Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Erzurum’a geldi. Cumhurbaşkanı, MNG MALL adı verilen alış veriş ve vakit geçirme merkezinin açılışını yaptı. Her zamanki gibi, Erzurum’la ilgili güzel duygu ve dileklerini de dile getirdi; heyecanlı kabalık karşısında coştu ve coşturdu.
Açılışta bulunma saadetine eremedim, fakat daha sonra ben de gidip MNG MALL’ın bir kısmını gezdim. Bir kısmını diyorum, çünkü tamamını gezmek için yarım gün ayırmak gerekiyor. Hayırlısı, onu da artık bir ‘zemheri’ günü yaparız inşallah.
Ne dersek diyelim; AVM’ler muazzam çekim alanları. Zamanımızın ticaret konsepti çok değişti. AVM’lerin yanı sıra BİM’ler, ŞOK’lar, A-101’ler, Carrefour’lar, Migros’lar şehirlerin ticaretini ele geçirmiş durumda. Ticaretteki bu gelişme kendine yeni alanlar açarak tırmanmaya devam edecek. BİM’in yaygın ağını gören Carrefour ve Migros da sokaklara geldi. Artık yerli dükkânların yanında bu kuruluşların dükkânları da boy gösteriyor. Ticaret, dağ taş dinlemez, belki yakında büyük köylere de büyük mağazaların küçük şubelerini görürüz.
AVM’lerin geleceği…
Bu yeni ticaret konseptinde aslında en riskli AVM’ler. Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in konuyla ilgili açıklamasında bu riski dile getirmiş. Şu ana kadar sadece Ankara’da 8 AVM kapanmış. Düşünün yatırım değeri milyarlarca lirayı bulan bu dev ticarethaneler bir bir kapanmaya devam ediyor. Türkiye genelinde ne kadar AVM açıldı ve bunların kaçı kapandı? Henüz bilmiyoruz. Tabi bir AVM’nin kapanması aynı zamanda içindeki esnafın da bir bakıma zarar etmesi, hele zayıf şirketlerin hepten batması demek.
Palandöken, bu gidişle Türkiye’nin Amerika’daki gibi, batmış AVM’ler çöplüğüne döneceği uyarısını da yapmış haklı olarak; çünkü parıltılı gelişlerin gidişi hep o yönde. AVM’leri çoğalan Erzurum da bu bakımdan tehdit altında. Yenişehir AVM’de iş yapan tanıdık bir esnafa sordum: ‘MNG MALL’dan sonra etkilendiniz mi?’ ‘İlk gün sinek avladık!’ cevabını verdi ve ilave etti: ‘Yenişehir AVM’nin 90 voltluk ışığı vardı, 60 voltluk ampule doğru inmiştik, MNG MALL’den sonra ışığımızın daha da azalacak görülüyor!’
Ee, yazık değil mi? Bu büyük hacimli ve pahalı yatırımları çöpe atacak kadar gerçekten zengin miyiz, yoksa birçok işimiz gibi bu işimiz de günübirlik mantıkla mı yürüyor? İstasyondaki eski halin yerine dev bir bina yapıldı. Bir zamanlar Carrefour ve bazı markalar orada iş yaptı. Yenişehir AVM ortaya çıkınca herkes oraya koştu. O dev bina hâlâ işlevsiz, örümceklerin yuva yaptığı bir hangar. Yenişehir’in girişinde Atatürk Üniversitesi’nin yaptığı ve bir zaman hizmet veren ve daha sonra kampüse taşınan hastanenin enkazı da öylece duruyor. Acaba o bina bugün kaça yapılır? İşlerimiz planlı projeli olsa bu zararı ziyanı niçin çekelim?
‘Sana ne! Vahşi kapitalizm, bırak, batan batar çıkan çıkar!’ da diyebilirsiniz. Ne bileyim, insan yine de üzülüyor işte…
Açılışta bulunma saadetine eremedim, fakat daha sonra ben de gidip MNG MALL’ın bir kısmını gezdim. Bir kısmını diyorum, çünkü tamamını gezmek için yarım gün ayırmak gerekiyor. Hayırlısı, onu da artık bir ‘zemheri’ günü yaparız inşallah.
Ne dersek diyelim; AVM’ler muazzam çekim alanları. Zamanımızın ticaret konsepti çok değişti. AVM’lerin yanı sıra BİM’ler, ŞOK’lar, A-101’ler, Carrefour’lar, Migros’lar şehirlerin ticaretini ele geçirmiş durumda. Ticaretteki bu gelişme kendine yeni alanlar açarak tırmanmaya devam edecek. BİM’in yaygın ağını gören Carrefour ve Migros da sokaklara geldi. Artık yerli dükkânların yanında bu kuruluşların dükkânları da boy gösteriyor. Ticaret, dağ taş dinlemez, belki yakında büyük köylere de büyük mağazaların küçük şubelerini görürüz.
AVM’lerin geleceği…
Bu yeni ticaret konseptinde aslında en riskli AVM’ler. Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in konuyla ilgili açıklamasında bu riski dile getirmiş. Şu ana kadar sadece Ankara’da 8 AVM kapanmış. Düşünün yatırım değeri milyarlarca lirayı bulan bu dev ticarethaneler bir bir kapanmaya devam ediyor. Türkiye genelinde ne kadar AVM açıldı ve bunların kaçı kapandı? Henüz bilmiyoruz. Tabi bir AVM’nin kapanması aynı zamanda içindeki esnafın da bir bakıma zarar etmesi, hele zayıf şirketlerin hepten batması demek.
Palandöken, bu gidişle Türkiye’nin Amerika’daki gibi, batmış AVM’ler çöplüğüne döneceği uyarısını da yapmış haklı olarak; çünkü parıltılı gelişlerin gidişi hep o yönde. AVM’leri çoğalan Erzurum da bu bakımdan tehdit altında. Yenişehir AVM’de iş yapan tanıdık bir esnafa sordum: ‘MNG MALL’dan sonra etkilendiniz mi?’ ‘İlk gün sinek avladık!’ cevabını verdi ve ilave etti: ‘Yenişehir AVM’nin 90 voltluk ışığı vardı, 60 voltluk ampule doğru inmiştik, MNG MALL’den sonra ışığımızın daha da azalacak görülüyor!’
Ee, yazık değil mi? Bu büyük hacimli ve pahalı yatırımları çöpe atacak kadar gerçekten zengin miyiz, yoksa birçok işimiz gibi bu işimiz de günübirlik mantıkla mı yürüyor? İstasyondaki eski halin yerine dev bir bina yapıldı. Bir zamanlar Carrefour ve bazı markalar orada iş yaptı. Yenişehir AVM ortaya çıkınca herkes oraya koştu. O dev bina hâlâ işlevsiz, örümceklerin yuva yaptığı bir hangar. Yenişehir’in girişinde Atatürk Üniversitesi’nin yaptığı ve bir zaman hizmet veren ve daha sonra kampüse taşınan hastanenin enkazı da öylece duruyor. Acaba o bina bugün kaça yapılır? İşlerimiz planlı projeli olsa bu zararı ziyanı niçin çekelim?
‘Sana ne! Vahşi kapitalizm, bırak, batan batar çıkan çıkar!’ da diyebilirsiniz. Ne bileyim, insan yine de üzülüyor işte…
