
Osmanlı arşivlerinde “Anadolu’nun kilidi” olarak anılan Erzurum, karasal iklimiyle tarih boyunca soğukla özdeşleşmiş şehirlerin başında yer aldı. Zorlu iklim şartlarına Erzurum halkı alışık olsa da dışarıdan gelen yöneticiler için durum her zaman böyle olmadı. Son dönem Osmanlı valilerinin görev süreleri boyunca Erzurum’un soğuk kışlarıyla baş edemedikleri ve verdikleri mücadele arşivden çıkan belgelerle gün yüzüne çıktı. Soğukla mücadelede en ilginç örnek ise üç kez Erzurum valiliği yapan Fosfor Mustafa Sıtkı Paşa oldu. Romatizma hastalığı nedeniyle tayinini isteyen paşanın talebi reddedilince görevdeyken vefat etti ve Erzurum’a defnedildi. Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinde Dr. Öğr. Üyesi olan Nurullah Nehir, yaptığı araştırma ile valilerin Erzurum soğuğu ile imtihanını ortaya koydu.
Erzurum’dan gidemedi
İlk dikkat çeken isimlerden biri ise Anadolu İstihkâmâtı Komisyonu Reisliği, Trabzon-Erzurum-Bayezid karayolunun inşası ve farklı zamanlarda üç dönem Erzurum Valiliği görevini yürüten Fosfor Mustafa Sıtkı Paşa oldu.
Paşanın 1879-1889 yılları arasında yürüttüğü son valiliği döneminde Yıldız Sarayı’na yazdığı bir telgrafla tayinini istediğini anlatan Nehir, talebin reddini şöyle anlatıyor. “Fosfor Mustafa Sıtkı Paşa, 1888 yılında Yıldız Sarayı’na yazdığı bir telgrafla tayin talebinde bulunuyor. Telgrafla romatizma hastalığından dolayı artık hareket edemediğini, görevini yapmakta zorlandığını belirtiyor ve İstanbul’a dönmek için izin istiyor. Bir nevi emeklilik talebinde bulunan Fosfor Mustafa Sıtkı Paşa’nın bu talebi dönemin siyasi koşullarından dolayı II. Abdülhamid tarafından uygun görülmeyerek ve paşanın Erzurum’dan ayrılmasına izin verilmiyor. Görevinde kalması istenen Fosfor Mustafa Sıtkı Paşa bu talebinden bir yıl sonra 1889’da vefat ediyor ve Erzurum’a defnediliyor.”
Selanik’e gitti
Erzurum’un soğuğuna dayanamayan bir diğer valinin ise 1896-1901 yılları arasında görev yapan Mehmet Şerif Rauf Paşa olduğunu kaydeden Nehir, paşanın 1899 yılında Yıldız Sarayı’na çektiği telgrafta havadan dolayı yaşadığı sıkıntıları belirterek görev değişikliği talep ettiğini ancak talebinin reddedildiği ifade etti. Ancak Mehmet Şerif Rauf Paşa, talebinin reddedilmesinin ardından 2 yıl sonra Selanik valiliğine atanmış. Paşanın yerine de Erzurum valiliği görevine Musul Valisi Mustafa Nazım Bey tayin edilmiş.
“Soğuk hava sağlığımı tehdit ediyor”
Erzurum’da yaşanan en önemli toplumsal olaylardan birisi olan 1906-1907 vergi ayaklanması sırasında görev yapan Mustafa Nazım Bey ise olaylar sırasında görevden alınan valilerden birisi. Yerine atanan Mehmet Ata Bey’in ise daha kış gelmeden, soğuk havanın sağlığını tehdit ettiğini belirterek İstanbul’a dönmek istediğini aktaran Nehir, “Mehmet Ata Bey, 4 Eylül 1906 tarihinde Dahiliye Nezareti’ne başvurmuş, kendisinin İstanbul’daki Memûrîn Mülkiye Komisyonu azalığı görevine tayin edilmesini talep etmiştir. Dahiliye Nezareti’nin Mehmet Ata Bey’in bu talebine cevabı olumsuz olmuştur. Görevinden azledilerek Erzurum’dan ayrılan Ata Bey’in yerine ise Mamuretülaziz valisi Mustafa Nuri Bey atanmış” diye konuştu.
Sıcak vilayetlere atanma talebi
Ata Bey’in yerine atanan Mustafa Nuri Bey’in ise, Erzurum’daki görevinin altıncı ayında rahatsızlıklarının nüksettiğini ve kış mevsiminin sağlığını olumsuz etkilediğini belirterek sıcak vilayetlerden birine atanma talebinde bulunduğunu söyleyen Nehir, “Denizden 1920 metre yükseklikte bulunan ve sekiz ay boyunca kış mevsiminin hüküm sürdüğü Erzurum’un soğuk havasının sağlığını bozduğunu belirtmiş ve geçmişte iki kez Avrupa’ya giderek tedavi gördüğü rahatsızlığının da son zamanlarda nüksettiğini aktaran Mustafa Nuri Bey, kendisinin Adana, Halep, Beyrut gibi sıcak vilayetlerden birisine tayin edilmesini talep etmiş. Ancak bu talep sadaret tarafından uygun görülmemiş ama Mustafa Nuri Bey, aynı yıl Ankara Valiliği’ne tayin edilmiş” dedi.
İkinci Meşrutiyet sonrası Erzurum valiliği görevine gelen Mehmed Celal Beyin de soğukla mücadele eden isimler arasında yer aldığını söyleyen Nehir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üst düzey görevlerde bulunan Mehmed Celal Bey, 1909-1911 yılları arasında Erzurum’da görev yapmış ve vilayetin gelişmişlik sorununun çözümü için teşebbüslerde bulunmuş önemli bir isim fakat soğuk iklimden şikayetçi. Mehmet Celal Bey’in de 17 Şubat 1911 tarihinde Dahiliye Nezaretine bir telgraf çekip, Hüdavendigar valiliği görevinin boşalacağını duyduğunu, kendisinin de bu göreve talip olduğunu biliyoruz. Fakat bu talep Dahiliye Nezareti tarafından uygun görülmeyerek reddediliyor. Ancak Mehmed Celal Bey, bu talebinden yaklaşık altı ay sonra Edirne valiliği görevine atanıyor.”
Şeyma TAHİR