
Olay ‘Yazık’ demekle geçiştirilecek, unutulacak bir şey değil…
Sorumlular bulunmalı ve hesap vermeliler !..
*
Düşünebiliyor musunuz istihdama katkı vermek, işsizliği biraz olsun azaltmak ve ekonomiyi canlandırmak için Organize Sanayide, tam kapasiteyle hizmet verdiğinde en az 4 bin kişinin istihdam edileceği; Türkiye’nin önde gelen tanınmış markalarına hizmet sunan fabrikalar yapıyor ve adına Tekstilkent diyerek geleceğinizi inşa ediyorsunuz.
Aslında deneme üretimi safhasında işler bayağı iyi gidiyordu.
Birçok insan istihdam edilmiş ve üretim de başlamıştı…
Erzurum Ekonomisi adına ümit veren gelişmeler yaşanıyordu.
Ne olduysa oldu, Atlama Kulelerinin pistinin kayması gibi binalar hareket etmeye ve derin çatlaklar oluşmağa başladı.
Tam bir imaj kaybı…
Hemen müdahale edildi, güçlendirme yapıldı ve fore kazıklar çakıldı.
Ancak, gördüğümüz kadarıyla kaymalar devam ediyor...
*
Tekstilkent’in de yer aldığı 2.Organize Sanayi bölgesinde Tekstilkent’e ait dört bina bulunuyor. Binaların ilkinde kayma yok, deneme üretimine de devam ediliyor. Ancak sıranın en sonunda bulunan bina hasarlı ve içine girmek tehlikeli... Onun hemen yanındaki bina güçlendirilmesine karşın, son iki günde çatısında bombelenme oluşmuş...
Müteahhit firmanın ihmali gözükmüyor; kaymalar olunca binaları fore kazıkla ve çevresini koca kayalarla güçlendirmişler. Ancak binaların hemen altındaki fabrika binasına ve yandaki temellere yük bindiği gerekçesi ile kaymalar oluşmuş ve mahkemeye baş vurulmuş...
Zannediyorum zamanında zemin etüdü iyi yapılmamış...
Valilik İstanbul’dan getirttiği bir firmaya yeniden kapsamlı bir şekilde zemin etüdünü yeniden yaptırıyor.
Bu arada uydu görüntülerine göre heyelan günde 1-2 cm şeklinde devam ediyor...
*
2. Organize Sanayi bölgesinde; 4 Tekstil Fabrikası, bir Bal ve Yan ürünlerini üreten fabrika, bir kapı pencere ‘PEN’ üretimi yapan tesis, bir Mandra , OSB Bilim Teknik Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve henüz temelleri atılmış bir tesis bulunuyor...
Güçlendirme çalışmalarına karşın Tekstilkent’e ait dört fabrikanın ikisinde hasar gözüküyor.
Fabrikaların hemen altındaki, Bal ve Yan ürünleri üreten fabrika oturulamaz durumda... Bir kısım pahalı makinaları tesiste tutulu kalmış...
Bal fabrikasının yanında bulunan ve temelleri atılı tesisisin temelleri yamulmuş,...
Hemen önünden geçen yollar yer yer patlamış...
Bal fabrikasının hemen karşısında bulunan ‘PEN’ tesisi oturulamaz durumda.
Daha aşağıda bulunan Okulun en başındaki bloku bir-iki metre batmış ve kaymış...
Tekstilkentin 4 binasından ilk yapılanının muhtemelen zemini sağlam ki hasar oluşmamış ve deneme üretimi devam ediyor.
Diğer tesisler; Bal Üretim Tesisi, PEN Tesisi, Mandra ve Okul tamamen boşaltılmış...
*
Bütün bunlar gezip, gördüklerimiz...
2.OSB’de tam bir toprak hareketi ve facia yaşanıyor...
Yazımızın başında ‘Hesap sorulmalı’ demiştik...
Sorumlulardan hesap sormak sorunu çözmüyor, çare sorunun üzerine gitmek ve çözüm aramak...
Erzurum’da geçmiş zamanlarda çeşitli üretim tesisleri kuruldu, ancak çoğunu hatırlamıyoruz bile...
Diliyoruz ki bu da onlar gibi olmasın !..
Yoksa örnek göstereceğimiz tesis bulamaz ve ‘Yazık’ demekle yetiniriz....
Sorumlular bulunmalı ve hesap vermeliler !..
*
Düşünebiliyor musunuz istihdama katkı vermek, işsizliği biraz olsun azaltmak ve ekonomiyi canlandırmak için Organize Sanayide, tam kapasiteyle hizmet verdiğinde en az 4 bin kişinin istihdam edileceği; Türkiye’nin önde gelen tanınmış markalarına hizmet sunan fabrikalar yapıyor ve adına Tekstilkent diyerek geleceğinizi inşa ediyorsunuz.
Aslında deneme üretimi safhasında işler bayağı iyi gidiyordu.
Birçok insan istihdam edilmiş ve üretim de başlamıştı…
Erzurum Ekonomisi adına ümit veren gelişmeler yaşanıyordu.
Ne olduysa oldu, Atlama Kulelerinin pistinin kayması gibi binalar hareket etmeye ve derin çatlaklar oluşmağa başladı.
Tam bir imaj kaybı…
Hemen müdahale edildi, güçlendirme yapıldı ve fore kazıklar çakıldı.
Ancak, gördüğümüz kadarıyla kaymalar devam ediyor...
*
Tekstilkent’in de yer aldığı 2.Organize Sanayi bölgesinde Tekstilkent’e ait dört bina bulunuyor. Binaların ilkinde kayma yok, deneme üretimine de devam ediliyor. Ancak sıranın en sonunda bulunan bina hasarlı ve içine girmek tehlikeli... Onun hemen yanındaki bina güçlendirilmesine karşın, son iki günde çatısında bombelenme oluşmuş...
Müteahhit firmanın ihmali gözükmüyor; kaymalar olunca binaları fore kazıkla ve çevresini koca kayalarla güçlendirmişler. Ancak binaların hemen altındaki fabrika binasına ve yandaki temellere yük bindiği gerekçesi ile kaymalar oluşmuş ve mahkemeye baş vurulmuş...
Zannediyorum zamanında zemin etüdü iyi yapılmamış...
Valilik İstanbul’dan getirttiği bir firmaya yeniden kapsamlı bir şekilde zemin etüdünü yeniden yaptırıyor.
Bu arada uydu görüntülerine göre heyelan günde 1-2 cm şeklinde devam ediyor...
*
2. Organize Sanayi bölgesinde; 4 Tekstil Fabrikası, bir Bal ve Yan ürünlerini üreten fabrika, bir kapı pencere ‘PEN’ üretimi yapan tesis, bir Mandra , OSB Bilim Teknik Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve henüz temelleri atılmış bir tesis bulunuyor...
Güçlendirme çalışmalarına karşın Tekstilkent’e ait dört fabrikanın ikisinde hasar gözüküyor.
Fabrikaların hemen altındaki, Bal ve Yan ürünleri üreten fabrika oturulamaz durumda... Bir kısım pahalı makinaları tesiste tutulu kalmış...
Bal fabrikasının yanında bulunan ve temelleri atılı tesisisin temelleri yamulmuş,...
Hemen önünden geçen yollar yer yer patlamış...
Bal fabrikasının hemen karşısında bulunan ‘PEN’ tesisi oturulamaz durumda.
Daha aşağıda bulunan Okulun en başındaki bloku bir-iki metre batmış ve kaymış...
Tekstilkentin 4 binasından ilk yapılanının muhtemelen zemini sağlam ki hasar oluşmamış ve deneme üretimi devam ediyor.
Diğer tesisler; Bal Üretim Tesisi, PEN Tesisi, Mandra ve Okul tamamen boşaltılmış...
*
Bütün bunlar gezip, gördüklerimiz...
2.OSB’de tam bir toprak hareketi ve facia yaşanıyor...
Yazımızın başında ‘Hesap sorulmalı’ demiştik...
Sorumlulardan hesap sormak sorunu çözmüyor, çare sorunun üzerine gitmek ve çözüm aramak...
Erzurum’da geçmiş zamanlarda çeşitli üretim tesisleri kuruldu, ancak çoğunu hatırlamıyoruz bile...
Diliyoruz ki bu da onlar gibi olmasın !..
Yoksa örnek göstereceğimiz tesis bulamaz ve ‘Yazık’ demekle yetiniriz....