
Ey insan! Mahkeme-i Kübra’da aleyhine karar çıkmasını istemiyorsan hayatına dikkat etmelisin. Hakem ismi sende de tecelli etmiştir; Mahkeme-i Kübra’da yargılanmadan önce kendini yargılamalı, kendi kendinin hakemi olmalısın!
el Hakem Rabbimizin yüce isimlerindendir. Bir sıfat olarak Hakem ismi, varlığa hakim olan ve varlığa hükmeden manasındadır. Allahü Teâlâ hakimdir, hükmeder; her varlığın hakkını hukukunu, günahını sevabını hükmüyle değerlendirir. Doğru ile yanlışı O ayırır, ahrette Mahkeme-i Kübra kurup herkesi O yargılar ve herkese hakkını O verir.
Kuran’da Hakem ismi şu iki ayette geçmektedir:
“Allah size Kitab’ı açık açık indirmişken O’ndan başka bir hakem mi isteyeyim? “ (Enam 114) “… Allah aranızda hükmedinceye kadar bekleyin. O hakimlerin en iyisidir.” (Araf 87)
Allah (cc) her şeye şahittir; şahit olmasa hakem olamazdı. O görür, işitir, bilir ve kudret sahibidir; bu yüzden hakemliği mutlaktır. Hakem sıfatı insanlarda da vardır; ancak insanlarda göreceli olan bu sıfat Rabbimizde tam ve kamil manada tahakkuk etmiştir. Mutlak anlamda hüküm sahibi sadece Allah’tır. O, öyle bir hakemdir ki, zerre miktar sevap zerre miktar günah, herkesi ameliyle eksizsiz yargılar ve haklarını verir.
Ey insan! Mahkeme-i Kübra’da aleyhine karar çıkmasını istemiyorsan hayatına dikkat etmelisin. Hakem ismi sende de tecelli etmiştir; Mahkeme-i Kübra’da yargılanmadan önce kendini yargılamalı, kendi kendinin hakemi olmalısın. Aleyhine de olsa doğruluktan ayrılmamalı, kendini yargılarken hak ile hüküm vermeye çalışmalısın. Yatmadan önce günün muhasebesini yapmalı, amellerine ve muamelatına bakmalısın; başkasının hakkına tecavüz ettin mi, Allah’ın emrettiği ibadetleri bi hakkın yerine getirdin mi? Mesela beş vakit namazını, kurallarına uyarak, huşu içinde kıldın mı? Beş duyunda gün boyu neler cereyan etti; bunlardan hangileri senin aleyhine hangileri senin lehinedir? Vicdanını rahatsız eden yahut içine huzur veren olaylar hangileridir? Eğer her gün bu muhasebeyi yapma alışkanlığı edinirsen Rabbine karşı farkındalığının artacağını bilmelisin. İç kontrolü, eylem kontrolünü temin edecek ve bu da sana daha adil bir hayat yaşama imkânını kazandıracaktır.
Not: Hakem ismini 668 defa “Ya Hakem” diye zikreden kimse “Allahümme inni es-elüke en takdi haceti” diye dua ederse istediğini elde edebilir; yahut gece yarısı 68 defa okumaya devam eden, gizli sırlara ve hikmete mazhar olur; ya da haklı olduğu bir davayı kazanmak isteyen kimse, üç gün riyazetle oruç tutup sabaha karşı (4624) kere “Ya Hakem” diye zikrederse ve sonunda secdeye kapanıp istek ve ihtiyaçlarını dua ile Allah’a iletirse duası kabul olur ve davasını kazanır, denilmiştir. Bir başka kaynakta ise şu öneride bulunulmuştur: Bir kimse gece yarısı abdestli olarak, 100 defa El-Hakem ism-i şerifini “Ya Hakem Celle Celalühü” diyerek okursa ilahi sırlarla dolar; kim, gece yarısı uzun bir müddet abdestli olarak El-Hakem ism-i şerifini “Ya Hakem Celle Celalühü” diyerek okursa, sahih ve sağlam bir itikada sahip olur.
Rabbimizi taklide, halimizi tahkike mecburuz. Ki, insan mertebesine yüksele bilelim!
el Hakem Rabbimizin yüce isimlerindendir. Bir sıfat olarak Hakem ismi, varlığa hakim olan ve varlığa hükmeden manasındadır. Allahü Teâlâ hakimdir, hükmeder; her varlığın hakkını hukukunu, günahını sevabını hükmüyle değerlendirir. Doğru ile yanlışı O ayırır, ahrette Mahkeme-i Kübra kurup herkesi O yargılar ve herkese hakkını O verir.
Kuran’da Hakem ismi şu iki ayette geçmektedir:
“Allah size Kitab’ı açık açık indirmişken O’ndan başka bir hakem mi isteyeyim? “ (Enam 114) “… Allah aranızda hükmedinceye kadar bekleyin. O hakimlerin en iyisidir.” (Araf 87)
Allah (cc) her şeye şahittir; şahit olmasa hakem olamazdı. O görür, işitir, bilir ve kudret sahibidir; bu yüzden hakemliği mutlaktır. Hakem sıfatı insanlarda da vardır; ancak insanlarda göreceli olan bu sıfat Rabbimizde tam ve kamil manada tahakkuk etmiştir. Mutlak anlamda hüküm sahibi sadece Allah’tır. O, öyle bir hakemdir ki, zerre miktar sevap zerre miktar günah, herkesi ameliyle eksizsiz yargılar ve haklarını verir.
Ey insan! Mahkeme-i Kübra’da aleyhine karar çıkmasını istemiyorsan hayatına dikkat etmelisin. Hakem ismi sende de tecelli etmiştir; Mahkeme-i Kübra’da yargılanmadan önce kendini yargılamalı, kendi kendinin hakemi olmalısın. Aleyhine de olsa doğruluktan ayrılmamalı, kendini yargılarken hak ile hüküm vermeye çalışmalısın. Yatmadan önce günün muhasebesini yapmalı, amellerine ve muamelatına bakmalısın; başkasının hakkına tecavüz ettin mi, Allah’ın emrettiği ibadetleri bi hakkın yerine getirdin mi? Mesela beş vakit namazını, kurallarına uyarak, huşu içinde kıldın mı? Beş duyunda gün boyu neler cereyan etti; bunlardan hangileri senin aleyhine hangileri senin lehinedir? Vicdanını rahatsız eden yahut içine huzur veren olaylar hangileridir? Eğer her gün bu muhasebeyi yapma alışkanlığı edinirsen Rabbine karşı farkındalığının artacağını bilmelisin. İç kontrolü, eylem kontrolünü temin edecek ve bu da sana daha adil bir hayat yaşama imkânını kazandıracaktır.
Not: Hakem ismini 668 defa “Ya Hakem” diye zikreden kimse “Allahümme inni es-elüke en takdi haceti” diye dua ederse istediğini elde edebilir; yahut gece yarısı 68 defa okumaya devam eden, gizli sırlara ve hikmete mazhar olur; ya da haklı olduğu bir davayı kazanmak isteyen kimse, üç gün riyazetle oruç tutup sabaha karşı (4624) kere “Ya Hakem” diye zikrederse ve sonunda secdeye kapanıp istek ve ihtiyaçlarını dua ile Allah’a iletirse duası kabul olur ve davasını kazanır, denilmiştir. Bir başka kaynakta ise şu öneride bulunulmuştur: Bir kimse gece yarısı abdestli olarak, 100 defa El-Hakem ism-i şerifini “Ya Hakem Celle Celalühü” diyerek okursa ilahi sırlarla dolar; kim, gece yarısı uzun bir müddet abdestli olarak El-Hakem ism-i şerifini “Ya Hakem Celle Celalühü” diyerek okursa, sahih ve sağlam bir itikada sahip olur.
Rabbimizi taklide, halimizi tahkike mecburuz. Ki, insan mertebesine yüksele bilelim!