1980'lerin Dadaş Sineması yeniden hayat buldu
Erzurumlu kuaför Yılmaz Küçükoğlu, 1980’li yılların hafızalara kazınan simgelerinden Dadaş Sineması ve çarşısını maket çalışmasıyla yeniden günümüze taşıdı. Yaklaşık 25 bin objenin kullanıldığı eser, görenleri adeta zamanda yolculuğa çıkarıyor.

Erzurum’da uzun yıllardır kuaförlük yapan 55 yaşındaki Yılmaz Küçükoğlu, pandemi döneminde başladığı maket çalışmalarını tutkuyla sürdürdü. Daha önce Temelli Kıraathanesi, biri korsan olmak üzere iki gemi ve Bursa Ulu Camii’nin maketlerini yapan Küçükoğlu, bu kez Erzurum’un belleğinde önemli bir yere sahip olan Dadaş Sineması ve çevresini birebir ölçülerle inşa etti.
Cumhuriyet Caddesi AK Merkez İş Merkezi’nde bulunan iş yerinde sergilenen maket, atıl malzemeler ve çöplerden toplanan parçalar kullanılarak yaklaşık 5 ayda tamamlandı. 1980’li yılların sosyal hayatını yansıtan detaylar, maketi görenlerin büyük beğenisini topluyor.
25 bin obje, milimetrik hesap
Küçükoğlu, çalışmasında yalnızca binaları değil, dönemin ruhunu da yansıtmayı hedeflediğini söyledi. Dadaş Sineması’nın koltuk sayısından ışıklandırmasına kadar her detayı milimetrik hesaplarla yaptığını belirten Küçükoğlu, makette Çınçın Plak, Akbank Şubesi, taksi durağı, Merkez Birahanesi, Çıtır Kafe ve Kafe 79 gibi dönemin unutulmaz mekânlarına da yer verdi.
“İnsanların gençliğini yeniden yaşaması benim için en büyük mutluluk”
Çocukluğundan beri bu sanata ilgi duyduğunu ifade eden Küçükoğlu, duygularını şu sözlerle dile getirdi: “Çocukluğumdan beri maket ve benzeri san
atlara merakım vardı ama meslek olarak kuaförlüğü seçtim. Yaklaşık 5 yıl önce drone sanatına başladım. Temelli Kıraathanesi’ni yaptım, ardından iki gemi maketiyle insanların beğenisini kazandım. Ancak daha kalıcı, Erzurum’u anlatan bir eser yapmak istedim. 1980’li yıllarda gençliğimizin geçtiği, buluşma noktamız olan Dadaş Sineması benim ve o yılları yaşayan herkes için unutulmazdır. Filmlerini izlediğimiz, vakit geçirdiğimiz bu mekân hepimizin hafızasında yer etti.”
Çalışma sürecinde zorlandığı anlar olduğunu da anlatan Küçükoğlu, “Atıl malzemelerden ve çöplerden topladığım materyallerle bu eseri yaptım. Zaman zaman çok zorlandım ama ortaya çıkan sonuç buna değdi. Görenler hayretle izliyor. İnsanların maketi gördüğünde gençliklerini yeniden hatırlaması, benim için tarifsiz bir mutluluk” dedi.
Nesrin DEMİR