Pandemi süreciyle birlikte kovid hastalarının tanı ve tedavisinin yoğun olarak sürdüğü Erzurum Şehir Hastanesi’nde radyolojik görüntüleme sayısı arttı. Hem kovid tanısı hem de kovide bağlı rahatsızlıklarda kullanılan bilgisayarlı tomografi çekiminde yüzde yüzün üzerinde artış yaşandı.
Manolya BULUT-PUSULA
Koronavirüs, post kovid olarak adlandırılan rahatsızlıklarla birlikte kimi hastalarda uzun vadede akciğerlerde hasar bırakıyor. Bu şikayetlerle hastaneye başvuranlarda süreç en sağlıklı olarak bilgisayarlı tomografi çekimi ile yürütülüyor. Bu nedenle Erzurum’da Şehir Hastanesi’nde radyolojik görüntülemede artış yaşandı.
Kovid tanısının yanı sıra kovide bağlı rahatsızlıklarda kullanılan bilgisayarlı tomografi çekiminde yüzde yüzün üzerinde artış olduğu öğrenildi. Erzurum Şehir Hastanesi polikliniklerine 2018 ve 2019 yılları arasında 1 milyon 637 bin hasta başvururken 70 bin bilgisayarlı tomografi çekildi. MR (Manyetik Rezonans Görüntüleme) sayısı ise 84 bini buldu. Türkiye’de koronavirüsün ilk görüldüğü 2020 yılında ise hasta sayısı 1 milyona düşerken bilgisayarlı tomografi çekim sayısı arttı, MR sayısı düştü. Bu yılda 79 bin bilgisayarlı tomografi çekimi yapıldı, MR çekim sayısı da 48 bine geriledi.
Konuya ilişkin açıklama yapan Şehir Hastanesi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Hakkı Tör, “11 Mart 2019 tarihini pandemi sürecinin başlangıcı olarak alıyoruz. Bu süreçten öncesini ve sonrasını değerlendirdiğimizde görüntüleme hizmetlerimizde özellikle tomografi kısmında bir artış olduğunu, bunun sebebinin de özellikle kovid hastalığının altın tanısı kuralının tomografi üzerinden konulması olduğunu gördük. Bu tomografi çekimindeki artış sadece tanı koymada değil, kovide bağlı olarak rahatsızlık yaşayan hastaların müracaatı ile de arttı. Ancak MR görüntülemelerinde değişiklik yok” dedi.
Hasta sayısı düşmesine rağmen tomografi arttı
Pandemi hastaneye başvuran hasta sayısında düşüş yaşanmasına rağmen tomografi çekiminde artış olduğunu söyleyen Dr. Tör, “Pandemi sürecinde Şehir Hastanesi’nin hizmeti daha çok kovid hastalarına yönelikti. Bu süreçte her ne kadar hasta başvuru sayılarımız azalmış gözükse de oranladığımızda istatiksel olarak tomografi sayılarımızda bir artış olduğunu görüyoruz. Rakamsal olarak da belli, 2018 ve 2019 yılları arasında toplam polikliniğimize müracaat eden hasta sayısı 1 milyon 637 bin. Tomografi çekim sayısı ise yıllık 70 bin. MR sayımız da bu süreçte 84 bin iken 2020 yılında, en çok sıkıntı yaşadığımız dönemde hasta sayımız 1 milyon. Tomografi çekim sayımız 79 bin, MR çekim sayısı da 48 bin. Hasta sayısı düşmesine rağmen tomografide artış var” diye konuştu.
Neredeyse kişi başına bir tomografi düştü
Dr. Tör, günlük 200 tomografi çekiminin yapıldığını belirterek, “İstatiksel manada değerlendirdiğimizde kişi başına çekilen tomografi sayısı oransal olarak 0.04 iken 0.09’lara kadar yükselmiş. Bu süreç tomografi hizmetinin arttığını gösteriyor. İki katına çıkmış neredeyse, oransal olarak baktığımızda yüzde 100’ün üzerinde bir artış var. Günlük tomografi çekim sayımızda düşüş yaşanmamış, yaklaşık 200 çekim yapılıyor” ifadelerini kullandı.
Hasta takipleri de yapılıyor
Kovide bağlı rahatsızlıklarda da bu yöntemin kullanıldığına dikkat çeken Dr. Tör, şunları söyledi; “Tomografiyi biz kovidi ayrıştırmak için de kullanıyoruz. Tanıda altın kural tomografi. PCR testi negatif çıksa bile tomografide kovid görüntüsü varsa biz bu hastaya tanı koyabiliyoruz. Kovidin şöyle bir dezavantajı da var. İyileşen hastalarda etki bırakıyor. Akciğerlerde hasar kalabiliyor, hatta yanlışlıkla bile olsa bu sebeple tekrar kovid tanısı alıp tedavi düzenlenenler bile var. Çünkü akciğerde kovid görüntüsü varsa tanı konulabiliyor. Bir de hastaların takibi için de kullanıyoruz. Hasta iyi yönde mi gidiyor, kötü yönde mi gidiyor, bunun için de tomografi çekimleri yapılıyor. Röntgenle bakıp karar verilemediğinde tomografi çekimi yapıyoruz.”
Manolya BULUT-PUSULA
Koronavirüs, post kovid olarak adlandırılan rahatsızlıklarla birlikte kimi hastalarda uzun vadede akciğerlerde hasar bırakıyor. Bu şikayetlerle hastaneye başvuranlarda süreç en sağlıklı olarak bilgisayarlı tomografi çekimi ile yürütülüyor. Bu nedenle Erzurum’da Şehir Hastanesi’nde radyolojik görüntülemede artış yaşandı.
Kovid tanısının yanı sıra kovide bağlı rahatsızlıklarda kullanılan bilgisayarlı tomografi çekiminde yüzde yüzün üzerinde artış olduğu öğrenildi. Erzurum Şehir Hastanesi polikliniklerine 2018 ve 2019 yılları arasında 1 milyon 637 bin hasta başvururken 70 bin bilgisayarlı tomografi çekildi. MR (Manyetik Rezonans Görüntüleme) sayısı ise 84 bini buldu. Türkiye’de koronavirüsün ilk görüldüğü 2020 yılında ise hasta sayısı 1 milyona düşerken bilgisayarlı tomografi çekim sayısı arttı, MR sayısı düştü. Bu yılda 79 bin bilgisayarlı tomografi çekimi yapıldı, MR çekim sayısı da 48 bine geriledi.
Konuya ilişkin açıklama yapan Şehir Hastanesi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Hakkı Tör, “11 Mart 2019 tarihini pandemi sürecinin başlangıcı olarak alıyoruz. Bu süreçten öncesini ve sonrasını değerlendirdiğimizde görüntüleme hizmetlerimizde özellikle tomografi kısmında bir artış olduğunu, bunun sebebinin de özellikle kovid hastalığının altın tanısı kuralının tomografi üzerinden konulması olduğunu gördük. Bu tomografi çekimindeki artış sadece tanı koymada değil, kovide bağlı olarak rahatsızlık yaşayan hastaların müracaatı ile de arttı. Ancak MR görüntülemelerinde değişiklik yok” dedi.
Hasta sayısı düşmesine rağmen tomografi arttı
Pandemi hastaneye başvuran hasta sayısında düşüş yaşanmasına rağmen tomografi çekiminde artış olduğunu söyleyen Dr. Tör, “Pandemi sürecinde Şehir Hastanesi’nin hizmeti daha çok kovid hastalarına yönelikti. Bu süreçte her ne kadar hasta başvuru sayılarımız azalmış gözükse de oranladığımızda istatiksel olarak tomografi sayılarımızda bir artış olduğunu görüyoruz. Rakamsal olarak da belli, 2018 ve 2019 yılları arasında toplam polikliniğimize müracaat eden hasta sayısı 1 milyon 637 bin. Tomografi çekim sayısı ise yıllık 70 bin. MR sayımız da bu süreçte 84 bin iken 2020 yılında, en çok sıkıntı yaşadığımız dönemde hasta sayımız 1 milyon. Tomografi çekim sayımız 79 bin, MR çekim sayısı da 48 bin. Hasta sayısı düşmesine rağmen tomografide artış var” diye konuştu.
Neredeyse kişi başına bir tomografi düştü
Dr. Tör, günlük 200 tomografi çekiminin yapıldığını belirterek, “İstatiksel manada değerlendirdiğimizde kişi başına çekilen tomografi sayısı oransal olarak 0.04 iken 0.09’lara kadar yükselmiş. Bu süreç tomografi hizmetinin arttığını gösteriyor. İki katına çıkmış neredeyse, oransal olarak baktığımızda yüzde 100’ün üzerinde bir artış var. Günlük tomografi çekim sayımızda düşüş yaşanmamış, yaklaşık 200 çekim yapılıyor” ifadelerini kullandı.
Hasta takipleri de yapılıyor
Kovide bağlı rahatsızlıklarda da bu yöntemin kullanıldığına dikkat çeken Dr. Tör, şunları söyledi; “Tomografiyi biz kovidi ayrıştırmak için de kullanıyoruz. Tanıda altın kural tomografi. PCR testi negatif çıksa bile tomografide kovid görüntüsü varsa biz bu hastaya tanı koyabiliyoruz. Kovidin şöyle bir dezavantajı da var. İyileşen hastalarda etki bırakıyor. Akciğerlerde hasar kalabiliyor, hatta yanlışlıkla bile olsa bu sebeple tekrar kovid tanısı alıp tedavi düzenlenenler bile var. Çünkü akciğerde kovid görüntüsü varsa tanı konulabiliyor. Bir de hastaların takibi için de kullanıyoruz. Hasta iyi yönde mi gidiyor, kötü yönde mi gidiyor, bunun için de tomografi çekimleri yapılıyor. Röntgenle bakıp karar verilemediğinde tomografi çekimi yapıyoruz.”
