
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile geçtiğimiz ay temel gıda ürünlerinin KDV’sinde % 7’lik indirim yapılmıştı. İlk günlerde marketlerde yapılan KDV indirimi vatandaşı rahatlatmış olsa da kısa sürede gelen zamanlarla %7’lik indirim buhar oldu. Çünkü zamlar gelip indirimi geçti.
***
Ramazan Ayı öncesi piyasayı rahatlatmak amacıyla hükümet, bazı ürün ve hizmetlerde %18 olan KDV oranını % 8’e indirdi. Henüz % 8’lik indirim raflara yansımadı ama bugün yarın bu indirimi göreceğiz.
İş gidip gelip enflasyonun hala yüksek olmasına dayanıyor. Enflasyon düşmediği sürece vatandaşım alım gücüde yükselmeyecek.
Hükümet enflasyonun 2022 yılının ikinci çeyreğinde düşmeye başlayacağının sinyallerini verse de vatandaş bugün ki alım gücüne bakıyor.
***
Fırsatçılık, stokçuluk yapanlara yönelik Ticaret Bakanlığı neredeyse her gün denetim yapıyor. Ancak bu denetimlerin sonucu ne yazık ki açıklanmıyor. Kimin fırsatçılık, stokçuluk yaptığı konusunda tek satır bilgi yok. Üretici ve tüketici arasındaki fiyat farkının uçurum olduğu şu günlerde vatandaşın bilgilendirilme hakkı var.
Şekerde yaşanan ani fiyat artışının ardından aynı bakanlık, özelleşen şeker fabrikalarına yönelik denetim başlattı. Muhtemelen tıpkı önceki denetimler gibi vatandaş bu işin de sonucunu bilemeyecek. Oysa bu konuda toplum bilgilendirilmeli, var ise kusuru olan kamuoyuna açıklanmalı. Bu hem hükümete olan güveni artırır hem de varsa fırsatçılık ve stokçuluk yapan kişileri yaptıkları işlerden vazgeçirir.
Ticaret Bakanlığı’nın daha önce raf ve kasa fiyatları üzerinden yüklüce kestiği cezaların birçoğu şu anda yargıda. Bakanlık ceza kesiyor, ceza kesilen kararın iptali için mahkemeye koşuyor. Anlayacağınız garip bir sarman devam ediyor.
Enflasyon Ramazan’ı da vurdu
Ramazan Ayı’nın en önemli unsurlarından biri de iftar çadırlarıydı. Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin şehrin farklı alanlarında kurduğu çadırlarda binlerce kişi iftarını açabiliyordu. Özellikle üniversitelere yakın alanlarda kurulan iftar çadırlarında öğrenciler ücretsiz iftar yapabiliyorlardı.
Geçtiğimiz 2 yıl içinde pandemi nedeniyle kurulamayan çadırlar, bu sene de bütçe kısıtlamasına takıldı. Beli ki sadece halkın değil, belediyelerin de kasalarında yangın var. O halde birbirinden gereksiz, Ramazan etkinliklerine de ara verilmeli. Kültürel programlara ayrılan bütçe, direk vatandaşa aktarılmalı.
Bu Ramazan herkes için çok zor geçecek. Belediyeler bu anlamda önemli bir lokomotif. Var ise bir bütçe bunu halk için kullanmalı. Zira pandemide kemer sıkan, yüksek pahalılık karşında ayakta durmayan çalışan halkın, Ramazan eğlencesine gidecek takati yok...
***
Ramazan Ayı öncesi piyasayı rahatlatmak amacıyla hükümet, bazı ürün ve hizmetlerde %18 olan KDV oranını % 8’e indirdi. Henüz % 8’lik indirim raflara yansımadı ama bugün yarın bu indirimi göreceğiz.
İş gidip gelip enflasyonun hala yüksek olmasına dayanıyor. Enflasyon düşmediği sürece vatandaşım alım gücüde yükselmeyecek.
Hükümet enflasyonun 2022 yılının ikinci çeyreğinde düşmeye başlayacağının sinyallerini verse de vatandaş bugün ki alım gücüne bakıyor.
***
Fırsatçılık, stokçuluk yapanlara yönelik Ticaret Bakanlığı neredeyse her gün denetim yapıyor. Ancak bu denetimlerin sonucu ne yazık ki açıklanmıyor. Kimin fırsatçılık, stokçuluk yaptığı konusunda tek satır bilgi yok. Üretici ve tüketici arasındaki fiyat farkının uçurum olduğu şu günlerde vatandaşın bilgilendirilme hakkı var.
Şekerde yaşanan ani fiyat artışının ardından aynı bakanlık, özelleşen şeker fabrikalarına yönelik denetim başlattı. Muhtemelen tıpkı önceki denetimler gibi vatandaş bu işin de sonucunu bilemeyecek. Oysa bu konuda toplum bilgilendirilmeli, var ise kusuru olan kamuoyuna açıklanmalı. Bu hem hükümete olan güveni artırır hem de varsa fırsatçılık ve stokçuluk yapan kişileri yaptıkları işlerden vazgeçirir.
Ticaret Bakanlığı’nın daha önce raf ve kasa fiyatları üzerinden yüklüce kestiği cezaların birçoğu şu anda yargıda. Bakanlık ceza kesiyor, ceza kesilen kararın iptali için mahkemeye koşuyor. Anlayacağınız garip bir sarman devam ediyor.
Enflasyon Ramazan’ı da vurdu
Ramazan Ayı’nın en önemli unsurlarından biri de iftar çadırlarıydı. Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin şehrin farklı alanlarında kurduğu çadırlarda binlerce kişi iftarını açabiliyordu. Özellikle üniversitelere yakın alanlarda kurulan iftar çadırlarında öğrenciler ücretsiz iftar yapabiliyorlardı.
Geçtiğimiz 2 yıl içinde pandemi nedeniyle kurulamayan çadırlar, bu sene de bütçe kısıtlamasına takıldı. Beli ki sadece halkın değil, belediyelerin de kasalarında yangın var. O halde birbirinden gereksiz, Ramazan etkinliklerine de ara verilmeli. Kültürel programlara ayrılan bütçe, direk vatandaşa aktarılmalı.
Bu Ramazan herkes için çok zor geçecek. Belediyeler bu anlamda önemli bir lokomotif. Var ise bir bütçe bunu halk için kullanmalı. Zira pandemide kemer sıkan, yüksek pahalılık karşında ayakta durmayan çalışan halkın, Ramazan eğlencesine gidecek takati yok...