
Birinci sırada 5958 hektarlık büyüklüğü ile Konya Karapınar Organize Sanayi Bölgesi’nin olduğu düşünülürse 127 hektarlık büyüklüğü ile Erzurum 1.Organize Sanayi Bölgesinin kaçıncı sırada olduğunu varın siz hesaplayın artık…
*
Aslına bakarsanız tarihi seyri içerisinde Erzurum’da ticari hayat hayli canlıydı.
Evliya Çelebi’nin anlatımına göre şehre gelen 3 yüz civarındaki kervan konaklamada, ikmal yapmada, uzak doğudan getirdikleri malları pazarlamakta ve limana doğru yollanmaktaydılar.
Dönüşlerinde bu kez de Avrupa’dan getirdikleri malları pazarlamaktaydılar.
Yine Evliya Çelebi’nin naklettiğini göre;
‘……..XIV-XV. yüzyıllarda sarsılan şehir Osmanlı hâkimiyeti döneminde yeniden ticarî canlılığına kavuştu.
‘İpek yolu’ üzerinde bulunması önemini daha da arttırdı.
Asya ülkelerinden getirilen ipek, deri, pirinç ve baharat gibi mallar Avrupa ülkelerine ve Osmanlı Devleti'nin batı bölgelerine burada pazarlandığı gibi Batı ülkelerinden gelen hırdavat kumaş gibi mâmul mallar da Asya ülkelerine buradan naklediliyordu.
……..
Bu bakımdan Erzurum'un en önemli gelir kaynağı transit ticaretten alınan gümrük, nakliye ve depolama ücretleriydi.
İstanbul ve İzmir'den sonra en işlek gümrük burası idi.
Kalenin kuzey tarafındaki Gürcü Kapısı mevkiinde bulunan gümrüğün civarında çoğu kendi evlerinde oturan Arap, İranlı, Hintli ve hatta Uzakdoğulu tüccarlar bulunuyordu.
………
Şehirde kervanların konaklamaları için yetmiş han, 800'den fazla dükkân ve dört kapılı bir bedesten vardı.
………
Hububat başta gelen ziraî ve ticarî faaliyeti oluşturuyordu. Kavun ve karpuzu ile patlıcan ve lahanası bol ve ucuzdu.
Bu arada tütün üretimi ve pazarlanması da yapılıyor, arıcılıktan elde edilen balın bir kısmı Fransa'ya ihraç ediliyordu.
Erzurum bilhassa tüfekleri, tabancaları, kılıçları, çakmak ve kundakları ünlü idi.
Siparişe göre en eski modelden en yeni modele kadar her cins silâh imal ediliyordu.
Demir endüstrisine bağlı olarak demircilik, dökümcülük ve diğer kolları da gelişmişti. Tunçtan dökme mangal ve şamdanları meşhurdu.
Demir ve bakır işlemeciliğinden başka kuyumculuk ve mücevhercilik oldukça ileri seviyede idi.
……….
Erzurum'da önemli endüstri kollarından biri de mensucat sanayii ve halıcılıktı.
Özellikle halının ilk defa Araplar zamanında burada imal edildiği ileri sürülmektedir. Kürkçülük ve terzilik de gelişmişti.
Burada imal edilen kürklerin bir kısmı komşu ülkelere gönderiliyordu.
Ayrıca saraçlık, ayakkabıcılık ve mobilyacılık gibi sanatlar icra ediliyordu.
*
Türkiye'de ilk OSB kurulumunun üzerinden 59 yıl geçmiş.
İlk OSB 1962'de Bursa'da kurulurken, Erzurum 1'inci OSB'si, 6 yıl sonra 14 Ağustos 1968'de hayata geçirilmiş,,,
Erzurum, sanayileşmenin ifadesi olan Organize Sanayi Bölgesi varlığı bakımından oldukça geri durumda bulunuyor.
Bölgemizde Malatya ilk sırada yer alırken onu Elazığ ve Van takip ediyor.
Yatırım-Teşvik uygulamalarının başladığı dönemlerde OSB'lerin varlığı hayli ilgi gördü. Özellikle Erzurum dışında bulunan yatırımcılar teşvikli yatırımlar için 2. OSB'yi bekler hale geldiler….
2.OSB kurulumundaki gecikme yüzünden yatırım yapmak isteyen çok sayıda işadamı ve sanayici başka illere yöneldi.
*
Sonunda 2.OSB kuruldu ve yatırımcıdan ilgi de gördü.
Bu kez de zemin etüdü yapılmadığı ya da gereğince yapılmadığı veya göz ardı edildiği için binalarda büyük çatlaklar oluşmağa ve zemin kaymağa başladı.
Yatırımlar ve istihdam durdu, yöneticiler 2.OSB için yer arayışına girdi.
*
Özellikle 17 ve 18.yüzyıllarda ticari yıldızı çok parlak olan bu şehir, Osmanlı’nın serhat ve gümrük merkeziydi.
Cumhuriyet döneminde de öneminden bir şey kaybetmeyen Erzurum’un bu duruma düşmesi elbette ki üzücü.
Umuyorum eski günlerine geri döndürülür…
*
Aslına bakarsanız tarihi seyri içerisinde Erzurum’da ticari hayat hayli canlıydı.
Evliya Çelebi’nin anlatımına göre şehre gelen 3 yüz civarındaki kervan konaklamada, ikmal yapmada, uzak doğudan getirdikleri malları pazarlamakta ve limana doğru yollanmaktaydılar.
Dönüşlerinde bu kez de Avrupa’dan getirdikleri malları pazarlamaktaydılar.
Yine Evliya Çelebi’nin naklettiğini göre;
‘……..XIV-XV. yüzyıllarda sarsılan şehir Osmanlı hâkimiyeti döneminde yeniden ticarî canlılığına kavuştu.
‘İpek yolu’ üzerinde bulunması önemini daha da arttırdı.
Asya ülkelerinden getirilen ipek, deri, pirinç ve baharat gibi mallar Avrupa ülkelerine ve Osmanlı Devleti'nin batı bölgelerine burada pazarlandığı gibi Batı ülkelerinden gelen hırdavat kumaş gibi mâmul mallar da Asya ülkelerine buradan naklediliyordu.
……..
Bu bakımdan Erzurum'un en önemli gelir kaynağı transit ticaretten alınan gümrük, nakliye ve depolama ücretleriydi.
İstanbul ve İzmir'den sonra en işlek gümrük burası idi.
Kalenin kuzey tarafındaki Gürcü Kapısı mevkiinde bulunan gümrüğün civarında çoğu kendi evlerinde oturan Arap, İranlı, Hintli ve hatta Uzakdoğulu tüccarlar bulunuyordu.
………
Şehirde kervanların konaklamaları için yetmiş han, 800'den fazla dükkân ve dört kapılı bir bedesten vardı.
………
Hububat başta gelen ziraî ve ticarî faaliyeti oluşturuyordu. Kavun ve karpuzu ile patlıcan ve lahanası bol ve ucuzdu.
Bu arada tütün üretimi ve pazarlanması da yapılıyor, arıcılıktan elde edilen balın bir kısmı Fransa'ya ihraç ediliyordu.
Erzurum bilhassa tüfekleri, tabancaları, kılıçları, çakmak ve kundakları ünlü idi.
Siparişe göre en eski modelden en yeni modele kadar her cins silâh imal ediliyordu.
Demir endüstrisine bağlı olarak demircilik, dökümcülük ve diğer kolları da gelişmişti. Tunçtan dökme mangal ve şamdanları meşhurdu.
Demir ve bakır işlemeciliğinden başka kuyumculuk ve mücevhercilik oldukça ileri seviyede idi.
……….
Erzurum'da önemli endüstri kollarından biri de mensucat sanayii ve halıcılıktı.
Özellikle halının ilk defa Araplar zamanında burada imal edildiği ileri sürülmektedir. Kürkçülük ve terzilik de gelişmişti.
Burada imal edilen kürklerin bir kısmı komşu ülkelere gönderiliyordu.
Ayrıca saraçlık, ayakkabıcılık ve mobilyacılık gibi sanatlar icra ediliyordu.
*
Türkiye'de ilk OSB kurulumunun üzerinden 59 yıl geçmiş.
İlk OSB 1962'de Bursa'da kurulurken, Erzurum 1'inci OSB'si, 6 yıl sonra 14 Ağustos 1968'de hayata geçirilmiş,,,
Erzurum, sanayileşmenin ifadesi olan Organize Sanayi Bölgesi varlığı bakımından oldukça geri durumda bulunuyor.
Bölgemizde Malatya ilk sırada yer alırken onu Elazığ ve Van takip ediyor.
Yatırım-Teşvik uygulamalarının başladığı dönemlerde OSB'lerin varlığı hayli ilgi gördü. Özellikle Erzurum dışında bulunan yatırımcılar teşvikli yatırımlar için 2. OSB'yi bekler hale geldiler….
2.OSB kurulumundaki gecikme yüzünden yatırım yapmak isteyen çok sayıda işadamı ve sanayici başka illere yöneldi.
*
Sonunda 2.OSB kuruldu ve yatırımcıdan ilgi de gördü.
Bu kez de zemin etüdü yapılmadığı ya da gereğince yapılmadığı veya göz ardı edildiği için binalarda büyük çatlaklar oluşmağa ve zemin kaymağa başladı.
Yatırımlar ve istihdam durdu, yöneticiler 2.OSB için yer arayışına girdi.
*
Özellikle 17 ve 18.yüzyıllarda ticari yıldızı çok parlak olan bu şehir, Osmanlı’nın serhat ve gümrük merkeziydi.
Cumhuriyet döneminde de öneminden bir şey kaybetmeyen Erzurum’un bu duruma düşmesi elbette ki üzücü.
Umuyorum eski günlerine geri döndürülür…