İlber Ortaylı hoca 19. Yüzyıl için yazdığı kitabına “Osmanlı’nın En Uzun Yüzyılı” ismini koymuştu. 2012-2023 arası ise sanırım Türkiye Cumhuriyeti’nin en uzun yılları olacaktır. Yakın tarih yazılırken son yılların ne kadar uzun olduğu görülecektir.
Hikâyenin açık başlangıcı 2012 yılıdır. Başbakan Erdoğan, dershanelerin adeta sömürü çarkı kurduğunu, fakir insanların nesi var nesi yok dershanelere yatırdığını söyleyeceği tuttu. Kıyametin işaretleri mi yoksa başlangıcı mıydı karar vermek güç. Dershanelerden kasıt FETÖ’nün adeta altın yumurtlayan tavuklarıydı. Öyle ki FETÖ dershanelerine gitmeyince öğrencinin kazanma ihtimaline kuşkuyla bakılıyordu.
Özellikle yoksul ve dar gelirli, düşük ücretli kesimler boğazından kesip, çocuğunu bir baltaya sap olması için o günün ‘Cemaat Dershanelerine’ gönderiyorlardı. Yoksul kesimlerin boğazından kesip para akıttığı FETÖ’nün sınav sorularını cemaat üyelerine vererek yoksulları nasıl aptal yerine koyduğunu, benden olmayanın kazanmasına fırsat vermem dediğini Üniversite Sınav Sorularının çalınması sonrası anlamayanlarımız da anlamış oldu.
Türkiye’nin en uzun yılları başlamıştı!..
2013, 214 sürekli bir mücadeleye sahne oluyordu. Mücadelenin bir kısmı halka görünür olsa da önemli güç mücadelesi yaşanıyordu. Kasetler, kumpaslar ardı ardına sürüyordu. 2014 yerel seçimleri bütün kumpaslara rağmen Recep Tayyip Erdoğan’a Türk milletinin güveninin tam olduğunu gösteriyordu.
Bu mutlak bir zafer değildi şüphesiz!
Karşıda Türkiye’nin bütün kurumlarına sızmış, devleti ve devlet adamlarını kullanarak dünyanın büyük bölümüne kök salmış, trilyon doları aşan maddi kaynaklara ulaşmış bir yapı vardı karşıda.
Yalnızca bu kadar mı?
Hayır!
ABD patronluğunda Almanya gibi ülkelerin istihbarat ağlarına katkı sağlayan FETÖ, aslında bir istihbarat örgütüydü. Ancak taban onu İslam’ı dünyaya yaymaya çalışan masum bir cami imamı sanıyordu.
FETÖ, aslında 1960’lardan itibaren Pentagon ve CIA tarafından yapılandırılan GLADYO idi.
Aslında FETÖ GLADYO örgütünün benzerleri de vardı.
Irak’ı çökerten veya emperyalizmin paletlerine açan Keşnizani Tarikatı, Moon Tarikatı gibi çok sayıda yapı ABD’ye ve CIA’ya hizmet etmekteydi.
Yazının sonunda Türkiye’nin varlığına varlığını armağan eden Devlet Bahçeli’nin bir sözüne yer verelim; “Kahraman şehitlerimizin ve aziz ceddimizin emaneti olan milli varlığımıza operasyon çekenlerin, devletimizin çatısını uçurmak için gizli saklı plan yapanların bu cüretkarlıklarını burunlarından fitil fitil getireceğiz.”
Hikâyenin açık başlangıcı 2012 yılıdır. Başbakan Erdoğan, dershanelerin adeta sömürü çarkı kurduğunu, fakir insanların nesi var nesi yok dershanelere yatırdığını söyleyeceği tuttu. Kıyametin işaretleri mi yoksa başlangıcı mıydı karar vermek güç. Dershanelerden kasıt FETÖ’nün adeta altın yumurtlayan tavuklarıydı. Öyle ki FETÖ dershanelerine gitmeyince öğrencinin kazanma ihtimaline kuşkuyla bakılıyordu.
Özellikle yoksul ve dar gelirli, düşük ücretli kesimler boğazından kesip, çocuğunu bir baltaya sap olması için o günün ‘Cemaat Dershanelerine’ gönderiyorlardı. Yoksul kesimlerin boğazından kesip para akıttığı FETÖ’nün sınav sorularını cemaat üyelerine vererek yoksulları nasıl aptal yerine koyduğunu, benden olmayanın kazanmasına fırsat vermem dediğini Üniversite Sınav Sorularının çalınması sonrası anlamayanlarımız da anlamış oldu.
Türkiye’nin en uzun yılları başlamıştı!..
2013, 214 sürekli bir mücadeleye sahne oluyordu. Mücadelenin bir kısmı halka görünür olsa da önemli güç mücadelesi yaşanıyordu. Kasetler, kumpaslar ardı ardına sürüyordu. 2014 yerel seçimleri bütün kumpaslara rağmen Recep Tayyip Erdoğan’a Türk milletinin güveninin tam olduğunu gösteriyordu.
Bu mutlak bir zafer değildi şüphesiz!
Karşıda Türkiye’nin bütün kurumlarına sızmış, devleti ve devlet adamlarını kullanarak dünyanın büyük bölümüne kök salmış, trilyon doları aşan maddi kaynaklara ulaşmış bir yapı vardı karşıda.
Yalnızca bu kadar mı?
Hayır!
ABD patronluğunda Almanya gibi ülkelerin istihbarat ağlarına katkı sağlayan FETÖ, aslında bir istihbarat örgütüydü. Ancak taban onu İslam’ı dünyaya yaymaya çalışan masum bir cami imamı sanıyordu.
FETÖ, aslında 1960’lardan itibaren Pentagon ve CIA tarafından yapılandırılan GLADYO idi.
Aslında FETÖ GLADYO örgütünün benzerleri de vardı.
Irak’ı çökerten veya emperyalizmin paletlerine açan Keşnizani Tarikatı, Moon Tarikatı gibi çok sayıda yapı ABD’ye ve CIA’ya hizmet etmekteydi.
Yazının sonunda Türkiye’nin varlığına varlığını armağan eden Devlet Bahçeli’nin bir sözüne yer verelim; “Kahraman şehitlerimizin ve aziz ceddimizin emaneti olan milli varlığımıza operasyon çekenlerin, devletimizin çatısını uçurmak için gizli saklı plan yapanların bu cüretkarlıklarını burunlarından fitil fitil getireceğiz.”