
Türk Ocakları İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen “İslam Dünyası Meseleleri ve Çözüm Yolları” konulu sempozyum (bilgi şöleni), sosyal medyadaki eleştiriler, ardından MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin grup konuşmasıyla gündeme bomba gibi düştü. Türk Ocaklarından ardı ardına iki açıklama geldi. İlk kuruluş macerasını çok kaynaktan okuduğum, hatta kurban bağışı yaptığım Türk Ocakları söz konusu olunca dikkatle takip ettim. Elbette üzüntüyle.
Türkgün Gazetesi Başyazarı Yıldıray Çiçek dikkat çekmiş, ilk ve ikinci açıklamadaki farkı. “27 Haziran 2022 tarihinde, İstanbul Şubemizin İstanbul Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle düzenlediği bir sempozyum, Türk Ocaklarının partiler üstü konumunu kesinlikle etkileyemez. Türk Ocakları Genel Merkezi, bu konudaki samimi, hasbi ve tavizsiz tutumuna halel getirilmesine izin vermeyecektir. Devlete “seri katil” diyenlerin Türk Ocakları toplantılarda boy göstermesi kabul edilemez.”
İşlenen fecaate rağmen bu açıklama Türk Ocakları duruşu tadı veriyor. Yıldıray Çiçek’in de işaret ettiği gibi bu açıklama mevcut Türk Ocakları Başkanı Prof. Mehmet Öz’e ait. Bir ikinci açıklama yapılarak, Devlet Bahçeli’nin açıklamalarına karşı konuluyordu. Geçmişte FETÖ Lideri F. Gülen’e ödül veren Nuri Gürgür ve ekibine ait olduğu belirtilen ikinci açıklamanın, Gürgür ve ekibinin Türk Ocaklarından tasfiye edilemediği gerçeğini de ortaya koymaktadır.
Gelelim o garip sempozyuma. Sempozyumun açılışına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu deyim yerindeyse şeref konuklarıydı.
İslam Dünyası Meseleleri ve Çözüm Yolları”nın tartışıldığı sempozyumun açılış konuşmasını yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Karl Marx’tan örnekler vermeyi ihmal etmedi.
"Böylesine önemli bir buluşmada önemli bir isimden alıntı yapmak istiyorum" diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu ismi yadırgamayacağınıza inanıyorum. Alıntı yapacağım kişi Karl Marx. Marx, 'Filozoflar dünyayı çeşitli biçimlerde yorumlamışlardır; oysa sorun onu değiştirmektir' der. Dolayısıyla, günümüz İslam Dünyası'nın sorunlarını bilmeli, tartışmalı ve hatta gerçeklikle yüzleşebilmeliyiz."
Sempozyumun şeref konukları olan Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Canan Kaftancı olunca Türk Milliyetçileri arasında adeta kızılca kıyamet koptu. Türk Ocakları’nın bir iki açıklamayla giderilemeyecek kadar derin bir meselenin içerisinde olduğu açık.
Nuri Gürgür ve ekibi tarafından yapıldığının altı çizilen ikinci açıklamada, olayın üstü örtülmekle kalınmıyor adeta karşı taarruza geçiliyor.
İstanbul Şubesi Başkanı Dr. Cezmi Bayram’ın 30 Haziran itibariyle görevden alındığına işaret edilen açıklamada şu başlıklar dikkat çekiyor;
Vesaire vesaire..!
Peki bu hareketin bir iki açıklamayla karşılanacağını mı düşünüyor Türk Ocakları! Bence yanılıyorlar. Belki geçmişten gelen ve Türk Ocaklarına sızan ‘sızıntı’ların kalkışması denilebilir. Öyle olsa da bir temizliğin yapılması ve arınma şarttır.
Unutmayın ki, geçmişte rahmetli Sadi Somuncuoğlu başkanlığında ve Nuri Gürgür döneminde FETÖ Liderine ödül verildi. 15 Temmuz sonrası yönetimin aldığı kararla iptal edilseler de bu ödüller yok sayılamaz.
İstanbul’da yaşananlar derin yara bırakacaktır!
Türkgün Gazetesi Başyazarı Yıldıray Çiçek dikkat çekmiş, ilk ve ikinci açıklamadaki farkı. “27 Haziran 2022 tarihinde, İstanbul Şubemizin İstanbul Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle düzenlediği bir sempozyum, Türk Ocaklarının partiler üstü konumunu kesinlikle etkileyemez. Türk Ocakları Genel Merkezi, bu konudaki samimi, hasbi ve tavizsiz tutumuna halel getirilmesine izin vermeyecektir. Devlete “seri katil” diyenlerin Türk Ocakları toplantılarda boy göstermesi kabul edilemez.”
İşlenen fecaate rağmen bu açıklama Türk Ocakları duruşu tadı veriyor. Yıldıray Çiçek’in de işaret ettiği gibi bu açıklama mevcut Türk Ocakları Başkanı Prof. Mehmet Öz’e ait. Bir ikinci açıklama yapılarak, Devlet Bahçeli’nin açıklamalarına karşı konuluyordu. Geçmişte FETÖ Lideri F. Gülen’e ödül veren Nuri Gürgür ve ekibine ait olduğu belirtilen ikinci açıklamanın, Gürgür ve ekibinin Türk Ocaklarından tasfiye edilemediği gerçeğini de ortaya koymaktadır.
Gelelim o garip sempozyuma. Sempozyumun açılışına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu deyim yerindeyse şeref konuklarıydı.
İslam Dünyası Meseleleri ve Çözüm Yolları”nın tartışıldığı sempozyumun açılış konuşmasını yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Karl Marx’tan örnekler vermeyi ihmal etmedi.
"Böylesine önemli bir buluşmada önemli bir isimden alıntı yapmak istiyorum" diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bu ismi yadırgamayacağınıza inanıyorum. Alıntı yapacağım kişi Karl Marx. Marx, 'Filozoflar dünyayı çeşitli biçimlerde yorumlamışlardır; oysa sorun onu değiştirmektir' der. Dolayısıyla, günümüz İslam Dünyası'nın sorunlarını bilmeli, tartışmalı ve hatta gerçeklikle yüzleşebilmeliyiz."
Sempozyumun şeref konukları olan Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Canan Kaftancı olunca Türk Milliyetçileri arasında adeta kızılca kıyamet koptu. Türk Ocakları’nın bir iki açıklamayla giderilemeyecek kadar derin bir meselenin içerisinde olduğu açık.
Nuri Gürgür ve ekibi tarafından yapıldığının altı çizilen ikinci açıklamada, olayın üstü örtülmekle kalınmıyor adeta karşı taarruza geçiliyor.
İstanbul Şubesi Başkanı Dr. Cezmi Bayram’ın 30 Haziran itibariyle görevden alındığına işaret edilen açıklamada şu başlıklar dikkat çekiyor;
- Türk Ocakları, bugünkü Türkiye’de hiçbir siyasi partide veya sözde STK’lerde olmadığı kadar demokratik bir yapıdadır (…)
- Türk Ocakları, kesintilerle de olsa 110 yıllık kadim bir Ocak’tır. Kuruluşundan itibaren parti siyaseti dışında olmayı ilke edinmiştir. (…)
- Türk Ocakları, Türk milliyetçiliği fikrinin bu topraklardaki kurucu teşkilatıdır ve geçmişten günümüze kadar bu çizgisini sürdürmüştür. Türk Ocakları yönetiminin, milliyetçilik konusunda hiç kimseden ders almaya ihtiyacı yoktur. (…)
Vesaire vesaire..!
Peki bu hareketin bir iki açıklamayla karşılanacağını mı düşünüyor Türk Ocakları! Bence yanılıyorlar. Belki geçmişten gelen ve Türk Ocaklarına sızan ‘sızıntı’ların kalkışması denilebilir. Öyle olsa da bir temizliğin yapılması ve arınma şarttır.
Unutmayın ki, geçmişte rahmetli Sadi Somuncuoğlu başkanlığında ve Nuri Gürgür döneminde FETÖ Liderine ödül verildi. 15 Temmuz sonrası yönetimin aldığı kararla iptal edilseler de bu ödüller yok sayılamaz.
İstanbul’da yaşananlar derin yara bırakacaktır!