O binadan içeri en son girdiğimde il Başkanı Fatih Yeşilyurt’a hayırlı olsun demiştim. Ne garip bir tesadüftür ki, bugün ikinci defa geldiğim o binada aynı Yeşilyurt’a ‘güle güle’ diyorum! İl Başkanı Fatih Yeşilyut’un istifa edeceğinden dün geç saatlerde haberim oldu. Her ne kadar görev süresi içerisinde zaman zaman görevden alınacağına dair söylentiler olmasına rağmen yine de bırakma kararına şaşırmadım desem yalan olur. Beni şaşırtan bir başka gelişme ise il başkanı ile birlikte yönetim kurulunun da ‘istemeden de olsa’ istifa kararları oldu. İstifa ile ilgili basın açıklaması yapılacağı saatte gittiğim partide masalarda il yöneticileri için önceden hazırlanan ve imzalaması istenen dilekçeleri ve de o dilekçelere imza atan yöneticileri görünce şaşkınlığım daha da arttı! Hatta yöneticilerin imza atmaları için masalara bırakılan istifa dilekçelerinin bir örneğini de ‘hatıra’ olsun diye katladım, çantama koydum! Genel merkeze gönderilmesi istenen dilekçede ‘’ Gördüğüm lüzum üzerine Ak Parti Erzurum İl Yönetim Kurulu üyeliğimden istifa ediyorum. Arz ederim’’ deniyor. Tarih de dünkü tarih konulmuş. 01.12.2016! Burada anladım ki sadece İl Başkanının değil yönetim kurulu üyelerinin de istifaları istenmiş, gereği de ‘mecburen’ yapılmış!
***
Aslında çok da faydası yok ama ne oldu, niye oldu, neden oldu sorularına isteyen cevap arayadursun, bir gerçek var ki sadece İl Başkanı değil, yönetim kurulu üyelerinin tamamı istifa ettirildi! Bırakma kararının altında illa ki nedenler olacaktır, aransa çok sebep bulunur. En azından kongreye kadar aynı başkan ve yönetim ile gidilebilirdi, ama o yol tercih edilmedi. Daha üzerinde bayağı bir dedikodu yapabileceğimiz bu gelişme ister istemez bana ‘Davutoğlu hadisesi’ni hatırlattı! Tıpkısının aynısı olmasa da bir benzeri sayılabilir! Sanıyorum genel merkezin olası bir Başkanlık referandumu öncesinde yeni zinde bir il başkanı ve yönetim ile yola devam arzusundan kaynaklı bir durum bu. AK Parti’nin başından beri süre gelen anlayış ve geleneği bunun normal olduğunu ortaya koyuyor. Fakat gördüğüm kadarıyla özellikle bu işten çoğu yönetim kurulu üyeleri pek hoşnut değil. Biraz da hem genel merkeze karşı gelmiş olmamak ve de Yeşilyurt’un hatırı için o dilekçelere imza atmak zorunda kaldılar.
***
Bu arada dünkü toplantıda edindiğim izlenimler var, onları sizinle paylaşmak istiyorum. Büyükşehir, Palandöken, Yakutiye ve Aziziye ile bazı ilçe belediye başkanları da Yeşilyurt’un basın açıklamasında hazır bulundular. Yeşilyurt, daha önceden titizlikle hazırlandığı gözlenen bir metni okudu. İrticalen sadece bir-iki soruya, o da kısa cevaplar verirken metne sadık kaldı, okurken başını kaldırmadı, kameralara bile bakmadı. Sakin ama bir o kadar da moralsiz gördüm başkanı. Fazla soru sorulmasını da arzu etmediğini, bu sebeple teşekkür edip toplantıya son verdiğini gözlemlediğim Yeşilyurt, toplu halde yemek için Büyükşehir Başkanı Sekmen ile yan yana partiden ayrıldı. Asansörü kullanmayan Yeşilyurt, yemeğe Sekmen’in makam aracıyla gitti. Benim ki de iş sanki! Fatih Yeşilyurt’u tam Sekmen’in aracına binerken tek yakaladım ve ‘’Hiç öyle isteyerek istifa etmişe de benzemiyorsunuz?’’diye sordum! Daha önce çalıştığı bir yerden, biraz da beklediği bir soruydu bu galiba! ‘’Esasında bayağı bir yoruldum. Çok yoruldum. Hem 3 ay sonra kongre yapılacak, nasıl olsa aday olmayacağım. O yüzden isteyerek istifa ediyorum’’ demekle yetindi!
***
İbrahim Özdoğan, Hüseyin Tanfer ve Murat Kılıç’tan sonra ki başkandı Fatih Yeşilyurt. 18 Haziran 2014 tarihinde başladığı görevi dün itibariyle sona erdi. ‘İyi bir başkandı, değildi’ ye girmeyi ‘şu an için’ ben şahsen ‘lüzum’ görmüyorum! Nihayetinde 18 ay gibi bir süre hizmeti oldu. En azından 4 büyük miting, 3 önemli genel seçim geçirdi. Bundan sonraki süreçte neler yaşanacak, aşağı yukarı belli. İl Başkanlığı için önce isimler ortaya çıkacak. Bu isimler daha sonra genel merkeze sunulacak. Bir takım incelemelerden sonra öncekilerde olduğu gibi bir isimde karar kılınacak ve ilçe kongreleri öncesinde ona ‘yönetimini yap’ denilecek. Şu an için kulislerde bazı isimler anılmaya başlandı bile. Hüseyin Tanfer, Teoman Kümbet, Hakan Karadabağ, Cafer Burucu, Haktan Ömeroğlu, şu an için ismi geçenlerden bazıları. Çok da acele etmeyin. Bugün geçsin, yarından itibaren ortalık isimden geçilmez! Bu arada, dünkü toplantıda kısa bir konuşma yapan Büyükşehir Başkanı Sekmen, birlikte güzel bir çalışma dönemi yaşadıklarına dikkat çekerken, ‘’ Fatih başkanın en güzel özelliği de dedikodu yapmamasıydı’’ derken, bana göre onu tanımlayacak yerinde bir tespitti bu. Toplantıda sürprizlerden biri de ben gibi çoğu kişinin ‘yakışmamış’ diye düşündüğü bıyığını kesen Aziziye Belediye Başkanı Muhammet Cevdet Orhun’un bu yeni haliyle karşımızda oluşuydu!
--
***
Aslında çok da faydası yok ama ne oldu, niye oldu, neden oldu sorularına isteyen cevap arayadursun, bir gerçek var ki sadece İl Başkanı değil, yönetim kurulu üyelerinin tamamı istifa ettirildi! Bırakma kararının altında illa ki nedenler olacaktır, aransa çok sebep bulunur. En azından kongreye kadar aynı başkan ve yönetim ile gidilebilirdi, ama o yol tercih edilmedi. Daha üzerinde bayağı bir dedikodu yapabileceğimiz bu gelişme ister istemez bana ‘Davutoğlu hadisesi’ni hatırlattı! Tıpkısının aynısı olmasa da bir benzeri sayılabilir! Sanıyorum genel merkezin olası bir Başkanlık referandumu öncesinde yeni zinde bir il başkanı ve yönetim ile yola devam arzusundan kaynaklı bir durum bu. AK Parti’nin başından beri süre gelen anlayış ve geleneği bunun normal olduğunu ortaya koyuyor. Fakat gördüğüm kadarıyla özellikle bu işten çoğu yönetim kurulu üyeleri pek hoşnut değil. Biraz da hem genel merkeze karşı gelmiş olmamak ve de Yeşilyurt’un hatırı için o dilekçelere imza atmak zorunda kaldılar.
***
Bu arada dünkü toplantıda edindiğim izlenimler var, onları sizinle paylaşmak istiyorum. Büyükşehir, Palandöken, Yakutiye ve Aziziye ile bazı ilçe belediye başkanları da Yeşilyurt’un basın açıklamasında hazır bulundular. Yeşilyurt, daha önceden titizlikle hazırlandığı gözlenen bir metni okudu. İrticalen sadece bir-iki soruya, o da kısa cevaplar verirken metne sadık kaldı, okurken başını kaldırmadı, kameralara bile bakmadı. Sakin ama bir o kadar da moralsiz gördüm başkanı. Fazla soru sorulmasını da arzu etmediğini, bu sebeple teşekkür edip toplantıya son verdiğini gözlemlediğim Yeşilyurt, toplu halde yemek için Büyükşehir Başkanı Sekmen ile yan yana partiden ayrıldı. Asansörü kullanmayan Yeşilyurt, yemeğe Sekmen’in makam aracıyla gitti. Benim ki de iş sanki! Fatih Yeşilyurt’u tam Sekmen’in aracına binerken tek yakaladım ve ‘’Hiç öyle isteyerek istifa etmişe de benzemiyorsunuz?’’diye sordum! Daha önce çalıştığı bir yerden, biraz da beklediği bir soruydu bu galiba! ‘’Esasında bayağı bir yoruldum. Çok yoruldum. Hem 3 ay sonra kongre yapılacak, nasıl olsa aday olmayacağım. O yüzden isteyerek istifa ediyorum’’ demekle yetindi!
***
İbrahim Özdoğan, Hüseyin Tanfer ve Murat Kılıç’tan sonra ki başkandı Fatih Yeşilyurt. 18 Haziran 2014 tarihinde başladığı görevi dün itibariyle sona erdi. ‘İyi bir başkandı, değildi’ ye girmeyi ‘şu an için’ ben şahsen ‘lüzum’ görmüyorum! Nihayetinde 18 ay gibi bir süre hizmeti oldu. En azından 4 büyük miting, 3 önemli genel seçim geçirdi. Bundan sonraki süreçte neler yaşanacak, aşağı yukarı belli. İl Başkanlığı için önce isimler ortaya çıkacak. Bu isimler daha sonra genel merkeze sunulacak. Bir takım incelemelerden sonra öncekilerde olduğu gibi bir isimde karar kılınacak ve ilçe kongreleri öncesinde ona ‘yönetimini yap’ denilecek. Şu an için kulislerde bazı isimler anılmaya başlandı bile. Hüseyin Tanfer, Teoman Kümbet, Hakan Karadabağ, Cafer Burucu, Haktan Ömeroğlu, şu an için ismi geçenlerden bazıları. Çok da acele etmeyin. Bugün geçsin, yarından itibaren ortalık isimden geçilmez! Bu arada, dünkü toplantıda kısa bir konuşma yapan Büyükşehir Başkanı Sekmen, birlikte güzel bir çalışma dönemi yaşadıklarına dikkat çekerken, ‘’ Fatih başkanın en güzel özelliği de dedikodu yapmamasıydı’’ derken, bana göre onu tanımlayacak yerinde bir tespitti bu. Toplantıda sürprizlerden biri de ben gibi çoğu kişinin ‘yakışmamış’ diye düşündüğü bıyığını kesen Aziziye Belediye Başkanı Muhammet Cevdet Orhun’un bu yeni haliyle karşımızda oluşuydu!
--
