
Geçen yıl sosyal medya hesaplarımdan sokak dilinde adı "met" olan Metamfetamin'i kullananların sayısının tahmin edilenden çok fazla olduğunu yazmış, bağımlıların ekmeğe ulaşır gibi rahatça temin ettiğini belirtmiştim.
Kahve ortamlarında, çarşıda, pazarda, mahallede, sokakta kulağımıza gelen iddialar ve duyumlar pek çok ailede ki çocukların, gençlerin hatta yaşı ilerlemiş kişilerin dahi kimyasal ve sentetik uyuşturucularla zombileştiği ve günlerce yemeden, uyumadan halüsinasyon görerek yaşadıkları yönündedir.
Metamfetamin'i kullananların bağımlılığı aşırı derecede kalıcı olduğu, bir kaç kez içenin bir daha bırakamadığı ve günde bir kez değil defalarca kullanıldığı iddia ediliyor.
Tabi ki gümrüklerde, sınırlardaki operasyonları, torbacılara düzenlenen baskınları, İçişleri Bakanlığı'nın yoğun çalışmalarını gözlemliyor ve takip ediyoruz. Ancak bu illete ulaşım kolay olduğundan baskınların yetersiz kaldığı gözardı edilmemelidir.
Benim serzenişte bulunduğum tarihin ardından bir yıldan fazla zaman geçmesine rağmen madde bağımlılığı özellikle metamfetamin şu anda ülkenin kanayan yarası ve kullanım hala çok yaygın. Önlem ve tedbirler sıklaştırılmadığı taktirde yarın çok geç olabilir.
Önlem ve tedbirler noktasında vatandaşlara mühim görevler düşüyor. Satıcıları bilen, duyan varsa kahve köşeleri yerine (!) kolluk kuvvetlerine bildirerek, torbacı denen zehir tacirlerine yapılacak operasyonlara yardımcı olabilir, pek çok canın hayatta kalmasına, ailelerin acısına son verebilirsiniz.
Yine alkollü içeceklerin fiyatları düşürülmelidir. Alkollü içeceklerin veya tütün mamullerinin fiyatını artırmakla kullanıcılar azalmıyor. Aksine fiyatı daha uygun olan sentetik ve kimyasal uyuşturuculara veya kaçak sigaraya yönelim artıyor! Kaçak sigaranın bu kadar yaygın olduğu, hepimizin çevresinde ki pek çok kişinin kullandığı biliniyorken, sigaraya zam yapmakla tüketimin azalacağını düşünen yöneticilerin bilmemesi düşündürücüdür!
Kanalizasyonda atık su analizi Erzurum'da da yapılarak, kullanımın ne derece yoğun ve hangi bölgelerde yaygın olduğu tespit edilmelidir.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun uyuşturucu kullananlar için zorunlu tedavi çalışmasına, Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dadaşkent Ek Binası tedavi merkezine dönüştürülerek katkı sağlanmalıdır.
Son olarak dünyanın en önemli sorunu haline gelen uyuşturucu ile mücadele eden derneklere uyuşturucuyu bıraktırma noktasında önemli görevler düşüyor. Faaliyetlerini ne şeklide yürüttükleri, kaç bağımlıya ulaştıkları, konu ile alakalı gelecekte ne tür planlar yapacakları hakkında kamuoyu bilgilendirilmelidir. Gerekirse İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Yeşilay ile ortak çalışmalar yürütülmelidir.
Hakaret Davaları Gelir Kapısı Olmuş!
Anlatacağım şikayetleri uzun zamandır alıyordum. Son günlerde icralık olanların sayısında hayli artış gözlemlediğim için konunun sosyal medyadan veya bir yorumdan çok öte olduğunu yazma gereği duydum.
Sosyal medya hesapları üzerinden ünlü veya ünsüz kişilerin beğenmediğiniz paylaşımlarına yaptığınız hakaret içerikli yorumlar, ileride başınıza çok büyük sıkıntılar açabilir. Yorumu yaptığınızda önce ekran görüntüsü alınıyor, sonra hakaret davası açılıyor. Üç ay içerisinde karakola ifade vermeye gideceksiniz diye tebligat geliyor. İfadeden sonra ki aylar içerisinde ise yine bir tebligatla icralık olduğunuzu öğreniyorsunuz.
Bazı hukuk büroları sosyal medya takipçisi fazla olan kullanıcılara ulaşarak vekalet alıyorlar ve kendi komisyonunu belirleyerek hakaret edilene her ay yüklü miktarda para kazandırıyorlar. Yanlış duymadınız, yaptıkları tek iş, kullanıcıya yapılan hakaretleri tespit etmek, sonrasında dava açmak!
Bahsettiğim sektörde öyle bir rant oluşmuş ki hakaret yemek için takipçilerinin damarına basan paylaşım yapanlar var. Sonrasında her ay 300 bin, 500 bin para kazanıyorlar. Hakaret ederek iyi bir şey yaptığını sanan saf taşralı da maaşına haciz konulduğunda sorunun ciddiyetini anlıyor.
Ünlü bir gazeteciye hakaret içerikli yorum yapıp da para cezası alan bir kişi hafta içi beni aradı. Mahkemenin verdiği 1700 lira para cezasının icra masrafları ile 7 bin 400 liraya çıktığını, ücreti ödeyecek maddi yeterliliğe sahip olmadığını ve maaşına haciz konulacağını belirtti. Tabi bana ulaşan pek çok kişi aynı şekilde hakaretten dolayı icralık olduğunu ve "icra masrafları için ne yapabilirim," sorusunu yönettiler.
Hakaret davalarında icraya verilen kişinin ödeme emrine itiraz süresi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gündür. Yedi gün içinde ki tüm itirazlar kabul edilir. Yedi gün içinde itiraz edilmeyen icraların tahsili maaş kesintisi, mal varlığına el koyma gibi farklı yöntemlerle yapılabilir. Yedi gün itiraz süresini geçiren borçlu ise “İcra Mahkemesi'ne” geçerli sebep sunarak itiraz edebilir. Ancak bu itiraz, icrayı durdurmadığı gibi itirazın kabulü de mahkemenin kararına bağlıdır.
Sonuç olarak sosyal medya üzerinden paylaşımlarını beğenmediğiniz kişilere hakaretvari yorum veya mesaj atarak kendinizi borçlu duruma düşürmeyin. Sonunda kazanan taraf, hakaret ettiğiniz kişi oluyor.
Kahve ortamlarında, çarşıda, pazarda, mahallede, sokakta kulağımıza gelen iddialar ve duyumlar pek çok ailede ki çocukların, gençlerin hatta yaşı ilerlemiş kişilerin dahi kimyasal ve sentetik uyuşturucularla zombileştiği ve günlerce yemeden, uyumadan halüsinasyon görerek yaşadıkları yönündedir.
Metamfetamin'i kullananların bağımlılığı aşırı derecede kalıcı olduğu, bir kaç kez içenin bir daha bırakamadığı ve günde bir kez değil defalarca kullanıldığı iddia ediliyor.
Tabi ki gümrüklerde, sınırlardaki operasyonları, torbacılara düzenlenen baskınları, İçişleri Bakanlığı'nın yoğun çalışmalarını gözlemliyor ve takip ediyoruz. Ancak bu illete ulaşım kolay olduğundan baskınların yetersiz kaldığı gözardı edilmemelidir.
Benim serzenişte bulunduğum tarihin ardından bir yıldan fazla zaman geçmesine rağmen madde bağımlılığı özellikle metamfetamin şu anda ülkenin kanayan yarası ve kullanım hala çok yaygın. Önlem ve tedbirler sıklaştırılmadığı taktirde yarın çok geç olabilir.
Önlem ve tedbirler noktasında vatandaşlara mühim görevler düşüyor. Satıcıları bilen, duyan varsa kahve köşeleri yerine (!) kolluk kuvvetlerine bildirerek, torbacı denen zehir tacirlerine yapılacak operasyonlara yardımcı olabilir, pek çok canın hayatta kalmasına, ailelerin acısına son verebilirsiniz.
Yine alkollü içeceklerin fiyatları düşürülmelidir. Alkollü içeceklerin veya tütün mamullerinin fiyatını artırmakla kullanıcılar azalmıyor. Aksine fiyatı daha uygun olan sentetik ve kimyasal uyuşturuculara veya kaçak sigaraya yönelim artıyor! Kaçak sigaranın bu kadar yaygın olduğu, hepimizin çevresinde ki pek çok kişinin kullandığı biliniyorken, sigaraya zam yapmakla tüketimin azalacağını düşünen yöneticilerin bilmemesi düşündürücüdür!
Kanalizasyonda atık su analizi Erzurum'da da yapılarak, kullanımın ne derece yoğun ve hangi bölgelerde yaygın olduğu tespit edilmelidir.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun uyuşturucu kullananlar için zorunlu tedavi çalışmasına, Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dadaşkent Ek Binası tedavi merkezine dönüştürülerek katkı sağlanmalıdır.
Son olarak dünyanın en önemli sorunu haline gelen uyuşturucu ile mücadele eden derneklere uyuşturucuyu bıraktırma noktasında önemli görevler düşüyor. Faaliyetlerini ne şeklide yürüttükleri, kaç bağımlıya ulaştıkları, konu ile alakalı gelecekte ne tür planlar yapacakları hakkında kamuoyu bilgilendirilmelidir. Gerekirse İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Yeşilay ile ortak çalışmalar yürütülmelidir.
Hakaret Davaları Gelir Kapısı Olmuş!
Anlatacağım şikayetleri uzun zamandır alıyordum. Son günlerde icralık olanların sayısında hayli artış gözlemlediğim için konunun sosyal medyadan veya bir yorumdan çok öte olduğunu yazma gereği duydum.
Sosyal medya hesapları üzerinden ünlü veya ünsüz kişilerin beğenmediğiniz paylaşımlarına yaptığınız hakaret içerikli yorumlar, ileride başınıza çok büyük sıkıntılar açabilir. Yorumu yaptığınızda önce ekran görüntüsü alınıyor, sonra hakaret davası açılıyor. Üç ay içerisinde karakola ifade vermeye gideceksiniz diye tebligat geliyor. İfadeden sonra ki aylar içerisinde ise yine bir tebligatla icralık olduğunuzu öğreniyorsunuz.
Bazı hukuk büroları sosyal medya takipçisi fazla olan kullanıcılara ulaşarak vekalet alıyorlar ve kendi komisyonunu belirleyerek hakaret edilene her ay yüklü miktarda para kazandırıyorlar. Yanlış duymadınız, yaptıkları tek iş, kullanıcıya yapılan hakaretleri tespit etmek, sonrasında dava açmak!
Bahsettiğim sektörde öyle bir rant oluşmuş ki hakaret yemek için takipçilerinin damarına basan paylaşım yapanlar var. Sonrasında her ay 300 bin, 500 bin para kazanıyorlar. Hakaret ederek iyi bir şey yaptığını sanan saf taşralı da maaşına haciz konulduğunda sorunun ciddiyetini anlıyor.
Ünlü bir gazeteciye hakaret içerikli yorum yapıp da para cezası alan bir kişi hafta içi beni aradı. Mahkemenin verdiği 1700 lira para cezasının icra masrafları ile 7 bin 400 liraya çıktığını, ücreti ödeyecek maddi yeterliliğe sahip olmadığını ve maaşına haciz konulacağını belirtti. Tabi bana ulaşan pek çok kişi aynı şekilde hakaretten dolayı icralık olduğunu ve "icra masrafları için ne yapabilirim," sorusunu yönettiler.
Hakaret davalarında icraya verilen kişinin ödeme emrine itiraz süresi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gündür. Yedi gün içinde ki tüm itirazlar kabul edilir. Yedi gün içinde itiraz edilmeyen icraların tahsili maaş kesintisi, mal varlığına el koyma gibi farklı yöntemlerle yapılabilir. Yedi gün itiraz süresini geçiren borçlu ise “İcra Mahkemesi'ne” geçerli sebep sunarak itiraz edebilir. Ancak bu itiraz, icrayı durdurmadığı gibi itirazın kabulü de mahkemenin kararına bağlıdır.
Sonuç olarak sosyal medya üzerinden paylaşımlarını beğenmediğiniz kişilere hakaretvari yorum veya mesaj atarak kendinizi borçlu duruma düşürmeyin. Sonunda kazanan taraf, hakaret ettiğiniz kişi oluyor.