
Zaman zaman hafif veya ağır derecede hissedilen yorgunluğun nedenlerine dikkat çeken Dahiliye Hastalıkları Uzmanı Dr. Ragibe Kantarcı, eksik ya da fazla uyku bağışıklık sistemini bozduğunu belirterek, zinde kalmanın yollarını anlattı.
Halime DURMUŞ / ERZURUM
Eksik ya da fazla uyku bağışıklık sistemini bozuyor. Bozulan bağışıklık sistemi de sürekli yorgunluk hissine neden oluyor. Erzurum Özel Buhara Hastanesi Dahiliye Hastalıkları Uzmanı Dr. Ragibe Kantarcı, zaman zaman hafif veya ağır derecede hissedilen yorgunluğun nedenlerine dikkat çekti. Alınacak basit tedbirlerle yorgunluğun giderilerek yaşam kalitesinin artırılabileceğini belirten Dr. Kantarcı, “Yatmadan önce kafanızı yoracak film, kitap veya mail takip etmeyin. Yeterli uyuyun. Yatış ve kalkış saatlerinizi değiştirmeyin. Dengeli beslenin” dedi.
Yetersiz uyku tüm dengeyi bozar
Sağlıklı kalabilmek için 6 ile 8 saatlik bir gece uykusunun yeterli olabileceğini aktaran Dr. Kantarcı, bölünmüş, kalitesiz, eksik ya da fazla uykunun tüm vücut dengesini bozacağını söyledi. Sadece kaliteli bir uyku ile tüm birçok sağlık probleminin önüne geçmenin mümkün olduğunu belirten Dr. Kantarcı, “Eksik ve yetersiz uykunun sağlığı bozacağı gibi fazla uyku da tüm dengeyi bozar. Bu nedenle arayı bulmak lazım. Eksik ya da fazla uyku; bağışıklık sistemini ciddi derecede bozar. Hafızayı önemli ölçüde zayıflatır. Dikkat dağınıklığı yaratır. Zihinsel ve fiziksel performansı düşürüp problem çözme yetisini azaltır. Şeker Hastalığı’na yatkınlığa, tokken bile sık acıkmaya özellikle de gece nöbeti tutanlarda kilo artışına neden olur. Mesela hayvan deneylerinde uykusuzluğun tümör gelişimini 2-3 kat arttırdığı gözlenmiştir. Biyolojik iç saate bağlı uyku hormonu ve antioksidan olan melatonin gibi hormonların dengesini bozup kansere neden olan oksidasyon yapıcı maddelere karşı dayanıksızlığa yol açar. Stresle ilişkili, kalp, tansiyon, mide, barsak, psişik hastalıkları arttırabilir” diye konuştu.
Kötü alışkanlıkları bırakın
Özellikle alkolün uyku düzenini bozduğu için daha fazla yorgun hissetmeye neden olduğunu belirten Dr. Kantarcı ‘Kötü alışkanlıklardan uzak durun’ uyarısı yaptı. Alkolün uyku üzerindeki etkilerini anlatan Dr. Kantarcı, “Alkol uyuklama yapsa da zamansız gece uyanmalarına neden olduğundan kullanılmamalı. Normal şartlarda karanlıkta uyku hormonu salgılanması artınca uyku gelir ve uykuya geçilir. Alkol zamansız uyuklama ve etkisi geçince gece uyanmaya neden olur. Bölünmüş uyku, enerji eksikliği yaratır. Bedenin dinlenmesi için 2 saat fakat beynin dinlenmesi için 6 saat kesintisiz uykuya ihtiyaç vardır” şeklinde açıkladı.
Su için, kahvaltı yapın, spor yapın
Yorgunluğu giderecek önerilerde bulunan Dr. Kantarcı, zinde kalabilmenin en önemli 3 unsurunun su içmek, kahvaltı yapmak ve spor yapmak olduğunu vurguladı. “Hayatımıza getireceğimiz basit disiplinlerle daha enerjik ve mutlu kalabiliriz” diyen Dr. Kantarcı, şunları söyledi: “ Bahsettiğimiz basit disiplinleri şöyle sıralayabiliriz: Yeterli su tüketmeliyiz, günlük 1,5-2 litre su birey için idealdir. Özellikle kahvaltıda karbonhidrat ağırlıklı beslenme bal, reçel, beyaz unlu gıdalar, meyve, meyve suyu 2 saat sonra ani şeker düşmesi, enerji eksikliği yaratabilir. Bu durumda peynir, yumurta, domates, salatalık yemek sorunu çözebilir. Kırmızı et tüketmeliyiz. Çünkü beyin, sinir, kas, iskelet sistemi fonksiyonları için önemli olan demir, besinlerle yeterli alınmaz veya adet kanaması, mide, basur kanaması gibi nedenlerle azalıyorsa takviye edilmesi gerekir. C vitamini ile beraber alınması mideden emilimini arttırır. Bitkisel demir, hayvansal demirden kimyasal açıdan farklıdır, hayvansal demir daha kolay ve hızlı emildiğinden ilk seçenek kırmızı ettir. Stresten uzak durmalıyız. Hayır demesini bilmeliyiz. Herkese, her isteyene evet demek, sizi değil onları memnun eder. İyimser fakat gerçekçi olun gereğinde hayır demeyi bilin, enerjinizi boşa tüketmeyin. Birçok faydasının yanında kahve eğer akşam geç saatlerde içilirse uyku hormonu melatoninin etkisini azaltmaktadır, biyolojik iç saati şaşırtmamak için yatmadan 4 saat önce kahve tüketiminden vazgeçilmelidir. Su kaybına da neden olacağından öncesinde bir bardak su için. Bir diğer önemli unsur D vitamini, besinler yoluyla günlük ihtiyacın yüzde 5-10’undan fazla alınamayan, kas kemik beyin-sinir sistemi, metabolizma tiroid bağışıklık yumurtalık sindirim prostat fonksiyonları ile çok yakından ilişkilidir. Yaz güneşi dışında vücudumuzda üretilemediğinden en fazla eksiliği duyulan vitamindir. Enerji eksikliği ve bağışıklık sisteminde zayıflamaya neden olmamak için yazın sağlıklı güneşlenerek, kışın kan düzeyi eksik ise dışarıdan takviye alarak normal seviyede tutulması gerekmektedir. Ve tabi ki son olarak 2 önemli unsur daha var; spor ve c vitamini. Hareketsiz yaşam birçok müzmin hastalığa zemin hazırlamaktadır. Düzenli egzersiz, dinçlik verici etkisi yanında, yaşlanmayı geciktirici büyüme hormonu, depresyonu engelleyen ağrı kesici ve mutluluk hissi veren morfin benzeri bir madde salgılatarak, kan basıncını düzenleyen damar genişletici kimyasallar üretilmesine yardım eder. Beyin ve sinir sistemini geliştirerek kişiyi sürekli enerjik hissettirir. Bu faydaları hissetmek için haftada 3 gün veya daha fazla sıklıkta yapılması gerekir. C vitamini de vücutta birçok kimyasal tepkimede önemli rol oynar. Cilt, eklem ve bağ dokularının, kemiklerin, damarların dayanıklılığı ve elastikiyetini sağlayan molekülün üretimini sağlar. Vücutta yıpranma ve yaşlanmayı önler, yağdan enerji üretimi için gereken Carnitene oluşumunu, mücadele hormonu noradrenalinin üretimini sağlar. Memeli hayvanlardan insan ve birkaçı dışında hepsi vücudunda C vitamini üretebilir. Üretme ve depolama yeteneği olmadığından dışarıdan sürekli almak gerekir.”
Halime DURMUŞ / ERZURUM
Eksik ya da fazla uyku bağışıklık sistemini bozuyor. Bozulan bağışıklık sistemi de sürekli yorgunluk hissine neden oluyor. Erzurum Özel Buhara Hastanesi Dahiliye Hastalıkları Uzmanı Dr. Ragibe Kantarcı, zaman zaman hafif veya ağır derecede hissedilen yorgunluğun nedenlerine dikkat çekti. Alınacak basit tedbirlerle yorgunluğun giderilerek yaşam kalitesinin artırılabileceğini belirten Dr. Kantarcı, “Yatmadan önce kafanızı yoracak film, kitap veya mail takip etmeyin. Yeterli uyuyun. Yatış ve kalkış saatlerinizi değiştirmeyin. Dengeli beslenin” dedi.
Yetersiz uyku tüm dengeyi bozar

Kötü alışkanlıkları bırakın
Özellikle alkolün uyku düzenini bozduğu için daha fazla yorgun hissetmeye neden olduğunu belirten Dr. Kantarcı ‘Kötü alışkanlıklardan uzak durun’ uyarısı yaptı. Alkolün uyku üzerindeki etkilerini anlatan Dr. Kantarcı, “Alkol uyuklama yapsa da zamansız gece uyanmalarına neden olduğundan kullanılmamalı. Normal şartlarda karanlıkta uyku hormonu salgılanması artınca uyku gelir ve uykuya geçilir. Alkol zamansız uyuklama ve etkisi geçince gece uyanmaya neden olur. Bölünmüş uyku, enerji eksikliği yaratır. Bedenin dinlenmesi için 2 saat fakat beynin dinlenmesi için 6 saat kesintisiz uykuya ihtiyaç vardır” şeklinde açıkladı.
Su için, kahvaltı yapın, spor yapın
Yorgunluğu giderecek önerilerde bulunan Dr. Kantarcı, zinde kalabilmenin en önemli 3 unsurunun su içmek, kahvaltı yapmak ve spor yapmak olduğunu vurguladı. “Hayatımıza getireceğimiz basit disiplinlerle daha enerjik ve mutlu kalabiliriz” diyen Dr. Kantarcı, şunları söyledi: “ Bahsettiğimiz basit disiplinleri şöyle sıralayabiliriz: Yeterli su tüketmeliyiz, günlük 1,5-2 litre su birey için idealdir. Özellikle kahvaltıda karbonhidrat ağırlıklı beslenme bal, reçel, beyaz unlu gıdalar, meyve, meyve suyu 2 saat sonra ani şeker düşmesi, enerji eksikliği yaratabilir. Bu durumda peynir, yumurta, domates, salatalık yemek sorunu çözebilir. Kırmızı et tüketmeliyiz. Çünkü beyin, sinir, kas, iskelet sistemi fonksiyonları için önemli olan demir, besinlerle yeterli alınmaz veya adet kanaması, mide, basur kanaması gibi nedenlerle azalıyorsa takviye edilmesi gerekir. C vitamini ile beraber alınması mideden emilimini arttırır. Bitkisel demir, hayvansal demirden kimyasal açıdan farklıdır, hayvansal demir daha kolay ve hızlı emildiğinden ilk seçenek kırmızı ettir. Stresten uzak durmalıyız. Hayır demesini bilmeliyiz. Herkese, her isteyene evet demek, sizi değil onları memnun eder. İyimser fakat gerçekçi olun gereğinde hayır demeyi bilin, enerjinizi boşa tüketmeyin. Birçok faydasının yanında kahve eğer akşam geç saatlerde içilirse uyku hormonu melatoninin etkisini azaltmaktadır, biyolojik iç saati şaşırtmamak için yatmadan 4 saat önce kahve tüketiminden vazgeçilmelidir. Su kaybına da neden olacağından öncesinde bir bardak su için. Bir diğer önemli unsur D vitamini, besinler yoluyla günlük ihtiyacın yüzde 5-10’undan fazla alınamayan, kas kemik beyin-sinir sistemi, metabolizma tiroid bağışıklık yumurtalık sindirim prostat fonksiyonları ile çok yakından ilişkilidir. Yaz güneşi dışında vücudumuzda üretilemediğinden en fazla eksiliği duyulan vitamindir. Enerji eksikliği ve bağışıklık sisteminde zayıflamaya neden olmamak için yazın sağlıklı güneşlenerek, kışın kan düzeyi eksik ise dışarıdan takviye alarak normal seviyede tutulması gerekmektedir. Ve tabi ki son olarak 2 önemli unsur daha var; spor ve c vitamini. Hareketsiz yaşam birçok müzmin hastalığa zemin hazırlamaktadır. Düzenli egzersiz, dinçlik verici etkisi yanında, yaşlanmayı geciktirici büyüme hormonu, depresyonu engelleyen ağrı kesici ve mutluluk hissi veren morfin benzeri bir madde salgılatarak, kan basıncını düzenleyen damar genişletici kimyasallar üretilmesine yardım eder. Beyin ve sinir sistemini geliştirerek kişiyi sürekli enerjik hissettirir. Bu faydaları hissetmek için haftada 3 gün veya daha fazla sıklıkta yapılması gerekir. C vitamini de vücutta birçok kimyasal tepkimede önemli rol oynar. Cilt, eklem ve bağ dokularının, kemiklerin, damarların dayanıklılığı ve elastikiyetini sağlayan molekülün üretimini sağlar. Vücutta yıpranma ve yaşlanmayı önler, yağdan enerji üretimi için gereken Carnitene oluşumunu, mücadele hormonu noradrenalinin üretimini sağlar. Memeli hayvanlardan insan ve birkaçı dışında hepsi vücudunda C vitamini üretebilir. Üretme ve depolama yeteneği olmadığından dışarıdan sürekli almak gerekir.”