Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Gürsoy Solmaz, Osmanlı İmparatorluğu tarafından Ruslara karşı başlatılan Sarıkamış Harekatı’nda donarak şehit olan 60 bin askerin anılarını anlattı. Edebiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirdiği söyleşide konuşan Solmaz, tarihin metafizik olduğuna inandığını aktardı.
Manolya BULUT-PUSULA
Osmanlı’nın 93 Harbi’nde kaybettiği toprakları geri almak için başlattığı harekatta 60 bin asker, 105 yıl önce Sarıkamış’ta donarak şehit düşmüştü. Şehitlerin doğaüstü olaylarla günümüzde dahi insanlara göründüğünü anlatan Dr. Öğr. Üyesi Gürsoy Solmaz, “Bir kısım, tarihin metafizik olduğunu söyler. Ben de buna inanıyorum. Yani Allah’ın işidir. Onun ol dediği emir ile olunmuştur. Sarıkamış ve Çanakkale gibi yerlerde olanlar ilahi bir emrin gereğidir” dedi.
Emir demiri keser
Sarıkamış Harekatı’nın başlatıldığı tarihte havanın bir anda -30 dereceye düştüğünü ve 3 metre kar yağdığını söyleyen Solmaz, “Enver Paşa hakkında ne derse densin öyle ya da böyle Osmanlı’yı idare eden bir paşadır. Sarayın da damadıdır. Planlarını İstanbul’da hazırladığı Sarıkamış Harekatı’nı icra için buraya gelir. Bundan 105 yıl evvel ayın 19’unda Erzurum’a gelir. Sarıkamış yöresini kurtarmak için. Mevsim elverişlidir, Enver Paşa 22’sinde yürüyeceğiz der. Mevsim ılımandır fakat 22’sinde 3 metre kar yağar, soğuk -30 derecedir. Buradan Hasankale’ye askerlere un bile götürülemez. Erzurumlu gençler o şartlarda yolda donarlar. Asker ahlakında emir demiri keser. Daha oradayken askerlerde panik başlar, dağılma söz konusudur. Benim anlatacaklarım işin sözlü tarih dediğimiz kısmıdır” diye konuştu.
Söyleyeceklerimi mantıksız bulabilirler
Sarıkamış ve Çanakkale gibi binlerce şehidin olduğu yerlerdeki olayların kaderden ibaret olduğunu ifade eden Solmaz, “Kimine göre tarihi kişiler yapar, kimine göre de tarih diyalektiktir. Bir kısım ise tarihin metafizik olduğunu söyler. Ben de buna inanıyorum. Yani Allah’ın işidir. Onun ol dediği emir ile olunmuştur. Sarıkamış ve Çanakkale gibi yerlerde olanlar ilahi bir emrin gereğidir. Birileri söyleyeceklerimi mantıksız bulabilir. Fakat ben gerçek insanlarla konuştum, dinledim” diye kaydetti.
Duayı okuyan iyileşiyor
Erzurum’da bir öğretmenin yaşadığı olayı şu sözlerle aktaran Solmaz, “Erzurum’da bayan bir öğretmen anlatıyor. ‘Çifte Minareli Medrese’de kermes açmış, pasta ve börek gibi şeyler satıyorduk. Karşıda bankta oturan yaşlı bir amca gördüm. Ona da ikram etmek istedim. Yanına gittiğimde toprak koktuğunu anladım, amcaya sordum. Amca bana şehit olduğunu söyledi. Peltek konuşuyordu. Savaş esnasında ağzından vurulduğunu anlattı. Bana bir dua öğretti’ O dua bende de var. Ben de şahidim ki o duayı okuyan hastalar iyileşiyorlar. Buna itiraz edenler olabilir” dedi.
Mermiyle oynardık
Kars’ın Sarıkamış ilçesinde doğan Solmaz, çocukluklarının mermilerle oynayarak geçtiğini söyleyerek, “ Sarıkamış Harekatı’nın olduğu yerlerde biz çocuklar, harçlığı olmayan köylüler mermi arardık. İstemediğimiz kadar bulur, satardık. Bizim nesil o dönemde mermiyle oyun oynardı. Sağlamlarını bulurduk. Hangisinin Rus mermisi hangisinin Türk mermisi olduğunu bilirdik. Fişekler, şarjörler, at nalları da bulurduk. Yıllarca bunun ticareti yapıldı” ifadelerini kullandı.
Göğsü kanayan şehit
Solmaz, bir kişinin ise göğsünden kan sızan bir şehit gördüğünü dile getirerek şöyle konuştu; “ Orada altın arama merakı olan biriyle görüştüm. Arazide gezerken korkup korkmadığını sordum. Bana ‘ bir yerde korktum. Dolaşırken yanımda arkadaşım da var. Aletimiz sinyal verince eşmeye başladık. Eşince daha yeni göğsü kanayan bir şehit bulduk. Çok korktuk. Hemen üzerini örttük, etrafını taşla çevirdik. Tarlanın sahibine söyledik. Adam da bana öyle bir yer görmediğini söyledi.”
Manolya BULUT-PUSULA
Osmanlı’nın 93 Harbi’nde kaybettiği toprakları geri almak için başlattığı harekatta 60 bin asker, 105 yıl önce Sarıkamış’ta donarak şehit düşmüştü. Şehitlerin doğaüstü olaylarla günümüzde dahi insanlara göründüğünü anlatan Dr. Öğr. Üyesi Gürsoy Solmaz, “Bir kısım, tarihin metafizik olduğunu söyler. Ben de buna inanıyorum. Yani Allah’ın işidir. Onun ol dediği emir ile olunmuştur. Sarıkamış ve Çanakkale gibi yerlerde olanlar ilahi bir emrin gereğidir” dedi.
Emir demiri keser
Sarıkamış Harekatı’nın başlatıldığı tarihte havanın bir anda -30 dereceye düştüğünü ve 3 metre kar yağdığını söyleyen Solmaz, “Enver Paşa hakkında ne derse densin öyle ya da böyle Osmanlı’yı idare eden bir paşadır. Sarayın da damadıdır. Planlarını İstanbul’da hazırladığı Sarıkamış Harekatı’nı icra için buraya gelir. Bundan 105 yıl evvel ayın 19’unda Erzurum’a gelir. Sarıkamış yöresini kurtarmak için. Mevsim elverişlidir, Enver Paşa 22’sinde yürüyeceğiz der. Mevsim ılımandır fakat 22’sinde 3 metre kar yağar, soğuk -30 derecedir. Buradan Hasankale’ye askerlere un bile götürülemez. Erzurumlu gençler o şartlarda yolda donarlar. Asker ahlakında emir demiri keser. Daha oradayken askerlerde panik başlar, dağılma söz konusudur. Benim anlatacaklarım işin sözlü tarih dediğimiz kısmıdır” diye konuştu.
Söyleyeceklerimi mantıksız bulabilirler
Sarıkamış ve Çanakkale gibi binlerce şehidin olduğu yerlerdeki olayların kaderden ibaret olduğunu ifade eden Solmaz, “Kimine göre tarihi kişiler yapar, kimine göre de tarih diyalektiktir. Bir kısım ise tarihin metafizik olduğunu söyler. Ben de buna inanıyorum. Yani Allah’ın işidir. Onun ol dediği emir ile olunmuştur. Sarıkamış ve Çanakkale gibi yerlerde olanlar ilahi bir emrin gereğidir. Birileri söyleyeceklerimi mantıksız bulabilir. Fakat ben gerçek insanlarla konuştum, dinledim” diye kaydetti.
Duayı okuyan iyileşiyor
Erzurum’da bir öğretmenin yaşadığı olayı şu sözlerle aktaran Solmaz, “Erzurum’da bayan bir öğretmen anlatıyor. ‘Çifte Minareli Medrese’de kermes açmış, pasta ve börek gibi şeyler satıyorduk. Karşıda bankta oturan yaşlı bir amca gördüm. Ona da ikram etmek istedim. Yanına gittiğimde toprak koktuğunu anladım, amcaya sordum. Amca bana şehit olduğunu söyledi. Peltek konuşuyordu. Savaş esnasında ağzından vurulduğunu anlattı. Bana bir dua öğretti’ O dua bende de var. Ben de şahidim ki o duayı okuyan hastalar iyileşiyorlar. Buna itiraz edenler olabilir” dedi.
Mermiyle oynardık
Kars’ın Sarıkamış ilçesinde doğan Solmaz, çocukluklarının mermilerle oynayarak geçtiğini söyleyerek, “ Sarıkamış Harekatı’nın olduğu yerlerde biz çocuklar, harçlığı olmayan köylüler mermi arardık. İstemediğimiz kadar bulur, satardık. Bizim nesil o dönemde mermiyle oyun oynardı. Sağlamlarını bulurduk. Hangisinin Rus mermisi hangisinin Türk mermisi olduğunu bilirdik. Fişekler, şarjörler, at nalları da bulurduk. Yıllarca bunun ticareti yapıldı” ifadelerini kullandı.
Göğsü kanayan şehit
Solmaz, bir kişinin ise göğsünden kan sızan bir şehit gördüğünü dile getirerek şöyle konuştu; “ Orada altın arama merakı olan biriyle görüştüm. Arazide gezerken korkup korkmadığını sordum. Bana ‘ bir yerde korktum. Dolaşırken yanımda arkadaşım da var. Aletimiz sinyal verince eşmeye başladık. Eşince daha yeni göğsü kanayan bir şehit bulduk. Çok korktuk. Hemen üzerini örttük, etrafını taşla çevirdik. Tarlanın sahibine söyledik. Adam da bana öyle bir yer görmediğini söyledi.”