Türkiye, bütün olumsuzlukları ve zorlukları aşan dış politika, askeri kuvvet ve dinamik bir ekonomiye sahip. Bölgede orta boy büyüklükte bir devlet. Ürettiği politik ve siyasi etkiyle küresel oyuncu. ABD, dünyanın hegemon gücü olarak kalmak istiyor. Son 20 yıllık gelişmeler ABD merkezli dünya egemenliğini imkansız kılıyor. Türkiye, mevcut şartlar içerisinde ne doğu, nede batı merkezli politika izlemiyor. Milli çıkarlarını önceleyen politikalar haliyle ABD’nin Ortadoğu, Kafkaslar ve Balkanlar’da etkisini kırıyor.
İşte bütün sıkıntının kaynağı burası. ABD, Türkiye’yi yola sokmak için ve aynı zamanda İsrail’in güvenliğini sağlayacak Garnizon PKK devleti kurmak amacında. Türkiye, Suriye ve Irak operasyonuyla bu hedefi yok ediyor. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın kısa bir süre önce paylaştığı bilgilere göre TSK 2014-2022 tarihleri arasında yaklaşık 38 bin PKK/PYD/YPG’li teröristi etkisizleştirdi.
MİT operasyonlarıyla sınır ötesinde 100 büyükbaş teröristi etkisizleştirdi. Bazılarını ise canlı paket yaparak Türkiye’ye getirdi.
Amerika, oldukça sıkıştı. Yunanistan’ı Türkiye üzerine sürmeye kalkıştı. Fakat Yunanistan’ın henüz hazır olmadığının farkında. Bu sebeple Türkiye’ye kızgın.
ABD iki ayrı yol izliyor.
İlki Türkiye’de muhalefeti destekleyerek iktidarı değiştirmek, ABD çıkarları öncelenen bir iktidar oluşturmak.
İkincisi ise Türkiye’nin Suriye ve Irak operasyonlarını durdurmak için plan kurmak. Türkiye’nin önde gelen analizcilerinden Abdullah Çiftçi, CNN Türk yayınında ilginç bir cümle kurdu. “Kimyasal silah kullandığı iftirasını ilk kim dillendirdiyse, yabancı istihbaratın içerideki adamı odur” dedi.
Şimdi gelişmeleri bu cümle üzerine değerlendirmekte fayda var!
Malum Türk Tabipler Birliği’ni ele geçirmiş PKK ve FETÖ örgütleri için vaz geçilmez isim Şebnem Korur Fincancı, PKK terör örgütünün ortaya attığı görüntüler üzerinden TSK’nın operasyonlarda kimyasal silah kullandığını iddia etti. Bu iddia için yabancı uzmanların inceleme yapması gerektiğini savundu.
CHP’li Sezgin Tanrıkulu, iddiaların araştırılması için Meclise önerge vereceğini, Canan Kaftancıoğlu ise Şebnem Korur Fincancı’nın öğrencisi olmaktan gurur duyduğunu anlatan tivit paylaştı.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun dilinden düşürmediği Selahattin Demirtaş ve HDP’li (sözde) milletvekilleri ise uluslararası kurumların inceleme yapmasını istediler.
Ömer Öcalan, “Bu kadar öfkelenip sağa sola saldırmanızın anlamı nedir? Kimyasal silah kullanmak insanlık suçudur. Maden yasaklı silahlar envanterinizde yok ve kabul etmiyorsunuz. İlgili uluslararası kurumlar biran önce inceleme yapsın.
Selahattin Demirtaş; 1- Sosyal medyada PKK’lilere karşı kimyasal silah kullanıldığına dair görüntüler olduğunu avukatlarım aktardılar. Durumun tespiti için bağımsız, uluslararası bir heyetin bölgeye giderek inceleme yapması gerekir. Bunun koşulları sağlanmalıdır.
Sezgin Tanrıkulu, “Kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin görüntüleri izledim. Kimyasal silah insanlığa karşı bir suçtur.Yarın itibariyle iddialara dayanak olan görüntülerin doğruluğu üzerine soru önergemi Meclis gündemine sunacağım.Bu iddialar karşısında açıklama yapılmamış olması ilginç”
Türkiye’ye kurulmak istenen tuzağa milletin elbette cevabı olacaktır!
Sandıkta..
İşte bütün sıkıntının kaynağı burası. ABD, Türkiye’yi yola sokmak için ve aynı zamanda İsrail’in güvenliğini sağlayacak Garnizon PKK devleti kurmak amacında. Türkiye, Suriye ve Irak operasyonuyla bu hedefi yok ediyor. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın kısa bir süre önce paylaştığı bilgilere göre TSK 2014-2022 tarihleri arasında yaklaşık 38 bin PKK/PYD/YPG’li teröristi etkisizleştirdi.
MİT operasyonlarıyla sınır ötesinde 100 büyükbaş teröristi etkisizleştirdi. Bazılarını ise canlı paket yaparak Türkiye’ye getirdi.
Amerika, oldukça sıkıştı. Yunanistan’ı Türkiye üzerine sürmeye kalkıştı. Fakat Yunanistan’ın henüz hazır olmadığının farkında. Bu sebeple Türkiye’ye kızgın.
ABD iki ayrı yol izliyor.
İlki Türkiye’de muhalefeti destekleyerek iktidarı değiştirmek, ABD çıkarları öncelenen bir iktidar oluşturmak.
İkincisi ise Türkiye’nin Suriye ve Irak operasyonlarını durdurmak için plan kurmak. Türkiye’nin önde gelen analizcilerinden Abdullah Çiftçi, CNN Türk yayınında ilginç bir cümle kurdu. “Kimyasal silah kullandığı iftirasını ilk kim dillendirdiyse, yabancı istihbaratın içerideki adamı odur” dedi.
Şimdi gelişmeleri bu cümle üzerine değerlendirmekte fayda var!
Malum Türk Tabipler Birliği’ni ele geçirmiş PKK ve FETÖ örgütleri için vaz geçilmez isim Şebnem Korur Fincancı, PKK terör örgütünün ortaya attığı görüntüler üzerinden TSK’nın operasyonlarda kimyasal silah kullandığını iddia etti. Bu iddia için yabancı uzmanların inceleme yapması gerektiğini savundu.
CHP’li Sezgin Tanrıkulu, iddiaların araştırılması için Meclise önerge vereceğini, Canan Kaftancıoğlu ise Şebnem Korur Fincancı’nın öğrencisi olmaktan gurur duyduğunu anlatan tivit paylaştı.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun dilinden düşürmediği Selahattin Demirtaş ve HDP’li (sözde) milletvekilleri ise uluslararası kurumların inceleme yapmasını istediler.
Ömer Öcalan, “Bu kadar öfkelenip sağa sola saldırmanızın anlamı nedir? Kimyasal silah kullanmak insanlık suçudur. Maden yasaklı silahlar envanterinizde yok ve kabul etmiyorsunuz. İlgili uluslararası kurumlar biran önce inceleme yapsın.
Selahattin Demirtaş; 1- Sosyal medyada PKK’lilere karşı kimyasal silah kullanıldığına dair görüntüler olduğunu avukatlarım aktardılar. Durumun tespiti için bağımsız, uluslararası bir heyetin bölgeye giderek inceleme yapması gerekir. Bunun koşulları sağlanmalıdır.
Sezgin Tanrıkulu, “Kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin görüntüleri izledim. Kimyasal silah insanlığa karşı bir suçtur.Yarın itibariyle iddialara dayanak olan görüntülerin doğruluğu üzerine soru önergemi Meclis gündemine sunacağım.Bu iddialar karşısında açıklama yapılmamış olması ilginç”
Türkiye’ye kurulmak istenen tuzağa milletin elbette cevabı olacaktır!
Sandıkta..
