Ömer Seyfettin, Yüksek Ökçeler adlı hikâyesinde işi gücü temizlik olan, evin çalışanlarına temizliği öğreten, namusuna dikkat eden, yabancı erkeklerle konuşmayan, her seferinde de çalışanlarına namuslu olmalarını öğütleyen Hatice Hanım adlı bir karakterden bahsetmektedir.
Hatice Hanım, boyu kısa olduğu için yüksek ökçeli ayakkabılar giymekte bu ayakkabılarla köşkün mermerlerinde tangır tungur yürüyerek köşkteki çalışanları teftiş etmekte, çalışanlarının doğruluk ve edeplerinden memnuniyetini her daim dile getirmektedir.
Bir zaman sonra başının dönmesinden ve ayaklarının şişmesinden şikâyet eden Hatice Hanım’a doktor, yüksek ökçeli ayakkabı yerine düztaban terlik giymesi gerektiğini belirtir. Düztaban terlik giydikten sonra Hatice Hanım köşkte çalışanların huyunun değiştiğini, o kadar düzgün insanların hırsızlık yapmaya başladığını ve eskisi gibi çalışmak için ortalıkta görülmediklerini fark ederek çalışanlarının bir anda bu kadar ani değişime uğramalarına anlam veremez olur.
Hatice Hanım bir sabah uyandığında aşağıda çalışan hizmetçileri uygunsuz bir şekilde yakalar, inanamaz, gözlerini kapatıp konuşmaları dinlemeye başlar. Çalışanlar, Hatice Hanım’ın düztaban terlik giymesi nedeni ile yürürken tangır tungur sesler çıkarmadığından, bu nedenle eskisi gibi rahat hareket edemediklerinden, hırsızlık yapmaktan ve uygunsuz vaziyette yakalanmaktan korktuklarından şikâyet ettiklerini dinler. Hatice Hanım o anki öfke ile çalışanlarının hepsini konağından kovar…
Futbolda da Var sisteminin uygulanmaya başlanması, yüksek ökçeler hikâyesinde olduğu gibi bazılarının ani yakalanmasına, gerçek yüzlerinin ortaya çıkmasına neden oldu.
Hakemler son dönemde yapmış oldukları hataları (kasıtları) geçmiş dönemde de yapmışlar, birçokları hakemlerin saniyeler üzerinde karar vermek zorunda kaldıklarını dile getirerek onların hatalarını hoş görme çabası içine girmiş ve çoğu durumda da onları anlayışla karşılamışlardı.
Günümüzde hakemlerin Var sistemine rağmen gereğinden fazla hata yapmaları onları halkın nazarında birçok açıdan itibarsızlaştırdı. Var sistemine futbolculardan daha fazla hakemlerin yakalandığı görülmektedir.
Türkiye’de Var sisteminden kulüplerden daha fazla hakemlerin şikâyet etme durumları ortaya çıktı. Çünkü VAR onların varlığını, hareket alanlarını sorgulatır hâle getirmiş, onları büyük bir cenderenin içine sokmuştur. Var sistemi, pozisyon yerine hakem yakalamaktadır.
Türkiye, Var sisteminden kesinlikle vaz geçmemeli, bu işin peşini bırakmamalı, hakemlerin adaletini Var sistemi üzerinden kontrol etmelidir. Bu sistemle birlikte hakemlerin saha içindeki sınırsız özgür alanları kısıtlanmış, otoriteleri, yetki alanları daraltılmıştır. Hakimiyet alanı daralan kişilerin bundan bir anda memnun olmaları elbette mümkün olmayacaktır.
Her şeyin teknolojiye yenik düştüğü çağımızda hakemlerin bu sisteme direnç göstermesi imkânsızdır. Sahadaki adalet Var ile birlikte var olacaktır. Uzun vadede Var sisteminden en fazla Anadolu kulüpleri faydalanmış olacak, adalet Var sistemi üzerinden tecelli edecektir.
Hatice Hanım, boyu kısa olduğu için yüksek ökçeli ayakkabılar giymekte bu ayakkabılarla köşkün mermerlerinde tangır tungur yürüyerek köşkteki çalışanları teftiş etmekte, çalışanlarının doğruluk ve edeplerinden memnuniyetini her daim dile getirmektedir.
Bir zaman sonra başının dönmesinden ve ayaklarının şişmesinden şikâyet eden Hatice Hanım’a doktor, yüksek ökçeli ayakkabı yerine düztaban terlik giymesi gerektiğini belirtir. Düztaban terlik giydikten sonra Hatice Hanım köşkte çalışanların huyunun değiştiğini, o kadar düzgün insanların hırsızlık yapmaya başladığını ve eskisi gibi çalışmak için ortalıkta görülmediklerini fark ederek çalışanlarının bir anda bu kadar ani değişime uğramalarına anlam veremez olur.
Hatice Hanım bir sabah uyandığında aşağıda çalışan hizmetçileri uygunsuz bir şekilde yakalar, inanamaz, gözlerini kapatıp konuşmaları dinlemeye başlar. Çalışanlar, Hatice Hanım’ın düztaban terlik giymesi nedeni ile yürürken tangır tungur sesler çıkarmadığından, bu nedenle eskisi gibi rahat hareket edemediklerinden, hırsızlık yapmaktan ve uygunsuz vaziyette yakalanmaktan korktuklarından şikâyet ettiklerini dinler. Hatice Hanım o anki öfke ile çalışanlarının hepsini konağından kovar…
Futbolda da Var sisteminin uygulanmaya başlanması, yüksek ökçeler hikâyesinde olduğu gibi bazılarının ani yakalanmasına, gerçek yüzlerinin ortaya çıkmasına neden oldu.
Hakemler son dönemde yapmış oldukları hataları (kasıtları) geçmiş dönemde de yapmışlar, birçokları hakemlerin saniyeler üzerinde karar vermek zorunda kaldıklarını dile getirerek onların hatalarını hoş görme çabası içine girmiş ve çoğu durumda da onları anlayışla karşılamışlardı.
Günümüzde hakemlerin Var sistemine rağmen gereğinden fazla hata yapmaları onları halkın nazarında birçok açıdan itibarsızlaştırdı. Var sistemine futbolculardan daha fazla hakemlerin yakalandığı görülmektedir.
Türkiye’de Var sisteminden kulüplerden daha fazla hakemlerin şikâyet etme durumları ortaya çıktı. Çünkü VAR onların varlığını, hareket alanlarını sorgulatır hâle getirmiş, onları büyük bir cenderenin içine sokmuştur. Var sistemi, pozisyon yerine hakem yakalamaktadır.
Türkiye, Var sisteminden kesinlikle vaz geçmemeli, bu işin peşini bırakmamalı, hakemlerin adaletini Var sistemi üzerinden kontrol etmelidir. Bu sistemle birlikte hakemlerin saha içindeki sınırsız özgür alanları kısıtlanmış, otoriteleri, yetki alanları daraltılmıştır. Hakimiyet alanı daralan kişilerin bundan bir anda memnun olmaları elbette mümkün olmayacaktır.
Her şeyin teknolojiye yenik düştüğü çağımızda hakemlerin bu sisteme direnç göstermesi imkânsızdır. Sahadaki adalet Var ile birlikte var olacaktır. Uzun vadede Var sisteminden en fazla Anadolu kulüpleri faydalanmış olacak, adalet Var sistemi üzerinden tecelli edecektir.