu günlerde, önemli görevler üstlendiler. Tabii, ben bu vesile ile sahada görev yapan kargo, kurye elemanlarının da hijyen konusunda tedbiri üst düzeyde uygulamalarının önemine dikkat çekmek istiyorum.
Virüsün Ekonomideki Etkilerini, Tümüyle Öngörmek Zor
Alışveriş merkezleri ve perakende sektörü Türkiye ekonomisi ve istihdam açısından büyük önem taşıyor. Şu anda tüm dünyada ve ülkemizde en büyük öncelik vatandaşların sağlığını korumak… Cumhurbaşkanımızın açıkladığı Ekonomik İstikrar Kalkanı paketi bu süreçte çok önemli bir destek sağlayacaktır.
Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi ile açıklanan 100 milyar TL’lik desteğin mağduriyetleri giderme konusunda etkisi büyük olacaktır. İşverenler açısından, Muhtasar, KDV ve SGK primlerinin Nisan, Mayıs, Haziran aylarında 6 ay ertelenmesinin büyük bir rahatlama sağlayacağını düşünüyoruz. İşletmelerde çalışan kişilerin mağduriyetlerini gidermeye yardım edecek olan Kısa Çalışma Ödeneği de son derece faydalı…
Biliyoruz ki tüm çalışanların salgın nedeniyle evlerinde olduğu bir dönemde likidite anlamında sorunlar söz konusu. Bu anlamda kredi ödemeleri bulunan şirketler ve AVM yatırımcıları için kredi ödemelerini 3 ay erteleyebilmek ve finansman sağlarken kolaylıklar olması oldukça değerlidir. 23 Mart itibari ile çeşitli bankaların kredi taksitleri ve gereği halinde limitleri genişletme gibi ek açıklamalar yaparak daralma açısından ferahlık seçeneği sunduğunu görmekteyiz. Bunlar ekonomi açısından önemli. Biz AVM yönetimleri olarak mağazasını salgın nedeniyle açmayan işletmelerden kira almayarak bu zorlu günleri atlatmaya destek olacağız. Dileğimiz hiçbir mağazanın çalışanını işten çıkartmayacağı, kimsenin zor durumda kalmayacağı bir ortamda sektörümüzü ayakta tutmak.
Bugün gerek esnaflar, gerek AVM bünyesinde hizmet veren mağazalar, giderlerin finansmanını ve çalışanlarını işten çıkartmamanın yollarını düşünüyor. Hatta iş sahipleri ve çalışanlar için ekonomik sorunların virüs kadar büyük bir endişe kaynağı olduğunu gözlemliyoruz. Öncelik sağlık! Takip eden süreçte diğer konular devletimizin de sağladığı kolaylıklar ile toparlanacaktır. Özetle açıklanan paketi memnuniyet verici buluyoruz. Bizler de AVM yatırımcıları ve yönetimleri olarak, daha önce yaşanan kur krizlerinde olduğu gibi elimizden gelen tüm kolaylığı firmalarımıza sunacağız ve zorlukları beraberce aşacağız. Buna karşın bu kez krizin küresel olması, bizi daha önce benzerini görmediğimiz bir süreç ile karşı karşıya bırakıyor. Dolayısıyla bir bakıma yaşanacak hasarın büyüklüğünü, ekonominin adeta durduğu bu zamanın uzunluğu da belirleyecek.
AVM Yönetiminde, “Mücbir Sebep” ve “Kar Mahrumiyeti” Gündeme Geldi
Korona Salgını nedeni ile Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD), Türkiye çapında faaliyet gösteren 436 AVM’ye kapatmaları yönünde tavsiye kararı iletti. Duruma baktığımızda 200’ye yakın AVM, kapanma kararı alırken 45’i saat sınırlaması getirdi. Ve yaklaşık 40 AVM’de faaliyetlerine devam etme kararı aldı. Bu süreçte AVM yönetiminde en büyük sıkıntı belirsizlik. Hem markalar hem de AVM yönetimleri, kiraların nasıl halledileceğini ve merkezlerin ne kadar süre kapalı kalacağını netleştirmek istiyor. Kiracılar ile yönetimler arasında pek çok tartışmalı konu var. Kimi kiracılar, salgının başında mağaza kapatıp “Mücbir Sebep” göstermeyi seçti. Kimileri ise mağaza açamadığı için “Kar Mahrumiyeti” kavramını gündeme getirdi. Dolayısıyla alışveriş merkezleri açısından da kapatma kararı almak çeşitli sıkıntılar oluşturabilir. Bu süreç boyunca AVM yönetimleri, şeffaf ve destekleyici olmalı. Salgın gibi kriz dönemlerinde, bireyler şirketlerden, şirketler devletten destek bekliyor. Dünya basınında kimi ülkelerin bile zor duruma düştüklerini ve bu süreçte uluslararası birliklerden destek beklediklerini okuduk. Dolayısıyla bu tarz kriz zamanlarında kim daha güçlü ise zor durumda olanı desteklemeli. Bizim sektörümüzde bu daha çok AVM yönetimlerinin markalara uzlaşmacı davranmaları şeklinde hayata geçecektir.
Amaç, Herkesin İşini Koruyabilmesi
Sayın Cumhurbaşkanımız, 18 Mart’ta Ekonomik İstikrar Kalkanı tedbirlerini açıkladı ve “Her şeye hazırlıklı olmalıyız” dedi. Biz de AVM sektörü olarak aynı şekilde düşünüyoruz. Açıklanan önlemlere bakacak olursak, Merkez Bankası ekonomiyi rahatlatacak ve ihracatçının yaşadığı belirsizliğin üstesinden gelmesine çeşitli önlemler ile yardımcı olacak. Bu süreç boyunca özel sektör, kamu ve finans kurumlarının ortak çalışması gerekecek.
Bütün bu süreç boyunca en önemli konu işsizlik riski! Biz de Cumhurbaşkanımız gibi istihdam kaybı konusunda son derece hassasız. Bizim sektörümüz için alışverişin canlılığı önemli. Bu anlamda emeklinin bayram ikramiyesini Nisan başında alması bile gıda ağırlıklı kimi perakendecilerin yüzünü güldürebilir ama tekstil vs gibi sektörlerde normal zamandaki kazancı, yerine koyabilmemiz mümkün değil. Binlerce kişi çalıştırıyoruz. Bunların çoğu ilk kez perakende ile iş hayatına giren genç insanlar… Tedarikçilerimiz ve bünyemizdeki markalar ile birlikte Doğu’nun en büyük alışveriş merkezi olarak, önemli bir istihdam kapasitemiz var. Tüm dileğimiz, süreç boyunca çalışanlarımızın sayısını koruyabilmek ve güçlü yapımızı sürdürebilmek.