AHMET EFE EFEOĞLU
Erzurum’un çocuk yazarları serimize kaldığımız yerden devam ediyoruz. Bizler bu seriyi yazarken aramıza yeni yazar ve şairlerde katılıyor. Herhalde bu serimiz böyle giderse hiç bitmeyecek. Bizler geleceğin Türkiye’sinin mimarları olacak çocuklarımızı maddi ve manevi değerlerine bağlı bireyler olarak yetiştirmeye çalışmalıyız. Okuyan ve yazan bir neslin ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine ancak yükseltebileceğini biliyoruz. Milli ve manevi değerlerle yoğrulmuş bir kuşağın vatanını ihya edeceğine inancımız ise tamdır. Çocuklarımızın sadece bir yönde değil, onların ilgi ve yeteneklerine göre yetiştirilmesi ise öncelikli hedefimizdir. Bu doğrultuda çocuğumuzun hazırlamış olduğu bu eseri önemsiyor ve takdire şayan buluyoruz. O, yüreğinden gelen duyguları kalemiyle satırlara döktü ve bizlerde onları sizlere ulaştırmaya aracı olduk. İnanıyoruz ki bu çocuklarımız geleceğin Şeyh Galibi, Nedim’i, Bakisi olmaya adaydır. Yeter ki bizler onlara güvenelim ve destek olalım. Bu vesile ile bu tarz çalışmaların yapılmasına ön ayak olan Özel Güneş Kolejine, destek veren Ahmet Efe Efeoğlu’nun değerli annesi ve babasına, sınıf arkadaşlarına teşekkürü bir borç biliriz. Ahmet Efe çalışmayı seven, yazma becerisi yüksek olan bir çocuktur. Ahmet’in çıkardığı kitap dışında bu gün birden fazla kitap olacak yazılar var. İnşallah süreç içinde bunları da okuyuculara ulaştırmak mümkün olacaktır. Ahmet Efe Efeoğlu okumayı seven, okuduğunu da yazıya dökmeyi becerebilen bir isimdir. Hemen hemen her hafta farklı bir kitapla yanıma gelen isim yine Ahmet Efe Efeoğlu’dur. Her yazdığı metin farklı bir dünyaya bizi götürmektedir. Ahmet Efe Efeoğlu aynı zamanda iyi de bir çizerdir. Yazdığı tüm metinlere mutlaka bir resimde eklemektedir. Yani Ahmet emek veren bir öğrencimdir. Nazik, çalışkan, tertipli, sorumluluk sahibi bir çocuk olan Ahmet’i bizler ilerleyen yıllarda mutlaka farklı alanlarda göreceğiz. Bu gördüğümüz alanlarda biri de edebiyat olacaktır. Buna inancımız tamdır. Ahmet’in ilk kitabı ise Hayal Adası adını almıştır. Bizzat kitabın kapağıyla ilgilenmiş ve ismi de kendisi koymuştur. Aslında bu kitap bir seri halinde yayınlanacak kadar geniştir. İlk kitap sadece Ahmet Efe Efeoğlu tarafından yazılan bir kısımdan oluşmaktadır. Ahmet Efe Efeoğlu çocuk akademisi ve yazarlık dersine de ayrıca bir önem vermekte ve en ön safta olmak için gayret göstermektedir. Ahmet Efe Efeoğlu ile bizler çocuklarımızın neleri başarabileceğini bir kez daha görmüş olduk. Yolları ve izleri açık olsun. Ülkemizin yeniden muasır medeniyet seviyesine ulaşmada Ahmet Efe Efeoğlu gibi isimler dünden daha fazla ihtiyacımız olacaktır. İşte size Ahmet Efe Efeoğlu tarafından kaleme alınmış olan Hayal Adası adlı kitaptan bazı bölümler:
Hadi daha fazla konuşmayalım dedim. Ali’den çekici alıp hemen camı kırdım. Camı kırmama kalmadan bir anda kendimizi arenada bulduk. Ne oluyordu? Neden biz buradayız? Ben böyle düşünürken Mert hemen söze karıştı: -Sen daha iyi bilirsin. Bu parçaların gizemini çözen sensin yani. Birden aklıma bir şey geldi. İkinci parçayı alan herkes koruyucusuyla karşı karşıya gelecekti. Kazanırsak parça bizim olacaktı. Ya kaybedersek? İşte onu bilmiyordum. O yüzden kesinlikle kazanmamız gerekliydi. Arena da birden karşımızı iki başlı ve boynuzları olan bir yaratık çıkmıştı. Adının BLÜBLÜ olduğu söyleniyordu. Adını duyunca birden gülmeye başladık. O ne biçim addı. Neyse şimdi bunu bir kenara bırakmalıyız. Benim elimde ateşli, Mert’in elinde buzlu, Ali’nin elinde elektrikli ve Mehmet’in elinde tuttuğu kılıçlar ise suluydu. Bu kılıçların gücünden dolayı savaşın adı ABES olmuştu. Elimizdeki kılıçların güçlerini kullanarak savaşa başladık. Ben ateş topu atıyorum BLÜBLÜ ise su topu atıyordu. Mert buz patlaması yapıyor, BLÜBLÜ ise lav patlaması yapıyordu. Ali elektrik darbesi gönderiyor BLÜBLÜ ise ateş kalkanı açıyordu. Mehmet ise TSUNAMİ etkisi yaptı ve BLÜBLÜ şaşırdı. O sırada Mert çok sağlam bir buz duvarı yaptı ve konuşmaya başladık.
Pazartesi yazımızda başkan bir yazarımız veyahut şairimizi Alper Yılmaz’ı tanıtmaya çalışacağız. Şimdiden yeni yılı hepimizi, Türk-İslam âlemine, ülkemize, şehrimize ve ailemize sağlık, mutluluk ve huzur getirmesini yüce Mevla’mdan niyaz ederim.
Erzurum’un çocuk yazarları serimize kaldığımız yerden devam ediyoruz. Bizler bu seriyi yazarken aramıza yeni yazar ve şairlerde katılıyor. Herhalde bu serimiz böyle giderse hiç bitmeyecek. Bizler geleceğin Türkiye’sinin mimarları olacak çocuklarımızı maddi ve manevi değerlerine bağlı bireyler olarak yetiştirmeye çalışmalıyız. Okuyan ve yazan bir neslin ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine ancak yükseltebileceğini biliyoruz. Milli ve manevi değerlerle yoğrulmuş bir kuşağın vatanını ihya edeceğine inancımız ise tamdır. Çocuklarımızın sadece bir yönde değil, onların ilgi ve yeteneklerine göre yetiştirilmesi ise öncelikli hedefimizdir. Bu doğrultuda çocuğumuzun hazırlamış olduğu bu eseri önemsiyor ve takdire şayan buluyoruz. O, yüreğinden gelen duyguları kalemiyle satırlara döktü ve bizlerde onları sizlere ulaştırmaya aracı olduk. İnanıyoruz ki bu çocuklarımız geleceğin Şeyh Galibi, Nedim’i, Bakisi olmaya adaydır. Yeter ki bizler onlara güvenelim ve destek olalım. Bu vesile ile bu tarz çalışmaların yapılmasına ön ayak olan Özel Güneş Kolejine, destek veren Ahmet Efe Efeoğlu’nun değerli annesi ve babasına, sınıf arkadaşlarına teşekkürü bir borç biliriz. Ahmet Efe çalışmayı seven, yazma becerisi yüksek olan bir çocuktur. Ahmet’in çıkardığı kitap dışında bu gün birden fazla kitap olacak yazılar var. İnşallah süreç içinde bunları da okuyuculara ulaştırmak mümkün olacaktır. Ahmet Efe Efeoğlu okumayı seven, okuduğunu da yazıya dökmeyi becerebilen bir isimdir. Hemen hemen her hafta farklı bir kitapla yanıma gelen isim yine Ahmet Efe Efeoğlu’dur. Her yazdığı metin farklı bir dünyaya bizi götürmektedir. Ahmet Efe Efeoğlu aynı zamanda iyi de bir çizerdir. Yazdığı tüm metinlere mutlaka bir resimde eklemektedir. Yani Ahmet emek veren bir öğrencimdir. Nazik, çalışkan, tertipli, sorumluluk sahibi bir çocuk olan Ahmet’i bizler ilerleyen yıllarda mutlaka farklı alanlarda göreceğiz. Bu gördüğümüz alanlarda biri de edebiyat olacaktır. Buna inancımız tamdır. Ahmet’in ilk kitabı ise Hayal Adası adını almıştır. Bizzat kitabın kapağıyla ilgilenmiş ve ismi de kendisi koymuştur. Aslında bu kitap bir seri halinde yayınlanacak kadar geniştir. İlk kitap sadece Ahmet Efe Efeoğlu tarafından yazılan bir kısımdan oluşmaktadır. Ahmet Efe Efeoğlu çocuk akademisi ve yazarlık dersine de ayrıca bir önem vermekte ve en ön safta olmak için gayret göstermektedir. Ahmet Efe Efeoğlu ile bizler çocuklarımızın neleri başarabileceğini bir kez daha görmüş olduk. Yolları ve izleri açık olsun. Ülkemizin yeniden muasır medeniyet seviyesine ulaşmada Ahmet Efe Efeoğlu gibi isimler dünden daha fazla ihtiyacımız olacaktır. İşte size Ahmet Efe Efeoğlu tarafından kaleme alınmış olan Hayal Adası adlı kitaptan bazı bölümler:
Hadi daha fazla konuşmayalım dedim. Ali’den çekici alıp hemen camı kırdım. Camı kırmama kalmadan bir anda kendimizi arenada bulduk. Ne oluyordu? Neden biz buradayız? Ben böyle düşünürken Mert hemen söze karıştı: -Sen daha iyi bilirsin. Bu parçaların gizemini çözen sensin yani. Birden aklıma bir şey geldi. İkinci parçayı alan herkes koruyucusuyla karşı karşıya gelecekti. Kazanırsak parça bizim olacaktı. Ya kaybedersek? İşte onu bilmiyordum. O yüzden kesinlikle kazanmamız gerekliydi. Arena da birden karşımızı iki başlı ve boynuzları olan bir yaratık çıkmıştı. Adının BLÜBLÜ olduğu söyleniyordu. Adını duyunca birden gülmeye başladık. O ne biçim addı. Neyse şimdi bunu bir kenara bırakmalıyız. Benim elimde ateşli, Mert’in elinde buzlu, Ali’nin elinde elektrikli ve Mehmet’in elinde tuttuğu kılıçlar ise suluydu. Bu kılıçların gücünden dolayı savaşın adı ABES olmuştu. Elimizdeki kılıçların güçlerini kullanarak savaşa başladık. Ben ateş topu atıyorum BLÜBLÜ ise su topu atıyordu. Mert buz patlaması yapıyor, BLÜBLÜ ise lav patlaması yapıyordu. Ali elektrik darbesi gönderiyor BLÜBLÜ ise ateş kalkanı açıyordu. Mehmet ise TSUNAMİ etkisi yaptı ve BLÜBLÜ şaşırdı. O sırada Mert çok sağlam bir buz duvarı yaptı ve konuşmaya başladık.
Pazartesi yazımızda başkan bir yazarımız veyahut şairimizi Alper Yılmaz’ı tanıtmaya çalışacağız. Şimdiden yeni yılı hepimizi, Türk-İslam âlemine, ülkemize, şehrimize ve ailemize sağlık, mutluluk ve huzur getirmesini yüce Mevla’mdan niyaz ederim.
