
“(Ey Muhammed!) Kuvvetli ve basiretli kullarımız İbrahim, İshak ve Ya’kub’u da an.” (Sâd 45)
“Biz onları (Peygamberleri) özellikle ahiret yurdunu düşünen ihlaslı kimseler kıldık. Doğrusu onlar bizim katımızda seçkin iyi kimselerdendir. İsmail’i, Elyesa’yı, Zülkifl’i de an. Hepsi de iyilerdendi. İşte bu, bir hatırlatmadır. Doğrusu Allah’a karşı gelmekten sakınanlara güzel bir gelecek vardır. ” (Sâd 46–49)
Kuran’da öyküleri anlatılan peygamberlerin duyguları, düşünceleri, kimi tutum ve davranışları bize örneklik olması nedeniyle de anılmıştır. Rabbimiz Peygamberleriyle ilgili şu bilgiyi vermiştir: “O ki, ümmilerin arasından, kendilerinden olan bir elçi göndermiştir ki onlara O’nun ayetlerini okuyor, onları temizliyor ve onlara kitabı ve bilgeliği öğretiyor. Bundan önce onlar apaçık bir sapıklık içinde bulunuyorlardı.” (Cuma 2)
Aşağıya isimlerini aldığımız peygamberlerin kavimlerini ıslah ve irşat ederken kullandıkları kimi yöntemler hakkında bazı ipuçları verilmektedir. Bu peygamberi yöntemler bütün insanlık için bir örneklik teşkil etmektedir:
Hz. Âdem ve Hz. Havva: Günahlarına karşılık derin pişmanlık duydular ve tövbe ettiler. ‘Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz, dediler.’ (Bakara 37, A’râf 23)
Hz. İdris: Görev yılları boyunca doğruluk ve sabır timsaliydi. (Meryem 56), (Enbiyâ 85)
Hz. Nuh: İşlerini yürütürken sadece Allah’a dayandı ve güvendi. Çok şükreden bir kuldu. Daima Allah’tan yardım ister; Rabbine yalvarıp yakarır, kulluk eder, karşı gelmekten sakınır, Allah’a mutlak itaat ederdi. (Yunûs 71), (İsrâ 3), (Mü’minun 26), (Sâffât 75), (Nûh 2)
Hz. Hud: Allahü teâlâya ibadet eder, O’nun azabından korkardı. Rabbinden mağfiret dilerdi. Tövbe eder, günahta ısrar edilmesinin bereketi ortadan kaldıracağını nasihat ederdi. Tövbenin bireysel ve toplumsal birliğe-dirliğe kaynaklık ettiğini vurgulardı. (A’râf 65), (Hûd sûresi 52)
Hz. Salih: Allah’a asi olmaktan ve azaba uğramaktan çok kortu. İyilik yaptı kötülükten kaçtı. Kavmine tek tanrıya inanmayı ve iyiliği yol olarak tebliğ etti. Allah’tan mağfiret dilemenin Allah’ın merhametini celp ettiğini vurguladı. İnsanlara, Allah’ın kendilerini topraktan yarattığını, onda yaşattığını, Allah’a tevbe etmelerini, çünkü Rabbin kullarına çok yakın olduğunu ve dualarını işitip kabul ettiğini öğretti. (Neml 46), (A’râf 79), (Hud 61)
Hz. Yunus: Kavmine karşı öfkeyle hareket etti; maddi (balığın karnında) ve manevi karanlıklarda kaldı. Günahı karşısında kendisini kınadı. Dertli dertli Rabbine niyaz etti: ‘Senden başka hiçbir tanrı yoktur; Seni tenzih ederim; gerçekten ben zalimlerden oldum!’ ‘Sonra da, Allah’ın hükmünü sabırla bekledi ve insanlığa güzel bir örnek oldu.’ (Enbiya 87), (Sâffât 142), (Kalem 48)
Hz. İlyas: Salih bir kişilikti. Allah’a karşı gelmekten sakındı ve milletini sakındırdı. Allah’ın dışındaki şeylerin O’nun tarafından yaratılan mahlûklar olduğunu, edinilen putların bir şey yaratmaktan aciz olduklarını vurguladı ve puta tapan kavmini hidayet yoluna ulaştırmaya çalıştı. (Enbiya 85), (Sâffât 124-126)
“Biz onları (Peygamberleri) özellikle ahiret yurdunu düşünen ihlaslı kimseler kıldık. Doğrusu onlar bizim katımızda seçkin iyi kimselerdendir. İsmail’i, Elyesa’yı, Zülkifl’i de an. Hepsi de iyilerdendi. İşte bu, bir hatırlatmadır. Doğrusu Allah’a karşı gelmekten sakınanlara güzel bir gelecek vardır. ” (Sâd 46–49)
Kuran’da öyküleri anlatılan peygamberlerin duyguları, düşünceleri, kimi tutum ve davranışları bize örneklik olması nedeniyle de anılmıştır. Rabbimiz Peygamberleriyle ilgili şu bilgiyi vermiştir: “O ki, ümmilerin arasından, kendilerinden olan bir elçi göndermiştir ki onlara O’nun ayetlerini okuyor, onları temizliyor ve onlara kitabı ve bilgeliği öğretiyor. Bundan önce onlar apaçık bir sapıklık içinde bulunuyorlardı.” (Cuma 2)
Aşağıya isimlerini aldığımız peygamberlerin kavimlerini ıslah ve irşat ederken kullandıkları kimi yöntemler hakkında bazı ipuçları verilmektedir. Bu peygamberi yöntemler bütün insanlık için bir örneklik teşkil etmektedir:
Hz. Âdem ve Hz. Havva: Günahlarına karşılık derin pişmanlık duydular ve tövbe ettiler. ‘Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz, dediler.’ (Bakara 37, A’râf 23)
Hz. İdris: Görev yılları boyunca doğruluk ve sabır timsaliydi. (Meryem 56), (Enbiyâ 85)
Hz. Nuh: İşlerini yürütürken sadece Allah’a dayandı ve güvendi. Çok şükreden bir kuldu. Daima Allah’tan yardım ister; Rabbine yalvarıp yakarır, kulluk eder, karşı gelmekten sakınır, Allah’a mutlak itaat ederdi. (Yunûs 71), (İsrâ 3), (Mü’minun 26), (Sâffât 75), (Nûh 2)
Hz. Hud: Allahü teâlâya ibadet eder, O’nun azabından korkardı. Rabbinden mağfiret dilerdi. Tövbe eder, günahta ısrar edilmesinin bereketi ortadan kaldıracağını nasihat ederdi. Tövbenin bireysel ve toplumsal birliğe-dirliğe kaynaklık ettiğini vurgulardı. (A’râf 65), (Hûd sûresi 52)
Hz. Salih: Allah’a asi olmaktan ve azaba uğramaktan çok kortu. İyilik yaptı kötülükten kaçtı. Kavmine tek tanrıya inanmayı ve iyiliği yol olarak tebliğ etti. Allah’tan mağfiret dilemenin Allah’ın merhametini celp ettiğini vurguladı. İnsanlara, Allah’ın kendilerini topraktan yarattığını, onda yaşattığını, Allah’a tevbe etmelerini, çünkü Rabbin kullarına çok yakın olduğunu ve dualarını işitip kabul ettiğini öğretti. (Neml 46), (A’râf 79), (Hud 61)
Hz. Yunus: Kavmine karşı öfkeyle hareket etti; maddi (balığın karnında) ve manevi karanlıklarda kaldı. Günahı karşısında kendisini kınadı. Dertli dertli Rabbine niyaz etti: ‘Senden başka hiçbir tanrı yoktur; Seni tenzih ederim; gerçekten ben zalimlerden oldum!’ ‘Sonra da, Allah’ın hükmünü sabırla bekledi ve insanlığa güzel bir örnek oldu.’ (Enbiya 87), (Sâffât 142), (Kalem 48)
Hz. İlyas: Salih bir kişilikti. Allah’a karşı gelmekten sakındı ve milletini sakındırdı. Allah’ın dışındaki şeylerin O’nun tarafından yaratılan mahlûklar olduğunu, edinilen putların bir şey yaratmaktan aciz olduklarını vurguladı ve puta tapan kavmini hidayet yoluna ulaştırmaya çalıştı. (Enbiya 85), (Sâffât 124-126)
