
Gazeteciliğe başladığım 90’lı yıllarda Rahmi Turan hikâyeleri çok revaçtaydı. Her gittiği gazeteye birkaç bavul çıplak kadın resimleriyle gittiğine dair, aynı Rahmi Turan, içeriği olmayan ama Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan bir yazıyı kaleme aldı. İddiaya göre Beştepe’ye giden bir CHP’li partinin gidişinden şikâyette bulunuyor, Erdoğan ise “Sizin genel başkan olmanız ülkenin menfaatinedir.” derken destek olacağını söylüyor.
Rahmi Turan’ın köşe yazısı FOX’un sabah haberlerini sunan İsmail Küçükkaya’nın twitiyle bomba gibi patladı. Twit kripto (FETÖ) hesaplarınca tavana çıkarıldı. Hedefte Erdoğan ve Muharrem İnce vardı. Erdoğan ve Beştepe böyle bir görüşmenin katiyen olmadığını, öne sürülen plakaların gerçek olmadığını, ayrıntılı biçimde olayın bir düzmece olduğunu açıkladı.
Oray Eğin köşesinde, ortaya attığı komplo ortalığı yakarken Rahmi Turan’ın göz tansiyonu rahatsızlığı için Londra’ya gittiğini yazdı. Eğin, herkesin tedavi için Türkiye’ye geldiği bir dönemde Rahmi Turan’ın Londra’yı seçmesini iğneli üslubuyla sorguladı.
CHP bu işi çok tuttu!
CHP lideri İsmail Küçükkaya’nın programında gizemli CHP’linin kim olduğunu bildiğini ifade etti. Rahmi Turan, o ismin Muharrem İnce olduğunu açıkladı. İnce, sert tepki gösterdi. Rahmi Turan kaynağın Talat Atilla oluğunu, bilgiyi ondan aldığını söyledi. Talat Atilla’nın internet sitesinde Rahmi Turan ve CHP üst düzey yöneticisi yazı yazıyor. Talat Atilla, kaynağın bir CHP’li olduğunu, bilgiyi dolaylı olarak Kemal Kılıçdaroğlu’na doğrulattığını açıkladı. Atilla’nın gazeteci olmasına rağmen duyumu neden Rahmi Turan’a yazdırdığı ise ayrı bir gariplikti.
Nihayet Kemal Kılıçdaroğlu, objenin kim olduğunu bildiğini İsmail Küçükkaya’nın programında açıkladı. Ardından açıklamasını tevil ederek ‘Ben öyle demedim’ dedi. Dedikodular bana da geliyor mealinde konuyu bildiğini söylediğini açıkladı.
Anlayacağınız çarşafa dolanma halidir gidiyor. Nereye varacağı ise bilinmiyor.
Medyada Kemal Kılıçdaroğlu’nun karşısına çıkması muhtemel lider adaylarının etkisizleştirilmesini hedeflediği üzerinde durulan komplo için farklı boyut ortaya koyulmuyor. Yani Kemal Kılıçdaroğlu’nun böyle bir komploya ihtiyacı olmadığı, Muharrem İnce veya başka bir ismi kongrede silip süpüreceği üzerinde duruluyor. İşgüzar birkaç kişinin işi olduğu ima ediliyor.
Komplonun hedefi Erdoğan’dır!
Oysa bu komplonun asıl hedefi CHP, Kemal Kılıçdaroğlu veya başka bir isim değil, asıl hedef Erdoğan ve Cumhur İttifakıdır.
Cevap bekleyen sorular!
-Kemal bey, komplo ve gizemli CHP’liyi bildiğini neden açıkladı? CHP yönetimi bir ağızdan Beştepe ve Erdoğan’ı partiyi dizayn etmeye çalışmakla niçin suçladı?
Aslında hedef Erdoğan’dır. Diktatör imajını pekiştirmek, partiler dahil her şeyi kontrol altına alan bir hedef, çok sesliliği susturma amacının oluşması imajıdır.
Bütün mesele budur.
Çarşafa dolaşan bu komplonun perde arkasında FETÖ’nün olmadığına inanmak gerçekten zor.
Şimdi CHP, dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan olmanın paniğini yaşıyor.
Rahmi Turan’ın köşe yazısı FOX’un sabah haberlerini sunan İsmail Küçükkaya’nın twitiyle bomba gibi patladı. Twit kripto (FETÖ) hesaplarınca tavana çıkarıldı. Hedefte Erdoğan ve Muharrem İnce vardı. Erdoğan ve Beştepe böyle bir görüşmenin katiyen olmadığını, öne sürülen plakaların gerçek olmadığını, ayrıntılı biçimde olayın bir düzmece olduğunu açıkladı.
Oray Eğin köşesinde, ortaya attığı komplo ortalığı yakarken Rahmi Turan’ın göz tansiyonu rahatsızlığı için Londra’ya gittiğini yazdı. Eğin, herkesin tedavi için Türkiye’ye geldiği bir dönemde Rahmi Turan’ın Londra’yı seçmesini iğneli üslubuyla sorguladı.
CHP bu işi çok tuttu!
CHP lideri İsmail Küçükkaya’nın programında gizemli CHP’linin kim olduğunu bildiğini ifade etti. Rahmi Turan, o ismin Muharrem İnce olduğunu açıkladı. İnce, sert tepki gösterdi. Rahmi Turan kaynağın Talat Atilla oluğunu, bilgiyi ondan aldığını söyledi. Talat Atilla’nın internet sitesinde Rahmi Turan ve CHP üst düzey yöneticisi yazı yazıyor. Talat Atilla, kaynağın bir CHP’li olduğunu, bilgiyi dolaylı olarak Kemal Kılıçdaroğlu’na doğrulattığını açıkladı. Atilla’nın gazeteci olmasına rağmen duyumu neden Rahmi Turan’a yazdırdığı ise ayrı bir gariplikti.
Nihayet Kemal Kılıçdaroğlu, objenin kim olduğunu bildiğini İsmail Küçükkaya’nın programında açıkladı. Ardından açıklamasını tevil ederek ‘Ben öyle demedim’ dedi. Dedikodular bana da geliyor mealinde konuyu bildiğini söylediğini açıkladı.
Anlayacağınız çarşafa dolanma halidir gidiyor. Nereye varacağı ise bilinmiyor.
Medyada Kemal Kılıçdaroğlu’nun karşısına çıkması muhtemel lider adaylarının etkisizleştirilmesini hedeflediği üzerinde durulan komplo için farklı boyut ortaya koyulmuyor. Yani Kemal Kılıçdaroğlu’nun böyle bir komploya ihtiyacı olmadığı, Muharrem İnce veya başka bir ismi kongrede silip süpüreceği üzerinde duruluyor. İşgüzar birkaç kişinin işi olduğu ima ediliyor.
Komplonun hedefi Erdoğan’dır!
Oysa bu komplonun asıl hedefi CHP, Kemal Kılıçdaroğlu veya başka bir isim değil, asıl hedef Erdoğan ve Cumhur İttifakıdır.
Cevap bekleyen sorular!
-Kemal bey, komplo ve gizemli CHP’liyi bildiğini neden açıkladı? CHP yönetimi bir ağızdan Beştepe ve Erdoğan’ı partiyi dizayn etmeye çalışmakla niçin suçladı?
Aslında hedef Erdoğan’dır. Diktatör imajını pekiştirmek, partiler dahil her şeyi kontrol altına alan bir hedef, çok sesliliği susturma amacının oluşması imajıdır.
Bütün mesele budur.
Çarşafa dolaşan bu komplonun perde arkasında FETÖ’nün olmadığına inanmak gerçekten zor.
Şimdi CHP, dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan olmanın paniğini yaşıyor.