Ülkenin gündeminden düşmeyen olayı biliyorsunuz. Kokain çekerken görüntüleri ortaya çıkan ve lüks yaşantısının kaynağı merak edilen Kürşat Ayvatoğlu, toplumda ki pek çok kişinin sessiz çığlığını ortaya çıkardı. Ayvatoğlu, “siyasilerle çektiğim fotoğrafların bana rant sağlayacağını ve büyümenin bu yoldan geçtiğini düşünerek hareket ettim ve yanlış yaptığımı anladım,” şeklinde açıklamada bulundu. Ayvatoğlu’nun yaptığı yanlıştı. Ancak toplum da bu algı kabul gördüğü için ve gerçekten iktidar mensubu kişilerle fotoğraf çektirmek güç ve nüfuz sağladığı için insanların iç dünyası doğru bir şey yaptığını düşünmeye sevk ediyor. Kendisi bu tarz bir açıklama yaptı ancak pişman olduğunu sanmıyorum. Bugün olsa yine aynıyolu deneyecektir! (ki) Toplumun pek çoğunun okumak veya çaba göstermek yerine yapmak istediği veya olmak istediği konumun bu yoldan geçtiğini görmeleri günümüzün acı bir gerçeği olsa gerek! Geçmiş yıllarda veya günümüzde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la çektiği fotoğrafı sosyal medya hesabının kapağına koyan ve o fotoğraf sayesinde nitelik olarak layık olmadığı mevki, makam koltuklarına oturan kişileri görenler bu yolun tek yol olduğunu düşünerek hareket ediyorlar. Nedense partili olduğunuzda bütün kapılar açılıyor. Mesela önemli STK’larda yer alabiliyorsunuz. Medya size daha çok önem veriyor. Sosyal medya paylaşımı beğeni ve yorumlar dahi buna göre şekilleniyor.
Kürşat Ayvatoğlu gibi kendi şehrimizde, ilçemizde yüzlerce örnek gösterebiliriz. Partiye çaycı olarak girip, müteahhit olarak çıkandan tutunda, taşeron olarak girip, daire başkanlığına yükselene, parti de yönetici olduğu için kendi adı na değil başka sın ın adına ihaleler alanından tutunda, ilkokul mezunlarının mühendis kadrosunda olanına kadar pek çok örnek verebiliriz. Bizler bu konuları yazarken muhalefet yaptığımızı düşünenler ve bizim hırsızımız diğerlerinin hırsızında daha iyidir savunmasına geçenlere, bu olay verilecek en güzel örnek oldu. Burada önemli bir detayı kaçırıyoruz. Hırsız, sadece maddeçalan değildir. Torpil ile makam veya iş sahibi olan, hak eden birinden o koltuğu çalmıştır. Gizli odalarda ihale alan, başka birinin hakkını gasp etmiştir. Tabi ki dürüst politikacılar veya bürokratlarımız da var. Hani bir söz vardır ya, “sepetteki bir çürük elma tüm sepeti çürütür.”Kısaca partili referanslar ile liyakatsiz olarak iş bulma ve kısa yoldan zengin olma yolları gençlere örnek teşkil ettiğinden ülkemiz cehalet kervanına sürüklenmektedir.
Ayvatoğlu’nun bu ibretlik olayı sonucunda değişen bir şey olur mu, gereken önlemler alınır mı? Hiç sanmıyorum. Bu düzen böyle geldi, böyle devam eder.
Kürşat Ayvatoğlu gibi kendi şehrimizde, ilçemizde yüzlerce örnek gösterebiliriz. Partiye çaycı olarak girip, müteahhit olarak çıkandan tutunda, taşeron olarak girip, daire başkanlığına yükselene, parti de yönetici olduğu için kendi adı na değil başka sın ın adına ihaleler alanından tutunda, ilkokul mezunlarının mühendis kadrosunda olanına kadar pek çok örnek verebiliriz. Bizler bu konuları yazarken muhalefet yaptığımızı düşünenler ve bizim hırsızımız diğerlerinin hırsızında daha iyidir savunmasına geçenlere, bu olay verilecek en güzel örnek oldu. Burada önemli bir detayı kaçırıyoruz. Hırsız, sadece maddeçalan değildir. Torpil ile makam veya iş sahibi olan, hak eden birinden o koltuğu çalmıştır. Gizli odalarda ihale alan, başka birinin hakkını gasp etmiştir. Tabi ki dürüst politikacılar veya bürokratlarımız da var. Hani bir söz vardır ya, “sepetteki bir çürük elma tüm sepeti çürütür.”Kısaca partili referanslar ile liyakatsiz olarak iş bulma ve kısa yoldan zengin olma yolları gençlere örnek teşkil ettiğinden ülkemiz cehalet kervanına sürüklenmektedir.
Ayvatoğlu’nun bu ibretlik olayı sonucunda değişen bir şey olur mu, gereken önlemler alınır mı? Hiç sanmıyorum. Bu düzen böyle geldi, böyle devam eder.