Türkiye uzun zamandan beri Göçmen Sorunu ile uğraşıyor...
Bir taraftan da özellikle turistik bölgelerde turizm hareketliliğini derinden etkileyen yangınlarla ve ülkenin değişik yerlerinde meydana gelen sel felaketleriyle mücadele ediyor...
Nitekim İngiltere vatandaşlarına yönelik olarak Türkiye’yi güvensiz ülke olarak ilan etti...
Eğer zaman geçirilmeden İngiltere hükümetiyle görüşme yapılmazsa turizmin yara alacağı bir gerçek...
*
Ülkemizdeki göçmenleri Suriyeliler ve Afganlar olarak ikiye ayırmak mümkün.
Her ikisinin de benzer yönleri ülkelerinde yaşanan savaşın önünden kaçmaları...
Ancak birisi çoluk-çocuğuyla sınıra dayanıyor, öbürü karısını ve çocuklarını Taliban’a terkederek geliyor.
Her iki göçmen grubunun da ortak yönü; Türkiye’yi kendi vatanlarından daha görmeleri ve öyle hareket etmeleri...
Bir grup, Başkentimizde gençlerimize bıçakla saldırıyor ve ölüme sebep oluyor; öteki bulunduğu yere ve konumuna bakmadan, ülke insanını aşağılıyor, hakaret ve daha ileri giderek küfür ediyor.
Sonra özür dilemeyle çalışıyor ama özrü kabahatinden büyük...
*
Doğrudur, Suriye ile Afganistan arasında tarihi bağlarımız bulunmaktadır, her iki ülkede de soydaşlarımız bulunmaktadır ama gelenlerin çoğu soydaşımız değildir ve soydaşımız olanlar da teröre bulaşmamışlardır.
Kaldı ki ülkemizdeki misafirlikleri kargaşa çıkarmak için değildir.
Ve, İçişleri Bakanının belirttiği tarihi gerçeklerle uyum sağlamamaktadırlar...
*
Son günlerde Ülkemiz gündemini meşgul eden Afganlı göçmenlerdir.
Bu konudaki uluslararası aktörler; ABD, Rusya, İran ve Afganistan’ın kendisidir...
ABD’nin işaret ettiği Afganlı göçmen grupları, kamyonlarla İran-Türkiye sınırına taşınıyor, uygun yerlerden yürüyerek Türkiye’ye geçiliyor ve insan kaçakçılarının kamyonları ile İstanbul’un orta yerine bırakılıyor.
Bunu terör uzmanı asker kökenliler söylüyor.
*
Bırakılan Afganlıların birçoğu asker elbisesi giyimli genç insanlar ve Afgan bayrağını açmadan imtina etmiyorlar...
Ne hikmetse yanlarında eşleri ve çocukları da yok, sanki Taliban’ın baskısından kaçmamışlar...
Üstelik yaşamlarını borçlu oldukları Türk Milleti’ne hakaretten geri durmuyorlar...
*
ABD’ye girerken dişinize kadar kontrol ediliyorsunuz, Türkiye’ye elinizi kolunuzu sallayarak giriyorsunuz.
ABD’nin yönlendirmesi ve işaretiyle Türkiye’ye akın eden Afganlılar, Ajan mı, asker mi, terörist mi yoksa gerçekten mülteci mi; ülkeye yasal olarak girenlerin hakkında genişçe araştırma yapıldı mı bilmek istiyoruz.
Yok eğer kaçak olarak girdilerse hemen sınır dışı edilmelerini bekliyoruz...
Cumhurbaşkanımızın dediği gibi ‘Türkiye yol geçen hanı değildir...’
Bir taraftan da özellikle turistik bölgelerde turizm hareketliliğini derinden etkileyen yangınlarla ve ülkenin değişik yerlerinde meydana gelen sel felaketleriyle mücadele ediyor...
Nitekim İngiltere vatandaşlarına yönelik olarak Türkiye’yi güvensiz ülke olarak ilan etti...
Eğer zaman geçirilmeden İngiltere hükümetiyle görüşme yapılmazsa turizmin yara alacağı bir gerçek...
*
Ülkemizdeki göçmenleri Suriyeliler ve Afganlar olarak ikiye ayırmak mümkün.
Her ikisinin de benzer yönleri ülkelerinde yaşanan savaşın önünden kaçmaları...
Ancak birisi çoluk-çocuğuyla sınıra dayanıyor, öbürü karısını ve çocuklarını Taliban’a terkederek geliyor.
Her iki göçmen grubunun da ortak yönü; Türkiye’yi kendi vatanlarından daha görmeleri ve öyle hareket etmeleri...
Bir grup, Başkentimizde gençlerimize bıçakla saldırıyor ve ölüme sebep oluyor; öteki bulunduğu yere ve konumuna bakmadan, ülke insanını aşağılıyor, hakaret ve daha ileri giderek küfür ediyor.
Sonra özür dilemeyle çalışıyor ama özrü kabahatinden büyük...
*
Doğrudur, Suriye ile Afganistan arasında tarihi bağlarımız bulunmaktadır, her iki ülkede de soydaşlarımız bulunmaktadır ama gelenlerin çoğu soydaşımız değildir ve soydaşımız olanlar da teröre bulaşmamışlardır.
Kaldı ki ülkemizdeki misafirlikleri kargaşa çıkarmak için değildir.
Ve, İçişleri Bakanının belirttiği tarihi gerçeklerle uyum sağlamamaktadırlar...
*
Son günlerde Ülkemiz gündemini meşgul eden Afganlı göçmenlerdir.
Bu konudaki uluslararası aktörler; ABD, Rusya, İran ve Afganistan’ın kendisidir...
ABD’nin işaret ettiği Afganlı göçmen grupları, kamyonlarla İran-Türkiye sınırına taşınıyor, uygun yerlerden yürüyerek Türkiye’ye geçiliyor ve insan kaçakçılarının kamyonları ile İstanbul’un orta yerine bırakılıyor.
Bunu terör uzmanı asker kökenliler söylüyor.
*
Bırakılan Afganlıların birçoğu asker elbisesi giyimli genç insanlar ve Afgan bayrağını açmadan imtina etmiyorlar...
Ne hikmetse yanlarında eşleri ve çocukları da yok, sanki Taliban’ın baskısından kaçmamışlar...
Üstelik yaşamlarını borçlu oldukları Türk Milleti’ne hakaretten geri durmuyorlar...
*
ABD’ye girerken dişinize kadar kontrol ediliyorsunuz, Türkiye’ye elinizi kolunuzu sallayarak giriyorsunuz.
ABD’nin yönlendirmesi ve işaretiyle Türkiye’ye akın eden Afganlılar, Ajan mı, asker mi, terörist mi yoksa gerçekten mülteci mi; ülkeye yasal olarak girenlerin hakkında genişçe araştırma yapıldı mı bilmek istiyoruz.
Yok eğer kaçak olarak girdilerse hemen sınır dışı edilmelerini bekliyoruz...
Cumhurbaşkanımızın dediği gibi ‘Türkiye yol geçen hanı değildir...’