İki yıl önce Ankara Erzurum Dernekleri Federasyonu Erzurum günleri düzenlemişti. Açılış töreninde Erzurum’a katkıda bulunan bazı isimlere plaket taktim etmişlerdi. O isimler arasında ilk kez karşılaştığım hatta Erzurumlu olduğunu dahi bilmediğim Sıtkı Alp Beyefendi ile tanıştım.
İsmi anons edilince bir hayli heyecanlanan ve plaketini aldıktan sonra katılımcılara dönerek “Bana bu ödülü layık görenlere teşekkür ediyorum ama hak ettim mi bilemiyorum” dedi. Herkes şaşırdı. Çünkü törene katılanlar arasında benim gibi birçok kimse o ismin kim olduğunu ve memleketine ne yaptığını bilmiyordu...
Peki, kimdi Sıtkı Alp?
Sıtkı Alp kıt imkânlarla Erzurum Yavuz Selim Yatılı Okulu’nu tamamladı. Tek amacı o yıl kurulan Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde eğitim görmekti ama olmadı. Çünkü yeni kurulduğu için puanları çok yüksekti. O yıllarda üniversiteye ikinci burslu olarak giren Sıtkı Alp, hayallerini Türkiye’nin Başkentinde gerçekleştirdi. Özel okullar açtı, üniversiteler kurdu.
Bugün Arı Okulları ve Çankaya Üniversitesi’nin sahibi olan Alp, eğitim göremediği Atatürk Üniversitesi ve doğup büyüdüğü şehrine eğitim alanlarında büyük destekler sağladı. Çünkü o geldiği yeri hiç unutmadı. Maddi imkânsızlık nedeni ile okuyamamanın ne demek olduğunu iyi bilenlerdendi...
Dün okuyamadığı o üniversitede fahri doktora unvanı aldı, cübbe giydi. Yine çok mütevazı idi, anılarını dillendirdi.
Tüm bunlar olurken Ankara’da ödül töreninde sarf ettiği, “ Bu ödülünü hak ettim mi? ” sözleri geldi aklıma…
Hak ettiniz hocam. Hem de sonuna kadar hak ettiniz.
Biz bu şehri kullanan ama bu şehre tek bir çivi dahi çakmayan, nice ödüller alanları gördük...
Tek bir bina inşa edecek diye ne olduğu belli olmayan, nice üçkâğıtçıların önünde düğme ilikleyen sözde Erzurumluları gördük.
İstanbul’da ‘şöyle iş adamı böyle zenginim’ diye gelip bu şehirde müteahhitlik tacirliğine soyunan, aslında dümencinin önde gideni nice kalpsiz, nice kolsuzları gördük…
Siz ki bu kadar şey yapmışken herkese ekmek peynir gibi dağıtılan o ödüle kendinizi layık görmediniz ya şimdi bu açıdan bakınca evet hakkınız var. O ödülün kat kat üstünü hak ediyordunuz…
Biliniz ki bugün isminizi bilmeyen bu şehirde okuyan herkes yaptırdığınız mekânlarda eğitim görürken size dua ediyorlar.
Erzurum’u uzaktan yaşayan tek kuruşluk menfaatleri dokunmadığı halde bu şehirde itibar görenler utanmalı bence, kendilerine yapılan muameleden. Tarih onları silecek ama sizi her daim anacak...
Siz her şeyi fazlası ile hak ettiniz hocam.
İsmi anons edilince bir hayli heyecanlanan ve plaketini aldıktan sonra katılımcılara dönerek “Bana bu ödülü layık görenlere teşekkür ediyorum ama hak ettim mi bilemiyorum” dedi. Herkes şaşırdı. Çünkü törene katılanlar arasında benim gibi birçok kimse o ismin kim olduğunu ve memleketine ne yaptığını bilmiyordu...
Peki, kimdi Sıtkı Alp?
Sıtkı Alp kıt imkânlarla Erzurum Yavuz Selim Yatılı Okulu’nu tamamladı. Tek amacı o yıl kurulan Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde eğitim görmekti ama olmadı. Çünkü yeni kurulduğu için puanları çok yüksekti. O yıllarda üniversiteye ikinci burslu olarak giren Sıtkı Alp, hayallerini Türkiye’nin Başkentinde gerçekleştirdi. Özel okullar açtı, üniversiteler kurdu.
Bugün Arı Okulları ve Çankaya Üniversitesi’nin sahibi olan Alp, eğitim göremediği Atatürk Üniversitesi ve doğup büyüdüğü şehrine eğitim alanlarında büyük destekler sağladı. Çünkü o geldiği yeri hiç unutmadı. Maddi imkânsızlık nedeni ile okuyamamanın ne demek olduğunu iyi bilenlerdendi...
Dün okuyamadığı o üniversitede fahri doktora unvanı aldı, cübbe giydi. Yine çok mütevazı idi, anılarını dillendirdi.
Tüm bunlar olurken Ankara’da ödül töreninde sarf ettiği, “ Bu ödülünü hak ettim mi? ” sözleri geldi aklıma…
Hak ettiniz hocam. Hem de sonuna kadar hak ettiniz.
Biz bu şehri kullanan ama bu şehre tek bir çivi dahi çakmayan, nice ödüller alanları gördük...
Tek bir bina inşa edecek diye ne olduğu belli olmayan, nice üçkâğıtçıların önünde düğme ilikleyen sözde Erzurumluları gördük.
İstanbul’da ‘şöyle iş adamı böyle zenginim’ diye gelip bu şehirde müteahhitlik tacirliğine soyunan, aslında dümencinin önde gideni nice kalpsiz, nice kolsuzları gördük…
Siz ki bu kadar şey yapmışken herkese ekmek peynir gibi dağıtılan o ödüle kendinizi layık görmediniz ya şimdi bu açıdan bakınca evet hakkınız var. O ödülün kat kat üstünü hak ediyordunuz…
Biliniz ki bugün isminizi bilmeyen bu şehirde okuyan herkes yaptırdığınız mekânlarda eğitim görürken size dua ediyorlar.
Erzurum’u uzaktan yaşayan tek kuruşluk menfaatleri dokunmadığı halde bu şehirde itibar görenler utanmalı bence, kendilerine yapılan muameleden. Tarih onları silecek ama sizi her daim anacak...
Siz her şeyi fazlası ile hak ettiniz hocam.