Bu hafta ki yazılarımızla Neslihan Arzu Keteci Hanımefendi tarafından kaleme alınan Sıla Özlemi Gurbettekiler Erzurumlular kitabımızı incelemeye kaldığımız yerden devam devam ediyoruz. Daha önceki haftaki yazılarımızda ifade ettiğimiz gibi tarihe ışık tutan Sıla Özlemi Gurbetteki Erzurumlular kitabından bazı bölümleri sizlerle paylaşmaya devam edelim. Kitabın ilk sayfalarında gurbetteki Erzurumlulardan biri olan Ayten İrfan Taftalı ile yapılan röportajda aileye Çankaya soy isminin verilmesiyle ilgili çok önemli bir bilgi karşımıza çıkar. Ayten Hanım, Erzurum milletvekilliği ve belediye başkanlığı görevinde bulunmuş olan Mesut Çankaya Bey’in kızı. Peki, Çankaya soyadı nereden geliyor diye merak ettiniz değil mi? Hemen sorunuzun cevabını Sıla Özleminden aldığımız cevapla cevaplayalım. Çankaya soyadını aileye veren Mustafa Kemal Atatürk olmuştur. Olay şu şekilde gerçekleşiyor. Mesut Bey’in Ankara’da olduğu bir dönemde başkentte yine değerli bir isim Nafız Beyde bulunmaktadır. Mesut Beyin ne kadar güzel Nafız Bey, Ankara’da olup Erzurum’u yaşamak sözü üzerine Mustafa Kemal’de Mesut Bey o zamanda sende buradan Çankaya’yı götür demiş. Böylelikle ailenin Abuşoğlu olan soyadı birden Çankaya’ya dönüşmüştür. İşte o kadar güzel bir hatıra tarihin tozlu raflarından kalmaktan kurtuluyor ve tarihe mal oluyor. Sıla Özlemi olmasa ve Neslihan Hanım bu araştırmayı yapmasa bu tarz birçok bilgi hafızlarla birlikte gömülüp gidecekti.
Sıla Özlemindeki en önemli tarihi yön, hemen hemen tüm katkı sağlayan isimlerin geçmişe dair kültürel ögelerden söz etmiş olmasıdır. Düğün törenleri, cenaze olduğu zamanlarda ortaya koyulan yardımlaşmalar, askere gitmeler, gurbete gidenler ve gelenlere karşı Dadaşların tutumları hep kitabın sayfaları arasında güzellikleriyle ortaya konulmuştur. Ramazan davetlerine ayrıca farklı bir yer verilmiş. Sıla Özlemi çekenlerin büyük bir bölümünün şehirdeki ramazan telaşesi ve iftar tadının diğer şehirlerde yaşanmadığını dile getirmesi ise hüzünlü bir yön olmuştur. Sıla Özlemi Gurbetteki Erzurumlular kitabının dikkate değer önemli bilgilerden biride Erzurum’un kurtuluş gecelerine daha önceleri Başak Gecesi adının verilmiş olmasıdır. Hulki Taftalı Beyefendiyle yapılan görüşme esnasında kayıtlara geçen bilgi için getirenden de söyleyenden de Allah razı olsun. Foto Fuat, Tatbikat Okulu, Ağır bakım, maden-iş sendikası, Doğu Sineması, bar, Erzurum Tren garı ve daha nice yerler ve kültürel değerler kitapla bir kez daha gün yüzüne çıkmış oluyor. Sıla Özleminde bir bölüm ise kendi içinde farklılık olarak kendini göstermiş. O bölüm Erzurum Tren Garının yer aldığı bölüm olmuştur. Birçok isim garla ilgili düşüncelerini dile getirmiş, bizlere ise o satırları okumak kalmış. Özellikle Nurullah Genç Hocamızın tren garıyla ilgili anısı ve akabindeki gelen şiir tüm benliğimizle idrak edilmelidir. Görülen o ki sıla hasretine düşenler kendilerine bu imkânı sunan Neslihan Hanıma tüm içtenlikleriyle kapılarını açıp, yüreklerinden geçenleri satırlara dökmek üzere tam yetkiyi vermiş. Zira bunu kitap sayfalarında başlayan yolculuğunuzda kolayca ulaşabilir ve anlayabilirsiniz. Şu gerçekte kitapla bir kez daha anlaşıldı ki şehirden ayrılanlar genelde hep ekonomik nedenlere dayalı olarak gitmiş ve gittikleri yerlerde daha rahat bir hayata kavuşunca kendileri gelmek istese bile diğer aile fertlerinden ayrılmayı göze alamadıkları için oralarda kalmışlardır. Kavuşmak ise bazıları için mahşere kalmış, Erzurum’a hasret olarak dünyalarını değiştirmişlerdir. Aramızdan ayrılan o güzel insanlara rabbim rahmet eylesin, hayatta olanlara ise sağlık ve afiyet versin. Bu günlükte bu kadar olsun. Herkese keyifli okumalar dilerim.
Sıla Özlemindeki en önemli tarihi yön, hemen hemen tüm katkı sağlayan isimlerin geçmişe dair kültürel ögelerden söz etmiş olmasıdır. Düğün törenleri, cenaze olduğu zamanlarda ortaya koyulan yardımlaşmalar, askere gitmeler, gurbete gidenler ve gelenlere karşı Dadaşların tutumları hep kitabın sayfaları arasında güzellikleriyle ortaya konulmuştur. Ramazan davetlerine ayrıca farklı bir yer verilmiş. Sıla Özlemi çekenlerin büyük bir bölümünün şehirdeki ramazan telaşesi ve iftar tadının diğer şehirlerde yaşanmadığını dile getirmesi ise hüzünlü bir yön olmuştur. Sıla Özlemi Gurbetteki Erzurumlular kitabının dikkate değer önemli bilgilerden biride Erzurum’un kurtuluş gecelerine daha önceleri Başak Gecesi adının verilmiş olmasıdır. Hulki Taftalı Beyefendiyle yapılan görüşme esnasında kayıtlara geçen bilgi için getirenden de söyleyenden de Allah razı olsun. Foto Fuat, Tatbikat Okulu, Ağır bakım, maden-iş sendikası, Doğu Sineması, bar, Erzurum Tren garı ve daha nice yerler ve kültürel değerler kitapla bir kez daha gün yüzüne çıkmış oluyor. Sıla Özleminde bir bölüm ise kendi içinde farklılık olarak kendini göstermiş. O bölüm Erzurum Tren Garının yer aldığı bölüm olmuştur. Birçok isim garla ilgili düşüncelerini dile getirmiş, bizlere ise o satırları okumak kalmış. Özellikle Nurullah Genç Hocamızın tren garıyla ilgili anısı ve akabindeki gelen şiir tüm benliğimizle idrak edilmelidir. Görülen o ki sıla hasretine düşenler kendilerine bu imkânı sunan Neslihan Hanıma tüm içtenlikleriyle kapılarını açıp, yüreklerinden geçenleri satırlara dökmek üzere tam yetkiyi vermiş. Zira bunu kitap sayfalarında başlayan yolculuğunuzda kolayca ulaşabilir ve anlayabilirsiniz. Şu gerçekte kitapla bir kez daha anlaşıldı ki şehirden ayrılanlar genelde hep ekonomik nedenlere dayalı olarak gitmiş ve gittikleri yerlerde daha rahat bir hayata kavuşunca kendileri gelmek istese bile diğer aile fertlerinden ayrılmayı göze alamadıkları için oralarda kalmışlardır. Kavuşmak ise bazıları için mahşere kalmış, Erzurum’a hasret olarak dünyalarını değiştirmişlerdir. Aramızdan ayrılan o güzel insanlara rabbim rahmet eylesin, hayatta olanlara ise sağlık ve afiyet versin. Bu günlükte bu kadar olsun. Herkese keyifli okumalar dilerim.
